Viyana’da düzenlenen müzakerelerde İran ile imzalanan nükleer anlaşmaya dönülmesine yönelik iyimserlik azalmış durumda. Zira toplantılarda dördüncü turun başlamasının beş gün ardından, önümüzdeki birkaç gün içinde bir anlaşmaya varma şansı neredeyse yok gibi görünüyor. ABD’liler ile İranlılar arasındaki dolaylı müzakerelere arabuluculuk eden isimler, Tahran ile Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) arasında imzalanan ve denetimlerin devamına izin veren teknik anlaşmanın sona ereceği 21 Mayıs öncesinde sonuç almayı hedeflemişti.
Müzakerelere katılan Avrupalı kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, söz konusu tarihe kadar bir anlaşmaya varma şansının yarıya düştüğünü aktardılar. Ayrıca ABD’liler ve İranlılar arasındaki birçok noktanın dikkate alınıp çözülmesi gerektiğini de sözlerine eklediler.
İran Dini Rehberi Ali Hamaney’in ofisine yakınlığı ile bilinen, İngilizce yayın yapan Press TV, Viyana'daki müzakerelerin ABD'nin 500 kişi ve kuruluşu yaptırımlar listesinden çıkarmayı reddetmesi nedeniyle ‘çıkmaza’ ulaştığı yönünde bazı bilgileri nakletmişti. Ancak kaynağını açıklamamıştı. Söz konusu yaptırımların İran'ın nükleer anlaşmaya geri dönüşten yararlanmasına veya uluslararası ticari ilişkiler kurmasına izin vermediğini aktarmıştı.
Müzakerelerin devamını sağlama yönünde ‘siyasi bir karara’ ihtiyaç olduğunu ve bu yönde zorluklar bulunduğunu belirten Avrupalı kaynaklar, bu sorunların hangi taraftan kaynaklandığını ise açıklamadı. Ancak bu sıkıntıların ABD’nin uyguladığı yaptırımlar veya İran'ın taahhütleriyle sınırlı olmadığını, her iki tarafın da ilk adımı karşı taraftan beklediği bir zamanda sağlanacak koordinasyona bağlı olduğunu kaydettiler. Nitekim kaynaklar üçüncü turda kurulan, söz konusu adımların pratikte atılması üstünde duran üçüncü komitenin ‘pek bir başarı kaydedemediğini’, bu yönde halen yapılması gereken birçok işin olduğunu ifade ettiler.
Dün de söz konusu komitenin ABD yaptırımları ve İran'ın taahhütleri üzerinde duran diğer iki komiteye kıyasla daha az toplantı yaptığı anlaşılıyor.
Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü birçok engel olduğu yönünde öncekilere benzer açıklamalarda bulundu. Dördüncü turda ‘başlangıçta bazı ilerlemelerin kaydedildiğini ancak bazı ana noktalarda halen ciddi anlaşmazlıkların olduğunu’ söyleyen Bakanlık Sözcüsü, ‘belirli tarihlere kadar atılması gereken oldukça fazla adım’ olduğunu vurguladı. Aynı zamanda İran'ın 2015 tarihli nükleer anlaşma kapsamında öngörülen tüm ‘doğrulama ve izleme önlemlerini’ uygulamaya geçirmesinin ve tam geri olarak geri dönmesinin aciliyetine ve önemine işaret etti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price ise pazartesi akşamı yaptığı açıklamada, dördüncü turda ‘herhangi bir ilerleme kaydedilip kaydedilmediğine ilişkin bilgi vermemiş, günlük müzakerelere dair ayrıntılara girmeyeceğini söylemişti. Ancak terörizmle ilgili yaptırımlara dair devam eden anlaşmazlıklara atıfta bulunarak nükleer anlaşmaya geri dönüşün ABD yönetiminin İran'ı terörizmdeki rolünden sorumlu tutmayacağı anlamına gelmediğini vurgulamıştı. Price açıklamasında “Bizce İranlılar ile nükleer anlaşmaya dönmek için uzlaşıya duyulan ihtiyaç konusunda ciddi zorluklar ve büyük bir görüş ayrımı mevcut” ifadelerini kullanmıştı. Washington'ın terörizmle ilgili yaptırımları kaldırma konusundaki düşüncelerine dair de şunları söylemişti:
“İki tarafın da anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerine dönmeyi kabul ettiği, İran’ın nükleer silah elde etmesini doğrulayacak şekilde tüm yükümlülüklerine döndüğü bir noktaya gelsek ve nükleer anlaşmayla çelişen tüm yaptırımları kaldırsak dahi İran'ı terörizm, bölgedeki vekillerine verdiği destek ve insan hakları ihlalleri gibi davranışlarından sorumlu tutmaya devam edeceğiz.”
Batı ülkeleri yalnızca söz konusu teknik anlaşma sona ereceği için değil, aynı zamanda İran'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle müzakereleri bu ay içerisinde sonuçlandırmak istiyor. Zira seçimlerin müzakereleri daha karmaşık bir hale getirdiği düşünülüyor. Son tarihe dek siyasi düzeyde bir uzlaşıya varılamadığı takdirde denetimlerin durdurulmasını önleyecek bir plana işaret eden UAEA Başkanı Rafael Grossi de ajansın gerekli teftişlere devam edebilmesi için İranlı meslektaşlarıyla doğrudan iletişime geçeğini söylemişti.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Müzakerelerde nihai aşamaya geçiliyor. Önümüzdeki birkaç hafta, 2015 tarihli nükleer anlaşmanın kurtarılması açısından oldukça önemli olacak” ifadelerini kullanmıştı.
İran Hükümeti Sözcüsü Ali Rebii ise İran’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yaklaşmasıyla, Viyana'da devam eden müzakereler konusunda hükümete yöneltilen baskılara bir son verilmesi çağrısında bulundu. Dünkü haftalık konferansta konuşan Rebii, nükleer müzakere ekibinin ‘müzakere alanında sakinliğe ve psikolojik desteğe ihtiyacı olduğunu’ söyledi. Aynı zamanda “Herkesin sorumlu davranacağını, diplomasi alanında çalışan isimlerden gelen doğru haberlerin halka ulaştırılacağını umuyoruz” ifadelerini kullandı.
Yapılan değerlendirmeler ise Viyana’daki müzakerelere 21 Mayıs tarihinden sonra da devam edileceği yönünde.
Viyana’da nükleer görüşmelerden sonuç alınacağına dair iyimserlik azalıyor
Viyana’da nükleer görüşmelerden sonuç alınacağına dair iyimserlik azalıyor
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة