Kartal, ayı ve ejderha: Zirvedeki karmaşık oyun

“Soğuk Savaş” ve “Sıcak Barış” arasında gidip geliniyor

Pekin - Moskova hattındaki ittifak Washington ile mücadele için tekrar canlandı. (Reuters)
Pekin - Moskova hattındaki ittifak Washington ile mücadele için tekrar canlandı. (Reuters)
TT

Kartal, ayı ve ejderha: Zirvedeki karmaşık oyun

Pekin - Moskova hattındaki ittifak Washington ile mücadele için tekrar canlandı. (Reuters)
Pekin - Moskova hattındaki ittifak Washington ile mücadele için tekrar canlandı. (Reuters)

Refik Huri
Uluslararası alanın zirvesindeki büyük güçler arasında süren mücadelenin artık küreselleşme nedeniyle birçok boyutu var. Zira bu mücadele çatışma, rekabet ve iş birliğinin bir karışımı halinde. “Soğuk Savaş” ve “Sıcak Barış” arasında gidip geliniyor. ABD ve Sovyetler Birliği zamanında bile “uluslararası uzlaşma” yapıldığı ya da en azından “tansiyonun düştüğü” ve “buzların eridiği” dönemleri gördük. Bugün ABD kartalı, Rus ayısı ve Çin ejderhası arasındaki oyun oldukça karışık. İkinci Dünya Savaşı’ndaki koalisyondan sonra, Soğuk Savaş’ın son aşamasında dengeler değişti: Çin ejderhası Rus ayısıyla aynı saftayken Çin Komünist Partisi lideri Mao Zedong ile Sovyetler Birliği Komünist Partisi lideri Josef Stalin arasındaki düşmanlık, en büyük iki komünist ülke arasında husumete sebep oldu. Mao, Moskova ile dengeyi sağlamak için ABD’ye açılmaya karar verdiğinde, dönemin ABD Başkanı Richard Nixon kendisine olumlu bir şekilde karşılık vererek Henry Kissinger’ı Pekin’e gizli bir ziyaret için gönderdi. Daha sonra Kissinger, Çin’i alenen ziyaret etti ve Çan Kay Şek liderliğinde, Tayvan (Çin Cumhuriyeti) tarafından işgal edildikten sonra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde yerini tekrar kazanan Çin Halk Cumhuriyeti’ni tanıdı. Ancak Vietnam Savaşı’nda durumlar farklıydı. Bunun yanı sıra kartal en güzel günlerini yaşıyordu. Ayı yavaşlamış ve tükenmiş bir haldeydi. Ejderha ise Mao’nun gidişinden sonra Deng Şiaoping günlerinde şu slogan altında güç topluyordu: Gücünü sakla ve zamanını bekle.

İttifakın dağılması
Bugün Washington ile mücadele etmek için Pekin ve Moskova arasındaki ittifak tekrar canlandı ve oyuncuların durumları da değişti. Kartal kocadı ve “bitmeyen savaşlardan” çekilmeye başladı. Ayı gücünü topladı ve Gürcistan ile savaşa girdi. Bu savaş sonucunda Abhazya ve Güney Osetya bölgeleri Gürcistan’dan ayrıldı. Aynı zamanda Ukrayna ile de savaşa girerek Kırım’ı geri aldı ve Rusya’ya katılmak isteyen Donbas bölgesindeki ayrılıkçıları destekledi. Ayrıca rejimi desteklemek üzere Suriye savaşına doğrudan dahil oldu. Ejderha büyüdü, gücüne güç kattı ve ekonomisini geliştirdi. Pakistan, İran ve diğer Asya ülkeleri üzerinden Avrupa’daki yerlerle birlikte Afrika’ya ulaşan Bir Kuşak, Bir Yol Projesi kapsamında dünyadaki nüfuzunu genişletmeye başladı. Bugün Çin, Komünist Devrimi’nin 100’üncü yılına denk gelen 2049’da “evrensel bir bilimsel güç” olmaya aday bir süper güç olarak karşımıza çıkıyor.
Oyun, her zamanki gibi “bir değişken iki sabit” arasında dönüyor. Başkan Joe Biden, her dört veya sekiz yılda bir selefleri gibi bir “değişken” iken 2000 yılından beri iktidarda olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 2036 yılına kadar koltuğunda kalacak bir “sabit”.  Çin Devlet Başkanı Şi Cinping de belirli bir sonu olmayan diğer bir “sabit” konumunda.
Putin’in “ilham kaynağı” Aleksandr Dugin’in söylediği gibi; bu kez “ABD, Çin ile Rusya arasındaki ittifakı bozmayı başaramayacak”. Devlet Başkanı Şi, Komünist Parti liderlerinin “siyah kuğular” ve “Batı liberal demokrasisi” konusundaki uyarılarını gizlemedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Münih Güvenlik Konferansı’nda “Batı’nın seçkinleri tarafından oluşturulan küresel liberal düzen sona erdi ve bunun alternatifi Batı sonrası bir dünyadır” derken utanıp sıkılmış gibi görünmüyordu. Biden yönetimi tarafından yayınlanan Geçici Ulusal Güvenlik Strateji Yönergesi’nde “dünya çapında güç dağılımının değişmekte olduğu ve yeni sıkıntıları beraberinde getirdiği gerçeğiyle baş edilmesi” gerektiği kabul edildi. Söz konusu belgede “Hem Pekin hem de Moskova, ABD’nin güçlü yönlerini kontrol etmeye, çıkarlarımızı ve müttefiklerimizi korumamızı engellemeye yönelik çabalara büyük yatırım yaptı” ifadeleri kullanıldı.

Başkanlığın sürekliliği
Rollerin ABD’nin Sovyetler Birliği ve Çin’i “kontrol etmeden” Rusya ve Çin’in ABD’yi “kontrol etmesine” dönmesi sıradan bir durum değil. Büyük güçler arasında doğrudan bir savaş çıkma olasılığı görülmüyor. Ancak siyaset bilimci Graham Allison, yükselmekte olan bir güç ile egemen olan diğer bir güç arasındaki savaş tehlikesini ifade eden “Thukididis tuzağı” konusunda uyarıda bulunuyor ve “evreni diğer büyük güçlerle paylaşma” çağrısı yaptı. ABD Savunma Bakanlığı'na aday gösterilen Michele Flournoy, Çin'in “Tayvan'ı işgal etmeye” kalkışması durumunda gemilerinin alabora olacağına ve mevzilerinin düşeceğine dair ciddi bir uyarıda bulunulmasını talep etti. Fransız ordularının komutanı, Londra merkezli The Economist dergisine verdiği demeçte “Kendimizi daha tehlikeli bir dünyaya hazırlamalıyız. Sadece teröre karşı değil, herhangi bir iki ülke arasındaki savaş için de kara kuvvetlerini güçlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Ancak başkanlığın sürekliliği toplumdaki değişkenlerden ayrı düşünülemez. Nitekim Rusya’nın ekonomisi zayıf ve Putin, Aleksey Navalni ağırlığındaki bir muhalife bile dayanamıyor. Çin ekonomisinin büyük ölçüde gelişmesiyle ortaya çıkan orta sınıf, siyasi bir sesi olmasını istiyor. Jean-Pierre Cabestan’ın China Tomorrow: Democracy or Dictatorship? (Yarının Çin’i: Demokrasi mi Diktatörlük mü?) adlı kitabında söylediği gibi “Korkulmak sevilmekten daha iyidir” ilkesinin sahibi Niccolo Machiavelli’nin iyi bir öğrencisi olan Şi orta sınıfın bu isteğinden endişe duyuyor.
Oyunun yeni yönü, elektronik ordular ile evrensel anlatıyı kontrol etme yarışı. Ancak ABD’de endişe yüksek. Nitekim Ferid Zekeriya, ABD’nin Çin ile çatışmasında “pahalıya mal olacak bir başarısızlığa” doğru gittiğine dair uyarıda bulunuyor. Kissinger ise şu değerlendirmede bulunuyor:
“Putin’in şeytanlığı bir politika değil, aksine politikanın olmayışının bir bahanesi. Putin stratejik hegemonya peşindeyse Batı ile Rusya arasında iş birliği olması imkansız.”
Karışıklık oldukça etkileyici: ABD Rusya’ya yaptırım uygulamaya devam ediyor ve Biden ile Putin arasında bir zirve çağrısı olmasına rağmen ABD Başkanı, Rusya liderini “katil” olarak nitelendiriyor. Diğer yandan Çin ile ticari savaş devam ederken iklim konusunda iş birliği yapılıyor.
Herkes bir ileri bir geri gitmeye mahkum...



CNN arşivden çıkardı: Epstein Trump’ın düğününe katılmış

Sansürsüz Epstein belgelerinin yayımlanması için Trump üzerindeki baskı artıyor (Reuters)
Sansürsüz Epstein belgelerinin yayımlanması için Trump üzerindeki baskı artıyor (Reuters)
TT

CNN arşivden çıkardı: Epstein Trump’ın düğününe katılmış

Sansürsüz Epstein belgelerinin yayımlanması için Trump üzerindeki baskı artıyor (Reuters)
Sansürsüz Epstein belgelerinin yayımlanması için Trump üzerindeki baskı artıyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’la Jeffrey Epstein arasındaki ilişkinin geçmişine dair yeni fotoğraf ve videolar ortaya çıktı.

CNN’in özel haberinde paylaşılan belgelerde Epstein’in, 1993’te Trump’la Marla Maples’ın düğününe katıldığı görülüyor. Epstein’in, New York’taki Plaza Otel’de düzenlenen düğüne katıldığı bugüne kadar bilinmiyordu.

Buna ek olarak, 1999’da New York'ta düzenlenen Victoria's Secret moda etkinliğinde çekilen görüntülerde Trump ve Epstein'ın defile öncesinde birlikte güldükleri ve sohbet ettikleri görülüyor.

Ayrıca Trump ve Epstein’in, 1997’de yine New York’ta düzenlenen bir partide birlikte görüldükleri ifade ediliyor.

Haberde, Trump-Epstein’in ilişkisinin 1980’lere kadar uzandığına dikkat çekiliyor. İkili, Palm Beach ve New York’taki birçok sosyal etkinlikte birlikte görüntülenmişti. Ayrıca Trump’ın Palm Beach ve New York arasında Epstein’in özel jetlerini kullanarak en az 7 kez seyahat ettiği aktarılıyor.

ABD Başkanı’nın, 2002’de New York Magazine’e verdiği röportajda Epstein için şu ifadeleri kullandığı da anımsatılıyor:

Harika biri. Güzel kadınları seviyor, hatta bazıları biraz genç.

Cumhuriyetçi lider, CNN’in düğün fotoğraflarına ilişkin yorum talebine “Şaka yapıyor olmalısınız. Sahte habercilik yapıyorsunuz” diye yanıt verdiği aktarılıyor.

Beyaz Saray İletişim Direktörü Steven Cheung da gazeteye gönderdiği yazılı açıklamada, “Bu görüntüler kalabalık etkinliklerden alınan karelerden ibaret. Bağlamından koparılıyor” ifadelerini kullandı.

Epstein olayı

18 yaş altındaki onlarca kız çocuğuna yönelik cinsel istismar ve fuhuş ağı kurma suçlamasıyla yargılanan Jeffrey Epstein, tutuklandıktan sonra nakledildiği New York Manhattan Metropolitan Merkez Hapishanesi'ndeki hücresinde 10 Ağustos 2019'da ölü bulunmuştu.

Epstein'in kız arkadaşı Ghislaine Maxwell de kızların fuhuş ağına katılmasını sağladığı gerekçesiyle Haziran 2022'de 20 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Ancak ABD Adalet Bakanlığı'yla FBI'ın, çok konuşulan "müşteri listesi"ne dair herhangi bir kanıt olmadığına karar vermesi ateşi daha da harladı. 

Trump'ın eski danışmanı Elon Musk ve önde gelen MAGA (Make Amerika Great Again/Amerika'yı Yeniden Harika Yap) ideologları, ABD Başkanı ve ekibini önemli bilgileri gizlemeye çalışmakla suçluyor. 

ABD Başkanı, Epstein’e 50. doğum günü için müstehcen mektuplar gönderdiğine dair iddiaları gündeme getiren Wall Street Journal ve gazetenin sahibi Rupert Murdoch’a 10 milyar dolarlık tazminat davası da açmıştı.

Independent Türkçe, CNN, Reuters