Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: Suudi Arabistan ile ilişkileri düzeltmek için olumlu yollar arayacağız

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: Suudi Arabistan ile ilişkileri düzeltmek için olumlu yollar arayacağız
TT

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: Suudi Arabistan ile ilişkileri düzeltmek için olumlu yollar arayacağız

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: Suudi Arabistan ile ilişkileri düzeltmek için olumlu yollar arayacağız

Türkiye, Suudi Arabistan’a yeni olumlu mesajlar göndererek, iki ülke arasındaki ilişkileri iyileştirme yönünde isteğini ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Reuters’a yaptığı açıklamada, Türkiye’nin, Suudi Arabistan vatandaşı Cemal Kaşıkçı’nın 2018’de İstanbul’da öldürülmesinin ardından gerginleşen ilişkileri iyileştirmek istediğini söyledi.
Kalın, “Suudi Arabistan ile de daha olumlu bir gündemle ilişkiyi düzeltmenin yollarını arayacağız” diyerek, Suudi Arabistan’ın Türk ürünlerine uyguladığı boykotun kaldırılmasını umduğunu dile getirdi.
Olayla ilgili olarak, geçtiğimiz yıl Suudi iş insanları tarafından Türk mallarına yönelik gayri resmi boykot, ticaretin değerinin yüzde 98 oranında azalmasına neden oldu.
Kalın, Kaşıkçı’yı öldürmekle suçlanan 8 kişiye Suudi Arabistan’da verilen 7 ila 10 yıl arasında verilen hapis cezalarına atıfta bulunarak, “Kaşıkçı ile ilgili davalar görüldü, bir karar alındı ve bu karara saygı duyuyoruz” dedi.
Türkiye’nin Suudi Arabistan’a yönelik bu olumlu adımı, Ankara’yı Arap dünyasında büyük ölçüde izole eden anlaşmazlıkların üstesinden gelmek amacıyla Körfez ülkeleri ve Mısır ile ilişkilerini yeniden inşa etmek için geçtiğimiz günlerde aldığı karar çerçevesinde geldi.
Kalın, Mısır ile ilişkilere de değinerek, “Sahadaki gerçekler göz önüne alındığında, Mısır ile ilişkileri normalleştirmenin hem ülkelerin hem de bölgenin çıkarına olduğunu düşünüyorum” diyerek, bölgesel güçler arasında yapılan yeni iş birliklerinin Libya’daki savaşı sona erdirme çabalarına katkı sağlayacağını vurguladı.

 


Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
TT

Filistin Eylem Hareketi’nin İngiliz hükümetinin yasaklama kararını askıya alma talebi reddedildi

Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)
Londra'daki Yüksek Mahkeme önünde Filistin Eylem Hareketi'nin düzenlediği gösteri (EPA)

Filistinlileri destekleyen “Filistin Eylem” hareketinin kurucularından biri olan Hader, dün, hareketin terörle mücadele yasaları uyarınca yasaklanmasına ilişkin İngiliz hükümetinin kararını, hareketin yaptığı yasal itirazın incelenmesine kadar askıya alma girişiminde başarısız oldu.

2020 yılında hareketin kuruluşuna katılan Huda Amuri, Londra Yüksek Mahkemesi'nden, hareketin terör örgütü olarak yasaklanmasının, bu ayın sonlarında yasaklamanın yasadışı olduğu iddiasıyla yapılacak duruşma öncesinde askıya alınmasını talep etti. 

İngiliz milletvekilleri, hareketin üyelerinin Kraliyet Hava Kuvvetleri üssüne girerek iki uçağa zarar vermesini protesto etmek için hareketin yasaklanmasına karar verdi.

Doğrudan hareketler

Yasak, Filistin Eylem Hareketi'ne üyeliği, en fazla 14 yıl hapis cezası ile cezalandırılacak bir suç haline getirecek.  Şarku’l Avsat’ın Reuters’ten aktardığına göre, İngiliz yasası uyarınca yasaklanan gruplar arasında DEAŞ ve El Kaide örgütleri de bulunuyor.

Filistin Eylem Hareketi, İngiltere'de İsrail ile bağlantılı şirketleri doğrudan eylemlerle hedef almaktadır. Bu eylemler genellikle şirketlerin binalarının önlerine kırmızı boya dökülmesi, girişlerinin kapatılması veya ekipmanların tahrip edilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Hareket, İngiliz hükümetini İsrail'in Gazze'ye yönelik sürekli bombardımanını savaş suçu olarak nitelendirerek, bu suçlara iştirak etmekle suçlamakta.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Filistin Hamas örgütünün İsrail'e düzenlediği saldırının ardından başlayan Gazze savaşında ihlallerde bulunduğunu defalarca reddetti.

Amuri'nin avukatı Rıza Hüseyin davanın, İngiltere'nin doğrudan eylemler gerçekleştiren bir hareketi yasaklamaya çalıştığı ilk vaka olduğunu belirterek, bunu “düşüncesiz, ayrımcı ve otoriter bir yasal yetkinin kötüye kullanımı” olarak nitelendirdi.

Hükümetin kararını eleştirenler, aralarında BM uzmanları ve sivil özgürlükler savunucuları da olmak üzere, mülke zarar vermenin terör düzeyine ulaşmadığını söylüyor.

Savunma şirketlerinin hedef alınması

Hareket özellikle İsrail'in Elbit Savunma Sistemleri şirketine odaklandı. İngiliz hükümeti, hareketi yasaklama kararını alırken, geçen yıl şirketin bir binasına yapılan baskını gerekçe gösterdi.

Hareketin yasaklanması kararı, dört üyesinin İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait “Brize Norton” hava üssünde askeri uçaklara kırmızı boya püskürtülmesi olayının ardından geldi.

Hüseyin, bu olayın aktivistlerin bir hükümet veya askeri tesisi hedef aldığı tek olay olduğunu ve önceki tüm olayların özel şirketlere yönelik olduğunu belirterek, hareketin terör örgütü olarak sınıflandırılmasına itiraz etti.

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper bu hafta yaptığı açıklamada, meşru protestolarda şiddet ve suç teşkil eden eylemlere yer olmadığını ve Filistin Eylem Hareketi'nin faaliyetlerinin yasaklanmış örgüt olarak sınıflandırılması için gerekli eşiği aştığını söyledi.

Yargıç Martin Chamberlain, Amuri'nin açtığı davayı reddetti, bu da “Filistin Eylem” hareketinin yasağının gece yarısı yürürlüğe gireceği anlamına geliyor.

Hüseyin, pazartesi günü temyiz süreci tamamlanana kadar geçici bir erteleme talebinde bulundu, ancak Chamberlain, "Bu gece Temyiz Mahkemesi'ne gitmek zorunda kalacaksınız." diyerek bu talebi reddetti.

Amuri yaptığı açıklamada, “Hükümetin yarattığı bu korkunç kabusu önlemek için acil temyiz başvurusunda bulunacağız” ifadelerini kullandı.