İran: Cumhurbaşkanı adayları Anayasayı Koruma Konseyi’ne programlarını sunacaklar

Parlamento Başkanı Muhammed Bakır Galibaf ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için potansiyel adaylardan biri 10 Ocak’ta parlamento oturumunda (ICANA)
Parlamento Başkanı Muhammed Bakır Galibaf ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için potansiyel adaylardan biri 10 Ocak’ta parlamento oturumunda (ICANA)
TT

İran: Cumhurbaşkanı adayları Anayasayı Koruma Konseyi’ne programlarını sunacaklar

Parlamento Başkanı Muhammed Bakır Galibaf ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için potansiyel adaylardan biri 10 Ocak’ta parlamento oturumunda (ICANA)
Parlamento Başkanı Muhammed Bakır Galibaf ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için potansiyel adaylardan biri 10 Ocak’ta parlamento oturumunda (ICANA)

İran Devrim Muhafızları Ordusu Dış Operasyonlar Sorumlusu Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin birinci yıldönümünde verilen kısa bir aradan sonra İran parlamentosu, ‘cumhurbaşkanlığı seçim yasasında reform’ maratonuna devam etti. Aynı şekilde yalnızca bir askeri aday, seçimlere katılma niyetinde olduğunu açıkladı.
Milletvekilleri, adayların cumhurbaşkanlığı programlarını sunmalarını gerektiren bir yasal maddeyi yeniden tartışma gündemlerine aldı. Gelişme, milletvekillerinin öneriyi reddetme oylamasından yaklaşık 2 hafta sonra yaşandı.
Milletvekilleri, 10 Ocak’ta seçimlerden yaklaşık 3 ay önce cumhurbaşkanı adaylarının, Anayasa Koruma Konseyi (Şurayi Nigehban) yazılı bir program sunmalarını gerektiren bir maddeye onay verdi.
Maddede yapılan değişiklik, oylamaya katılan 255 milletvekilinden 191 onay oyu alırken, 23 milletvekili karara itiraz etti, 6 milletvekili de çekimser kaldı. Yeni karar, Anayasa Koruma Konseyi’nin, İçişleri Bakanlığı’nın müdahalesi olmaksızın, adaylardan herhangi birini ‘programını talep etmek’ ve ‘yeterlilik ve yeteneklerini değerlendirmek’ için makama çağırmasına olanak tanıyor.
İran ajanslarının 10 Ocak’ta aktardığına göre yasa ayrıca, adayların geçmişlerini değerlendirmek amacıyla, iki hafta içerisinde Anayasa Koruma Konseyi ile iş birliği kapsamında İstihbarat Bakanlığı, paralel kuruluşu, Devrim Muhafızları istihbaratı, İran Genel Denetleme Kuruluşu, İran Teftiş Bürosu ve diğer kurumları da ilgilendiriyor.
Parlamento İşlerinden Sorumlu İçişleri Bakan Yardımcısı, son oylama oturumunda, parlamentonun bu değerlendirmesinin ‘anayasada öngörüldüğünü’ belirtti. Yetkili, İçişleri Bakanlığı’nın adaylar için herhangi bir program yayınlamayacağını ve adayların Anayasa Koruma Konseyi’ne yönlendirileceğini ifade etti.
Geçen haftalarda parlamento, çifte vatandaşlığa sahip bireylerin seçimlere katılabilmesini öngören ve İran Dini Lideri tarafından atanan yetkililerin istifa etmeksizin seçimlere katılmasına izin veren bir yasa çıkardı. Aynı şekilde yasa uyarınca parlamento başkanı ve yargı başkanının da istifa etmeden cumhurbaşkanlığı yarışına girebilmesi mümkün hale geldi. Milletvekilleri, oylamayla birlikte adaylık kapısı kapandıktan sonra adayların uygunluğunun değerlendirilmesi için Anayasa Koruma Konseyi’ne iki haftalık bir verdi. Ayrıca seçimlerin uygulanmasından sorumlu olanlara, cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olmak istemeleri durumunda istifalarını sunmaları için üç ay süre verildi. Adayların yaşları ise 40 ila 70 arasında belirlendi.
Milletvekilleri, İçişleri Bakanlığı’na sahte belge sunmaları halinde herhangi bir adayın sicilini iptal edecek bir başka maddenin onaylanması yönünde de oy kullandı.
Şu ana kadar yalnızca bir aday açıklandı. Adayın ise, İran Dini Lideri’nin askeri danışmanı ve İran Devrim Muhafızları Ordusu komutanlarından Hüseyin Dehkan olduğu belirtildi.
Dehkan’ın adaylığının ilan edilmesi, Associated Press’e (AP) verdiği bir röportajdan birkaç gün sonra gelişti. Aynı şekilde ilanın ardından Dehkan, seçimlere aday olduğunu resmen ilan ettiği bir video yayınladı.
İranlı komutanın ilan kampanyası, Savunma Bakanı Yardımcısı Muhsin Fahrizade’nin ölümünden de etkilendi. Farizade, İran tarafından ‘nükleer savunmadan’ sorumlu olduğu için ‘büyük nükleer bilim adamı’ olarak nitelendiriliyor.
Öte yandan İranlı siyasi akımlar, parlamentonun tasarısını, seçimlerden birkaç ay önce ‘seçim yasasında reform yapmakla’ eleştirdi. Eski Meclis Başkan Yardımcısı Ali Mutahhari, geçen cumartesi günü Anayasa Koruma Konseyi’nin belirlediği koşullar nedeniyle, bağımsızların veya reformistlerin adaylıklarına izin verilmesini uzak bir ihtimal olarak değerlendirdi.
Mutahhari, reformist ve ılımlı akımları eski parlamento başkanı olan damadı Ali Laricani’nin etrafında toplanmaya çağırdı.
Diğer taraftan İran parlamentosunda parlamento, yargı ve hükümet aleyhindeki şikayetleri inceleyen ‘Madde 90’ komitesi başkanı reformist Mecid Ensari Rad ise parlamentonun bazı adımları hakkındaki karamsarlığını ifade ederek, “Parlamentonun bazı projeleri seçime dayalıdır” dedi.
Ensari Rad, resmi IRNA ajansına verdiği röportajda, cumhurbaşkanlığı seçim yasasına ilişkin reformu eleştirdi. Adayların yaşlarının belirlenmesinin de uygulanmasından önce bir seçim tasarısı olduğunu söyleyen Mecid Ensari Rad, “Kimseyi kötü niyetli olmakla suçlamıyorum. Ancak diğerlerinin katılımına hazırlık olarak bazılarını, seçimlerin dışında bırakmak istediklerine dair şüpheler var” dedi.
Altıncı parlamento seçimlerinde, 3 bin 500 reformistin ‘İslam açısından pratik inanç eksikliği’ gibi başlıklar altında seçimlere katılma hakkının reddedildiğini belirten Ensari Rad, “Yedinci parlamento seçimlerinden sonra reformistleri iktidardan dışlama yolu başladı. Reformistler, on birinci parlamento seçimlerine (Şubat 2020 seçimleri) de katılamadı” ifadelerini kullandı.
İranlı yetkili, “İslam Cumhuriyeti, ABD yönetimindeki değişimden yararlanmalı ve nükleer anlaşmayı canlandırmalıdır. Ancak bu duruma paralel olarak dış politikasında da reformlar yapmalıdır. Bu bağlamdaki ilk adım ise nükleer anlaşmayı canlandırmak olmalıdır” değerlendirmesinde bulundu. ABD Başkanı Donald Trump’ın ağırlığından kurtulmanın ve insanların omuzlarındaki yaptırım yükünün kaldırılmasının ‘popüler bir talep’ olduğunu söyleyen Mecid Ensari Rad, “Bunlar toplumun talepleridir, çünkü birçok insan için yaşam koşulları zorlaşmıştır” dedi.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.