Antik Mısır mumyaları görkemli bir törenle yeni yerlerine taşındı

Kraliyet mumyalarını taşıyan kortej (AP)
Kraliyet mumyalarını taşıyan kortej (AP)
TT

Antik Mısır mumyaları görkemli bir törenle yeni yerlerine taşındı

Kraliyet mumyalarını taşıyan kortej (AP)
Kraliyet mumyalarını taşıyan kortej (AP)

Mısır’da 18 kral ve 4 kraliçeye ait 22 mumya, dün akşam kortej eşliğinde başkent Kahire’deki Tahrir Meydanı’nda yer alan Mısır Müzesi’nden, şehrin doğusundaki Fustat’ta yer alan Ulusal Mısır Medeniyeti Müzesi’ne taşındı. 
Antik Mısır döneminden mumyası taşınan kral ve kraliçeler arasında, Ramses II, Ramses IX, Hatshepsu ve Seqenenre Taa II yer aldı. 
Mumyaları taşıyan araçlar, kral ve kraliçeler için özel hazırlanmış, antik Mısır tarzında altın renkli araçlarla transfer edilirken, bu kortejin yolculuğu yaklaşık 40 dakika sürdü.
‘Firavunların Altın Geçidi’ adı verilen tören, dünyada çok sayıda kanal tarafından canlı olarak yayınlandı.
Ulusal Mısır Medeniyeti Müzesi yarın kapılarını ziyaretçilere açacak, ancak söz konusu mumyalar 18 Nisan’da sergilenecek.
Mısırlı arkeolog Zahi Havas mumyaların nakil töreni öncesinde, “Bütün dünya bu kraliyet alayını izleyecek. Kahire’nin hayatında bu 40 dakika çok önemli olacak” dedi.
Töreni Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile birlikte izleyen UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay, “Gözlerimizin önünden Mısır medeniyetinin tarihi geçiyor” diye konuştu.
Bu mumyaların çoğu, 1881’de Luksor yakınlarında keşfedildi ve 20. yüzyılın başından beri Tahrir Meydanı’ndaki Mısır Müzesi’nde sergilendi.
Kahire Amerikan Üniversitesi profesörlerinden Salima İkram, mumyaların Ulusal Mısır Medeniyeti Müzesi’ndeki yeni muhafazalarında bulunan sıcaklık ve nem kontrolünün eskisinden daha iyi olacağını söyledi.
Arkeolog Havas, “Mumyalar heyecan için değil, kültürel amaçlarla ilk kez güzel bir şekilde sergilenecek. Kraliçe 2. Elizabeth’in kız kardeşi Prenses Margaret’i müzeye götürdüğümde gözlerini kapatıp kaçtığını asla unutmayacağım” ifadelerini kullandı.
Mısır eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’i deviren 2011 devriminin ardından Mısır turizminin uğradığı acı darbelerin ardından Mısır, Ulusal Mısır Medeniyeti Müzesi de dahil olmak üzere yeni müzelerini tanıtarak, milyonlarca ziyaretçiyi yeniden ülkeye çekmeye çalışıyor.
Mısır ayrıca aylar içinde, Giza piramitlerinin yakınında Büyük Mısır Müzesi’ni de açacak ve Tutankhamun’un mumyası ve mezarından çıkan hazineleri burada sergileyecek.
Turizm ve Eski Eserler Bakanı Danışmanı Velid el-Batuti, “Tören, binlerce yıl sonra Mısır’ın liderlerine hala büyük saygı duyduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.
‘Kraliyet alayı’ sosyal medyada birçok farklı yoruma da neden oldu.
Son günlerde Süveyş Kanalı’nda dev konteyner gemisinin karaya oturması ve Yukarı Mısır’da 18 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan tren kazası gibi olayların ‘yerlerinin değiştirilmesinden memnun olmayan Firavunların lanetinden’ kaynaklandığı öne sürüldü.
‘Firavunun laneti’ söylemi, 1920’lerde Tutankhamun’un mezarının bulunmasının ardından onu keşfeden arkeolog ekibinden kişilerin gizemli bir şekilde ölmesinin ardından da gündeme gelmişti.



"Artık sinemaya gitmiyorum" diyen Scorsese'ye büyük destek

Martin Scorsese (AP)
Martin Scorsese (AP)
TT

"Artık sinemaya gitmiyorum" diyen Scorsese'ye büyük destek

Martin Scorsese (AP)
Martin Scorsese (AP)

Greg Evans 

Tüm zamanların en beğenilen yönetmenlerinden Martin Scorsese, başkalarının davranışları yüzünden artık sinemada film izleyemediğini açıkladı ve hayranları da ona hak verdi.

Taksi Şoförü (Taxi Driver/1976), Sıkı Dostlar (Goodfellas/1990) ve Para Avcısı (The Wolf of Wall Street/2013) gibi klasiklerin arkasındaki 82 yaşındaki yönetmen, diğer izleyicilerin çıkardığı gürültüye ve telefon ekranlarının dikkat dağıtıcı parlaklığına artık tahammül edemediği için sinemaya gitmeyi bırakmış.

Film eleştirmeni Pete Travers'ın blogu The Travers Take'de Scorsese'ye sinema salonlarından neden hoşlanmadığı soruldu.

Travers, "Usta yönetmene neden artık sinemada film izlemediğini sordum ve o da film sırasında telefonda gevezelik eden, atıştırmalık ve şişe şişe gazlı içecek sipariş etmek için salondan çıkan ve oyuncuların sesini bastıracak kadar gürültü yapan izleyicilere verip veriştirdi" diye yazdı.

Ancak Scorsese'ye bu konuda itiraz eden Travers, insanların sinemada hep konuştuğunu ve kendisinin de gençken muhtemelen aynı şeyi yaptığını öne sürdü.

Travers "'Yapma be Marty' dedim, 'Çocukken çenemizi kapatmazdık'" diye ekledi.

Onun [Scorsese'nin] gözleri karardı. 'Evet, belki de' diye kabul etti. 'Ama biz hep film hakkında konuşurduk ve detaylarını tartışarak eğlenirdik' dedi.

Scorsese'nin yorumları o günden sonra viral oldu ve birçok hayranı onun şikayetine katılıyor.

Bir hayran "Haklı. Sinemada bir yerlerden bir telefon ışığı yanmadan 5 dakika bile geçirmek mümkün değil, çok sinir bozucu" dedi.

Başka biriyse şöyle ekledi:

Ne yazık ki yüzde 100 doğru, insanların 15 sterlin (yaklaşık 800 TL) ödeyip sonra da Snapchat/Instagram'da sessiz reels izlemeleri beni hep şaşırtmıştır. Tuhaf, sinir bozucu ve filmi resmen mahvediyor.

Üçüncü bir kişi de "Marty haklı. Sinema adabı tüm zamanların en düşük seviyesinde" dedi.

4. bir hayran espri yaptı:

Ne yaptığınıza bakın hayvanlar, filmlerin papasının film deneyimini mahvettiniz. Hepiniz kendinizden utanmalısınız.

Diğer yandan Scorsese, hayatını kaybeden Papa Francis ve kendisi arasındaki bir dizi sohbetin yanı sıra papanın kamera karşısındaki son röportajını içeren bir belgesel çekmeye hazırlanıyor.

Aldeas – A New Story (Aldeas: Yeni Bir Hikaye) adlı belgeselin yapımcılığını, Papa Francis'in 2013'te kurduğu kâr amacı gütmeyen uluslararası kuruluş Scholas Occurrentes'in film yapım şirketi üstleniyor.

Belgeselin konusu, papanın sinemayı, eğitimi ve topluluk oluşturmayı "sadece bir ifade aracı değil, umut ve dönüşümün yolu" olarak görmesine odaklanan Aldeas adlı sinema programı. Belgeselde, Endonezya, Gambiya ve İtalya'dan programa katılan gençlerin ve kısa film yapma yolculuklarının gösterileceği bildiriliyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment