The Walking Dead'in makyaj efektleri uzmanı gerçek bir zombi kıyametine dair enteresan bir öneride bulundu

Bu yıl 10. sezonu yayımlanan The Walking Dead dizisi televizyon tarihinin en çok ses getiren yapımları arasında yer alıyor (AMC)
Bu yıl 10. sezonu yayımlanan The Walking Dead dizisi televizyon tarihinin en çok ses getiren yapımları arasında yer alıyor (AMC)
TT

The Walking Dead'in makyaj efektleri uzmanı gerçek bir zombi kıyametine dair enteresan bir öneride bulundu

Bu yıl 10. sezonu yayımlanan The Walking Dead dizisi televizyon tarihinin en çok ses getiren yapımları arasında yer alıyor (AMC)
Bu yıl 10. sezonu yayımlanan The Walking Dead dizisi televizyon tarihinin en çok ses getiren yapımları arasında yer alıyor (AMC)

The Walking Dead dizisinin makyaj efektleri uzmanı Greg Nicotero, gerçek bir zombi kıyametiyle karşı karşıya kalındığında ne yapılması gerektiğine dair enteresan bir öneride bulundu. 
Comic Book'un haberine göre Nicotero, dizinin hiçbir zaman tuvalet kağıdı ve temizlik malzemeleri istifleyen insanlar etrafında şekillenmediğini söyleyerek farklı bir noktaya parmak bastı. 
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin (CDC) "Zombi Hazırlık" kampanyasına atıfla kendisine sorulan soruya cevap veren Nicotero, özellikle "Night of the Living Dead", "Day of the Dead" gibi zombi filmleriyle bilinen ABD'li yönetmen George Romero'nun ismini anarak şu ifadeleri kullandı:
"Pekala, eğer George Romero'nun evrenindeyseniz kimsenin gitmeyeceği bir yere gidersiniz. Çünkü zombiler Romero'nun mitolojisinde hafızaya tepki verir. Bu yüzden bir diş hekiminin muayenehanesine gidin. Kimsenin gitmeyeceği bir yere gidin. Oraya gitmek akla gelmez çünkü dişçiler dışında kimse orada bulunmak istemez."
Nicotero ayrıca zombi görünümüne bürünmenin ya da kıyafetleri bantla sarmanın da işe yarayabileceğini belirtti.
TMZ'nin haberine göre kısa süre önce CDC, internet sitesindeki zombi kıyametine hazırlık bölümünü güncellemişti. 16. yüzyılda yaşayan Fransız hekim ve astrolog Nostradamus'un 2021 yılında bir zombi kıyameti olacağına dair yaptığı öngörü nedeniyle hazırlanan "Zombi Hazırlık" bölümü güncellenmiş ve eğlenceli biçimde farklı felaketler için hazırlık yapmanın önemine dikkat çekmek için kullanılmıştı.
CDC'nin kampanyası epey ilgi çekmişti.
 
Independent Türkçe, Comic Book, TMZ



Bilim insanları dilin haritasını çıkardı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Bilim insanları dilin haritasını çıkardı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Diliniz kilo vermenizde anahtar olabilir mi? Yeni araştırma sayesinde bilim insanları bunun mümkün olabileceğini söylüyor.

Araştırmacılar ilk kez dilin ve şekerli tatları alan tat reseptörünün üç boyutlu yapısının haritasını çıkardı.

Bu reseptörler tatlı tadı veren çok sayıda farklı kimyasal maddeyi algılayabiliyor ve ekşi ya da acı tatlar için kullanılanlar gibi diğer reseptörlerin aksine çok hassas olmayacak şekilde evrimleşmiş. Bu da enerji ihtiyacımız nedeniyle şekerli gıdalara yönelmemize ve onları arzulamamıza neden oluyor.

Çarşamba günü yapılan açıklamaya göre, bu tatlı tat reseptörünün daha iyi anlaşılması, onu düzenleyecek ve şekere olan iştahımızı değiştirebilecek şeylerin keşfedilmesini sağlayabilir.

Columbia Üniversitesi ve Howard Hughes Tıp Enstitüsü'nde doktora sonrası araştırmacı olan Dr. Juen Zhang yaptığı açıklamada, "Şekerin obezitede oynadığı öncü rol göz ardı edilemez" dedi.

Bugün şekerin yerine kullandığımız yapay tatlandırıcılar, şeker yeme arzumuzu anlamlı şekilde değiştirmiyor. Artık reseptörün neye benzediğini bildiğimize göre, daha iyi bir şey tasarlayabiliriz.

Zhang, Cell adlı akademik dergide yayımlanan bulguların ortak baş yazarı.

Bu dönüm noktasına ulaşmak için Zhang ve ortak yazarları üç yıl çalıştı.

Reseptörü analiz etmek için kriyo-elektron mikroskopi adılı tekniği kullandılar. Dilin ve tatlı reseptörünün 3 boyutlu yapısının görüntülerini yakalamak için elektron ışınları ateşlediler.

İki ana yarıdan oluşan reseptör, sinekkapan bitkisine benzeyen bir bileşen içeriyor. Bağlanma cebi adı verilen bu parçanın yapısını bilmek, bazı insanların tatlılara karşı neden bu kadar hassas olduğunun daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir.

Columbia Zuckerman Enstitüsü'nde baş araştırmacı ve çalışmanın ortak yazarı Dr. Anthony Fitzpatrick, "Bu reseptörün bağlanma cebini kesin bir şekilde tanımlamak, işlevini anlamak için kesinlikle hayati önem taşıyor" dedi.

"Tam şeklini bilerek, tatlandırıcıların neden ona bağlandığını ve reseptörü aktive eden veya işlevini düzenleyen daha iyi molekülleri nasıl geliştirebileceğimizi veya keşfedebileceğimizi anlayabiliriz" diye ekledi.

Tatlı tat reseptörü ağızda bulunmasına rağmen, vücudun her yerinde mevcut. Dolayısıyla, haritalar metabolizmayı inceleyen ek araştırmaları destekleyebilir. Bu araştırma, obeziteye karşı süregelen mücadeleye inanılmaz derecede yardımcı olabilir.

Obezite, her 5 çocuktan birini ve her 5 yetişkinden ikisini etkilediği ABD'de üstesinden gelinmesi gereken büyük bir sorun. Dahası, çok fazla şeker tüketmek kalp çevresinde ve karın bölgesinde daha fazla yağ birikimiyle ilişkilendiriliyor ki bu da kişinin sağlığı açısından riskli bir durum.

Fitzpatrick laboratuvarında araştırma teknisyeni ve çalışmanın ortak yazarı Andrew Chang, "İnsanlara yardımcı olabilmek için bilim anlayışımızı ileriye taşımaya çalışıyoruz" dedi.

Independent Türkçe