İngiltere Yüksek Mahkemesi, DEAŞ'ın gelini Şamima Begüm'ün İngiltere'ye dönmesine izin vermedi

​Şamima Begüm (AFP)
​Şamima Begüm (AFP)
TT

İngiltere Yüksek Mahkemesi, DEAŞ'ın gelini Şamima Begüm'ün İngiltere'ye dönmesine izin vermedi

​Şamima Begüm (AFP)
​Şamima Begüm (AFP)

İngiltere'de Yüksek Mahkeme, 2015'te terör örgütü DEAŞ'a katılmak için Suriye'ye gelen Şamima Begüm'ün ülkeye dönemeyeceğine hükmetti.
DEAŞ’ın gelini olarak tanınan ​Şamima Begüm'ün İngiltere'ye dönüş sürecine dair yeni bir gelişme yaşandı. 2015 yılında İngiltere’den ayrılarak Suriye’ye gelerek terör örgütü DEAŞ'a katılan ​Begüm'ün İçişleri Bakanlığı tarafından İngiliz vatandaşlığı düşürülmüş, Begüm vatandaşlığını geri almak için dava süreci başlatmıştı.
16 Temmuz 2020'de Temyiz Mahkemesi, İngiliz vatandaşlığının hukuki mücadelesini verebilmesi için Begüm'ün İngiltere’ye geri dönmesine izin vermişti. Ancak bugün İngiltere Yüksek Mahkemesinde oy birliği ile alınan kararla Begüm'ün ülkeye dönerek vatandaşlığı için mücadele etmesi yönündeki başvurusu reddedildi.
2019 yılında dönemin İçişleri Bakanı Sacid Cavid, DEAŞ'a katılan Begüm'ün ulusal güvenlik gerekçesi ile vatandaşlığını iptal etmişti. Geçtiğimiz Temmuz ayında Temyiz Mahkemesi tek adil yolun İngiltere’ye geri dönmesi olduğunu kanaat getirirken, İçişleri Bakanlığı Temyiz Mahkemesinin kararının “önemli ulusal güvenlik riskleri" oluşturacağı gerekçesiyle tekrar gözden geçirilmesini talep etmişti. Bugün alınan yeni kararın ardından Yüksek Mahkeme Başkanı Lord Reed, "hükümetin Begüm'ün İngiltere’ye dönmesini engelleme hakkına sahip olduğunu" ifade etti.



Birleşik Krallık, Fransa ve Kanada, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırının devam etmesi halinde İsrail'e karşı adım atacakları tehdidinde bulundu

İsrail'in 19 Mayıs 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'nin doğusuna düzenlediği hava saldırısının gerçekleştiği bölgeden dumanlar yükseliyor. (AFP)
İsrail'in 19 Mayıs 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'nin doğusuna düzenlediği hava saldırısının gerçekleştiği bölgeden dumanlar yükseliyor. (AFP)
TT

Birleşik Krallık, Fransa ve Kanada, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırının devam etmesi halinde İsrail'e karşı adım atacakları tehdidinde bulundu

İsrail'in 19 Mayıs 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'nin doğusuna düzenlediği hava saldırısının gerçekleştiği bölgeden dumanlar yükseliyor. (AFP)
İsrail'in 19 Mayıs 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'nin doğusuna düzenlediği hava saldırısının gerçekleştiği bölgeden dumanlar yükseliyor. (AFP)

Birleşik Krallık, Fransa ve Kanada liderleri dün, Gazze Şeridi'nde yeniden başlattığı askerî harekâtı durdurmaması ve yardım kısıtlamalarını kaldırmaması halinde İsrail'e karşı harekete geçme tehdidinde bulunarak, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu üzerindeki baskıyı arttırdı.

Bu hamle, İsrail ordusunun cuma günü yeni bir operasyon başlattığını duyurmasının ve Netanyahu'nun İsrail'in Gazze Şeridi'nin tamamının kontrolünü ele geçireceğini söylemesinin ardından geldi. Uluslararası uzmanlar yaklaşan kıtlık konusunda uyarıda bulundu.

İngiliz hükümeti tarafından yayınlanan üç ülkenin ortak açıklamasında “İsrail hükümetinin sivil halka temel insani yardımları esirgemesi kabul edilemez… Bu, uluslararası insani hukuku ihlal etmektedir” denildi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Batı Şeria'daki yerleşimlerin genişletilmesine yönelik her türlü girişime karşıyız... Hedefli yaptırımlar da dahil olmak üzere daha ileri adımlar atmakta tereddüt etmeyeceğiz.”

İsrail, Hamas’ın İsrail'in güneyindeki kasabalara saldırı düzenlediği 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana elinde tuttuğu esirleri serbest bırakması için baskı yapmak amacıyla mart ayının başından bu yana Gazze Şeridi'ne tıbbi malzeme, gıda ve yakıt girişini engelliyor.

Üç lider ortak açıklamada, “İsrail'in halkını terörizme karşı savunma hakkını her zaman destekledik. Ancak mevcut operasyonlar tamamen orantısız” ifadelerini kullandı. Liderler, Netanyahu hükümetinin ‘bu korkunç eylemleri’ sürdürmesine seyirci kalmayacaklarını ifade ettiler.

Ayrıca Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması için ABD, Katar ve Mısır tarafından yürütülen çabaları desteklediklerini ve iki devletli çözüme katkı olarak bir Filistin devletini tanımaya kararlı olduklarını belirttiler.