Sakallarıyla ünlü Marvel karakterleri

Sırasıyla Asgardlı Volstagg, Hulk Maestro ve Odin (Screen Rant)
Sırasıyla Asgardlı Volstagg, Hulk Maestro ve Odin (Screen Rant)
TT

Sakallarıyla ünlü Marvel karakterleri

Sırasıyla Asgardlı Volstagg, Hulk Maestro ve Odin (Screen Rant)
Sırasıyla Asgardlı Volstagg, Hulk Maestro ve Odin (Screen Rant)

Süper kahramanlar, suçluları durdurabilmek için onlara karşı sert davranmakla yükümlü. Bunu sağlama yolunda sakal adet zorunluluk. Bunu yaparken de hepsi kendine has bir tarz geliştirmiş durumda. Örneğin sakallarıyla en bilinen süper kahramanlardan Wolverine, Doktor Strange ve Iran Man'in ikonik tarzları onlarla özdeşleşmiş vaziyette. Ancak Marvel Çizgi Romanları'nda, onlar kadar havalı sakallara sahip süper kahramanlar mevcut.
Harika bir karakter tasarlamada, sakallar zaman zaman çok kritik bir öneme sahip olabiliyor. Hatta iyi bir sakalın kendi başına hikayesinin bulunabileceği gibi bunu anlatabileceği düşünülüyor. Örneğin Star-Lord'un kirli sakalı, onun yumuşak huylu yönünü gösterirken Herkül'ün kendine has imajı, onun farklı bir zamana ait olduğunu anlatıyor.
Stranger'ın dikenli bıyığı gibi alışılmışın dışındaki seçimlerse, karakterin okuyucuların bildiği dünyadan farklı bir yerden geldiğini anlamasını sağlıyor. Marvel'ın Asgardian savaşçılarının sakallarıysa onların sadece mecazi olarak değil gerçek anlamda da viking olduğunu gösteriyor.
Çizgi romanların yanı sıra Marvel Sinematik Evreni'nin de yıldızları olan Iron Man ve Doktor Strange'in her ikisinin de kirli sakalı bulunsa da tarzları birbirinden farklı. Zengin iş insanı Tony Stark'ın bıyık ve çene arasında boşluk meydana getiren sakalı ve titiz tıraşı, hem "playboy" hem de "mağrur narsist" diye haykırıyor. Birçok kişi, bu özelliklerin aynı zamanda Iron Man'e ait olduğunu biliyor.

Doktor Strange'in keçi sakalıysa klasik tarzda. Bu sayede Doktor Strange hem günlük hayatında hem de mistik ustalık gerektiren durumlarda stilinden ödün vermeden mücadele edebiliyor.
Şimşek tanrısı Thor ise sakalına şekil verme, onu düzeltme veya stil sahibi olmakla hiç uğraşmıyor. Dağınık sakalı çenesinin üzerinde heybetlice duruyor. Zira Thor'un sakalının doğal hali bile çok az bakım gerektiriyor.
Kafasında tek bir kıl bulunmayan ancak yüzündeki sakallarıyla dikkatleri üzerine çeken Luke Cage'e çok az kişi benzemeyi başarabilir. Bu hemen hemen yenilmez süper kahraman, çizgi roman serilerinde zaman zaman değiştirilse de sakalı veya keçi sakalı genellikle kendisini korumayı başardı. Luke Cage'in yanındaysa Thor'un arkadaşı Asgardlı Volstagg var, özellikle de War Thor'a dönüşmüş haliyle. Onu da Hulk Maestro ve Odin'in sakalı sözlerinin de tanınan Thor'un babası Odin takip ediyor.
Peki Marvel Çizgi Romanları'nın en havalı sakalına kim sahip? Screen Rant'e göre bunun cevabı sadece bıyığı olan kahraman Dum Dum Dugan. SHIELD subayı, maçoluk seviyesi en yüksekte bulunan bıyığıyla iftihar etmesiyle biliniyor.

Kafasında melon şapkayla dolaşan bu eski sirk çalışanı, aslında unutulmuş bir dönemin karikatürü. Ancak casusluk, keskin nişancılık ve gizli androidler alanlarındaki uzmanlıkları sayesinde, kimse onun garip tarzıyla dalga geçecek cesareti kendisinde bulamıyor.
 
Independent Türkçe, Screen Rant



Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
TT

Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)

Köpekbalığı derisinden ilhamla uçaklara film kaplama geliştiren Avustralyalı bilim insanları, sürükleme kuvvetini azaltabileceklerini ve havayolu endüstrisinde milyarlarca dolarlık yakıt tasarrufu sağlayabileceklerini iddia ediyor.

Delta Air Lines, Avustralya merkezli havacılık şirketi MicroTau'yla işbirliği yaparak yakıt verimliliğini artırmak üzere uçaklara uygulanabilecek özel bir filmin kullanımını araştırdı.

Avustralya Ulusal İmalat Tesisi'yle (ANFF) birlikte geliştirilen teknoloji, köpekbalıklarının suda sorunsuzca süzülmesini sağlayan, üst üste binmiş binlerce küçük pula sahip derisini taklit ediyor.

Araştırmacılar yapay film kaplamanın da benzer şekilde uçakların türbülansı azaltmasına, uçuş hızını artırmasına ve yakıt maliyetlerini düşürmesine katkı sağladığını söylüyor.

Bir uçağın içinde ilerlediği hava, uçağın yüzeyini ovalayıp direnç yaratan, saç tokası girdabı (hairpin vortex) adlı küçük girdaplar oluşturur.

Yeni film kaplamasının üzerinde, bu girdaplardan daha dar olan ve girdapların uçak yüzeyinin yakınında oluşmasını engelleyen küçük oluklar var.

İşin zor kısmı filmi sürtünmeye dirençli hale getiren bu tür minik olukların olduğu bölümler oluşturmaktı.

Özel lazer üretim teknolojisini kullanan MicroTau, köpekbalığı derisi benzeri deseni hafif bir malzemeyle hızla üretip bunları kendinden yapışkanlı yamalar haline getirerek bu engeli aştı.

Şirket film kaplamanın, mevcut ulaşım araçlarına uyarlanabilen ölçeklenebilir bir çözüm sunarak taşımacılık endüstrilerinin karbon ayak izini en aza indirebileceğini belirtiyor.

Firma bu teknoloji sayesinde ticari havacılık ve nakliye şirketlerinin yakıt maliyetlerinde 34 milyar doların üzerinde tasarruf sağlayabileceğini ve yüzlerce milyon ton civarında karbondioksit emisyonunu azaltabileceğini iddia ediyor.

MicroTau, örneğin filmin Airbus A380 gibi bir uçağa uygulanması halinde, Sidney'den Los Angeles'a uçuş başına 5 bin dolardan fazla yakıt ve 18 tondan fazla karbondioksit emisyonu tasarrufu sağlanabileceğini ifade ediyor.

Şirket, bu rakamın bir uçağın ömrü boyunca milyonları bulabileceğini dile getiriyor.

MicroTau, kaplamayı Lockheed Martin'in devasa C-130J nakliye uçakları ve Boom Supersonic'in şık XB-1 prototipi de dahil bir dizi hava aracında halihazırda test ediyor.

New Scientist'e konuşan Boom Supersonic sözcüsü "Yamalar gözle görülür bir bozulma olmadan bu koşullara rahatlıkla dayandı" diyor.

Delta'nın Sürdürülebilir Gökyüzü Laboratuvarı Direktörü Sangita Sharma ise CBC News'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanıyor:

Köpekbalığı derisini taklit eden teknoloji, bu mikro oluklardan yararlanarak yüzeydeki bir tür sürükleme kuvvetini azaltıyor. Yüzeydeki bu sürükleme kuvveti yüzde 4'e varan bir yakıt avantajı sağlayabilir.

Sharma'ya göre havayolu şirketleri bu sayede yılda 15 milyar litre yakıt tasarrufu yapabilir. 

Avustralya merkezli şirket, teknolojinin daha da geliştirilmesiyle havayolu şirketlerinin verimliliği yüzde 10'a kadar artırmasını sağlamayı umuyor.

Independent Türkçe