Kiev, İran'ın Ukrayna uçağını ‘kasten’ düşürdüğüne inanıyor

İran'da düşürülen Ukrayna Havayolları uçağının enkazı (Arşiv - Reuters)
İran'da düşürülen Ukrayna Havayolları uçağının enkazı (Arşiv - Reuters)
TT

Kiev, İran'ın Ukrayna uçağını ‘kasten’ düşürdüğüne inanıyor

İran'da düşürülen Ukrayna Havayolları uçağının enkazı (Arşiv - Reuters)
İran'da düşürülen Ukrayna Havayolları uçağının enkazı (Arşiv - Reuters)

Ukrayna Hava Yollarına ait Boeing 737 tipi yolcu uçağı, 8 Ocak 2020 sabahı Tahran Uluslararası İmam Humeyni Havalimanı’ndan Kiev’e gitmek üzere havalandıktan kısa süre sonra düşmüş, uçaktaki çoğu Kanadalı 176 kişi hayatını kaybetmişti.
Ukrayna Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Oleksiy Danilov, İran'ın uluslararası soruşturmacıların delillere sınırsız erişimine izin vermemesinin kendisini uçağın kasıtlı olarak İran tarafından düşürüldüğüne ikna ettiğini söyledi.
İran’ın, ABD ile askeri tırmanış döngüsünü sona erdirmek amacıyla uçağı kasıtlı olarak düşürdüğünü ileri süren Danilov, "İran kimsenin bu olayı incelemesine izin vermiyor ve herhangi bir soruşturmayı erteliyor veya yavaşlatıyor. Kendileri araştırıyor olmaları biraz şaşırtıcı. Bunu kibarca söylemeliyiz. Kazanın tesadüfi olduğuna inanmıyorum. Kaza kasıtlıydı ve saldırı bilinçli olarak gerçekleştirildi" açıklamalarında bulundu.
Ukrayna hükümeti, Danilov'un açıklamalarını desteklerken Ukrayna'nın en yakın müttefiklerinden biri olan Kanada hükümeti ise Kiev'in tutumunu desteklemediğini belirtti ve soruşturmaya ilişkin İran tarafından ortaya konan bulgular sebebiyle de hayal kırıklığına uğradığını açıkladı.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, 176 kişinin ölümüne yol açan Ukrayna uçağının düşürülmesinde parmağı olduğu iddia edilen 10 İranlı yetkilinin hesap vermesi için çağrıda bulundu.
ABD’nin İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’yi Bağdat’ta öldürmesinin ardından, İran o gece Irak’ta ABD askerlerinin bulunduğu iki askeri üssü füzeler ile hedef almıştı. Bu nedenle, İran hava savunması o gece alarma geçmişti.
İran silahlı kuvvetleri, üç gün süren inkarın ardından, uçağın Tahran ile Washington arasında tırmanan gerilimin ışığında ‘yanlışlıkla’ düşürüldüğünü itiraf etti.
Tahran'da geçtiğimiz Şubat ayında, İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani ile görüştüğünü söyleyen Danilov şunları söyledi:
“Tahran'dayken meslektaşımla konuştum ve ona doğrudan şu soruyu sordum: Bunu neden yaptınız? Bana, bu uçağı düşürme planlarının olmadığını ancak İran'da çeşitli nüfuz sahibi gruplar olduğunu söyledi. Şemhani, İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) dahil olmak üzere üç farklı komuta altında en az üç askeri grup olduğunu söyledi."
Dışişleri Bakanlığının Danilov'un açıklamalarına katılıp katılmadığı sorulan Ukrayna Dışişleri Bakan Yardımcısı Yevin Yinin, Danilov'un tüm hükümeti temsil ettiğini ifade etti.
Danilov'un yorumları, Rusya-Ukrayna arasında gerginliğin arttığı bir dönemde geldi.



Trump, Venezuela'ya petrol ambargosu uyguladı ve hükümetini "terörist devlet" olarak ilan etmekle tehdit etti

ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
TT

Trump, Venezuela'ya petrol ambargosu uyguladı ve hükümetini "terörist devlet" olarak ilan etmekle tehdit etti

ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Karayipler'deki ABD askeri operasyonlarını genişletme hazırlıkları gibi görünen bir hamleyle, Venezuela'ya giden ve gelen yaptırım uygulanan petrol tankerlerine "tam bir abluka" emri verdi ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro hükümetini terör örgütü ilan etmekle tehdit etti.

Trump, Venezuelalı yetkililerin "benzeri görülmemiş bir şok" yaşayacağını söylerken, Maduro liderliğindeki Venezuela "rejimini" "yabancı bir terör örgütü" olarak nitelendirdi.

ABD başkanının emrinin, özellikle Çin olmak üzere küresel pazarlara ulaşmak için yaklaşık 30 tankere bağımlı olan Venezuela petrol ihracatını sekteye uğratacağından şüphe yok.

Trump'ın kararı küresel endişeye yol açtı. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Venezuelalı mevkidaşı Iván Gil'e, Pekin'in Karayipler'deki "korkutma" ve "zorbalık" politikasına karşı olduğunu söyledi.

BM Genel Sekreteri António Guterres, hem Amerika Birleşik Devletleri'ni hem de Venezuela'yı gerilimi azaltmaya ve itidal göstermeye çağırdı.

Meksika Cumhurbaşkanı Claudia Sheinbaum da Birleşmiş Milletler'i Venezuela'da "kan dökülmesini önlemeye" çağırdı.


Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
TT

Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, dün Suriye'de hafta sonu DEAŞ mensubu olduğundan şüphelenilen bir saldırgan tarafından öldürülen iki ABD askeri ve bir sivil tercümanı anma törenine katıldı.

Trump, cenazelerin aileleriyle birlikte, Hava Kuvvetlerinin "yurtdışından Amerika Birleşik Devletleri'ne onurlu bir şekilde geri getirilmesi" olarak adlandırdığı tören için Delaware'deki Dover Hava Kuvvetleri Üssü'ne geldi. ABD ordusu, ABD ve Suriye birliklerinden oluşan bir konvoyu hedef alan saldırganın iki askerini ve bir sivil tercümanı öldürdüğünü açıkladı. Trump saldırıyı korkunç olarak nitelendirdi ve intikam yemini ederek, öldürülen üç kişiyi "büyük vatanseverler" olarak tanımladı. Saldırıda üç ABD askeri de yaralandı.


Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
TT

Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)

ABD ordusunun açıklamasına göre Amerika Birleşik Devletleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı bir gemiyi hedef alan yeni bir saldırı düzenleyerek "dört terörist uyuşturucu kaçakçısını" öldürdü.

Güney Komutanlığı gemiyle ilgili olarak şunları belirtti: “İstihbarat, geminin Doğu Pasifik'te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı rotası üzerinde seyrettiğini ve uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarına karıştığını doğruladı.”

Açıklamada ayrıca, “Dört terörist uyuşturucu kaçakçısı öldürüldü ve hiçbir ABD askeri personeli yaralanmadı” denildi.

Başkan Donald Trump'ın yönetimi, aylardır Venezuela'ya deniz kuvvetleri takviyesi yaparak ve ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını iddia ettiği teknelere yönelik ölümcül saldırılar düzenleyerek artan bir baskı uyguluyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu saldırılarda (son saldırı dahil) en az 99 kişi hayatını kaybetti.