Çin’in nüfusu 1,41 milyara yükseldi

Çin’deki doğum oranı, hükümetin tek çocuk politikasını yumuşatmasına rağmen 2017’den beri sürekli olarak düşüyor (AP)
Çin’deki doğum oranı, hükümetin tek çocuk politikasını yumuşatmasına rağmen 2017’den beri sürekli olarak düşüyor (AP)
TT

Çin’in nüfusu 1,41 milyara yükseldi

Çin’deki doğum oranı, hükümetin tek çocuk politikasını yumuşatmasına rağmen 2017’den beri sürekli olarak düşüyor (AP)
Çin’deki doğum oranı, hükümetin tek çocuk politikasını yumuşatmasına rağmen 2017’den beri sürekli olarak düşüyor (AP)

Çin, her 10 yılda bir yapılan sayım sonuçlarına göre, nüfusunun geçen yaz 1.41 milyara çıktığını açıkladı.
Ulusal İstatistik Bürosu, Çin nüfusunun 2010 yılında yapılan son nüfus sayımına göre 72 milyon arttığını ve on yılda yüzde 5,38’lik bir nüfus artışı kaydettiğini bildirdi.
Çin şimdiye kadar, nüfus artış eğrisinin 2027’de zirveye ulaşacağını, Hindistan’ı geçip dünyanın en kalabalık ülkesi haline geleceğini ve Çin nüfusunun 2050’de azalmaya başlayarak 1,32 milyara ulaşacağını beklemişti.
Ancak son sayımda görülen nüfustaki yüzde 5.38’lik bu artış, modern nüfus sayımına geçildiği 1953’ten bu yana en düşük oran.
10 yıllık nüfus sayımı, ülke çapında evden eve dolaşan 7 milyon gönüllünün yardımıyla geçen Aralık ayında sona erdi. Bu nedenle, sonuçlar tahminlere dayanan yıllık demografik araştırmalardan daha güvenilir olarak görülüyor.
Hükümetin geçen yıl tek çocuk politikasını gevşetmesine ve ailelerin iki çocuk sahibi olmasına izin vermesine rağmen doğum oranı 2017’den beri sürekli olarak düşüyor.
Doğum oranı, 2019’da binde 10.48’e geriledi ve bu, 1949’da Komünist Çin’in kurulmasından bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Doğum oranındaki düşüş, evlilik sayısındaki azalma, çocukların maliyeti ve kariyer yollarını tercih ettikleri için kadınların doğurganlıkta gecikmeleri gibi çeşitli faktörlere dayanıyor.



Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
TT

Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)

İsrail'de 7 Ekim 2023'te Hamas'ın düzenlediği saldırıya ilişkin komplo teorileri tehlikeli bir boyuta ulaştı. İktidardaki Likud partisinden Knesset üyesi Tali Gottlieb, saldırı sırasında güvenlik güçlerinin (ordu, istihbarat ve polis) başındaki kişileri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu devirmek için komplo kurmakla suçladı ve tutuklanıp idam edilmelerini istedi.

Netanyahu'nun yakın çevresinden biri olarak bilinen Gottlieb, güvenlik teşkilatlarının başkanlarının Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırı planından haberdar olduğunu ve bu saldırıyı önleyebilecekleri halde önlemediklerini belirtti.

Güvenlik şeflerinin bunu "ülkeyi Netanyahu'ya karşı öfkeyle doldurmak ve bunun sonucunda halkın sokaklara çıkıp onu devirene kadar yürümesini sağlamak" için yaptıkları suçlamasını sürdürdü. Bu nedenle, "vatana ihanet" suçlamasıyla tutuklanmalarını ve idam edilmelerini talep etti.

Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre Gottlieb, Genel İstihbarat Servisi (Şin Bet) başkanı Ronen Bar'ın "kronik ve son derece tehlikeli bir komplocu" ve "Korkutucu yalanlar yaymada usta" olduğunu söyledi.

Savaşın ikinci günü, yukarıda bahsi geçen 8 Ekim'de Netanyahu'ya "bu kurumların tüm liderlerini görevden alması gerektiğini" söylediğini açıkladı; "Herhangi bir başkan: Genelkurmay, Mossad, Şin Bet ve Ulusal Güvenlik. İhanet ettiler” ifadelerini kullandı.

Gazetecinin “Sence hainlerin cezası nedir?” sorusuna, “ölüm cezası” diye cevap verdi.

Milletvekili, suçlamalarıyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulmasını reddetti, çünkü “bu askeri liderler yargıçlar üzerinde çok büyük bir nüfuza sahip ve kimse onlara suçlama yöneltmeye cesaret edemez” iddiasında bulundu.

Ona göre “tek çözüm”, “hükümet kararıyla onları görevlerinden uzaklaştırmak. Hükümet herkesten üstündür.”

Komplo teorileri İsrail'de, özellikle de iktidardaki sağ kesim arasında yaygın.

Bazı sağcı destekçiler, “İsrail istihbarat ve ordu mensupları Gazze'de karıncaların bile hareketini biliyorlar, (Hamas'ın) neredeyse alenen planladığı saldırıdan haberi olmamaları mantıklı değil” diyorlar.

Bu kişiler, “gözetleme görevlileri uyarıda bulunmuş ve tatbikatlarla ilgili fotoğraf ve bilgiler sunmuş” olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, “7 Ekim'deki saldırıya şaşırmış olmaları mantıklı değil. Ancak haberleri gizlediler ve (Hamas'ı) serbest bıraktılar” iddiasını dile getiriyorlar.

Bu teoriyi savunanlar arasında Netanyahu'nun en büyük oğlu Yair ve Netanyahu'nun hizmetinde çalışan internet ordusu da bulunuyor.