İran gazeteleri adaylık başvurularının son günündeki seferberliğe dikkat çekti

Kayıtların son günlerinde başvuru yapan cumhurbaşkanı adaylarını aktaran Reformcu ‘Aftab Yazd’ gazetesi
Kayıtların son günlerinde başvuru yapan cumhurbaşkanı adaylarını aktaran Reformcu ‘Aftab Yazd’ gazetesi
TT

İran gazeteleri adaylık başvurularının son günündeki seferberliğe dikkat çekti

Kayıtların son günlerinde başvuru yapan cumhurbaşkanı adaylarını aktaran Reformcu ‘Aftab Yazd’ gazetesi
Kayıtların son günlerinde başvuru yapan cumhurbaşkanı adaylarını aktaran Reformcu ‘Aftab Yazd’ gazetesi

İran’da yayın yapan gazetelerin dünkü manşetlerini Cumhurbaşkanı adaylarının fotoğrafları kapladı.  Başkent Tahran'daki İçişleri Bakanlığı binasında son gün kayıt yaptıran adayların seferberliğine dikkat çekerek fotoğraflarını yayınlayan gazeteler, İran için son derece önemli olan bu seçimler için başvuran adayların hep aynı isimler olduğuna vurgu yapıldı.
Eski cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani’ye yakınlığı ile bilinen ‘Arman Meli’ gazetesi, ‘Tek kanat, Üç şube’ başlığı altında, Baş Yargıç İbrahim Reisi’nin Meclis Eski Başkanı Ali Laricani ve eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile karşı karşıya gelmesini ele aldı. Gazete, kapak sayfasında Laricani ve Reisi’nin, ortalarında Ahmedinejad hükümetinin eski petrol bakanı General Rüstem Kasımî’nin olduğu bir fotoğrafını yayımladı.  Ayrıca gazete, Larincani’nin, Reisi’nin bağımsız adaylığını ve seçimlerdeki diğer adaylarla rekabet edemediğini ifade ettiği ve ekonominin askeriyenin ve yargının yetki alanı içinde olmadığını vurguladığı sözlerini de okuyucularıyla buluşturdu.
Reformcu ‘Aftab Yazd’ gazetesi ise İçişleri Bakanlık binasının içerisinde bulunduğu alana dikkat çekilerek ‘Fatımî Meydanına Akın’ başlığını kullandı. Gazete, başvuru maratonunun son gününde başvurularını yetiştirmek için yarışan 288 kişiden 12’sinin fotoğrafına yer verdi. Ülke için siyasal, sosyal ve idari açıdan son derece önemli olan bu seçimler için başvuran adayların hep aynı isimler olduğuna ve artık yüzlerinin eskidiğine atıf yapan gazete, okuyucularına “Bu başvurular, başvurmuş olmaktan başka ne işe yarayacak?” sorusunu yöneltti.
Reformcu ‘İbtikar’ gazetesi ise adayların, ülkede ekonomik durumun kötüleşmesi ve yaşam kalitesinin azalmasından dolayı muhalif cenaha yöneldiğine dikkat çekerek ‘Muhaliflerin saflarına katılmak için akın ettiler’ başlığını kullandı. Gazete, sürmanşetten paylaştığı haberde ise adayların ekonomik vaatlerine dikkat çekti. “Cumhurbaşkanı adaylarının her seçimde ekonomik atılımlar hakkında tam bir güven ile konuşmaları çok şaşırtıcı” ifadelerini kullanan gazete, cumhurbaşkanının böyle atılımlar yapabilmek için yeterli manevra kabiliyetinin olmadığını, bunun da ülkeye yakışmayan siyasal sistemden kaynaklandığını ve bu sebeple verilen vaatlerin havada kaldığını ve halkın beklentisini yükseltmekten başka bir işe yaramadığını okuyucularına aktardı.
‘İtimad’ gazetesi ise uzun yıllardır Tebriz Milletvekilliği yapan Mesud Bezeşkiyan’ın bir fotoğrafını yayımladı.  Gelecek seçimlerde rakibi olacak 14 kişiye de değinen gazete, 14 reformcu adaydan 9’unun Reform Cephesi tarafından aday gösterildiğini, muhafazakâr 10 adaydan 8’inin de Muhafazakâr Birlik Komitesi tarafından aday gösterildiğini aktardı.
Hükümet sözcülüğü yapan İran resmi gazetesi “Herkes geldi” başlığı altında kayıt sürecinin son gününde başvurusunu tamamlayan önemli isimleri okuyucularına aktardı ve kesin kayıtların tamamlanmasıyla seçim yarışının başladığına dikkat çekti. İran’ın en eski gazetelerinden biri olan ‘İttilâat’ gazetesi ise öne çıkan 24 adayın fotoğrafını okuyucularıyla buluşturdu.
‘Jamejam’ gazetesi de seçimlerde asıl rekabetin Baş Yargıç İbrahim Reisi ile Meclis Eski Başkanı Ali Laricani arasında olacağını ifade etti. Seçim yarışında İran Dini Lideri Danışmanı Said Celili, İran Tv Kurumu Eski Başkanı General İzzetullah Dargami ve General Muhsin Rızai’nin şanslarının daha düşün olduğunu aktardı. Başkan yardımcısı İshak Cihangiri, Tahran Belediye Başkanı Muhsin Haşimi ve Reformcu Milletvekili Mesud Bezeşkiyan’ın Laricani’yi desteklediklerini ifade etti.
Devrim Muhafızları sözcülüğü yapan ‘Civan’ gazetesi ise kapak sayfasında Milletvekili Ali Rıza Zakani ve Celili’nin bir tarafta, Laricani, Rafsancani ve Bezeşkiyan’ın diğer tarafta olduğu bir fotoğraf paylaşarak “Mevcut duruma sebep olanlar ile değişim isteyenlerin yarışı” başlığını kullandı.
‘Cumhur-i İslami’ gazetesi “Topluca seçim sırasına girdiler” başlığı altında son gün başvuran tüm adayları bir potada okuyucularına aktardı. ‘Horasan’ gazetesi ise başvuru kalabalığını bir orduya benzeterek “Mühimmat donanmış savaş topları” başlığını kullandı. ‘Dünyay-ı İktisat’ gazetesi Cumhurbaşkanlığı başvurusu yapan adayların ekonomik vaatlerine yer verirken reformcu ‘Şark’ gazetesi ise “Tüm spekülasyonların sonu” başlığı altında son gün başvuru yapan tüm adayların fotoğraflarını yayımladı.
‘Kayhan’ gazetesi ise bakanlık binasında başvurularını yapan 8 adayın fotoğrafını paylaşırken aralarında İbrahim Reisi’inin açıklamalarına yer verdi. Rafsancani’nin partisinin medya kuruluşu olan ‘Sazendaki’ gazetesi ise şu anki başkan yardımcısı Cihangiri’nin fotoğrafını paylaşarak “Cihangiri’den reformculara çağrı” başlığını kullandı.



Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
TT

Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)

Sudanlı üst düzey istihbarat yetkilisi Ahmed Hasan Muhammed, ülkesinin İran’ın Kızıldeniz kıyısında bir deniz üssü kurma talebini reddettiğini söyledi.

İran’ın bu talebi kabul edilseydi, söz konusu üs, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından birinde deniz trafiğini izlemesine olanak tanıyacaktı.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığına göre Muhammed konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi;

“İran, Sudan ordusuna isyancılara karşı mücadelede kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları (SİHA) sağladı. Tahran, üssü inşa etme izni karşılığında, Sudan’a helikopter taşıyan bir savaş gemisi de dahil olmak üzere gelişmiş silahlar teklif etti. İranlılar üssü istihbarat toplamak için kullanmak istediklerini söyledi. Oraya savaş gemileri de yerleştirmek istediler. Ancak Hartum, İran’ın bu teklifini reddetti.”

Muhammed gazeteye yaptığı açıklamada, “Sudan İran’dan SİHA satın aldı. Çünkü insan kaybını azaltmak ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermek için daha isabetli silahlara ihtiyacımız vardı” diye ekledi.

Kızıldeniz’deki bir deniz üssü, Yemen’deki Husilerin ticari gemilere saldırı başlatmasına yardımcı olurken, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından biri üzerindeki hakimiyetini artırmasına olanak tanıyabilir.

İran destekli Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Gazze’de savaşan İsrail ve müttefiklerini cezalandırma amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

sddeb
Yemen televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntüde, Husi saldırısından sonra batan bir İngiliz kargo gemisi görülüyor (EPA)

Sudan’ın, devrilen eski Devlet Başkanı Ömer El Beşir döneminde, İran ve Filistin’deki müttefiki Hamas ile yakın ilişkileri vardı.

Beşir'in 2019 darbesiyle devrilmesinin ardından, ülkenin askeri cuntasının başı olan Orgeneral Abdulfettah el Burhan, uluslararası yaptırımları sona erdirmek amacıyla ABD ile yakınlaşma başlattı.

Ayrıca İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için harekete geçti.

İran’ın deniz üssünü inşa etme talebi, bölge ülkelerinin Sudan’da 10 aydır devam eden iç savaştan faydalanarak, Ortadoğu ile Sahra Altı Afrika ülkeleri arasında stratejik bir kavşak noktası olan ülkede yer edinmeye çalıştıklarını gösteriyor.

Burhan liderliğindeki Sudan ordusu, Nisan ortasından bu yana Orgeneral Muhamed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri ile savaşıyor.

Çatışma on binlerce insanın ölümüne, milyonlarca Sudanlının yerinden edilmesine ve dünyanın en kötü insani krizlerinden birine neden oldu.

Çatışmaları takip eden bölge yetkilileri ve analistlere göre, Sudan’ın İran’dan aldığı SİHA’lar, Hızlı Destek Kuvvetleri nedeniyle ordunun uğradığı kayıpların ardından, Burhan’ın bir miktar başarı elde etmesine yardımcı oldu.

Son haftalarda hükümet, Hartum ve Omdurman’daki önemli bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirdi.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, hem Sudan ordusunu, hem de Hızlı Destek Kuvvetleri’ni savaş suçu işlemekle suçladı.

Washington ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Sudan’ın batısındaki Darfur bölgesinde cinayet, tecavüz ve etnik temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı suçlar işlemekle itham etti.

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, Sudan ordusunu, sivillerin yerleşimleri havadan hedef almak ve Sudanlı sivilleri çaresizce ihtiyaç duydukları insani yardımdan mahrum bırakmakla eleştirdi.

BM kuruluşları ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Darfur’da etnik amaçlı saldırılar da dahil olmak üzere zulüm yapmakla suçladı.

Çatışmanın tarafları olan Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri, ABD ve BM’nin suçlamalarını reddetti.

ABD Şubat ayında yaptığı açıklamada, İran’ın Sudan ordusuna silah sevkiyatıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

ABD’nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey, İran’ın Hartum’a yardım ettiğine ilişkin haberlerin ‘son derece rahatsız edici’ olduğunu söyledi.