Mısır ve ABD, ateşkesin korunması ve Gazze’nin yeniden yapılandırılması konusunda uzlaşma sağladı

Mısır Cumhurbaşkanı dün Kahire’de ABD Dışişleri Bakanı’nı karşıladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı dün Kahire’de ABD Dışişleri Bakanı’nı karşıladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır ve ABD, ateşkesin korunması ve Gazze’nin yeniden yapılandırılması konusunda uzlaşma sağladı

Mısır Cumhurbaşkanı dün Kahire’de ABD Dışişleri Bakanı’nı karşıladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı dün Kahire’de ABD Dışişleri Bakanı’nı karşıladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Dün Kahire ve Washington, Filistin’deki ‘sükuneti koruma’ ve ‘Mısır girişimine dayalı olarak Gazze Şeridi’nde yeniden yapılanma sürecini başlatma’ konusunda uzlaştıklarını vurguladı. Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi dün ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’i kabul etti. Mısır tarafından yapılan açıklamaya göre ikili ‘Filistin davasındaki gelişmeleri ve son olan olayların akabinde barış sürecini canlandırmanın yollarını’ tartıştı.
Kahire ziyareti, Blinken’in iki gün önce Filistinli ve İsrailli yetkililerle ‘ateşkesi korumanın’ ve Gazze'yi yeniden yapılandırmanın yollarını tartışmasının ardından geldi. Mısır tarafından yapılan açıklamaya göre Blinken Mısır’ın Filistin ve İsrail tarafları arasında ateşkesi sağlama ve bunu koruma çerçevesinde gösterdiği çabaları takdir etti. Buna karşılık Mısır Cumhurbaşkanı ABD’nin Kahire’nin çabalarına tam destek vermesine övgüde bulundu. Mısır, uluslararası alandan gelen destekle birlikte Filistinliler ve İsrailliler arasında ateşkes yapılması için uzlaşmaya varılmasını sağladı ve ateşkesin korunması için her iki tarafa da heyetler gönderdi. Aynı zamanda Sisi, ülkesinin Mısırlı şirketlerinin de katılacağı projelerle Gazze’nin yeniden yapılandırılması için 500 milyon dolar tahsis ettiğini duyurdu.
Mısır Cumhurbaşkanı son gelişmelerin, Filistinliler ve İsrailliler arasında doğrudan müzakereleri yeniden başlatmaya ve ABD'nin aktif katılımıyla iki tarafı diyalog masasına geri getirmeye yönelik çalışmaların derhal başlamasının önemini gösterdiğini söyleyerek, Mısır’ın bu çerçevede ABD ile sıkı bir şekilde işbirliği yapmaya özen gösterdiğini vurguladı. Sisi ülkesinin Filistinlilerin haklarını uluslararası kaynaklara göre garanti altına alan adil ve kapsamlı bir çözüme ulaşılması konusunda kararlı olduğunu yineledi.
Sisi ve Blinken’in yaptığı görüşmelere Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Mısır Genel İstihbarat Servisi (GID) Başkanı Tümgeneral Abbas Kamil, Dışişleri Bakanlığı’nın Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Victoria Nuland, ABD'​nin Kahire Büyükelçisi Jonathan Cohen, ABD Genelkurmay Başkanı’nın Sekreter Yardımcısı Tom Sullivan ve ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’nden Barbara Leaf katıldı.
Mısır tarafından gelen açıklamaya göre Sisi, Mısır ve ABD arasındaki uzun stratejik ortaklık ilişkilerini koruma, bu ortaklığın Ortadoğu'daki güvenlik ve istikrarı desteklemedeki önemli rolünü sürdürme ve çeşitli siyasi ve güvenlik dosyalarında ve bölgesel sorunlarda iki taraf arasındaki koordinasyon ve istişareyi güçlendirme arzusunu vurguladı. Buna karşılık Blinken, Mısır'ın Ortadoğu'da ve bölgede sahip olduğu etkin siyasi ağırlığın ve Sisi önderliğinde bölgedeki insanlar için arzu edilen istikrarı sağlama çabalarına katkı sağlamasının ışığında, ABD’nin Mısır ile stratejik ilişkileri güçlendirmenin yanı sıra tüm Ortadoğu meselelerinde koordinasyonu ve ortak istişareleri artırmaya özen gösterdiğini vurguladı.
Terörizm ve radikalizm ile mücadele konusunun da yer aldığı görüşmelerde Sisi, ‘hükümet ve halk olarak Mısır’ın bu gibi belalarla mücadele etmek, güvenlik ve fikri açıdan tehlikelerini azaltmak ve kardeşlik, birlikte yaşama ve inanç özgürlüğü ile ilgili köklü vatandaşlık ilkelerini güçlendirmek için çaba göstermeye devam etmekte kararlı olduğunu’ vurguladı. Ayrıca Sisi, bu çabaların desteklenmesi için ABD ile koordinasyonu ve işbirliğini sürdürmenin önemine dikkati çekti. Yapılan açıklamaya göre Blinken ‘geçtiğimiz dönemde Mısır’ın bu çerçevede gösterdiği kararlı çabalarının başarısını, terörizmle mücadelede gösterdiği sorumluluk duygusunu ve ABD yönetiminin bu çabalara verdiği desteği ve özellikle Mısır'ın sınır ötesi terörizmle mücadelede önemli bir ortak olmasını’ övdü.

Libya konusu
Bölgesel bağlamda görüşmelerde Libya’daki durumlar, burada şu anda devam eden geçiş süreci ve önümüzdeki Aralık ayında planlandığı gibi seçimlerin yapılması da ele alındı. Görüşmelerde Libya tarihinde bir dönüm noktası olan bu siyasi dönemi desteklemenin önemi ve ülkeden paralı askerlerin ve silahlı yabancı milislerin çıkarılması gerektiği konusunda uzlaşma sağlanarak, bunun kardeş Libya halkının emellerinin gerçekleştirilmesine, Libya topraklarının ve ulusal kurumlarının bütünlüğünün korunmasına ve Libya’da kaosun yayılmasını ve bu toprakların dış güçlerin nüfuz sahalarına dönüşmesini engellemeye katkı sağlayacağı vurgulandı.

Nahda Barajı meselesi
Nahda (Hedasi/Rönesans) Barajı meselesinin de ele alındığı görüşmede, Mısır Cumhurbaşkanı Kahire’nin “barajın doldurulma ve işletilme süreci için net kurallar koyarak Mısır’ın su güvenliğini koruyan ve her tarafın ortak çıkarlarını gözeten yasal, adil ve bağlayıcı bir anlaşmaya varılması ile haklarının” korunması konusunda kararlı olduğunu vurgulayarak “özellikle bu krizin çözümünde aktif bir sorumluluk üstlenen ABD’nin rolünün önemine” işaret etti.
Bakan Blinken “ABD yönetiminin, tüm tarafların su ve kalkınma haklarını koruma altına alan bir anlaşmaya varılması için çaba göstermeye devam edeceğinin” altını bir kez daha çizdi.

 


Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
TT

Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)

Suriye'de Aleviler, silah zoruyla evlerinden çıkarıldığını söylüyor.

Reuters'ın haberinde, Heyetu Tahriru'ş Şam'ın (HTŞ) aralıkta yönetimi ele geçirmesinden bu yana yüzlerce Alevinin, güvenlik güçleri tarafından Şam'daki evlerinden zorla çıkarıldığı savunuluyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan iki hükümet yetkilisi, Şam'da çoğunluğu Alevi olmak üzere binlerce kişinin evlerinden atıldığını belirtiyor.

Yetkililer, bu kişilerin çoğunun kamudaki görevleri dolayısıyla devlet tarafından tahsis edilen konutlarda oturduğunu, artık çalışmadıkları için buralarda kalma haklarını kaybettiğini söylüyor.

Şam'ın bir banliyösünde yaşayan ve adının gizli tutulmasını isteyen Alevi bir belediye başkanı, martta 2 bin aileden 250'sinin tahliye edildiğini belirtiyor.

Belediye başkanı, Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından HTŞ tarafından kurulan Genel Güvenlik Servisi'nden (GSS) bir yetkiliyle yaptığı görüşmeyi de anlatıyor. Telefon görüşmesinde, GSS yetkilisinin belediye başkanından bir aile için boş ev bulmasını talep ettiği, kiralık daire olmadığı yanıtını alınca da ona Alevilerden birini evden çıkarmasını söylediği savunuluyor.

Üç üst düzey GSS yetkilisi, Esad rejimiyle bağlantılı olduğu düşünülen kişilere ait mülkleri yönetmek için iki komite kurulduğunu belirtiyor. Komitelerden birinin el koyma işlemlerini, diğerininse şikayetleri değerlendirmeyi üstlendiği aktarılıyor. 

Haberde, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara'nın, tahliyelerden ne ölçüde haberdar olduğuna ya da komiteleri denetleyip denetlemediğine ilişkin net bilgi bulunmadığı yazılıyor.

Şam'ın Alevi mahallelerinden Dahyet el-Esad'da yaşayan 4 çocuk annesi Üm Hüseyin, ocak ayında evine gelen maskeli ve silahlı iki kişinin GSS mensubu olduğunu söylediğini ve mülkü boşaltmaları için kendilerine sadece iki dakika süre tanındığını öne sürüyor.

"Bu evde 22 yıldır yaşıyoruz, tüm birikimimizi buraya yatırdık. Başka yerde kiraya çıkamayız" diyen Hüseyin, ertesi gün dükkanlarına da aynı kişilerce el konduğunu savunuyor.

Alevi Suriyelilerden Refa Mahmud da 20 Şubat'ta 7 silahlı kişinin evine gelerek, 15 yıl önce satın aldıkları mülkü boşaltmamaları halinde kendisini ve ailesini öldürmekle tehdit ettiğini ileri sürüyor.

Reuters, düzenlenen baskınlarda Alevi vatandaşların herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın zorla evlerinden çıkarıldığını yazıyor.

Suriye'de Alevi nüfusunun yoğun olduğu Lazkiye ve Tartus'ta martta çatışmalar yaşanmıştı. Birleşik Krallık merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü (SOHR), yaklaşık 1600 kişinin Şam destekli milisler tarafından öldürüldüğünü öne sürmüştü. Bunlardan 600'den fazlasının sivillerden oluştuğu aktarılmıştı. Şara, iddiaları reddederek saldırıları Esad rejimi destekçilerinin düzenlediğini ileri sürmüş, olayla ilgili inceleme başlatıldığını ve tüm sorumluların cezalandırılacağını duyurmuştu.

Independent Türkçe, Reuters, Guardian