Ürdün’de güvenlik gerekçesiyle çok sayıda kişi gözaltına alındı

Ürdün Kralı 2. Abdullah (AFP)
Ürdün Kralı 2. Abdullah (AFP)
TT

Ürdün’de güvenlik gerekçesiyle çok sayıda kişi gözaltına alındı

Ürdün Kralı 2. Abdullah (AFP)
Ürdün Kralı 2. Abdullah (AFP)

Ürdün güvenlik yetkilileri, Kraliyet ailesi üyelerinden Şerif Hasan bin Zaid ve eski Kraliyet Divanı Başkanı Basım İbrahim Avadallah’ın da aralarında bulunduğu birçok kişiyi ‘güvenlik’ gerekçesiyle gözaltına aldı.
Ürdün’de şu ana kadar Kraliyet ailesinden kimse göz altına alınmadığı için dün akşam yaşanan bu olay ülkede ve özellikle de siyasi çevrelerde şok etkisi yarattı.
Kraliyet ailesinden Şerif Hasan bin Zaid kamusal alanda önde görülen bir kişi değildi. Kral 2. Abdullah’ın eski danışmanı Basım İbrahim Avadallah da, 2009 yılında Divan Başkanlığı görevinden ayrıldıktan sonra ilgi odağı dışında kaldı.
Avadallah’ın adı, dönemin İstihbarat Müdürü ve şu anda kara para aklama suçlamasıyla hapishanede olan Korgeneral Muhammed ez-Zehebi ile arasındaki anlaşmazlıklardan sonra öne çıktı.
Basım Avadallah, yaklaşık 700 milyon Ürdün dinarı tutarındaki harcamaları araştırmak için meclis komitelerinin oluşturulduğu ekonomik dönüşüm konusuyla da bağlantılıydı.
Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Yusuf el-Huneyti, eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin’in gözaltına alındığı veya ev hapsinde tutulduğuna ilişkin haberleri yalanladı.
Huneyti, “Gözaltına alınmadı, ancak güvenlik teşkilatlarının yürüttüğü kapsamlı ortak soruşturmalar çerçevesinde, kendisinden Ürdün’ün güvenlik ve istikrarını hedef alacak hareket ve faaliyetleri durdurması istendi” dedi.
Konuya ilişkin soruşturmaların devam ettiğini ve sonuçlarının tam bir şeffaflık ile açıklanacağını söyleyen Huneyti, söz konusu güvenlik operasyonunun kanun çerçevesinde ve kapsamlı incelemelerin ardından yapıldığını vurguladı.
Genelkurmay Başkanı, kimsenin hukukun üstünde olmadığını ve Ürdün’ün güvenlik ve istikrarının her şeyden önce geldiğini de sözlerine ekledi.
Ürdün resmi haber ajansı Petra’ya göre bir başka kaynak da, sosyal medyada iddia edildiği gibi eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin’in gözaltına alındığı veya ev hapsinde tutulduğuna ilişkin haberlerin doğru olmadığını bildirdi.



Katz: İsrail, Suriye'nin güneyinde ‘belirsiz bir süre’ kalmaya hazır

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra Sınır Kapısı’nda bir İsrail askeri (Arşiv - Reuters)
Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra Sınır Kapısı’nda bir İsrail askeri (Arşiv - Reuters)
TT

Katz: İsrail, Suriye'nin güneyinde ‘belirsiz bir süre’ kalmaya hazır

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra Sınır Kapısı’nda bir İsrail askeri (Arşiv - Reuters)
Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra Sınır Kapısı’nda bir İsrail askeri (Arşiv - Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, ülkesinin İsrail'in kuzey sınırının ötesindeki Suriye topraklarının bir bölümünü ‘belirsiz bir süre’ işgal etme niyetini bir kez daha yineledi.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian gazetesinden aktardığına göre Katz, Hermon Dağı'na yaptığı bir ziyaret sırasında şunları söyledi: “İsrail ordusu Suriye'de belirsiz bir süre kalmaya hazır... Hermon Dağı'ndaki güvenlik bölgesini koruyacağız ve Suriye'nin güneyindeki tüm güvenlik bölgelerinin silahsızlandırılmasını ve tehditlerden arındırılmasını sağlayacağız.”

Beşşar Esed rejiminin aralık ayında devrilmesinin ardından İsrail güçleri, Suriye topraklarındaki 400 kilometrekarelik askerden arındırılmış tampon bölgenin kontrolünü ele geçirmek üzere harekete geçti. Suriye ile İsrail kontrolündeki Golan Tepeleri arasında kalan bölge 1973 savaşından sonra Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kurulmuştu. O tarihten bu yana yaklaşık bin 100 askerden oluşan bir BM gücü bölgede devriye geziyor.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, temsili hükümet ve dini hoşgörü vaat ederek yıllar önce aşırılık yanlısı gruplarla bağlarını kopardığını söylüyor.

Yine de İsrailli yetkililer yeni Suriye rejiminin ve ülkede aktif olan diğer silahlı grupların potansiyel bir tehdit olmaya devam ettiğine inanıyor.

Katz, Hermon Dağı'ndaki konuşlanmanın İsrail'in kuzeyindeki ve tartışmalı sınırındaki İsrailli toplulukları korumak için gerekli olduğunu belirtti.

İsrail ayrıca, İran'ın Suriye üzerinden Hizbullah'a silah kaçırma kabiliyetini de engellemeye çalışıyor.

İsrail'in aralık ayında Suriye'ye girmesi uluslararası alanda geniş çaplı kınamalara yol açtı; eleştirmenler İsrail'i Esed rejiminin çöküşünden yararlanarak toprak ele geçirmekle suçladı.

Times of Israel'e göre İsrail ordusu, Suriye toprakları içinde, ikisi 2 bin 800 metre yüksekliğindeki Hermon Dağı'nda olmak üzere dokuz askeri karakol kurdu ve bunlardan bazıları eski Suriye ordusunun yeni tahkim edilmiş mevzilerinde yer alıyor.

Silahsızlanma

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu geçen ay yaptığı bir konuşmada, ‘Suriye'nin güneyinin tamamen askerden arındırılmasını’ istediğini söyledi.

İsrail savaş uçakları Esed'in devrilmesinden bu yana eski rejimin geride bıraktığı askeri teçhizatı imha etmek için yüzlerce saldırı düzenledi. Yetkililer, Suriye'nin güneybatısının büyük bir bölümünü kapsayan yeni ve geniş bir alanı İsrail'in ‘askerden arındırılmasını’ sağlayacağı bölge olarak tanımladı.

İsrail ayrıca çoğu İsrail sınırına yakın yaşayan Suriye'nin Dürzi azınlığına da koruma teklif etti.

Bazı analistler İsrail'in Suriye'de, belki de 1982'den 2000'e kadar Güney Lübnan'da sürdürdüğü masraflı ve uzun süreli işgali anımsatan karmaşık bir çatışmaya girme riskiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu.

İsrailli bir analist olan Emekli Albay Dr. Jack Neriah şunları söyledi: “Umarım Lübnan'da yaşadığımız gibi bir fikirle karşılaşmayız. 20 yılı aşkın bir süredir Lübnan bataklığında boğuluyoruz. Umalım da Suriye bataklığına saplanmayalım... Niyetimizin geçici olduğunu söylemiştik ama şimdi farklı şeyler duyuyoruz.”