Biden’dan Rusya’ya ilk Navalni yaptırımı

Moskova, kendisine karşı uygulanan Batı uygulamalarını ‘işe yaramaz’ olarak görürken, misilleme yapmakla tehdit etti

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Özbek mevkidaşı Abdulaziz Kamilov ile 2 Mart’ta Moskova’da bir araya geldi (Reuters)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Özbek mevkidaşı Abdulaziz Kamilov ile 2 Mart’ta Moskova’da bir araya geldi (Reuters)
TT

Biden’dan Rusya’ya ilk Navalni yaptırımı

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Özbek mevkidaşı Abdulaziz Kamilov ile 2 Mart’ta Moskova’da bir araya geldi (Reuters)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Özbek mevkidaşı Abdulaziz Kamilov ile 2 Mart’ta Moskova’da bir araya geldi (Reuters)

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, Kremlin’e yakın 7 yetkiliye yaptırım uygularken, aynı zamanda da Rusya’daki 14 kurum ve şirketle iş yapma prosedürlerini sıkılaştırdı.
Gelişme, Rusya istihbaratına bağlı Federal Güvenlik Teşkilatı’nın (FSB) muhalif lider ‘Aleksey Navalni’nin zehirlenmesi ve tutuklanmasına, ayrıca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in muhaliflerine karşı uluslararası olarak yasaklanmış kimyasal silahların kullanımına’ karıştığını ortaya koyan bir istihbarat raporunun gizliliğinin kaldırılması sonrasında gelişti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “Avrupa Birliği (AB) ile Rusya’nın tiranlığının derinleşmesi konusunda aynı endişeleri paylaşıyoruz” diyerek, Navalni’nin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması talebini yineledi.
Hazine Bakanlığı, Navalni’nin tutuklanmasına ve hapse atılmasına cevaben, Navalni’nin zehirlenmesindeki rollerinden dolayı yaptırım uygulanan beşi AB ve İngiltere, ikisi de AB tarafından belirlenen yedi Rus yetkilinin adını açıkladı. Bu isimler, Rusya Devlet Başkanlığı İdaresi İç Politika Yöneticisi Andrey Yarin, Devlet Başkanlığı İdaresi Başkan Yardımcısı Sergey Kiriyenko, Savunma Bakan Yardımcıları Pavel Popov ve Aleksey Krivoruçko, Başkanı Aleksandr Bortnikov, Federal Cezaevi Servisi Müdürü Aleksandr Kalaşnikov ile Rusya Başsavcısı İgor Krasnov.
Söz konusu ABD önlemleri, geçtiğimiz Ekim ayında AB ve İngiltere tarafından
‘Navalni’ye (44 yaşında) karşı Noviçok sinir gazı kullanılmasına ve tutuklanmasına karıştıkları’ gerekçesiyle Rusya’daki kişi, kurum ve şirketlere karşı alınan benzer yaptırımlara benziyor. Rus ajan Sergey Skripal ve kızı Yulia gibi diğer muhaliflere karşı da sinir gazı kullanılmıştı.
Rus yetkililer, Navalni’yi Almanya’daki tedavisinden döndükten sonra tutuklamıştı.
Şarku’l Avsat’ın da bulunduğu bir brifing sırasında ABD Başkanı yönetiminden üst düzey yetkililer, ABD makamlarının, Kimyasal ve Biyolojik Silahların Kullanımı ve Ortadan Kaldırılması Yasası uyarınca, diğer şirket ve kurumlara karşı, ‘biyolojik ve kimyasal malzemelerin üretiminde rol aldıkları doğrulandıktan sonra’ ek cezai tedbirler aldıklarını açıkladı.
Üst düzey bir ABD yetkilisine göre ABD istihbarat servisleri, ‘büyük bir güvenle’ FSB’nin Navalni’ye karşı Noviçok gazı kullandığı sonucuna ulaştı. Bir başka üst düzey yetkili de ilan edilen yaptırımların, Biden yönetiminin ‘bir dizi istikrarsızlaştırıcı eyleme yanıt vermek için’ atacağı birkaç adımın ‘ilki’ olacağını duyurdu.
Eski ABD başkanı Donald Trump’ın Başkan Putin’e karşı benimsediği dostane yaklaşımına rağmen ABD, 2018 yılında Noviçok’u Skripal ve kızı Yulia’ya karşı kullandığı için Rusya’ya yaptırım uyguladı ve onlarca diplomatı sınır dışı etti. Ancak bu durum, FSB’nin Navalni’ye karşı aynı yöntemi kullanması için bir caydırıcılık oluşturmadı. Bununla birlikte Biden yönetimi, ‘Rus muhaliflere yönelik şüpheli saldırıları ve ABD devlet kurumları ve şirketlere yönelik de dahil olmak üzere yurtdışındaki korsanlık operasyonlarını durdurması için’ Kremlin’e baskı yapma sözü verdi. Ancak ABD yaptırımları, Başkan Putin’e, ona yakın yardımcılarına ve Rusya istihbaratı yetkililerine ulaşmadı. Biden yönetiminin, Rusya’yı cezalandırmak için dayandığı istihbarat raporunu yayınlayıp yayınlamayacağı ise henüz bilinmiyor.
Bu yaptırımlara rağmen üst düzey bir yetkili, gazetecilere yaptığı açıklamada, yönetimin Rusya ile ilişkileri yeniden yapılandırma arayışında olmadığını ve onunla çatışmayı tırmandırmaya çalışmadığını söyledi. Navalni davasındaki yaptırımların yanı sıra ABD’li üst düzey yetkililer, yönetimin Rusya’nın federal kurumlara ve özel şirketlere yönelik ‘ihlallerine’ yakın zamanda yanıt vermeyi planladığını belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, ABD’nin AB ülkeleriyle ‘yakın ilişkiler’ yürüttüğünü açıklarken, bu ilişkilerin ‘aynı şekilde Navalni davası da dahil olmak üzere insan hakları ve Rusya hususunda benzer düşünen daha geniş ortakları’ da içerdiğini ifade etti. “Acil bir meydan okumanın üzerinde çalışıyoruz” diyen Price, sözlerinin devamında ise “Mesajımız, Rusya’nın tutukluları insan haklarını uyguladıkları nedeniyle serbest bırakması gerektiğidir ve buna Aleksey Navalni de dahildir” ifadelerini kullandı. Price, Rusya hükümetinin muhalefet de dahil olmak üzere Rus halkını susturmaya yönelik sürekli çabalarını kınarken, Navalni’nin tutuklanmasının ‘siyasi güdümlü’ olduğunu belirtti.
Öte yandan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’ya yönelik batı yaptırımlarının etkisiz olduğunu açıkladı. Peskov, “Bu önlemlere güvenmeye devam edenler muhtemelen şunun hakkında biraz düşüneceklerdir: Böyle bir politika izleyerek herhangi bir hedefe ulaşıyorlar mı? Cevap açık: böyle bir politika hedeflerine ulaşmıyor” açıklamasında bulundu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da düzenlediği bir basın toplantısında Moskova’nın Batı yaptırımlarına mutlaka yanıt vereceğini belirterek, “Diplomasi kuralları kaldırılmadı. Bu kurallardan biri de aynıyla yanıt verme ilkesidir” dedi.
Geçen hafta Rus yargısı, 44 yaşındaki Navalni’nin 2014 yılına dayanan bir dolandırıcılık davasında suçlu bulunduğunu ve iki buçuk yıl hapis cezasına çarptırıldığını doğruladı. Kremlin’in ana muhalifi, destekçilerinin siyasi bir eylem olarak nitelendirdiği hapis cezasını çekmek için Moskova’nın 200 km doğusundaki Vladimir şehrine götürüldü.



Trump'ın istifa karşılığı maaş teklif ettiği federal çalışanlara üç kelimelik uyarı

2016'da Demokratların başkan yardımcısı adayı olan Senatör Tim Kaine, satın almaya dair görüşlerini salı günü üç kelimeyle özetledi (AP)
2016'da Demokratların başkan yardımcısı adayı olan Senatör Tim Kaine, satın almaya dair görüşlerini salı günü üç kelimeyle özetledi (AP)
TT

Trump'ın istifa karşılığı maaş teklif ettiği federal çalışanlara üç kelimelik uyarı

2016'da Demokratların başkan yardımcısı adayı olan Senatör Tim Kaine, satın almaya dair görüşlerini salı günü üç kelimeyle özetledi (AP)
2016'da Demokratların başkan yardımcısı adayı olan Senatör Tim Kaine, satın almaya dair görüşlerini salı günü üç kelimeyle özetledi (AP)

Eski bir ABD başkan yardımcısı adayı, Donald Trump'ın gelecek haftaya kadar işlerini bırakmaları halinde 8 aylık maaş verme teklifini kabul etmemeleri için federal çalışanları uyardı.

2016'da Demokratların başkan yardımcısı adayı olan Senatör Tim Kaine, satın almayla ilgili görüşünü üç kelimeyle özetledi.

Salı günü Senato kürsüsünde konuşan Kaine, "Size kazık atacak" dedi.

Trump yönetimi bu hafta yaklaşık 2 milyon federal çalışana, işi bırakıp eylül sonuna kadar maaşlarını almaya devam edebileceklerini öne sürerek satın alma teklifinde bulunmuştu.

İstifaların federal işgücünün yüzde 10'una kadarını azaltabileceği ve yılda 100 milyar dolar tasarruf sağlayabileceği iddia ediliyor. Ancak kesintilerle birlikte, kamu hizmetlerinin sağlanmaya devam etmesi ve vergi kaçakçıları gibi yasaları çiğneyenlere yönelik engellemeler ciddi risk altına girebilir.

Kaine "Sakın aldanmayın" dedi. Senatör, Trump için "Bu teklifle yüzlerce kişiyi kandırdı" ifadelerini kullandı.

Eğer bu teklifi kabul edip istifa ederseniz, tıpkı yüklenicilere kazık attığı gibi size de kazık atacak.

Virginia senatörü, Trump yönetiminin vaatlerini yerine getirmek için yasal yetkiye ya da kaynağa sahip olup olmadığının net olmadığını da sözlerine ekledi. Kaine, "Başkan'ın bu teklifi yapma yetkisi yok" uyarısında bulundu.

"İşe gelmeyenlere ödeme yapacak bir bütçe kalemi yok" diye ekledi.

Trump'ın, iddialara göre yüklenicilere ödeme yapmama konusunda uzun bir geçmişi olduğunun altını çizdi. Trump'ın işletmeleri de 1991'le 2001 arasında 6 kez iflaslarını ilan ederek alacaklıları zor durumda bırakmıştı.

Bunun yanı sıra çarşamba günü federal çalışanlar, Reddit'te birbirlerini teklife direnmeye teşvik ederek varlıklarının "faşizme karşı son savunma hattı" olduğunu savundu.

Bir kullanıcı "Bu ahmağın 4 yıl önce hükümeti devirmeye çalışmasını canlı yayında izledik" diye yazdı.

Şimdi de hükümeti içeriden devirmeye çalıştığına tanık oluyoruz.

Satın almalarla ilgili bir diğer popüler paylaşımdaysa Özgürlük Heykeli'nin bir görüntüsüne "Safları Tutun! İstifa etmeyin!" sloganı eşlik ediyor.

Independent Türkçe