Aşırılık yanlılarının saldırıları endişesiyle İsrail’de parlamento ve hükümet binalarının güvenliği artırılıyor

İsrail Başbakanı'nın Kudüs'teki ofis binasının önünde kalıcı dayanışma çadırında duran destekçileri (EPA)
İsrail Başbakanı'nın Kudüs'teki ofis binasının önünde kalıcı dayanışma çadırında duran destekçileri (EPA)
TT

Aşırılık yanlılarının saldırıları endişesiyle İsrail’de parlamento ve hükümet binalarının güvenliği artırılıyor

İsrail Başbakanı'nın Kudüs'teki ofis binasının önünde kalıcı dayanışma çadırında duran destekçileri (EPA)
İsrail Başbakanı'nın Kudüs'teki ofis binasının önünde kalıcı dayanışma çadırında duran destekçileri (EPA)

İsrail, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın destekçilerinin 6 Ocak'ta Washington'daki Kongre binasına yapılan saldırının bir benzerini yaşamamak için İsrail Parlamentosu’nun (Knesset) güvenliğinin artırma kararını aldı. Bu karar, güvenlik servisleri, polis, istihbarat ve ordu liderlerinin yanı sıra Knesset’ten ve İsrail hükümetinden üst düzey uzman ve siyasi yetkililerin katılımıyla alındı.
Görüşmelere katılan bir kaynak, söz konusu kararın Likud Partisi’nden iki üst düzey yetkili Knesset Başkanı Milletvekili Yariv Levin ve İsrail Kamu Güvenliği Bakanı Amir Ohana’nın onayı ile alındığını bildirdi. Aynı kaynak kararın, liderleri Binyamin Netanyahu'nun destekçilerinin, Netanyahu galip gelmezse seçim sonuçlarını kabul etmeyecekleri ve Knesset'e veya hükümet binasına saldıracakları endişesi nedeniyle alındığını kaydetti.
Knesset Başkanı Yariv Levin, Knesset'e saldırılacağına dair bir istihbarat bilgilerinin olmamasına rağmen bunun, ABD’deki olayların tekrarlanabileceği endişesiyle acil durumlar için dünya çapındaki parlamentolar tarafından yapılan hazırlıkların bir parçası olarak alındığını ifade etti. Kaynağa göre toplantıda, tüm meslek kuruluşları koordinasyon içinde çalışıyor ve bu tarz olası bir senaryo ile başa çıkmak için ilgili yönetmelikleri ve güvenlik prosedürlerini güncelliyor. Kaynağa göre toplantıda, mevcut güvenlik güçlerinin güçlendirilmesi, gerekli yedek destek kuvvetlerinin sağlanması ve gerekli takviye güçleri çağırma zamanına kadar nasıl hareket edileceği konusunda bir plan hazırlanmasına yönelik çalışmalara derhal başlanması kararlaştırıldı.
Mevcut güvenlik sistemlerinin, polisin Knesset çevresinde çalışmasını engellediği biliniyor. Parlamento binası içindeki güvenliği sağlama sorumluluğu ise Knesset Muhafızları’na (Knesset Guard) ait. Son toplantıda, Knesset Muhafızları’nın güvenlik takviyeleri gelene kadar büyük isyanlara dayanma yeteneği ele alındı. Ancak genel eğilim, bundan sonra polis ve güvenlik servislerinden takviye alınması gerekliliğine odaklandı.
Bir sonraki İsrail seçimleri 23 Mart'ta yapılacak. Güncel anketlere göre Netanyahu'nun kazanma şansı düşük görülüyor. Netanyahu, en fazla oyu (30 sandalye) kazanmasına rağmen, ittifakları çoğunluğa ulaşamıyor ve rakipleri 61 sandalyenin çoğunluğunu kazanıyor. İki taraf arasındaki mücadele her oylamada gündeme geliyor. Şu anda, Likud'dan ayrılan eski bakan Gideon Saar, Başbakan için en güçlü aday olarak görülüyor ve Netanyahu'nun partisinden çok sayıda ismi yanına çekmeyi başardı.
Dün yapılan açıklamada, Saar’ın kurduğu partinin yeni, niteliksel bir güç tarafından destekleneceği açıklandı. Bu ismin eski bakan, tarihi Likud lideri ve eski Başbakan Menahem Begin'in oğlu Benny Begin olduğu bildirildi. Böylece Saar'a bir dizi isim Likud liderine katılacak.
Begin, yaptığı açıklamada şunları kaydetti: "Özellikle son yıllarda garip ve tehlikeli bir duruma şahit olduk. Hükümetin kendisi İsrail Devleti'ndeki merkezi hükümet kurumlarına, resmi kurumlarımıza karşı şiddetli ve acımasız saldırılar düzenledi. Bu fenomen durdurulmalıdır. Bunu durdurmanın yolu hükümeti değiştirmektir. Önümüzdeki seçimlerde bunu uygulama fırsatı doğacak. Herkesin bu çabaya katılması ve İsrail'de bir hükümet değişikliği yapılması için üzerine düşeni yapması gerekir."
Katılımları memnuniyetle karşılayan Saar sözlerini şöyle sürdürdü: “Eski Bakan Begin, ülkenin geleceği için mücadelede çok önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca İsrail, zengin tecrübesinden, iç görüsünden, fikri ve temsil ettiği değerlerinden yararlanabileceği için varlığı çok önemli. Partiyi hükümeti değiştirmek, devletin vatandaşlarına daha iyi bir gelecek sağlamak ve İsrail Devleti'nin üzerine kurulduğu temel değerleri korumak için kurduk.”



Güney Afrika’da silahlı saldırı: 10 ölü, 10 yaralı

Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)
Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)
TT

Güney Afrika’da silahlı saldırı: 10 ölü, 10 yaralı

Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)
Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)

Güney Afrika polisi, Johannesburg yakınlarında düzenlenen silahlı saldırıda 10 kişinin öldüğünü, 10 kişinin ise yaralandığını açıkladı.

Fransız Haber Ajansı AFP’nin haberine göre olay, Johannesburg’un 40 kilometre batısındaki Bekkersdal kentinde, ruhsatlı bir barın bulunduğu caddede meydana geldi. Saldırının nedenine dair herhangi bilgi açıklanmadı. Polis sözcüsü AFP’ye yaptığı açıklamada, saldırganların kimlikleriyle ilgili henüz “ayrıntılı bilgi” bulunmadığını söyledi.

Reuters haberine göre polis, saldırıda yaklaşık 12 kişinin yer aldığı bilgisini verdi. Saldırganların beyaz bir minibüs ve gri bir sedanla olay yerine gelip bara ateş açtığı, ardından kaçarken etrafa gelişigüzel ateş ettikleri bildirildi. Yetkililer, saldırı nedeninin soruşturmayla ortaya çıkacağını duyurdu.

Güney Afrika’da suç oranları yüksek ve organize suç örgütlerinin etkisi dikkat çekiyor. Ülkede bireyler, kişisel güvenlik amacıyla ruhsatlı silah taşıyabiliyor ancak yasa dışı silahların dolaşımı da ciddi bir sorun oluşturuyor.

6 Aralık’ta da Pretoria’da bir işçilerin kaldığı bir eve düzenlenen silahlı baskında, aralarında üç yaşındaki bir çocuğun da bulunduğu 11 kişi öldürülmüştü. Söz konusu evde yine bir bar bulunuyordu.

Ülkede silahlı şiddet oranı son derece yüksek. Polis verilerine göre, Nisan ile Eylül ayları arasında her gün ortalama 63 kişi silahlı saldırılarda hayatını kaybediyor.


Tayvan, ada çevresinde 7 askeri uçak ve 8 Çin gemisi tespit etti

Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
TT

Tayvan, ada çevresinde 7 askeri uçak ve 8 Çin gemisi tespit etti

Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)

Tayvan Savunma Bakanlığı, son 24 saatte Çin’in ait yedi askeri uçak ve sekiz geminin ada çevresinde görüldüğünü duyurdu.

Bakanlığın açıklamasına göre, tespit edilen uçaklardan beşi Tayvan Boğazı’ndaki orta hattı geçerek ülkenin kuzey ve güneybatı Hava Savunma Tanımlama Bölgesi’ne girdi. Şarku’l Avsat’ın Taiwan News’ten aktardığı habere göre Tayvan ordusu bu hareketliliğe karşı deniz ve hava unsurlarını görevlendirerek sahil füze sistemleri de bölgede hazır konuma getirildi.

Tayvan, bu ay şu ana kadar Çin ordusuna ait uçakları 235, gemileri ise 148 kez tespit etti. Çin, Eylül 2020’den bu yana Tayvan çevresindeki askeri uçak ve gemi faaliyetlerini kademeli şekilde artırarak gri bölge taktiklerini yoğunlaştırmış durumda.

Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS), gri bölge taktiklerini, “Bir devletin doğrudan ve yoğun güç kullanımına başvurmadan güvenlik hedeflerine ulaşmasını amaçlayan çaba veya çabalar bütünü” olarak tanımlıyor.


Avustralya Başbakanı Albanese’den Bondi saldırısının ardından güvenlik alarmı

Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
TT

Avustralya Başbakanı Albanese’den Bondi saldırısının ardından güvenlik alarmı

Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, geçen hafta Sydney’in Bondi sahilinde Yahudi bir bayram kutlaması sırasında meydana gelen ve 15 kişinin ölümüne, çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan saldırının ardından, ülkenin güvenlik mimarisinin yeniden değerlendirileceğini duyurdu. Albanese, emniyet ve istihbarat birimlerinin yetkilerinden işbirliği düzenlerine kadar tüm unsurlarının kapsamlı bir incelemeden geçirileceğini söyledi.

Albanese, bugün yaptığı açıklamada, eski Avustralya istihbarat örgütü başkanlarından birinin yöneteceği incelemenin; federal polis ve istihbarat birimlerinin “Avustralyalıların güvenliğini sağlamak için gerekli yetkilere, yapılara, prosedürlere ve işbirliği düzenlemelerine sahip olup olmadığını” değerlendireceğini söyledi.

Saldırı sonrasında, silah ruhsatı değerlendirme süreçleri ile kurumlar arası bilgi paylaşımında ciddi açıkların bulunduğu ortaya çıkmıştı.

fvg
Bondi Pavilion’da güvenlik birimleri, 14 Aralık’taki saldırının kurbanları ve yaralılarını anmak için düzenlenecek tören öncesi konukları aramadan geçiriyor (AP)

Başbakan Albanese, açıklamasında, “Geçen pazar günü DEAŞ’tan ilham alınarak gerçekleştirilen vahşi eylem, ülkemizdeki güvenlik ortamının hızla değiştiğini gösteriyor. Güvenlik kurumlarımızın, bu duruma en güçlü şekilde yanıt verebilecek kapasitede olması gerekiyor” dedi.

İncelemenin Nisan ayı sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.

Albanese ayrıca bugün Sydney ve Melbourne’de düzenlenen göçmen karşıtı yürüyüşleri kınadı. Başbakan, “Geçen pazar günü yaşanan antisemitik terör saldırısının ardından toplumu bölmeyi amaçlayan bu yürüyüşlere ülkemizde yer yok. Yapılmamalı ve katılım sağlanmamalıdır” ifadelerini kullandı. Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre öğle saatlerinde Sydney’deki yürüyüşte yaklaşık 50 kişinin bulunduğu görüldü.

Albanese, güvenlik incelemesinin; federal güvenlik ve istihbarat kurumlarının halkı korumak için gerekli yetki ve kapasitelere sahip olup olmadığını ortaya koyacağını belirterek, raporun Nisan ayında kamuoyuna açıklanacağını kaydetti.

Bugün, Sydney’in ünlü Bondi sahilinde iki saldırganın kalabalığa ateş açarak 15 kişiyi öldürdüğü ve onlarca kişiyi yaraladığı saldırının üzerinden bir hafta geçti.