Myanmar cuntasının "dijital silahları" ABD, Avrupa ve İsrail'den gitmiş

İsrailli Gaia Automotive Industries firması tarafından üretilmiş, Myanmar ordusuna ait bir zırhlı araç (AFP)
İsrailli Gaia Automotive Industries firması tarafından üretilmiş, Myanmar ordusuna ait bir zırhlı araç (AFP)
TT

Myanmar cuntasının "dijital silahları" ABD, Avrupa ve İsrail'den gitmiş

İsrailli Gaia Automotive Industries firması tarafından üretilmiş, Myanmar ordusuna ait bir zırhlı araç (AFP)
İsrailli Gaia Automotive Industries firması tarafından üretilmiş, Myanmar ordusuna ait bir zırhlı araç (AFP)

Myanmar'da darbe yapan ordunun elinde, İsrailli drone teknolojisi, Avrupalı iPhone takip sistemleri ve bilgisayarlara sızıp içeriklerini toplayabilen ABD yazılımı olduğu ortaya çıktı.
New York Times'ın (NYT) haberine göre, Ang San Su Çi idaresindeki yönetime 1 Şubat'ta el koyan Myanmar ordusunun (Tatmadaw) sahip olduğu teknolojilerin bir kısmı, 2017'de Arakanlı Müslümanlara (Rohingya) yapılan zulüm nedeniyle Myanmar'a bu tür teknolojilerin satışını yasaklayan Batılı ülkelerden geldi.
Haberde, Myanmarlı generallerin elinde bulunan söz konusu teknolojilerin, bilgisayarlara sızıp mevcut içerikleri toplamada kullanılabileceği belirtildi.
Uydu ve telekomünikasyon sürümlerini geliştirme de dahil olmak üzere bu teknolojinin bir kısmı, Myanmar'daki vatandaşların onlarca yıl süren izolasyondan sonra internete daha iyi şartlarda bağlanmalarına ve dünyayla bütünleşmelerine yardımcı olmuştu. Casus yazılım gibi diğer sistemlerse, kanun uygulayıcı kurumların modernizasyonu için satılmıştı.
Ancak bu durumu eleştirenler, zamanında iktidarı sivil hükümetle kısmen paylaşmasına rağmen ekonomi ve güçlü bakanlıklar üzerinde hakimiyetini koruyan silahlı kuvvetlerin, hassas siber güvenlik ve savunma satın alımlarını mümkün kılmak için demokrasiyi kullandığını söyledi.
Haberde hem meşru kolluk güçleri hem de baskı mekanizması için "çift amaçlı kullanıma elverişli" bu teknolojilerden, 1 Şubat darbesinin muhaliflerini hedef almak için istifade edildiği kaydedildi.
NYT, bu tür teknolojik imkanların, Myanmar'da güvenlik güçlerinin en az 25 kişiyi öldürdüğü ve devrik sivil lider Su Çi dahil bin 100'den fazla kişiyi gözaltına aldığı operasyonun dijital silahları olduğunu belirtti.
Tatmadaw'ın ihlallerini araştıran Myanmar İçin Adalet hareketinin sözcüsü Ma Yadanar Maung, "Ordu şimdi bu araçları, askeri cuntaya karşı direnip demokrasinin yeniden tesis edilmesi için canlarını tehlikeye atan barışçıl eylemcilere zalimce müdahale etmede kullanıyor" dedi.
NYT, "Son iki mali yıla ait gördüğümüz yüzlerce sayfalık Myanmar hükümet bütçesi, askeri düzeyde gözetleme teknolojisindeki en son gelişmeler için doymak bilmeyen bir istek olduğunu gösteriyor" ifadesini kullandı.
Söz konusu teknolojilerin ihracatını engelleyen yaptırımlara ve uluslararası silah satışı yasaklarına rağmen bu ülkeye akışın sürdüğünü belirten Jerusalem Post gazetesi de NYT'nin bahsettiği firmalar arasında İsrail savunma sanayiinden Elbit Systems, Cellebrite ve Gaia Automotive Industries şirketlerinin olduğunu aktardı.
Myanmar'da ordunun Devlet Başkanı Win Myint ve Devlet Danışmanı Su Çi'nin de aralarında bulunan yetkilileri tutuklamasının ardından ülkedeki yasama, yürütme ve yargı yetkilileri Myanmar Genelkurmay Başkanı Min Ang Hlaing'e devredilmişti.

Independent Türkçe, New York Times, Jerusalem Post



Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile anlaşma olabileceğini düşünüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
TT

Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile anlaşma olabileceğini düşünüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile bir anlaşmanın mümkün olabileceğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Yediot Aharonot’tan aktardığına göre Netanyahu, geçen hafta Suriye’de yaşanan çatışmada yaralanan askerleri ziyaret ederken yaptığı açıklamada, “Suriye’den beklenen, Şam’dan mevcut tampon bölgeye kadar silahsızlandırılmış bir tampon hat oluşturmasıdır. Buna elbette Hermon Dağı’nın etekleri ve zirvesi de dahildir” dedi.

Netanyahu, “Bu bölgeler üzerindeki kontrolümüzü, İsrail vatandaşlarının güvenliğini sağlamak için sürdürüyoruz. Eğer iyi niyet gösterilir ve bu ilkeler üzerinde anlaşılırsa, Suriyelilerle bir anlaşmaya varmak da mümkün. Ancak her koşulda kendi ilkelerimizden vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan İsrail medyasına göre Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, bugün ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilci Yardımcısı Morgan Ortagus ile bir araya geldi.

Yediot Aharonot’a bağlı Ynet haber sitesinin aktardığına göre görüşme, Kudüs’te Başbakanlık Ofisi’nde gerçekleşti.

Ortagus’un ilerleyen saatlerde Beyrut’u ziyaret etmesinin beklendiği bildirildi.


İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
TT

İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün, İsrail’in Hamas tarafından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracılığıyla teslim edilen kalıntı örneklerini teslim aldığını duyurdu. Örneklerin adli tıp laboratuvarına gönderilmesi planlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre bir Hamas lideri, hareketin bugün Gazze Şeridi'nde kalan iki cesetten birini teslim edeceğini açıklamıştı.

İsrailli rehine Ran Gvili ve Taylandlı rehine Sudthisak Rinthalak'ın cesetleri halen Gazze'de bulunuyor.

Bu gelişme, İsrail güçlerinin bugün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir Filistinliyi öldürmesi ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde evlerin yıkılması ve bombardımanların devam etmesi ile birlikte gerçekleşti.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, ‘işgal güçlerinin kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’na yoğun hava saldırıları düzenlediğini ve kuzey Gazze’de bazı konut binalarını yıktığını’ bildirdi. Ayrıca İsrail’e ait insansız hava araçları (İHA) et-Tuffah mahallesindeki es-Senafur kavşağı yakınlarında Filistinlilerin evlerine bombalar attı ve eşzamanlı olarak yoğun ateş açıldı.


Güney Asya’da sel ve kasırga: Sıfırdan başlamak zorundayız

Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
TT

Güney Asya’da sel ve kasırga: Sıfırdan başlamak zorundayız

Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)

Sri Lanka'da 400'e yakın kişiyi öldüren sel felaketinden kurtulanlar yaşanan kaosu anlattı.

Sri Lanka Afet Yönetim Merkezi (DMC), ülkede geçen haftadan bu yana devam eden şiddetli yağışların yol açtığı afetlerde can kayıplarının 390'a çıktığını, 370 kişidense hâlâ haber alınamadığını bildirdi. 

Ayrıca arama kurtarma ekiplerinin su baskını ve heyelan riski taşıyan birçok bölgeye ulaşmakta güçlük çektiği vurgulandı.

Sri Lanka Devlet Başkanı Anura Kumara Dissanayake, ülke genelinde olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğini duyurmuş, kurtarma çalışmaları için 20 binden fazla askeri personelin görevlendirileceğini belirtmişti.

Guardian'ın irtibata geçtiği Layani Rasika Niroşani, yoğun yağışlara alışık olduklarını fakat bu kadar büyük bir afetle karşılaşacaklarını tahmin etmediklerini söylüyor. 

Selde her şeyini kaybettiğini belirten iki çocuk annesi 36 yaşındaki kadın şöyle devam ediyor: 

Evimiz toprak altında kaldı. Ailem hâlâ şok içinde. Sıfırdan başlamak zorundayız. Bazen bu, yaşamaktan bile daha kötü olabilir.

Kantharuban Praşant da sel nedeniyle evlerini kaybeden 125'ten fazla aileye Badulla'daki bir okulda barınak sağladıklarını belirtiyor.

Yardım malzemelerine ulaşmakta güçlük çektiklerini belirten 32 yaşındaki öğretmen, birçok ailenin selde mahsur kaldığını söylüyor. 

Bazı Sri Lankalılar, yetkililerin afet uyarısı yapmadığına da dikkat çekiyor. 45 yaşındaki Ja Nilanthi, nehir suları tehlikeli seviyeye ulaştığında bile herhangi bir uyarı veya tahliye emri almadıklarını belirtiyor.

Ditwah Kasırgası ve muson yağışlarının yol açtığı sel ve toprak kaymaları nedeniyle can kaybı Endonezya'da 604'e, Tayland'da 176'ya ve Malezya'da üçe yükseldi. 

Güney Asya'da toplamda en az 1172 kişinin canını alan afetlerin yol açtığı yıkımın boyutu henüz tam olarak bilinmiyor. 

Bilim insanlarına göre Güney Asya, iklim değişikliğine karşı yüksek riskli bölgelerden biri. 

Independent Türkçe, Guardian, Reuters, CNN