ABD’nin BM Büyükelçisi adayından Çin’e karşı durma sözü

ABD’nin BM Büyükelçisi adayı Linda Thomas Greenfield (EPA)
ABD’nin BM Büyükelçisi adayı Linda Thomas Greenfield (EPA)
TT

ABD’nin BM Büyükelçisi adayından Çin’e karşı durma sözü

ABD’nin BM Büyükelçisi adayı Linda Thomas Greenfield (EPA)
ABD’nin BM Büyükelçisi adayı Linda Thomas Greenfield (EPA)

ABD Başkanı Joe Biden’ın ülkenin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi adayı Linda Thomas Greenfield, 2019’da Savannah’da Çin tarafından finanse edilen bir enstitüde bir konuşma yapmaktan pişman olduğunu söyleyerek, Çin’e destek verme ithamına karşı kendini savundu.
Greenfield, Senato’daki onay oturumunda, 2019’da Georgia eyaletindeki Savannah Üniversitesi’nde bulunan Çin Konfüçyüs Enstitüsü’nde yaptığı konuşma hakkında soru aldı.
Washington Post’a göre, diplomat, Çin’e karşı hoşgörülü kabul edilen konuşma karşılığında üniversiteden bin 500 dolar aldı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Konfüçyüs Enstitüsü’nü Pekin'in lehine çalışma yapan bir propaganda aracı olarak sınıflandırmıştı.
Greenfield, “Bu daveti kabul ettiğim için gerçekten pişmanım. Bu gerçekten büyük bir hataydı. Zararlı Çin nüfuzunun etkilerini biliyorum. Konfüçyüs Enstitüsü’nün faaliyetlerini de çok iyi biliyorum” diyerek, BM çatısı altında Çin’e karşı durma sözü verdi.
Afro-Amerikalı diplomat Senato önündeki konuşmasına şu ifadelerle devam etti;
“Nüfuzumuzu değerlerimize göre kullandığımızda, BM barışı, güvenliği ve kolektif refahımızı teşvik etmek için hayati bir kurum olabilir. Tersi durumda, sandalyemizi boş bıraktığımızda ve başkalarının bu boşluğu doldurmasına izin verdiğimizde, uluslararası toplum acı çekiyor ve ABD çıkarları da öyle. Özellikle Çin’in, ABD kurum ve değerlerinin dayandığı değerlere aykırı otoriter önceliklerine hizmet etmek için BM sisteminin tamamı içinde manevra yaptığını biliyoruz. Bu, benim BM’deki varlığım süresince olmayacak.”
Linda Thomas Greenfield, eski Başkan Barack Obama yönetiminde Afrika’dan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yapmış deneyimli bir diplomat.
 



Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
TT

Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün yaptığı açıklamada ABD’nin İran'la müzakerelerdeki amacının İran'ı ‘nükleer haklarından’ mahrum bırakmak olması halinde Tahran'ın bu haklarından asla vazgeçmeyeceğini söyledi.

Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen Arap-İran Diyalog Forumu'nda konuşan Arakçi, ülkesinin nükleer silah sahibi olmayı bir tabu olarak gördüğünü, ancak uranyumu barışçıl yollarla zenginleştirme hakkı konusunda ısrarcı olduğunu belirtti. Aynı zamanda İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan İranlı Bakan, ülkesinin diyalog ilkesine inandığını ve bölge ülkeleri arasında diyalog çağrısında bulunduğunu vurguladı. İran'ın bölgesel diyalogda daha üst bir aşamaya geçtiğini belirten Arakçi, “bölge ülkeleriyle ilk konferansı gerçekleştirmeyi başardık” dedi.

İran’ın resmi haber ajanslarının aktardığına göre İran ve ABD arasında Umman’da yapılması planlanan yeni müzakere turunun başlamasına bir gün kala yaptığı açıklamada Arakçi, İran'ın ABD ile görüşmelerini ‘iyi niyetle’ sürdürdüğünü söyledi.

İran Dışişleri Bakanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ancak müzakerelerin amacının İran'ı nükleer haklarından mahrum bırakmaksa, İran'ın hiçbir hakkından vazgeçmeyeceğini açıkça vurguluyorum.”

İran defalarca kez uranyum zenginleştirme hakkının müzakere edilemez olduğunu ileri sürerek bazı ABD’li yetkililer tarafından dile getirilen ‘sıfır uranyum zenginleştirme’ talebini reddetti.

Fakat ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff cuma günü verdiği bir röportajda, ABD ile yapılacak herhangi bir anlaşma kapsamında İran'ın uranyum zenginleştirme tesislerinin lağvedilebileceğini belirtti.

rfgthyju
Arakçi ve Witkoff (AP)

Trump, İran'ın nükleer programına ilişkin uzun süredir devam eden anlaşmazlığı çözecek yeni bir anlaşmaya varılmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit etti. Göreve geldiği ilk dönemde Trump, ülkesinin Tahran ile dünya güçleri arasında 2015 yılında imzalanan ve İran'ın nükleer faaliyetlerini dizginlemeyi amaçlayan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekildiğini açıklamıştı.

Batılı ülkeler, ABD'nin 2015 tarihli nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Tahran'ın hız verdiği nükleer programının nükleer silah üretmeye yönelik olduğunu söylerken, İran bu çalışmaların sadece sivil amaçlı olduğunda ısrar ediyor.

Arakçi, sözlerini şöyle noktaladı:

“İran, ABD ile yaptığı dolaylı müzakerelerde nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılması hakkını vurguluyor ve nükleer silah edinmenin peşinde olmadığını açıkça ifade ediyor. İran müzakereleri iyi niyetle sürdürüyor. Eğer bu görüşmelerin amacı nükleerleşmemeyi sağlamaksa bir anlaşmaya varılabilir. Eğer amaç İran'ın nükleer haklarını kısıtlamaksa, İran bu haklarından asla vazgeçmeyecektir.”