Rabıta ile İspanya İslam Komisyonu arasında mutabakat zaptı imzalandı

Mutabakat zaptı, İslam dinin değerlerini ve hoşgörüsünü tanıtmak ve dünyada barış ve uyumun teşvik etmek amacıyla imzalandı

Rabıta Genel Sekreteri ile İspanya İslam Komisyonu Başkanı görüşmesinden bir kare (Şarku’l Avsat)
Rabıta Genel Sekreteri ile İspanya İslam Komisyonu Başkanı görüşmesinden bir kare (Şarku’l Avsat)
TT

Rabıta ile İspanya İslam Komisyonu arasında mutabakat zaptı imzalandı

Rabıta Genel Sekreteri ile İspanya İslam Komisyonu Başkanı görüşmesinden bir kare (Şarku’l Avsat)
Rabıta Genel Sekreteri ile İspanya İslam Komisyonu Başkanı görüşmesinden bir kare (Şarku’l Avsat)

Dünya İslam Birliği (Rabıta) ile İspanya İslam Komisyonu arasında, İspanya ve İspanyolca konuşulan ülkelerde, Mekke Bildirgesi’nin içeriğinin etkinleştirilmesi için bir eylem planı hazırlanmasını, sevgi ve bir arada yaşama ilkelerini teşvik etmek ve gençleri radikalizm ve İslamofobi tuzağına düşmekten korumak amacıyla bir gençlik merkezi kurulmasını, İspanya’daki üniversitelerde gençler, imamlar, vaizler ve öğretmenler için eğitim kursları açılmasını öngören bir mutabakat zaptı imzalandı.
İki taraf,  iş birliği, arabuluculuk ve ılımlılık konularını tartışmak için farklı kültür ve medeniyetlerden akademisyenler, düşünürler ve araştırmacılar ile Müslümanları ilgilendiren konular üzerine konferanslar, seminerler, programlar ve panel tartışmaları dahil olmak üzere bir dizi etkinliğin yanı sıra deneyimlerin ve yayınların paylaşımı sağlayacak toplantılar düzenleyecekler.
Rabıta Genel Sekreteri Şeyh Dr. Muhammed bin Abdulkerim el-İsa, mutabakat zaptını, İspanya İslam Komisyonu Başkanı Dr. Eymen İdlibi ve beraberindeki heyet ile yaptığı görüşmede imzaladı. Görüşme, Rabıta’nın çalışmalarıyla uyumluluk konusunda en iyi Avrupa ülkelerinden biri olduğu kanıtlanan İspanya Krallığı’na, İslam Komisyonu'nun - İspanyol hükümetinin desteğiyle - bu seviyeye ulaşmasında oynadığı aktif role ve İspanya'yı tüm dinlere açıklık örneği haline getiren dini çeşitliliğe yapılan övgü ile başladı. Tüm bunlar, bazı aşırılık yanlısı grupların teşvik ettiği nefret söylemine karşı koymak açısından büyük önem taşımaktadır.
Dr. El-İsa, İspanya İslam Komisyonu’nun her zaman imam ve öğretmenlerin yerelleştirilmesine yönelik programların uygulanmasının yanı sıra fetvaların ve hükümlerin, her ülkenin tabandaki koşullarının dikkate alınarak oraya uygun hale getirilmesi çağrısında bulunduğunu açıkladı. İspanya'daki Müslüman akademisyenlerin dışarıdan yardım almadan eğitim verebilmelerini sağlayan yüksek akademik seviyeye ulaşmalarına duyduğu hayranlığı dile getiren Dr. El-İsa, bunun onların bulundukları ülkenin insanları olmalarından ve o ülkenin kültürünü anlamalarından kaynaklandığını söyledi. Böylece yurt dışından gelen imamlarla İspanyol toplumu arasında sürtüşmeye yol açabilecek dilsel ve kültürel engellerle karşı karşıya kalınmayacağını söyleyen Rabıta Genel Sekreteri, yerel fetva organları oluşturmanın yanı sıra, tüm ülkelerin kendi imamlarını yetiştirip mezun edebildiğini vurguladı.
Öte yandan İspanya İslam Komisyonu Başkanı Dr. Eymen İdlibi, kurumunun faaliyetlerini takip ettiğini ve çalışmalarından gurur duyduğunu ifade etti. İslami bir müfredat ve düstur olarak Mekke Bildirgesi’ne olan hayranlığını ve İspanya Müslümanlarının Bildirgeden duyduğu gururu dile getiren Dr. İdlibi, “Mekke Bildirgesi, çoğu zaman yapmamız gerekenleri somutlaştıran büyük bir fetihtir” ifadelerini kullandı. Dr. İdlibi, İspanya İslam Komisyonu’nun Mekke Bildirgesi’ni etkinleştirmek ve onu, kültür merkezleri kurmak ve eğitim kursları açmak gibi gerçek projelere ve programlara dönüştürmekle ilgilendiğini vurguladı.
İspanyol toplumunun çok dinli ve çok etnikli olduğuna, ancak herkesin uyum ve barış içinde yaşadığına dikkati çeken Dr. İdlibi, İspanya Müslümanlarının yüzde 67'sinin genç yaşta olduğuna ve bu gençlerin yüzde 70'ini genç kızların olduğuna işaret ederek, söz konusu gençlere diğerine saygı duyulan bir ortamda yetişmeleri için orta düzeyde bir eğitim verilmesi gerektiğini vurguladı. Dr. İdlibi, mutabakata zaptının imzalanmasının, iki tarafın dünyada barış ve uyum değerlerini teşvik etme ve İslam dinin değerlerini ve hoşgörüsünü gösterme arzularını yansıttığını söyledi.
Söz konusu mutabakat zaptı, İspanya ve İspanyolca konuşulan ülkelerde Mekke Bildirgesi’nin içeriğinin etkinleştirilmesi amacıyla belirli bir takvim çerçevesinde tercüme edilmesi, yayımlanması, tartışılması ve eğitim müfredatına entegre edilmesi için bir eylem planı hazırlanmasının yanı sıra Mekke Bildirgesi’nin içeriğine ilişkin İspanya Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanmış bir lisansüstü programının hayata geçirilmesini öngörüyor.  İki taraf ayrıca, İspanya’daki üniversitelerde gençler, imamlar, vaizler ve öğretmenler için eğitim kursları düzenleyerek Arapça öğretimi için bir çalışma planı hazırlanmasını kararlaştırdı.
Mutabakat zaptı aynı zamanda, sevgi ve bir arada yaşama ilkelerini teşvik etmeyi, İslam dinin çağdaş meselelerdeki yaklaşımı açıklamayı ve gençlerin radikalizm ve İslamofobi tuzağına düşmekten korumayı amaçlayan bir gençlik merkezinin kurulmasını da öngörüyor.



Frontex Finlandiya-Rusya sınırına birlik konuşlandırıyor

Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)
Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)
TT

Frontex Finlandiya-Rusya sınırına birlik konuşlandırıyor

Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)
Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)

Avrupa Birliği (AB) Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansı Frontex, Helsinki yönetiminin Moskova’yı düzensiz göçmenleri kasıtlı olarak sınırlarına göndermekle suçladığı bir zamanda, Finlandiya’nın Rusya ile olan sınırlarını denetlemek üzere yaklaşık 50 kişilik birlik konuşlandırdı.

Frontex Sözcüsü Piotr Świtalski Fransız haber ajansı AFP’ye “Şu anda Finlandiya’da 55 personel görevlendiriyoruz ve bunların çoğunluğu gözetimden sorumlu sınır personelleri” açıklamasında bulundu.

Kasım ayı sonlarında açıklanan desteğin şubat ayı sonuna kadar devam etmesi planlanıyor.

Świtalski, “Elbette, durum değiştikçe uygulamalarımızı değiştirmeye hazırız. Gerekirse daha uzun veya daha kısa bir süre burada olabiliriz” ifadelerini kullandı. Ayrıca “Göç baskısının Kremlin’in kullandığı araçlardan biri olduğunu biliyoruz, dolayısıyla bunun devam edeceğini öngörebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

Finlandiyalı yetkililere göre çoğu Somali, Irak ve Yemen’den olmak üzere yaklaşık bin sığınmacı, ağustos ayının başından bu yana iki ülkeyi ayıran bin 340 kilometre uzunluğundaki sınırdan geçti.

Helsinki, Moskova’yı bu göçmenleri kasıtlı olarak Finlandiya’ya göndermekle suçluyor ve bunu ‘hibrit bir operasyon’ olarak tanımlıyor.

Fin sınır muhafızı Ville Joskitt “Sınıra yakın bölgede hâlâ üçüncü ülkelerden gelen büyük göçmen grupları var. Ancak durumu iki hafta öncesiyle karşılaştırırsak, bir kısmı kendi başlarına veya yetkililer aracılığıyla Rusya’nın diğer bölgelerine taşındı” dedi.

Joskitt, AFP’ye sınırdaki durumun ‘uzun süre’ devam etmesinin beklendiğini söyledi.

Finlandiya, kasım ayı ortasında Rusya ile olan 8 sınır kapısından 4’ünü kapattı ve en son da geçişleri ülkenin en kuzeyindeki tek bir geçişle sınırlandırdı. Bu son sınır kapısı da kasım ayının sonunda kapatıldı.

Finlandiya’nın doğu komşusu ile ilişkileri, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal girişimini başlatmasının ardından gerginleşti. Bu durum, Finlandiya’yı nisan ayında ABD liderliğindeki Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı’na (NATO) katılmaya yönlendirdi.