Türkiye'nin çocuk nüfus oranı Avrupa'dan daha yüksek

Fotoğraf: The Independent
Fotoğraf: The Independent
TT

Türkiye'nin çocuk nüfus oranı Avrupa'dan daha yüksek

Fotoğraf: The Independent
Fotoğraf: The Independent

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre; 2020 yıl sonu itibarıyla, Türkiye nüfusu 83 milyon 614 bin 362 kişi iken bunun 22 milyon 750 bin 657'sini çocuklar oluşturdu. Çocuk nüfusun %51,3'ünü erkek çocuklar, %48,7'sini kız çocuklar oluşturdu. Birleşmiş Milletler tanımına göre; 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun %48,5'ini oluştururken bu oran 1990 yılında %41,8 ve 2020 yılında %27,2 oldu.
Nüfus projeksiyonlarına göre; çocuk nüfus oranının 2025 yılında %26,6, 2030 yılında %25,6, 2040 yılında %23,3, 2060 yılında %20,4 ve 2080 yılında %19,0 olacağı öngörüldü.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının Avrupa Birliği üye ülkelerinden yüksek olduğu görüldü

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde; 2020 yılında çocuk nüfus oranının AB ortalaması %18,2 oldu. AB üye ülkeleri içerisinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip olan ülkelerin sırasıyla; %24,2 ile İrlanda, %21,6 ile Fransa, %21,1 ile İsveç olduğu görüldü. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla; %15,8 ile İtalya, %15,9 ile Malta ve %16,4 ile Almanya oldu. Türkiye'nin çocuk nüfus oranının %27,2 ile AB üye ülkelerinden daha yüksek olduğu görüldü.

Çocuk nüfus oranının en yüksek olduğu il Şanlıurfa oldu
ADNKS sonuçlarına göre; illerin toplam nüfusları içindeki çocuk nüfus oranları incelendiğinde; 2020 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına sahip olan il, %45,3 ile Şanlıurfa oldu. Şanlıurfa ilini %42,8 ile Şırnak ve %40,9 ile Ağrı izledi. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu üç il ise sırasıyla; %17,3 ile Tunceli, %18,1 ile Edirne ve %18,7 ile Kırklareli oldu.

Çocuk nüfusun 2020 yılında %28,7'sinin 5-9 yaş grubunda yer aldığı görüldü
Çocuk nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, 2015 yılında çocuk nüfusun %27,9'unun 0-4 yaş grubunda, %27,7'sinin 5-9 yaş grubunda, %27,0'ının 10-14 yaş grubunda ve %17,4'ünün 15-17 yaş grubunda yer aldığı görülürken, 2020 yılında %26,9'unun 0-4 yaş grubunda, %28,7'sinin 5-9 yaş grubunda, %28,2'sinin 10-14 yaş grubunda ve %16,2'sinin 15-17 yaş grubunda yer aldığı görüldü.

Canlı doğan bebek sayısı 2019 yılında 1 milyon 183 bin 652 oldu
Doğum istatistiklerine göre; 2019 yılında canlı doğan bebek sayısı, 1 milyon 183 bin 652 oldu. Doğan bebeklerin 606 bin 861'i erkek, 576 bin 791'i ise kız oldu. Canlı doğan bebeklerin %96,9'unu tekil, %3,0'ını ikiz, %0,1'ini ise üçüz ve daha fazla çoğul doğumlar oluşturdu.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre; hastanede gerçekleşen doğumların oranı, 2010 yılında %91,6 iken 2019 yılında %97,0 oldu. Sezaryen doğumların canlı doğumlar içerisindeki oranı ise 2014 yılında %51,1 iken 2019 yılında %54,4 oldu.

Beklenen yaşam süresi 15 yaşındaki çocuklar için 64,6 yıl oldu
Hayat Tabloları, 2017-2019 sonuçlarına göre; doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için 78,6 yıl, erkekler için 75,9 yıl ve kadınlar için 81,3 yıl oldu.
Türkiye'de 7 yaşına ulaşan bir çocuğun kalan yaşam süresinin ortalama 72,5 yıl, erkek çocuklar için 69,9 yıl ve kız çocuklar için 75,2 yıl olduğu görüldü. Çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki çocuklar için ise bu süre 64,6 yıl oldu. Erkekler çocuklar için bu süre 62,0 yıl iken kız çocuklar için 67,3 yıl oldu. Bu yaş için kız ve erkek çocuklar arasındaki beklenen yaşam süresi farkının 5,3 yıl olduğu görüldü.

Çocuk bağımlılık oranı 2020 yılında %33,7 oldu
Toplam yaş bağımlılık oranı, 15-64 yaş grubunda çalışma çağındaki her 100 kişi başına düşen, 0-14 ile 65 ve üzeri yaş grubundaki kişi sayısı olarak tanımlanır. ADNKS sonuçlarına göre; 2020 yılında toplam yaş bağımlılık oranı %47,7 oldu. Yaş grubu 15-64 olan her 100 kişi başına düşen, 0-14 yaş grubundaki çocuk sayısını ifade eden çocuk bağımlılık oranı ise %33,7 olarak gerçekleşti.

Bebeklere konulan en popüler erkek ismi Yusuf, kız ismi Zeynep oldu
ADNKS sonuçlarına göre; 2020 yılında doğan bebeklere konulan en popüler erkek bebek isimleri, Yusuf, Eymen ve Mustafa; en popüler kız bebek isimleri ise Zeynep, Asel ve Elif oldu. Bununla birlikte, 0-17 yaş grubundaki çocuklarda en çok kullanılan erkek isimlerinin Yusuf, Mustafa ve Demir; kız çocuk isimlerinin ise Zeynep, Elif ve Tülin olduğu görüldü.
 
Beş yaşındaki çocukların net okullaşma oranı %75,1 oldu
Milli Eğitim Bakanlığı örgün eğitim istatistiklerine göre; beş yaş net okullaşma oranı, 2015/'16 öğretim yılında %67,2 iken 2019/'20 öğretim yılında %75,1 olarak gerçekleşti.
 
Ortaokul seviyesinde net okullaşma oranı %95,9 oldu
Milli Eğitim Bakanlığı örgün eğitim istatistiklerine göre; ortaokul seviyesinde net okullaşma oranı, 2019/'20 öğretim yılında %95,9 oldu. Ortaokul seviyesinde net okullaşma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, erkek çocuklar için %95,7, kız çocuklar için %96,1 olduğu görüldü.



Gerçek olaylardan esinlenen dönem draması izleyicileri ekrana kilitledi

29 yaşındaki Florence Pugh, Küçük Kadınlar'daki (Little Women) başarılı performansıyla 2020'de Oscar'a aday gösterilmişti (Netflix)
29 yaşındaki Florence Pugh, Küçük Kadınlar'daki (Little Women) başarılı performansıyla 2020'de Oscar'a aday gösterilmişti (Netflix)
TT

Gerçek olaylardan esinlenen dönem draması izleyicileri ekrana kilitledi

29 yaşındaki Florence Pugh, Küçük Kadınlar'daki (Little Women) başarılı performansıyla 2020'de Oscar'a aday gösterilmişti (Netflix)
29 yaşındaki Florence Pugh, Küçük Kadınlar'daki (Little Women) başarılı performansıyla 2020'de Oscar'a aday gösterilmişti (Netflix)

Sebastián Lelio'nun yönetmenliğini üstlendiği, Florence Pugh'nun başrolünde yer aldığı Mucize (The Wonder), izleyenleri hayran bırakıyor. Psikolojik dönem draması, tarihte "oruç tutan kızlar" diye bilinen esrarengiz bir fenomeni konu alıyor.

2022 yapımı film, Emma Donoghue'nun 2016'da yayımlanan aynı adlı romanından uyarlandı. Donoghue, senaryoya Sebastián Lelio ve Alice Birch'le birlikte imza attı. Filmdeki olaylar, 1862'de Büyük Kıtlık sonrası İrlanda'da geçiyor. 

Florence Pugh'nun performansına övgü yağmuru

Filmde, Pugh tarafından canlandırılan Britanyalı hemşire Lib Wright'ın, bir köye gönderilerek hiçbir şey yemeden yaşadığını iddia eden Anna O'Donnell adlı genç bir kızı gözlemlemesi isteniyor. Küçük bir topluluğun mucizevi bir olay diye gördüğü bu durumun ardında yatan gerçeği ortaya çıkarmak hemşire Lib'e düşüyor.

Mucize, tarihte yaşanmış benzer vakalara dayanıyor. Özellikle Büyük Kıtlık döneminde oruç vakalarında ciddi bir artış yaşanmıştı.

Florence Pugh'nun performansıyla öne çıkan filmde, Kíla Lord Cassidy, Tom Burke, Elaine Cassidy ve Niamh Algar gibi isimler de rol alıyor. 

2021 yazının sonlarında İrlanda'nın çeşitli bölgelerinde çekilen film, Kasım 2022'de sınırlı sayıda sinema salonunda gösterime girdikten sonra Netflix'te izleyiciyle buluşmuştu. Film, 2023 BAFTA Ödülleri'nde En İyi Britanya Filmi dalında aday gösterilmişti.

Florence Pugh, 2022'de Screen Daily'ye verdiği röportajda Şilili sinemacı Sebastián Lelio'yla çalışma kararını şöyle anlatıyor: 

Daha önce onunla çalışan kadın oyuncuların da sık sık söylediği gibi, kadın hikayelerini anlatma konusunda inanılmaz bir becerisi var. Ne o ülkenin vatandaşı olması ne de daha önce o dönemi anlatmış olması gerekiyordu. Yine de bu kadar zorlu ve kadın merkezli bir öyküyü anlatabilen özel biri.

Pugh, canlandırdığı karaktere yaklaşımını da şu sözlerle özetliyor: 

Lib karakterini olabildiğince doğal ve içten bir şekilde oynamak istedim ve Sebastián da bana tamamen destek oldu. Sete geldiğinizde tüm ekibin onunla çalışmaktan ne kadar mutlu olduğunu görebiliyordunuz. Sanırım bu, yönetmenin tavrından ekibe yansıyan bir atmosfer.

Eleştirmenlerden olumlu yorumlar alan Mucize, görsel anlatım gücünü öne çıkaran yapımlar arasında gösteriliyor. 

"Brontë romanı gibi başlayıp toplumsal eleştiriye dönüşüyor"

Bir eleştirmen filmi, "Bazı hikayeler film olmamalı deriz ya... Ama bu film, görsel anlatımın ne kadar etkileyici olabileceğini bir kez daha hatırlatıyor" sözleriyle değerlendiriyor.

Bir diğer eleştirmen ise filmi şöyle tanımlıyor:

Aynı anda ürpertici, yürek burkan ve umut veren bir öykü. Anlatıların insanı nasıl dönüştürebileceğini, hapsedebileceğini ve özgür bırakabileceğini gösteriyor.

Filmin akışına dair yorum yapan bir başka sinema yazarı da "Gotik bir Brontë romanı gibi başlayan hikaye, güçlü bir toplumsal eleştiriye dönüşüyor ve dramatik etkisi hayli kuvvetli" diyor.

Florence Pugh'nun performansı içinse şu ifadeler kullanılıyor: 

Bu film, Pugh olmasaydı fazla ağır ve mecazlarla dolu kalabilirdi. Ama Pugh her yönüyle müthiş. Gerçekten bir 'mucize'.

Seyirciler de benzer görüşlerde birleşti. Bir izleyici, "Her gün karşımıza çıkan boş hikayelerden çok uzak, karakterlerin derinliği ve Florence Pugh'nun oyunculuğuyla duyguları izleyiciye yaşatan, iyi anlatılmış bir öykü" yorumunu paylaştı.

Bir başka seyirciyse filmi, "şiirsel, etkileyici ve düşündürücü" bulduğunu söyleyerek ekledi: 

Nadir bulunan filmlerden. Oyunculuklar izleyiciyi sürekli diken üstünde tutuyor, müzikler de harika.

Başka bir izleyici, "İnançların sorgulanmadan kabullenilmesinin tehlikesini anlatan ama aynı zamanda sizi bu yönetmen ve oyuncunun yapabileceklerine tamamen inandıran bir film" diye ekledi.

Independent Türkçe, Express, Mirror, Screen Daily