Batılı diplomatlar ve uluslararası yetkililer, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, birçok ülkenin ‘fonlarını dondurma ve seyahat yasağı’ da dahil olmak üzere Lübnanlı isimlere yaptırımlar uygulamayı tartıştıklarını açıkladı. Yetkililer, bu ülkelerin Lübnan’ı kurtarmak için reformlar uygulayabilecek yeni bir hükümet kuramama hususunda ‘büyük endişe duyduklarını’ da dile getirdiklerini söyledi.
Bu bilgiler, Lübnan’daki koşullara ilişkin olarak Güvenlik Konseyi (BMGK) üyeleri tarafından yapılan görüşmelerden bir hafta sonra başta Fransa olmak üzere Avrupa Birliği’ndeki (AB) büyük ülkeler, İngiltere, ABD ve Arap devletleri arasında gerçekleşen temaslar ortasında ortaya koyuldu. Batılı bir diplomat, siyasi durum ortasında reform yapabilecek yeni bir hükümetin kurulması konusunda yaşanan ‘yapısal başarısızlığa’ dikkati çekerek, tüm konsey üyelerinin Lübnan’daki durum hakkında ‘aşırı derecede endişeli’ olduğunu doğruladı.
Şarku’l Avsat’aın edindiği bilgilere göre ABD, AB ve birçok Arap ülkesi, bu seçeneği ciddi bir şekilde inceliyor. İsminin verilmesini istemeyen diplomat, “Lübnan’da para önemlidir. Bu yüzden bazı Lübnanlı milyarderlerin mal varlığını dondurduğunuzda, onlar bundan pek hoşlanmazlar” dedi. Yolsuzluğa karışan Lübnanlı şahsiyetlerin fonlarının dondurulmasının ve seyahat yasağı getirilmesinin daha ikna edici olabileceğini söyleyen diplomat, “Bazılarının, ceplerini ve banka hesaplarını kontrol etmeleri gerekiyor” dedi. ABD, Avrupa ve Arap düzeylerinde cezalandırılabilecek şahsiyetlerin isimlerinden bahsetmeyi reddetti.
Önerilen yaptırım meselesi, BMGK’nın Lübnan konulu son oturumunda ele alındı. Oturumda, BM Lübnan Özel Koordinatör Yardımcısı Necat Ruşdi de bir brifing verdi. Ancak Şarku’l Avsat’ın aktardığına göre Ruşdi, konsey üyelerine “Sizden bu ülke hususunda ümitsizliğe kapılmamanızı rica ediyorum. Çünkü orada mevcut bir potansiyel var. Durum, doğru yönetime ve doğru yetkilere sahip olmayan bankacılık sisteminden kaynaklanan bir sorunun birikmesi olarak ifade edilebilir” bilgisi verdi. Ruşdi, “Hukukun üstünlüğü, cezasızlık, yönetim, yolsuzluk ve daha fazlasıyla ilgili sorunların var olduğu birçok ülke var. Ancak bu ülkelerde Lübnan’da gördüğüm aynı yetenek düzeylerini görmedim” dedi.
Batılı diplomat ise, Lübnanlı liderler arasındaki tam çıkmaz nedeniyle öfke ve hayal kırıklığının yaşandığını söyledi. Diplomat, bu liderlerin, ulusal para birimlerinin çökmesi sonrasında acı çeken Lübnanlılara yardımlarla ilgilenmediğini ve sistemden fayda sağladığını vurguladı. Diplomat, Lübnanlı yetkililerin, liranın çökeceğinin açık olduğu bir dönemde, döviz kurunu dolar karşısında 1,500 lira tavanında tutmaya karar verdiklerini söyledi.
Necat Ruşdi ise “Reformlar bağlamında, BM olarak Dünya Bankası ve AB ile toplumsal bileşeni güçlendirmek için iş birliği yaptık. Sosyal koruma, her zamankinden daha gerekli hale geldi. Çünkü Lübnanlıların yaklaşık yüzde 50’si yoksul hale dönüştü ve nüfusun dörtte biri aşırı yoksulluk kapsamında” değerlendirmesinde bulundu. BMGK’ya söylediklerini tüm Lübnanlı yetkililere de ilettiğini belirten Ruşdi, beşeri kaynakların ülkesi, özel sektörün ülkesi, sağlık ve eğitim ülkesi ve bankaların ülkesi olduğu sürece bir ülkedeki yoksulluk düzeyine dair uyarı yaptığını da vurguladı. Ruşdi, “Ekonomiyi istikrara kavuşturmanın tek yolunun mikro ekonomi ve bütçe reformu olduğunu söyledim. Uluslararası Para Fonu (IMF) ile görüşmelere devam edilmeden bu gerçekleşmeyecek. IMF ise tam teşekküllü bir hükümet olmadan ülkeye yönelmeyecek. Siyasi sınıfa mesajımız şudur: Mezhepsel hesapların üstesinden gelmenizi, ülkenin ve halkın çıkarlarını karar alma sürecinin merkezine koymanızı rica ediyoruz” açıklamasında bulundu.
Batılı diplomat, Lübnan’ın, son on yılda mülteci nüfusunun üçte birini veya belki de yüzde 40’ını kapsadığı bir duruma ulaştığını söylerken, “Suriye krizi, Lübnan’ın yok olmasına neden olabilirdi” dedi. Lübnanlı liderlerin dışarıdan mucize beklememeleri gerektiğini belirten diplomat, “Ülkede reform yapmak veya en azından durumu iyileştirmek için gerekenleri yapma zamanının şu an olduğunu anlamalılar” şeklinde konuştu.
Ruşdi, “İnsani ihtiyaçlara sadece yerinden edilmişler ve mülteciler için ihtiyaç vardı. Ekonomik durum ve yoksullukla birlikte, patlamadan sonra şimdi ise Lübnanlılara insani yardımdan bahsediyoruz” dedi. Lübnanlıların, kurumlara duyduğu güven eksikliğine de değinen Necat Ruşdi, “Beyrut limanında meydana gelen patlamada 200’den fazla kişinin ölmüş olduğu gerçeğine rağmen, soruşturmalar hususunda henüz bir sonuç yok. Lokman Selim suikastında da aynı durum söz konusudur. Şiddete yol açabilecek bir dizi faktör var. Durumu yakından takip ediyoruz” dedi.
ABD ve AB Lübnanlı yetkililere yaptırım uygulayacak
https://turkish.aawsat.com/home/article/2892516/abd-ve-ab-l%C3%BCbnanl%C4%B1-yetkililere-yapt%C4%B1r%C4%B1m-uygulayacak
ABD ve AB Lübnanlı yetkililere yaptırım uygulayacak
Necat Ruşdi, Şarku’l Avsat’a: “IMF, tam teşekküllü bir hükümet olmadan yardım sağlamayacak”
ABD ve AB Lübnanlı yetkililere yaptırım uygulayacak
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة