Güney Kore, İran tarafından el konulan tanker ile ilgili sorunun çözülmesi için Katar’dan arabuluculuk yapmasını talep etti

Devrim Muhafızları Ordusu’nun Körfez’de durdurduğu Güney Kore bandıralı petrol tankerinin Tesnim haber ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafı (AP)
Devrim Muhafızları Ordusu’nun Körfez’de durdurduğu Güney Kore bandıralı petrol tankerinin Tesnim haber ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafı (AP)
TT

Güney Kore, İran tarafından el konulan tanker ile ilgili sorunun çözülmesi için Katar’dan arabuluculuk yapmasını talep etti

Devrim Muhafızları Ordusu’nun Körfez’de durdurduğu Güney Kore bandıralı petrol tankerinin Tesnim haber ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafı (AP)
Devrim Muhafızları Ordusu’nun Körfez’de durdurduğu Güney Kore bandıralı petrol tankerinin Tesnim haber ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafı (AP)

Güney Kore Dışişleri Bakanlığı dün bir açıklama yaparak Dışişleri Bakan Yardımcısı Choi Jong-kun’un iki gün önce yaptığı bir ziyaret esnasında Katar’dan, İran’ın Güney Kore bandıralı petrol tankerine el koyup mürettebatını tutuklaması ile ilgili sorunun çözülmesi için yardım istediğini duyurdu.
Choi, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) geçtiğimiz hafta el koyduğu Güney Kore bandıralı gemi ile ilgili sorunun çözüme kavuşturulması için Katar’dan verebileceği maksimum desteği vermesini talep etti.
Güney Kore merkezli Yonhap haber ajansına göre Güney Kore Dışişleri Bakanlığı, Bakan Yardımcısının, Katar Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Sultan bin Saad el-Murayhi de dahil olmak üzere Katarlı üst düzey yetkililerle bir araya geldiği bilgisini paylaştı.
Güney Koreli yetkilinin arabuluculuk talebinin Tahran’a yaptığı ziyaretin ertesi günü gelmesi, İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif ve yardımcısı Abbas Irakçı ile Güney Kore bandıralı petrol tankerinin serbest bırakılması için yapılan istişarelerin çıkmaza girdiğini gösteriyor.
Yonhap haber ajansı İran’ın, “çevre kirliliği” gerekçesiyle uluslararası sularda tankere el koymasının yasal olduğu konusunda ısrarcıyken Güney Kore’nin tankerin serbest bırakılma ihtimali konusunda karamsar olduğuna işaret etti.
Geçtiğimiz hafta İran, Güney Kore Büyükelçiliği yetkililerinin, tankerin Güney Kore ve Asya uyruklu 20 mürettebatından bir temsilci ile görüşmesine müsaade etti.
İran hükümeti bu hafta Güney Kore’deki bankaların ABD yaptırımları uyarınca yedi milyar dolar değerindeki İran fonlarını dondurmasına karşılık eleştirilerini artırdı ve İran Merkez Bankası Müdürü Abdunnasır Himmeti bu fonların karlarıyla iade edilmesini istedi.
Himmeti İran’ın bu fonlarla ilaç ve gıda satın almayı planladığını söylerken, Güney Kore’nin ambulans ve tıbbi malzeme sağlama teklifini “hakaret” olarak nitelendirdi.
İran’ın dini lideri Ali Hamaney İngiltere ve ABD’den Kovid-19 aşıları satın alınmasına karşı olduğunu duyurmadan önce İran, Kovid-19 aşısı satın alma anlaşmalarını finanse etmek için Güney Kore’deki mal varlıklarını kullanmayı planladığını açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani salı günü yaptığı açıklamada, hükümeti bu hafta başlarında doları piyasalara pompalama planlarını reddetmiş olsa da, Güney Kore’deki dondurulmuş varlıklarını, doların fiyatını düşürmek için döviz piyasasına sürmek istediğini söyledi.
Öte yandan Güney Kore Gümrük Dairesi’nden alınan ön bilgilere göre, Seul’ün Aralık 2019’dan bu yana İran’dan ham petrolü ithal etmedi.



“Kibir ve doğuştan gelen körlük”... Bağımsız soruşturma 7 Ekim'deki başarısızlıklardan Netanyahu'yu sorumlu tutuyor

 İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

“Kibir ve doğuştan gelen körlük”... Bağımsız soruşturma 7 Ekim'deki başarısızlıklardan Netanyahu'yu sorumlu tutuyor

 İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

Bağımsız bir soruşturma komisyonu tarafından hazırlanan ağır bir raporda, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ciddi şekilde suçlandı. Komisyon, Netanyahu'nun İsrail'in ulusal güvenlik karar alma sürecini baltalamaktan birinci derecede sorumlu olduğu ve bunun da 7 Ekim 2023'te Hamas tarafından başlatılan saldırıya yanıt verilememesine yol açtığı sonucuna vardı.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel'den aktardığı habere göre, salı günü yayınlanan raporda, Netanyahu yönetimindeki İsrail'in siyasi liderliğinin, siyasi ve askeri aygıtlar arasında derin bir bölünmeye neden olduğu ve ülkeyi ani ve yıkıcı bir saldırıya karşı hazırlıksız bıraktığı kaydedildi.

Netanyahu'nun resmi bir soruşturma komitesi kurmayı reddetmesinin ardından bu yaz kurulan komite, Netanyahu hükümetinin İsrail Ordusu ve Şin Bet gibi güvenlik servisleriyle birlikte İsrail vatandaşlarını korumak olan temel görevinde başarısız olduğunu doğruladı.

Aralarında eski güvenlik yetkilileri ve siyasetçilerin de bulunduğu 120 kadar tanıkla yapılan görüşmeler de dahil olmak üzere kapsamlı araştırmalar yürüten komite üyeleri, başbakanın güvenlikle ilgili karar alma mekanizmasının hükümet içinde merkezileştirilmesine katkıda bulunduğunu, bunun da güvenlik tehditleri hakkında ciddi müzakereler yapılmasını engellediğini teyit etti.

Raporda, Netanyahu hükümetinin Hamas'ı desteklemeye devam etmesine yardımcı olan faktörler arasında “kibir ve doğuştan gelen körlük” olduğu belirtiliyor. Raporda ayrıca Netanyahu'nun kabinesindeki bakanlar da eleştirilerek, 7 Ekim'deki büyük güvenlik başarısızlığına yol açan hükümet sisteminin çöküşünden sorumlu olarak nitelendirildiler.

Raporun temel eleştirilerinden biri de İsrail ordusunun Gazze sınırındaki varlığının azaltılarak askerlerin yeterli destek ve koordinasyondan yoksun bırakılmasıydı. Komite, saldırı planları önceden bilinmesine rağmen ordunun Hamas'ın geniş çaplı işgaline karşı tamamen hazırlıksız olduğunu kaydetti.

Raporda ayrıca, ordunun yaklaşan tehditlere karşı hazırlıklarının azaltılmasında ve doğrudan tehditlerle başa çıkmada başarısız olduğu kanıtlanan “küçük ve akıllı ordu” stratejisinin benimsenmesinde rol oynayan önceki güvenlik hizmetleri başkanları da sert bir şekilde eleştirildi.