Tahran, dondurulan fonlarla ilgili verilen sözün ardından Güney Kore gemisini serbest bıraktı

İran'ın ocak ayında el koyduğu Güney Kore bandıralı MT Hankuk Chemi petrol tankeri dün sabah Bender Abbas Limanı’ndan ayrıldı. (AP)
İran'ın ocak ayında el koyduğu Güney Kore bandıralı MT Hankuk Chemi petrol tankeri dün sabah Bender Abbas Limanı’ndan ayrıldı. (AP)
TT

Tahran, dondurulan fonlarla ilgili verilen sözün ardından Güney Kore gemisini serbest bıraktı

İran'ın ocak ayında el koyduğu Güney Kore bandıralı MT Hankuk Chemi petrol tankeri dün sabah Bender Abbas Limanı’ndan ayrıldı. (AP)
İran'ın ocak ayında el koyduğu Güney Kore bandıralı MT Hankuk Chemi petrol tankeri dün sabah Bender Abbas Limanı’ndan ayrıldı. (AP)

Seul'un ABD yaptırımları doğrultusunda Güney Kore bankalarında dondurulmuş olan İran fonlarını serbest bırakma yönünde çaba göstereceğine söz vermesinin ardından İran, geçtiğimiz ocak ayından bu yana Devrim Muhafızları tarafından alıkonan Güney Kore gemisini serbest bıraktı. Açıklama, Güney Koreli bir yetkili tarafından dün yapıldı.
Resmi IRNA ajansının bildirdiğine göre de İran Dışişleri Bakanlığı, çevre kirliliğiyle ilgili bir soruşturmanın tamamlanması ardından Güney Kore hükümetinin ve geminin sahibi şirketin talebi üzerine MT Hankuk Chemi petrol tankerinin serbest bırakıldığını doğruladı. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade dün yaptığı açıklamada, Arap Körfezi ve Umman Denizi'nde uzun kıyılara sahip olan İran’ın çevre koruma da dahil olmak üzere denizcilik düzenlemelerine tam olarak uyduğunu ve bu yöndeki her türlü ihlali izlediğini vurguladı. Serbest bırakma kararında kaptanın bölgede daha önce herhangi bir ihlalde bulunmadığının da dikkate aldığını söyledi.
Tankerin geçtiğimiz ocak ayında Umman Sultanlığı açıklarında, Hürmüz Boğazı'nda alıkonulmasının ve İran'ın Güney Kore’den bankalarında dondurulmuş halde bulunan 7 milyar doları serbest bırakmasını talep etmesinin ardından diplomatik kriz yaşanmıştı.
Dünkü açıklamalarda iki taraf da donmuş fonlara ilişkin bir açıklamada bulunmadı. Ancak İran medyasında, adı açıklanmayan İranlı bir yetkiliye dayandırılan haberlerde Güney Koreli yetkililerin sorunu çözmek ve ilişkileri güçlendirmek için çalışacakları bilgisi yer aldı.
Reuters’ın haberine göre Güney Kore Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, iki tarafın da geminin alıkonulması ile fonların ayrı meseleler olduğu, Güney Kore'nin fonların serbest bırakılmasına yardımcı olacağı konusunda anlaştığını aktardı. İsminin gizli kalmasını isteyen yetkili, “Fon meselesini çözme konusundaki güçlü eğilimimizi dile getirdik” ifadelerini kullandı.
AFP’nin Güney Kore medyasından aktardığına göre Güney Kore Ulusal Meclis Başkanı Chung Sye-kyun yarın İran’ı ziyaret ederek yetkililerle bir araya gelecek.
İran televizyonunun aktardığına göre İran Başsavcısı Yardımcısı, İran’ın ABD yaptırımlarına uymaları nedeniyle Samsung ve LG şirketlerinin İran pazarına geri dönüşünü engelleyeceğini bildirerek “Samsung ve LG şirketleri zor koşullarda İranlıları yalnız bıraktı” ifadelerini kullandı. Geçtiğimiz mart ayında, İran fonlarının serbest bırakılmasına izin verme yönünde Tahran ile anlaşmaya varıldığını duyuran Seul, aynı zamanda bu anlaşmanın yürürlüğe girmesi için ABD’nin yeşil ışık yakması gerektiğine dikkat çekmişti. Ancak bu tür bir anlaşmayı kabul etmediğini duyuran ABD, yaptırımlar nedeniyle dondurulmuş İran fonlarının Tahran’ın nükleer anlaşmada öngörülen yükümlülüklerine tam olarak uymasını sağlamadan serbest bırakılamayacağını vurgulamıştı.
İdari prosedürlerin ardından geminin İran'dan ayrıldığını belirten ve kaptan ile denizcilerin sağlığının iyi olduğunu bildiren Güney Kore Dışişleri Bakanlığı ise açıklamasında fonların serbest bırakılması talebine atıfta bulunmadı.
Tahran söz konusu tankerin suyu kimyasallarla kirlettiğini öne sürerken Güney Kore ise geminin kirliliğe neden olmadığını savundu. Bakanlık yetkilisi, İran'ın nakliye şirketine karşı suç duyurusunda bulunmaktan vazgeçtiğini bildirdi.
İran, geçtiğimiz şubat ayında Güney Kore Dışişleri Bakan Yardımcısı’nın Tahran'ı ziyaretinin ardından kaptan hariç 20 kişilik mürettebatın tümünü serbest bırakmayı kabul etmişti. Geminin ve mürettebatının rehin alındığı iddialarını yalanlayan Tahran, Güney Kore'nin İran fonlarını zorla alıkoyduğunu vurgulamıştı.



Mücteba Hamaney gerçekten babasının yerine mi hazırlanıyor?

Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
TT

Mücteba Hamaney gerçekten babasının yerine mi hazırlanıyor?

Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin ölümüyle birlikte ülkenin yönetimine dair sorular ortaya atılırken en çok zikredilen isimlerden biri de Yüce Lider'in oğlu Mücteba Hamaney oldu. 

Hiçbir resmi rolü bulunmasa da ülkenin en etkili figürlerinden biri gibi görülen Hamaney, pek çok İranlı için gizemini koruyor. Zira kendisi ne kamuoyunda sıklıkla görülüyor ne de konuşma yapıyor. 

ABD'nin Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, 85 yaşındaki Ayetullah Ali Hamaney'in 54 yaşındaki oğlunu mercek altına aldı.

Mücteba Hamaney'in, kendi kişisel gücü olmadığı ve itaatkar bir tavır gösterdiği söylenen Reisi'nin döneminde istihbarat ve güvenlik yapılarındaki nüfuzunu artırdığını bildirdi. 

İran Yüce Liderliği için Reisi'nin hazırlandığının düşünüldüğü ancak helikopterin düşmesiyle birlikte bu konudaki soru işaretlerinin arttığı aktarıldı. 

WSJ'nin konuştuğu uzmanlara göre Mücteba Hamaney'in, babasının yerine geçme ihtimali düşük ve spot ışıklarının altından kaçınarak daha da güç kazanması bekleniyor.

Alman Uluslararası Politika ve Güvenlik Politikaları Enstitüsü'nde çalışan İran uzmanı Hamidreza Azizi şöyle düşünüyor:

Son 20 yıldır işler, Mücteba ve etrafındaki şebekenin kontrolünde. Şimdi Hamaney için asıl mesele, Reisi'yle aynı özelliklere sahip birini bulmak. Böylece Mücteba toplumun gözünün önünde olmadan gücünü koruyup artırabilir.

Mücteba Hamaney'in haziran sonunda düzenlenmesi planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de önemli bir rol oynaması bekleniyor. 

İran'ın geçici cumhurbaşkanı Muhammed Muhbir'in de Mücteba Hamaney'e sadık bir isim olduğuna işaret ediliyor. 68 yaşındaki Muhbir seçimlere kadar tüm meselelerde belirleyici olacak üç kişilik bir konseyin parçası.

Yüce Lider'e bağlı, milyar dolarlık yatırım fonu Setad'ın başkanlığını neredeyse 15 yıl boyunca yürüttü. 

Haberde 1969'da Meşhad'da doğan Mücteba Hamaney'in geçmişine de değinildi. Yüce Lider'in sitesine göre, Şah Rıza Pehlevi döneminde evlerine düzenlenen baskınlardan birinde babasının dövüldüğünü gördü. 

1979'de devrimden sonra Tahran'a taşınan ailenin babası hızla yükselirken oğlu da 1980-1988'de Irak'la yürütülen savaşta cepheye gitti. 

Daha sonra Devrim Muhafızları'nda önemli görevlere gelecek kişilerle burada tanışan Mücteba'nın nüfuzu özellikle 2000'lerin ortalarında geniş çaplı olarak konuşulmaya başladı. 

Değişimciler, 2005 ve 2009'da Mahmud Ahmedinecad'ın kendilerine karşı kazandığı zaferlerin Mücteba Hamaney tarafından ayarlandığını öne sürdü.

ABD, 2019'da Devrim Muhafızları ve Besic milisleriyle "babasının istikrarı bozan bölgesel hırslarını ve ülke içindeki baskıya dair hedeflerini ilerletmeye" çalıştığı gerekçesiyle onu yaptırım listesine aldı. 

2022'de Mehsa Emini'nin gözaltında ölmesinin ardından ülke çapında patlak veren gösterilerde nefret objesi oldu. Ev hapsinde tutulan eski cumhurbaşkanı adayı Mir Hüseyin Musevi, Yüce Lider'e seslenerek o pozisyona oğlunu hazırladığı haberlerini yalanlamasını istedi. Ancak yanıt gelmedi. 

Ali Hamaney hakkında kitap yazan ABD ve İran yurttaşı Mehdi Khalaji bütün bunlara rağmen söylentilere karşı çıkıyor:

Mücteba'nın yeni Yüce Lider olma arzusuna dair fikirler tamamıyla bir mit. Tarihsel deneyime dayanarak Hamaney'in ne kendi oğlunu ne de başkasını işaret edeceğini sanmıyorum.

İslam Cumhuriyeti'ni kuran Ruhullah Humeyni ve yerine geçen Ali Hamaney'in Yüce Liderlik pozisyonunun babadan oğula geçmesine karşı çıkmasını İslam'a aykırı görmesi de Khalaji'nin tahminlerini güçlendiriyor. 

Mücteba Hamaney'in yönetim deneyimi ve dini yeterliliği de bu göreve uygun görülmüyor.

Tennessee Üniversitesi'nden Saeid Golkar şöyle diyor:

Önemli kararların alındığı yerlerde onlarca yıldır tecrübe edinen Mücteba Hamaney'in rejimdeki bağlantıları eşsiz. Ancak onun atanması monarşiyi geri getirerek Hamaney'in mirasını lekeler.

Bazı uzmanlar da Ahmed Humeyni'nin Mücteba Hamaney'den de güçlü görüldüğünü ancak babasının 1989'da ölmesiyle birlikte işlerin değiştiğini bildiriyor. Hamaney ve dönemin cumhurbaşkanı Ekber Haşimi Rafsancani'yle sorunlar yaşayan Ahmed Humeyni, 1995'te henüz 45 yaşındayken hayatını yitirmişti. Kalp krizinin ölüme neden olduğu bildirilmişti.

Independent Türkçe, WSJ, BBC Türkçe