Irak kuvvetleri, Ayn el-Esed Üssü’ndeki kontrol kulelerini Uluslararası Koalisyon’dan teslim aldı

Washington, Tahran’dan enerji ithal etmesi için Bağdat’a tanınan muafiyeti dört ay daha uzattı.

Irak kuvvetleri, Ayn el-Esed Üssü’ndeki kontrol kulelerini Uluslararası Koalisyon’dan teslim aldı
TT

Irak kuvvetleri, Ayn el-Esed Üssü’ndeki kontrol kulelerini Uluslararası Koalisyon’dan teslim aldı

Irak kuvvetleri, Ayn el-Esed Üssü’ndeki kontrol kulelerini Uluslararası Koalisyon’dan teslim aldı

Irak Silahlı Kuvvetleri Sözcüsü Tuğgeneral Yahya Resul, Irak güvenlik güçlerinin Uluslararası Koalisyon’dan Ayn el-Esed Hava Üssü’nde yeni bir gözlem kulesi teslim aldığını duyurdu. Üste, Irak’ın batısındaki el-Anbar vilayetindeki büyük bir ABD gücü bulunuyor. Uluslararası Koalisyon Sözcüsü Albay Wayne Marotto, Iraklı komutanın duyurusuna ilişkin Twitter üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Amaç daima Irak güvenlik güçlerinin DEAŞ tehdidiyle bağımsız olarak mücadele etme yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olmaktır. Birlikte bu alanda büyük bir ilerleme kaydettik.”
Ayn el-Esed Üssü, Ocak 2020’de Devrim Muhafızları’nın Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin Bağdat’ta bir ABD saldırısında öldürülmesine yanıt olarak İran balistik füzeleri tarafından hedef alındı. Iraklıların Ayn el-Esed’deki kontrol kulelerini kontrolüne alması, İran’la bağlantılı olduğuna inanılan grupların Irak’taki Uluslararası Koalisyon ikmal konvoylarına ve Koalisyon askerlerinin konuşlandırıldığı üslere yönelik devam eden saldırılarla paralel gerçekleşti.
AFP’nin bir yetkiliden aktardığı habere göre ABD, Irak’ın ‘İran’a enerji ithalatı için uyguladığı yaptırımlardan’ muafiyetini dört ay daha uzatmayı kabul etti. Bu durum, Biden yönetiminde verilen ve yasalarla en uzun süre sağlanan ilk muafiyet oldu. Gelişme, iki ülke arasındaki ‘stratejik diyaloga’ birkaç gün kala gerçekleşti.
Irak, bir petrol ülkesi olmasına rağmen enerji alanında büyük ölçüde İran’a bağlı. AFP’ye göre 40 milyonluk nüfusun ihtiyaçlarını karşılama konusunda kendi kendine yeterliliği elde edemeyen, harap olmuş altyapısı nedeniyle tüketim ihtiyaçlarının üçte birini İran’dan temin ediyor.  
Donald Trump başkanlığındaki eski ABD yönetimi, İran ile nükleer anlaşmadan geri çekilmiş ve 2018 sonunda yaptırımları yeniden uygulamaya koymuştu. Bu durum, birçok ülkenin ve uluslararası şirketin yaptırımların kendilerini etkileyeceğinden korktukları için İran hükümetiyle veya şirketleriyle anlaşmasını engelliyor. Ancak ABD yönetimi son olarak ocak ayında üç ay süreliğine başka tedarikçiler bulana kadar Irak’a muafiyet uygulamayı sürdürdü.
Irak, Biden yönetiminin verdiği yeni muafiyet kapsamında dört ay boyunca, yani nisan başından ağustos ayına kadar doğu komşusundan elektrik ve gaz ithal etmeye devam edebilecek. İsminin verilmesini istemeyen bir yetkili, AFP’ye yaptığı açıklamada söz konusu muafiyetin öncekilere kıyasla en uzun süreli olduğuna işaret etti.
Joe Biden yönetiminin 7 Nisan’da yeni bir stratejik diyalog başlatma planı öncesinde bu adımla, Irak hükümetine el uzatmak istediği açık. Hükümet, İran’a sadık silahlı grupların büyük etkisinin yol açtığı zorluklarla karşı karşıya kalırken sıcak yaz ayları öncesinde Irak’ın elektrik kesintileri nedeniyle halk protestolarına tanık olması bekleniyor.
Ancak Bağdat, 6 milyar dolardan fazla borç ödemesini talep eden Tahran ile tartışmalı noktaları da çözmek zorunda. Söz konusu borçların ABD yaptırımlarının İran’a ödeme yapılmasını engellediği Irak Elektrik Bakanlığı’na ait olduğu biliniyor.
Ancak Batılı ve Iraklı kaynakların AFP’ye yaptıkları açıklamalara göre Iraklı yetkililer, İran’a gaz ithalatı için borçlu olduğu 2 milyar doları İsviçre bankaları aracılığıyla sağlayabilmek için ABD’den onay aldı.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.