Kötü koku şikayetiyle doktora giden gencin burnundan 8 yıllık mermi çıktı

Gencin burun tomografisi burun boşluğundaki yabancı nesneyi gösteriyor (JAMA Network, 2021 American Medical Association)
Gencin burun tomografisi burun boşluğundaki yabancı nesneyi gösteriyor (JAMA Network, 2021 American Medical Association)
TT

Kötü koku şikayetiyle doktora giden gencin burnundan 8 yıllık mermi çıktı

Gencin burun tomografisi burun boşluğundaki yabancı nesneyi gösteriyor (JAMA Network, 2021 American Medical Association)
Gencin burun tomografisi burun boşluğundaki yabancı nesneyi gösteriyor (JAMA Network, 2021 American Medical Association)

Yıllardır burun tıkanıklığı yaşayan ve burnunu sümkürdüğünde esrarengiz biçimde "kötü kokular" gelen gencin burnunda 8 yıl sonra havalı tabanca mermisi olduğu ortaya çıktı. 
Science Alert'ün haberine göre genç belirtiler nedeniyle ilk kez 15 yaşında doktora gitti. JAMA Otolaryngology - Head & Neck Surgery dergisinde 18 Şubat'ta yayımlanan makaleye göre genç birkaç yıldır burun tıkanıklığı yaşadığını ve koku alma duyusunun azaldığını söyledi.
Gencin burnunu ucunda kamera bulunan esnek bir tüple inceleyen doktorlar, burundaki dar aralıkların genişlediğini tespit etti. Bu duruma bazen mevsimsel alerjiler ya da sinüs iltihabı da neden olabiliyor. 
Doktorlar gence bir burun spreyi ve antihistamin yazıp 4 ila 6 hafta içinde tekrar gelmesini söyledi. Yaklaşık bir yıl sonra 16 yaşındayken yeniden doktora gittiğinde gencin burnunda yaşadığı sıkıntılar devam ediyordu. Makalenin yazarları, gencin burnunu sümkürdüğünde "odayı keskin, kötü bir kokunun doldurduğunu" söyledi.
Yazarlar şu ifadeleri kullandı:
"Hasta nefesinin kötü olduğunu hissetmediğini ancak burnunu her sümkürdüğünde odayı dolduran kötü kokudan utandığını söyledi."
Doktorlar daha sonra tomografi çekti ve burun boşluğunda 9 mm'lik dairesel bir cisim olduğunu fark etti. Genç, daha sonra havalı tüfek mermisi olduğu anlaşılan nesnenin çıkarılması için ameliyat oldu. 
Hastanın ailesiyle yapılan görüşmeden gencin 8 veya 9 yaşındayken burnundan vurulduğu ortaya çıktı. 
Bahsi geçen makalenin yazarlarından ve Teksas Üniversitesi Sağlık Bilimi Merkezi'nden Dylan Z. Erwin, burna kaçan nesnelerin kötü kokulara neden olabileceğini çünkü bu tip nesnelerin doğal kanalları tıkayarak mukus ve bakteri birikmesine neden olduğunu söyledi. 
Erwin bu tip birikintilerin her zaman ateşe veya başka belirtilere neden olmadığını dolayısıyla teşhis sırasında dikkatten kaçabileceğini belirtti. 
Makalede bu tip kazalar yaygın olsa da söz konusu vakanın çok uzun zaman önce gerçekleşmesi nedeniyle benzersiz olduğu ifade edildi. Ameliyattan sonra gencin burun dokusunun normale döndüğü ve kötü kokunun kaybolduğu belirtildi. 
 
Independent Türkçe, Science Alert



Elektrikli araçlarda mıknatıssız dönem: Karbon ayak izi yüzde 40 azalacak

Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)
Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)
TT

Elektrikli araçlarda mıknatıssız dönem: Karbon ayak izi yüzde 40 azalacak

Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)
Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)

İki otomotiv şirketi yeni bir sistemle, elektrikli araçlarda mıknatıssız motora geçişi hızlandırmayı amaçlıyor. Yeni teknolojinin karbon ayak izinde yüzde 40 düşüş sağlayacağını öne sürüyorlar. 

Bugün üretilen çoğu elektrikli aracın motorunda mıknatıs olduğu için nadir toprak elementlerine ihtiyaç duyuluyor. Ancak bu elementlerin çıkarılma sürecinin maliyetli olması sorun teşkil ediyor. 

Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla bu elementlere ihtiyacın artması beklenirken, otomotiv üreticileri farklı yollar arayışına giriyor.

Almanya merkezli Mahle, Mıknatıssız Temassız Verici (MCT) adlı tasarımıyla motorların dönen bölümlerini ifade eden rotorlarda yaygın olarak kullanılan mıknatıslara duyulan ihtiyacı gideriyor. 

Bu parçalardaki fırçalar yerine kablosuz bir vericiden gönderilen elektrikle manyetize olan bobinlerin konması, nadir toprak elementlerine bağlılığı ortadan kaldırıyor.

Şirket ayrıca MCT tasarımının, fırçaların yıpranmasından kaynaklanan onarım ve bakım maliyetini de giderdiğini ifade ediyor.

Fransa merkezli otomotiv şirketi Valeo ise motorların dönmeyen kısımları statorlar ve kontrol sistemlerini mıknatıssız şekilde geliştirmeye odaklanıyor.

Yeni bir işbirliğine imza atan iki şirket, uzmanlıklarını birleştirerek mıknatısa ihtiyaç duymayan üst sınıf araçlar üretmeyi planlıyor. Valeo ve Mahle, 220 kW ve 350 kW arasında değişen maksimum güce sahip bir mıknatıssız elektrikli aks sistemi geliştirmek üzere çalışacak.

14 Ekim Pazartesi günü yaptıkları açıklamada tanıtılan Dahili Fırçasız Elektrikli Uyarma (iBEE) adlı sistemin, mıknatıssız elektrikli motorların performansında ve verimliliğinde devrim yaratabileceği öne sürülüyor.

Ayrıca yeni bir soğutma teknolojisi üzerinde çalışan şirketler bu sayede diğer elektrikli araçlara kıyasla karbon ayak izinde yüzde 40 düşüş yaşanacağını iddia ediyor. 

Valeo Güç Bölümü CEO'su Xavier Dupont, işbirliğini "mükemmel bir eşleşme" diye niteleyerek ekliyor:

Bu ortaklık, otomotiv endüstrisinin daha yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlere doğru evrimini desteklemede kilit öneme sahip.

Valeo ve Mahle, ilk prototip testlerini 2024 sonuna kadar tamamlamayı planlıyor.

Independent Türkçe, New Atlas, Interesting Engineering, Mahle