Ürdün, sınır kapılarını yeniden açtı

Ürdün, koronavirüs salgını nedeniyle kapattığı sınır kapılarını yaklaşık 9 ay sonra tekrar açtı.

Al-Omari sınır kapısı
Al-Omari sınır kapısı
TT

Ürdün, sınır kapılarını yeniden açtı

Al-Omari sınır kapısı
Al-Omari sınır kapısı

Ürdün İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, ülkesinde dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Kovid-19) salgınının yayılımını önlemek amacıyla 9 ay boyunca kapalı tuttuğu sınır kapılarını Suudi Arabistan ve Suriye’ye yeniden açmaya karar verdiğini duyurdu.
Ürdün haber ajansı PETRA'da yayımlanan açıklamada, Bakanlık Pazartesi günü itibariyle, gerekli sağlık koşullarına uyan, Suudi Arabistan ve Ürdün arasındaki Al-Omari sınır kapısından günlük 200 yolcu, Suriye ile Ürdün arasındaki iki kapıdan biri olan Cabir-Nasib sınır kapısından ise günlük 150 yolcunun geçişine izin verildiğini açıkladı.
Bakanlık, bu iki sınır kapısından Ürdün'e girmek isteyenleri devlete ait elektronik bir platform olan “Vasit Jordan” ve “GateWay to Jordan” üzerinden kaydolmaları ve giriş onayı almak için varışlarından 5 gün önce bir koronavirüs PCR testi yaptırmaları gerektiğini duyurdu. Ülkeye gelen ziyaretçilerin giriş sırasında ayrıca yeni kontrollere tabi tutulacağını, koronavirüs belirtisine rastlanıldığında 14 gün karantinaya alınacağını da sözlerine ekledi.
Ürdünlü yetkililer, sınırda bulunan görevliler arasında koronavirüs tespit ettikten sonra, Ağustos’ta kapılarını kapatmıştı. Bir yıldan fazla süren kapanmanın ardından geçen ay Mısır’la arasındaki Akabe-Nuweiba sınır kapısını yeniden açtı.
Ürdün, Kovid-19 salgını nedeniyle kapatılmasından yaklaşık yedi ay sonra Suudi Arabistan, İsrail ve işgal altındaki Batı Şeria ile üç sınır kapısını 29 Ekim'de yeniden açtı. Söz konusu 3 sınır kapısı, Al-Mudawara, Kral Hüseyin Köprüsü ve Şeyh Hüseyin Köprüsü kara sınırı geçitleridir. Ürdün, yasakların olmadığı dönemde Al-Mudawara ve Şeyh Hüseyin Köprüsü kara sınırından 100 yolcu, batıda bulunan Kral Hüseyin Köprüsü’nden ise 150 yolcunun geçişine izin verildiğini açıkladı.
Salgının patlak vermesinden bu yana, ülkede son birkaç haftadır vaka sayılarında azalma görülüyor. Bakanlık tarafından paylaşılan verilere göre ülkede bin 272 kişinin koronavirüs testi pozitif çıktı ve 28 kişi de hayatını kaybetti. Bakanlık, son verilerle birlikte ülkede tespit edilen toplam vakanın 714 binden fazla olduğunu ve hayatını kaybedenlerin sayısının ise 8 bin 925’e ulaştığını bildirdi. Ürdün’de Pazar günü 3 kişide Hindistan varyantına rastlandı.



Ürdün'den Bennett'in Kudüs ve Mescid-i Aksa'yla ilgili açıklamasına tepki

İsrail Başbakanı Naftali Bennett (AA)
İsrail Başbakanı Naftali Bennett (AA)
TT

Ürdün'den Bennett'in Kudüs ve Mescid-i Aksa'yla ilgili açıklamasına tepki

İsrail Başbakanı Naftali Bennett (AA)
İsrail Başbakanı Naftali Bennett (AA)

Ürdün Parlamentosu Filistin Komisyonu Başkanı Muhammed ez-Zahravi, "İsrail, kutsal kentte hiçbir kanuni, tarihi ve dini meşruiyete sahip değildir." dedi.
Komisyon Başkanı Muhammed ez-Zahravi tarafından okunan yazılı açıklamada, İsrail Başbakanı Naftali Bennett'in "Kudüs ve Mescid-i Aksa'yla ilgili tüm kararların İsrail tarafından alınacağına" ilişkin açıklamasına tepki gösterdi.
Zahravi, bu türden açıklamaların tüm bölgede dini savaşlar çıkarmak için ateşlendiğine dikkati çekerek, Bennett'e iki milyar Müslüman'ın sabrını denemeyi bırakması çağrısı yaptı. Zahravi, açıklamaları, "Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın dini ve tarihi realitisine karşı yapılmış bir darbedir" şeklinde değerlendirdi.
- İsrail Kudüs konusunda hiçbir hukuki ve tarihi meşruiyete sahip değil
Zahravi, İsrail'in bir sömürü işgal gücü olarak terör uyguladığını ve silahsız Filistin halkına karşı suç işlediğini ifade ederek, "İsrail, kutsal kentte hiçbir kanuni, tarihi ve dini meşruiyete sahip değildir." dedi.

- 144 dönüm alanlık Mescid-i Aksa yalnızca Müslümanlara aittir
Zahravi, Mescid-i Aksa'nın Ürdün Haşimi Krallığı vesayetinde olduğunu, ülkesinin buranın zamansal ve mekansal olarak bölünmesine kati olarak karşı çıktığını vurgulayarak, "144 dönümlük alana sahip Mescid-i Aksa yalnızca Müslümanların hakkıdır." dedi.
Dolaylı ya da direkt yürütülen tüm baskılara karşı koyduklarını dile getiren Zahravi, sözlerini "Kudüs, Filistin'in ebedi başkenti olarak kalacaktır." ifadesiyle sonlandırdı.
İsrail Başbakanlık ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Başbakan Naftali Bennett, dün "Kudüs ve Mescid-i Aksa'yla ilgili tüm kararların dış etkenlere bakılmaksızın şehrin hakimi olan İsrail tarafından alınacağını" belirtmişti.

- Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor
Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor ancak Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor.
Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini belirtiyor.