Salgından kaynaklı endişeler Asya ülkelerine taşındı

Buna karşılık Avrupalılar ve Amerikalılar normale büyük ölçüde döndüler.

Salgından kaynaklı endişeler Asya ülkelerine taşındı
TT

Salgından kaynaklı endişeler Asya ülkelerine taşındı

Salgından kaynaklı endişeler Asya ülkelerine taşındı

Asya ülkeleri, geçen yılın bu dönemlerinde Kovid-19 salgınıyla mücadeledeki başarılarından dolayı övgü yağmuruna tutulmuşlardı. Güney Kore, Tayvan, Vietnam ve Singapur, düşük vakalar ve salgını hızlı bir şekilde kontrol altına alma açısından bir model oluştururken, ekonomileri çöken ve tam kapanma tedbirleri almak zorunda kalan Batı ülkeleri salgını kontrol altına almada zorluk yaşamıştı.
Ancak pandeminin ortaya çıkmasından bir buçuk yıl sonra, Avrupa ülkeleri ve ABD normal yaşama geri dönmeye ve aşı kampanyalarını hızla ilerletmeye başlarken, Asya ülkeleri halen yeterli doz eksikliği, lojistik nedenler veya nüfusun aşı alma konusundaki isteksizliği nedeniyle vatandaşlarını aşılamak için mücadele ediyorlar. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) uzmanları, bu ülkelerdeki yeni virüs mutasyonlarının ortaya çıkmasına yardımcı olan ve bazı ülkelerin ciddi önlemler ve kısıtlamalar getirmesine neden olan yavaş aşılama kampanyalarının etkilerini büyük bir endişe ile takip ediyor. Dikkatler halen her gün vaka sayısında yeni rekorlar kıran Hindistan’daki duruma odaklanmış olsa da, acil durum çemberini üç ek bölgeyi içerecek şekilde genişleten Japonya gibi diğer ülkeler de dikkat çekmeye başladı. Japonya’da geçen yıl ertelenen ve 23 Temmuz’da başlaması planlanan Tokyo Olimpiyat Oyunları’nın iptal edilmesini isteyenlerin sayısı da epey arttı.
Hindistan mutasyonunun ülke genelinde hızla yayıldığı ve sağlık malzemesi eksikliği yaşayan Nepal'de, bu ayın başından bu yana yeni vakaların ve ölümlerin sayısının hızla artması Pekin’in, tırmanma seferlerinin başlatıldığı ana kampta vakaların kaydedilmesinin ardından virüsün topraklarına ulaşmasını engellemek için Everest Dağı'nın Çin tarafına tırmanmayı yasaklamasına neden oldu. WHO, dün yaptığı açıklamada, sağlık sisteminin kapasitesinin yetersiz kalmasının ardından Nepal hükümetinin tıbbi malzeme teminine yardımcı olma ve ciddi vakaları tedavi için diğer ülkelere nakletme talebinde bulunduğunu bildirdi.
Doğu Asya'da ise Tayvanlı yetkililer artan vakalar nedeniyle bir tedbir paketi ve ciddi kısıtlamalar getirdiklerini duyurdular. 24 milyonluk nüfusa sahip ülke salgının ortaya çıkmasından bu yana sadece bin 682 vaka ve 12 ölüm kaydederek örnek ülke olmuştu. Ülkedeki sağlık yetkilileri Pazar günü başkent Taipei'de 386 yeni vaka bildirirken, ülke genelinde üçüncü dereceden olağanüstü hal ilan ettiler. Yetkililer sinemaları, eğlence mekanlarını ve kafeleri kapatmaya ve üniversitelerde eğitimin uzaktan yapılmasına karar verdiler. Taipei’deki halk, dün sabahtan itibaren salgın durumunun kötüleşmesi ve yeni önlemlerin alınması beklentisiyle temel gıda maddeleri satın almak üzere marketlere koştular. Sağlık Bakanı, 14 günlük bir süre içinde günde 100’den fazla vakanın kaydedilmesi durumunda hükümetin tam bir kapatma kararı uygulayacağını duyurdu.

Japonya, olağanüstü hal ilan etti
Japonya’da ise hükümet diğer 6 eyaletin ardından Okayama, Hiroşima ve Hokkaido eyaletlerinde de bu ayın sonuna kadar olağanüstü hal ilan etti. Ülkede geçen Cumartesi yeni vakalar 7 bini aşarken, toplam vaka sayı 665 bine ulaştı.
Japon hükümetinin açıkladığı tedbirler arasında akşam saat 8’de lokantaların kapatılması, vatandaşların evlerinde kalmaları, uzaktan çalışmaları ve zorunluluk halleri dışında dışarı çıkmamaları çağrıları yer alıyor. Ancak Japonya anayasası bu önlemlerin uygulanmasını zorunlu kılma konusunda hükümete izin vermiyor. Yeni önlemleri açıklayan Japonya Başbakanı Suga Yoşihide, hükümetin olağanüstü halin uzatılıp uzatılmayacağına karar vermek için bu ayın sonunda durumu tekrar değerlendireceğini bildirdi.
Son verilere göre Japonya, henüz toplam nüfusun yüzde 3'ünü aşmadığı için Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ülkeleri arasında  aşılama kampanyasının hızı açısından en yavaş olanı. Bunun nedeni ise hükümetin satın alma sözleşmesini imzalamadaki gecikmesi nedeniyle aşı dozlarının bulunamaması ve sağlık yetkililerinin şimdiye kadar yalnızca Pfizer aşısının kullanımını onaylamış olması olarak biliniyor. Tüm bu faktörler, son anketlere göre Japonlar arasında Tokyo Olimpiyat Oyunları’nın düzenlenmesini protesto edenlerin oranının yüzde 60'ı aşan bir artışına neden oldu. Olimpiyat ateşinin Japonya'ya gelip Tokyo'ya doğru yola çıkmasından günler sonra, başkentteki Doktorlar Sendikası Olimpiyat Oyunları’nın ertelenmesi çağrısında bulunurken, hükümetin salgını yönetmek için kurduğu uzman ekibin başında bulunan Shigeru Omi, "Olimpiyat Oyunlarını tartışmanın zamanı geldi” dedi.
2019 sonunda salgının ilk kez ortaya çıktığı yer olan ve üç haftadır herhangi bir yerel vaka kaydetmeyen Çin'de, sağlık yetkilileri dün Liaoning ve Anhui vilayetlerinde 11 yeni vaka bildirdi. Bu da önümüzdeki günlerde yeni vakaların kaydedileceği endişelerini artırdı. Asya kıtasının güneydoğusundaki Tayland, Kamboçya, Endonezya, Malezya, Singapur ve Vietnam gibi ülkeler, son günlerde onlarca Hindistan mutasyonlu yeni vakaların tespit edilmesinin ardından bu türün yayılmasından endişe ediyor. Bu ülkelerin ciddi aşı sıkıntısı ile karşı karşıya olduğu ve aşılamaların toplam nüfusun yüzde 2'sini geçmediği biliniyor.

 


Kuzey Kore, Ukrayna savaşında hayatını kaybeden askerler için anıt inşa ediyor

Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)
Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)
TT

Kuzey Kore, Ukrayna savaşında hayatını kaybeden askerler için anıt inşa ediyor

Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)
Kim Jong Un ve Rusya'nın Kuzey Kore Büyükelçisi anıtın temel atma töreninde (Reuters)

Kuzey Kore, Rus güçleriyle birlikte Ukrayna'ya karşı savaşırken ölen askerleri için bir anıt inşa etmeye başladı. Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, Moskova ile ilişkilerin "tarihi bir zirvede" olduğunu söyledi.

Resmi Kore Merkez Haber Ajansı'na (KCNA) göre Kim ve Rusya'nın Kuzey Kore büyükelçisi, başkent Pyongyang'da "Savaş Başarıları Anıt Müzesi" olarak adlandırılan yapının temel atma törenine katıldı. 

Resim   Kim Jong Un, müzenin inşası için temel atma töreni sırasında Denizaşırı Askeri Harekat Kuvvetleri'nden bir askeri teselli ediyor (AFP)

Törende yaptığı konuşmada Kim, anıtın "gerçek vatanseverlerin anısına adanmış kutsal bir yer" olduğunu söyledi.

Uluslararası alanda izole edilmiş Kuzey Kore, Kremlin'in Ukrayna güçlerini Batı Rusya'dan çıkarmasına yardımcı olmak için binlerce asker ve silah gönderdi.

Güney Kore tahminlerine göre, çatışmada en az 600 Kuzey Kore askeri öldü, binlercesi de yaralandı.

Şarku’l Avsat’ın KCNA’dan aktardığına göre Kim, askerlerinin bir yıldır Rusya'nın Kursk bölgesinde bulunduğunu belirtti ve Rusya'nın "kesin bir zafer" elde etmesine yardımcı oldukları için onlara övgüde bulundu.

Kim, "Hiçbir saldırganlığa tahammül etmeyen, saldırganları ezen sarsılmaz ruhlarıyla kahramanlarımız, neo-Nazileri ve kötü işgalcileri ezdi" ifadelerini kullandı.

Kuzey Kore ve Rusya arasındaki ilişkilerin "tarihi bir zirveye ulaştığını" vurguladı.

Kim, müzede Rusya'da savaşan Kuzey Koreli askerlere adanmış heykellerin yanı sıra savaşları tasvir eden fotoğraf ve sanat eserlerinin de yer alacağını belirtti.

KCNA’nın haberine göre dün gerçekleşen törende, Moskova'nın Kuzey Kore Büyükelçisi Alexander Matsegora ve şehit düşen askerlerin aileleri ile diğer yetkililer hazır bulundu.

Rusya ve Kuzey Kore geçtiğimiz yıl, herhangi birine saldırı olması durumunda her iki tarafın da "askeri ve diğer yardımları" sağlamasını zorunlu kılan stratejik bir ortaklık anlaşması imzaladı.

Moskova'da, Pyongyang ile ilişkileri kutlayan bir sanat sergisinde, Kuzey Koreli askerlerin Rus yoldaşlarıyla birlikte "düşman Batı"ya karşı direnişini tasvir eden eserler yer aldı.


Beyaz Saray: Trump, Asya turu kapsamında Güney Kore'de Şi ile görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)
TT

Beyaz Saray: Trump, Asya turu kapsamında Güney Kore'de Şi ile görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, 2019 yılında Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G20 toplantıları sırasında bir araya geldi (Arşiv-Reuters)

Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump'ın Asya turu kapsamında gelecek hafta Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile görüşeceğini bildirdi.

ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Japonya'da bir araya geldi (Arşiv-AP)

Beyaz Saray Sözcüsü Caroline Leavitt, gazetecilere yaptığı açıklamada, Trump'ın bu gece geç saatlerde Malezya'ya gideceğini ve ayrıca gelecek perşembe günü Güney Kore'yi ziyaret ederek Şi ile görüşeceğini söyledi.


ABD'nin tepkisi Batı Şeria'nın ilhak planını bozdu

İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)
İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)
TT

ABD'nin tepkisi Batı Şeria'nın ilhak planını bozdu

İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)
İsrailli yerleşimciler ve askerler, dün Batı Şeria'nın el Halil kenti yakınlarındaki Sa'ir köyünde Filistinli çiftçilerin zeytin toplamasını engelledi (AFP)

İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria üzerinde sözde "İsrail egemenliği" kurma ve bölgeyi ilhak etme planına yönelik Amerikan tepkileri şaşkınlık yarattı. Knesset'in ilhak sürecini başlatmak için iki yasa tasarısını ön okumalarda onaylamasının ardından, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hemen muhalefeti suçladı.

Netanyahu, aşırılık yanlılarını kızdırmamak için ilhaka karşı çıkmadığını ifade etti, ancak muhalefetin ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance'in İsrail ziyareti sırasında kasıtlı olarak "siyasi provokasyonlar yaparak anlaşmazlık çıkarmaya" çalıştığını söyledi. Likud partisinin desteği olmadan yasa tasarısının geçmesinin pek olası olmadığını ifade etti.

ABD'nin tepkisi, uluslararası toplumun öfkeli tepkileri arasında geldi. Trump, dün Time dergisinde yayınlanan ve bu ayın 15'inde verdiği bir röportajda, İsrail'in Batı Şeria'yı ilhak etmesine izin vermeyeceğini belirtti. "Bu ilhak gerçekleşirse, İsrail ABD'nin tüm desteğini kaybedecek" ifadesini kullandı.

Suudi Arabistan ve 16 Arap, İslam ülkesi ve kuruluşu, İsrail Knesset'inin iki yasa tasarısını onaylamasını en sert şekilde kınayarak, İsrail'i tehlikeli gerilimi durdurmaya ve Filistin halkının 4 Haziran 1967'deki bağımsız ve egemen bir devlet kurma meşru haklarını yerine getirmeye çağırdı.