İran İetişim Bakanı “Instagram”a kısıtlama getirmediği için mahkemeye çıktı

İran İletişim Bakanı Muhammed Azeri Cehromi ve Devrim Muhafızlarının ekonomi kolu olan “Hatemü’l-Enbiya” nın komutanı geçen ay bir proje hakkında konuşurken. Her ikisinin de adı Eylül ayında yapılacak olan başkanlık seçimleriyle irtibatlandırılıyor. (Mehr Ajansı)
İran İletişim Bakanı Muhammed Azeri Cehromi ve Devrim Muhafızlarının ekonomi kolu olan “Hatemü’l-Enbiya” nın komutanı geçen ay bir proje hakkında konuşurken. Her ikisinin de adı Eylül ayında yapılacak olan başkanlık seçimleriyle irtibatlandırılıyor. (Mehr Ajansı)
TT

İran İetişim Bakanı “Instagram”a kısıtlama getirmediği için mahkemeye çıktı

İran İletişim Bakanı Muhammed Azeri Cehromi ve Devrim Muhafızlarının ekonomi kolu olan “Hatemü’l-Enbiya” nın komutanı geçen ay bir proje hakkında konuşurken. Her ikisinin de adı Eylül ayında yapılacak olan başkanlık seçimleriyle irtibatlandırılıyor. (Mehr Ajansı)
İran İletişim Bakanı Muhammed Azeri Cehromi ve Devrim Muhafızlarının ekonomi kolu olan “Hatemü’l-Enbiya” nın komutanı geçen ay bir proje hakkında konuşurken. Her ikisinin de adı Eylül ayında yapılacak olan başkanlık seçimleriyle irtibatlandırılıyor. (Mehr Ajansı)

İran Televizyonunun haberine göre İran İletişim Bakanı Muhammed Cevad Azeri Cehromi, İnternet içeriklerini denetleme kurumunun kararı gereğince “Instagram”a kısıtlama getirilmesi kararını yerine getirmediği gerekçesiyle başsavcılık tarafından hakkında soruşturma açılmasının ardından kefaletle serbest bırakıldı.
İran medyasının İletişim Bakanlığı Sözcüsü Cemal Hadiyan’a dayandırdığı habere göre bakan Cehromi savcılığa ifade vermesinin ardından kefaletle serbest bırakılarak görevine döndü.
Cehromi, Instagram başta olmak üzere diğer sosyal medya ve mesajlaşma uygulamalarına erişimin kısıtlanması hakkındaki İnternet Yüksek Konseyi kararlarının uygulanmaması ve üst düzey yetkililerin emirlerini yerine getirmekten kaçınma gerekçeleriyle, İran Televizyon Kurumu ve savcılığın ortak şikayetlerinin akabinde mahkeme tarafından ifade vermeye çağrılmıştı.
Cehromi’nin ne kadar kefaletle serbet kaldığı ve yeniden ne zaman mahkemeye çıkartılacağı ise açıklanmadı. Associated Press, bu hareketin Haziran ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde muhafazakar cenah ile ılımlı Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani yönetimi arasında yaşanan çekişmenin bir parçası olduğunu bildirdi.
Azeri Cehromi, 2019 Kasım ayındaki gösteriler sırasında iki hafta boyunca interneti kesmesi nedeniyle eleştirilere maruz kalmış, bundan önce de Telegram adlı mesajlaşma programını engellediği için eleştirilmişti. Azeri Cehromi ismi, son iki yılda hakkında çıkan spekülasyonlar nedeniyle seçimlerde adaylar arasında anılıyor. Cehromi şu andaki görevine gelmeden önce İstihbarat Bakalığı’nda internet sansüründen sorumlu idi.
İran’da on yıldan uzun bir süredir birçok internet sitesinin yanında YouTube, Facebook ve Twitter gibi sosyal medya platformlarına hükümet tarafıdan erişim yasağı getirilmiş durumda. Ancak çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu İranlıların bir kısmı erişim engelini aşan bazı programlar aracılığıyla yasaklı site ve platformlara ulaşım sağlıyorlar.
Bu hafta içerisinde ise internet içeriklerini denetleyen kuruluş tarafından mesajlaşmaya yarayan WhatsApp uygulamasına erişime izin verilirken bir başka mesajlaşma uygulaması Singal’in ise engellenmesini emredildi.
Öte yandan Instagram ise İranlılar arasında en popüler yabancı programlardan biri konumunda.
Muhafazakârların bir kısmı ise bu durumu batı taraftarlarına karşı ülkenin kültürel olarak “yumuşak savaş” içerisinde olduğunu şeklinde yoruluyor.



Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
TT

Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)

Sudanlı üst düzey istihbarat yetkilisi Ahmed Hasan Muhammed, ülkesinin İran’ın Kızıldeniz kıyısında bir deniz üssü kurma talebini reddettiğini söyledi.

İran’ın bu talebi kabul edilseydi, söz konusu üs, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından birinde deniz trafiğini izlemesine olanak tanıyacaktı.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığına göre Muhammed konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi;

“İran, Sudan ordusuna isyancılara karşı mücadelede kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları (SİHA) sağladı. Tahran, üssü inşa etme izni karşılığında, Sudan’a helikopter taşıyan bir savaş gemisi de dahil olmak üzere gelişmiş silahlar teklif etti. İranlılar üssü istihbarat toplamak için kullanmak istediklerini söyledi. Oraya savaş gemileri de yerleştirmek istediler. Ancak Hartum, İran’ın bu teklifini reddetti.”

Muhammed gazeteye yaptığı açıklamada, “Sudan İran’dan SİHA satın aldı. Çünkü insan kaybını azaltmak ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermek için daha isabetli silahlara ihtiyacımız vardı” diye ekledi.

Kızıldeniz’deki bir deniz üssü, Yemen’deki Husilerin ticari gemilere saldırı başlatmasına yardımcı olurken, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından biri üzerindeki hakimiyetini artırmasına olanak tanıyabilir.

İran destekli Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Gazze’de savaşan İsrail ve müttefiklerini cezalandırma amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

sddeb
Yemen televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntüde, Husi saldırısından sonra batan bir İngiliz kargo gemisi görülüyor (EPA)

Sudan’ın, devrilen eski Devlet Başkanı Ömer El Beşir döneminde, İran ve Filistin’deki müttefiki Hamas ile yakın ilişkileri vardı.

Beşir'in 2019 darbesiyle devrilmesinin ardından, ülkenin askeri cuntasının başı olan Orgeneral Abdulfettah el Burhan, uluslararası yaptırımları sona erdirmek amacıyla ABD ile yakınlaşma başlattı.

Ayrıca İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için harekete geçti.

İran’ın deniz üssünü inşa etme talebi, bölge ülkelerinin Sudan’da 10 aydır devam eden iç savaştan faydalanarak, Ortadoğu ile Sahra Altı Afrika ülkeleri arasında stratejik bir kavşak noktası olan ülkede yer edinmeye çalıştıklarını gösteriyor.

Burhan liderliğindeki Sudan ordusu, Nisan ortasından bu yana Orgeneral Muhamed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri ile savaşıyor.

Çatışma on binlerce insanın ölümüne, milyonlarca Sudanlının yerinden edilmesine ve dünyanın en kötü insani krizlerinden birine neden oldu.

Çatışmaları takip eden bölge yetkilileri ve analistlere göre, Sudan’ın İran’dan aldığı SİHA’lar, Hızlı Destek Kuvvetleri nedeniyle ordunun uğradığı kayıpların ardından, Burhan’ın bir miktar başarı elde etmesine yardımcı oldu.

Son haftalarda hükümet, Hartum ve Omdurman’daki önemli bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirdi.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, hem Sudan ordusunu, hem de Hızlı Destek Kuvvetleri’ni savaş suçu işlemekle suçladı.

Washington ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Sudan’ın batısındaki Darfur bölgesinde cinayet, tecavüz ve etnik temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı suçlar işlemekle itham etti.

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, Sudan ordusunu, sivillerin yerleşimleri havadan hedef almak ve Sudanlı sivilleri çaresizce ihtiyaç duydukları insani yardımdan mahrum bırakmakla eleştirdi.

BM kuruluşları ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Darfur’da etnik amaçlı saldırılar da dahil olmak üzere zulüm yapmakla suçladı.

Çatışmanın tarafları olan Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri, ABD ve BM’nin suçlamalarını reddetti.

ABD Şubat ayında yaptığı açıklamada, İran’ın Sudan ordusuna silah sevkiyatıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

ABD’nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey, İran’ın Hartum’a yardım ettiğine ilişkin haberlerin ‘son derece rahatsız edici’ olduğunu söyledi.