WHO, Gazze için 7 milyon dolarlık müdahale planını açıkladı

Doğu Akdeniz’deki koronavirüs gelişmeleri hakkında düzenlenen toplantı
Doğu Akdeniz’deki koronavirüs gelişmeleri hakkında düzenlenen toplantı
TT

WHO, Gazze için 7 milyon dolarlık müdahale planını açıkladı

Doğu Akdeniz’deki koronavirüs gelişmeleri hakkında düzenlenen toplantı
Doğu Akdeniz’deki koronavirüs gelişmeleri hakkında düzenlenen toplantı

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), önümüzdeki 6 ay içinde Gazze’ye uygulanacak 7 milyon dolarlık bir müdahale planı açıkladı.
WHO’nun Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki ofisine başkanlık eden Rick Pepperkorn, Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Dr. Ahmed el-Manzari, Doğu Akdeniz Acil Durum Direktörü Richard Brennan ve Bulaşıcı Hastalıklar Direktörü Ivan Hooten dün video konferans aracılığıyla bir basın toplantısı düzenledi.
Rick Pepperkorn, gerekli olan 7 milyon doların sağlık tesislerindeki hizmetlerin eski haline getirilmesi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ile mücadele, yaralıların tedavisi ve psikolojik tedavi hizmetlerinin sağlanması için kullanılacağını bildirdi.
Pepperkorn, şimdiye kadar Gazze ve Batı Şeria’da meydana gelen saldırıların yol açtığı hasara değinerek, 24 sağlık tesisi ve 50 eğitim tesisinin yıkıldığını söyledi. Ayrıca bölgede yerinden edilen 75 bin kişinin Gazze’deki Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı’na (UNRWA) ait 58 okula sığındığı belirtti.
WHO’nun Gazze Şeridi’nde son zamanlarda temel ilaç ve tıbbi malzeme sağlamak için 240 bin dolar ile desteklenen 10 kampı olduğunu dile getiren Pepperkorn, “Ayrıca Kovid-19 ile mücadelede kullanılacak olanlar da dahil olmak üzere tıbbi malzeme sağlamaya hazır bir yardım konvoyu var, ancak giriş izni bekliyor” dedi.
Refah Sınır Kapısı haricinde artık Gazze’ye girme fırsatı olmadığını söyleyen WHO yetkilisi, Mısırlı yetkililerle yardım gönderimi konusunda koordinasyon yapıldığına dikkati çekti.
Dr. Ahmed el-Manzari ise, “Örgüt, çok sayıda can kaybından duyduğu derin endişeyi dile getiriyor. 19 Mayıs itibarıyla işgal altındaki Filistin topraklarında 67’si çocuk 245 kişi öldü ve 6 bin 700 kişi yaralandı” diye konuştu.
Dr. Manzari, “Gazze Şeridi’nde yaralıların durumunun ciddiyeti, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı mücadele ederken, temel ilaç ve malzeme kıtlığı ile karşı karşıya olan sağlık sistemi üzerindeki yükü artırdı” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Batı Şeria’da, sağlık ekiplerinin yaralılara erişiminin engellendiğini, sağlık çalışanlarının darp edildiğini, sağlık tesislerine baskın yapıldığını, ambulanslara hasar verildiğini ve el konulduğunu dile getirdi.
Sağlık tesisleri ve personelinin herhangi bir çatışmada kırmızı çizgi olması gerektiğine vurgu yapan Dr. Manzari, “Hastalar ve insani sağlık ekipleri için giriş ve çıkış noktalarının kapatılması ve tıbbi malzemelerin girişine getirilen ciddi kısıtlamalar, bu halk sağlığı krizini daha da kötüleştiriyor” diye konuştu.
Dr. Manzari basın toplantısında koronavirüs konusundaki gelişmelere de değinerek, 17 Mayıs itibariyle Doğu Akdeniz Bölgesi’nde 9.7 milyondan fazla vaka ve 195 bin ölüm kaydedildiğini dile getirdi.
WHO yetkilisi, “Bazı ülkeler vaka ve ölümlerde azalma olduğunu bildirirken, virüs bölge genelinde her gün daha fazla insana bulaşmaya ve öldürmeye devam ediyor. Önümüzdeki haftalarda, salgının ortaya çıkmasından bu yana 10 milyon vakaya ulaşarak, endişe verici bir aşamaya ulaşacağız” şeklinde konuştu.
Aşılamanın salgınla mücadelede mevcut en etkili araçlardan biri olduğunu vurgulayan Dr. Manzari, “Ama hala gidecek uzun bir yolumuz var. Çünkü bölgedeki birçok ülke, en savunmasız grupları bile aşılamak için yeterli doz aşıya ulaşamadı” dedi.
Bölgenin nüfusunun 50 milyon doz aşı olduğunu aktaran Dr. Manzari, “Bazı ülkeler nüfuslarının yüzde 80’inden fazlasına aşı yaptı. Diğer ülkeler ise, nüfuslarının yalnızca yüzde 1’inden daha azına aşı sağlayabildi. Nüfusun yüzde 20’sini oluşturan en savunmasız ve en savunmasız grupları aşılamak için toplamda en az 300 milyon doza ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.
Ivan Hooten ise, COVAX tesisi aracılığıyla bölge ülkelerine temin edilen aşı sayısının yaklaşık 11 milyon dozu bulduğunu bildirerek, bu yıl sonuna kadar en az 300 milyon doz aşı sağlanması gerektiğini söyledi.
Richard Brennan da, aşı olunmasına rağmen tedbirlere uyulmaması halinde, geçtiğimiz haftalarda kaydedilen vaka sayılarındaki düşüşün fazla uzun sürmeyeceği konusunda uyardı.



Hamas’ın siyasi partiye dönüştürme planı

Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
TT

Hamas’ın siyasi partiye dönüştürme planı

Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)
Dün şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrindeki bir mülteci kampında, bir araba tarafından çekilen römorkta bulunan Filistinliler (AFP)

Hamas Hareketi’nden kaynaklar, Gazze Şeridi’ndeki ve yurtdışındaki liderlerinin, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının ardından hareketin siyasi geleceği hakkında içeride bazı görüşmeler yürüttüklerini bildirdi.

Kimliklerinin açıklanmaması şartıyla Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklara göre görüşmeler, bazı Hamas liderleri tarafından sunulan bir belgeye dayanıyor. Bu belge, ulusal İslami siyasi yaklaşımı temsil eden mevcut siyasi gruplar ve partilere benzer bir siyasi parti kurulması çağrısını içeriyor ve kendisini siyasi, ekonomik, sosyal ve genel yaşam alanlarına katılabilecek bir oluşum olarak tanıtıyor.

Kaynaklar, bu önerinin siyasi büroya, Şura Konseyi'ne, hareketi yöneten Yüksek Liderlik Konseyi'ne ve Hamas içindeki diğer kurumlara ve partilere zaten sunulduğunu açıkladı.

Belgenin, bu projenin korunmasını sağlamak için kapsamlı bir Filistin uzlaşısı çağrısında bulunduğunu açıklayan kaynaklara göre aynı belge, hareketin Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) katılımı ve aynı zamanda, herkesin katılımına izin veren ve silahlarını terk ederek hareketin hayatta kalmasına hizmet eden önemli bir siyasi aktör haline getiren kapsamlı bir ulusal uzlaşı yoluyla FKÖ'nün yeniden düzenlenmesi ve yapılandırılması için çalışmayı da içeriyor.


Sisi, Avn’a Mısır'ın Lübnan'ın egemenliğine sarsılmaz desteğini bildirdi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
TT

Sisi, Avn’a Mısır'ın Lübnan'ın egemenliğine sarsılmaz desteğini bildirdi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile Lübnanlı mevkidaşı Joseph Avn arasında Kahire'de gerçekleşen önceki görüşmeden, Mayıs 2025 (AFP)

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Muhammed eş-Şenavi, Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin dün (salı) Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ve bu görüşmede Sisi’nin Mısır’ın Lübnan’ın egemenliğine saygı konusundaki kararlı tutumunu yinelediğini açıkladı.

Şenavi yaptığı yazılı açıklamada, Sisi’nin ayrıca Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2006 yılında İsrail ile Hizbullah arasında yaşanan savaşı durduran 1701 sayılı kararının uygulanmasının önemine dikkat çektiğini ve Mısır’ın silahların devletin elinde toplanmasına dönük Lübnan hükümeti politikasını desteklediğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı’ndan (NNA) aktardığına göre, Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati dün akşam saatlerinde Beyrut’taki Refik Hariri Uluslararası Havalimanı’na ulaştı. Bakanın bir gün sürecek ziyaret kapsamında Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam ile görüşeceği kaydedildi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Abdulati’nin Lübnan’a yaptığı ziyaretin, Mısır’ın kardeş Lübnan’ın yanında olduğuna dair mesajını pekiştirmeyi ve ülkenin istikrar ile kalkınma çabalarına verilen desteği vurgulamayı amaçladığı ifade edildi.

Açıklamada, Bakan Abdulati’nin ziyarette üst düzey Lübnanlı yetkililerle bir dizi temas gerçekleştireceği; ikili iş birliğinin güçlendirilmesi, Lübnan ve bölgedeki gelişmelere ilişkin istişarelerde bulunulması, ayrıca Lübnan’ın birliğinin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunmasına verilen önemin vurgulanacağı belirtildi. Ziyaretin, ülkenin mevcut zorlukları aşma çabalarına destek sağlamayı ve Lübnan halkının güvenlik, istikrar ve refah beklentilerine katkı sunmayı hedeflediği bildirildi.


UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
TT

UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)

UNIFIL sözcüsü Candice Ardiel dün yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığının, Lübnan ordusunun İsrail ile varılan ateşkes anlaşmasında belirtildiği gibi bölgeye konuşlanmasını engelleyen "ciddi bir ihlal" olduğunu belirtti.

Ardiel bir televizyon röportajında, "İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığı, hareket ve hareket özgürlüğü açısından bizim ve Lübnan ordusu için bir engel teşkil ediyor" ifadesini kullandı.

Lübnan ordusuyla iş birliğini "her zaman güçlü ve sürekli" olarak nitelendiren Ardiel, gücün tehlikelerin farkında olduğunu ve "görevlerimize ve bizden beklenen görevlere bağlı olduğumuzu" belirtti.

UNIFIL Kuvvet Komutanı Diodato Abagnara cumartesi günü yaptığı açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nın uygulanmasında ilerleme kaydedilebilmesi için Lübnan'ın egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve birliğine tam saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

"X" platformunda, Lübnan ordusuna destek verme kararlılığını vurgulayarak, onları "Güney Lübnan'da istikrarı sağlamada ortağımız" olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre İsrail, Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların ardından Hizbullah ile yaşanan savaşın ardından bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına rağmen Güney Lübnan'daki mevzilerini kontrol altında tutuyor ve ülkenin doğusu ve güneyine yönelik saldırılarını sürdürüyor.