Ezher: Burak Duvarı İslam’a aittir

Pakistanlı bir kadın dün düzenlenen protestoda İsrail’e boykot çağrısı yapan bir pankart taşıyor (EPA)
Pakistanlı bir kadın dün düzenlenen protestoda İsrail’e boykot çağrısı yapan bir pankart taşıyor (EPA)
TT

Ezher: Burak Duvarı İslam’a aittir

Pakistanlı bir kadın dün düzenlenen protestoda İsrail’e boykot çağrısı yapan bir pankart taşıyor (EPA)
Pakistanlı bir kadın dün düzenlenen protestoda İsrail’e boykot çağrısı yapan bir pankart taşıyor (EPA)

Mısır’daki El-Ezher Kurumu, Mescid-i Aksa’nın batısında yer alan Burak Duvarı’nın İslam’a ait olduğunu belirterek, Ağlama Duvarı ibaresinin bir yalan olduğunu vurguladı.
Ezher, Şeyh Cerrah mahallesindeki olaylar ve Arap kimliğini yok etmek için Filistin nüfusunun zorla yerinden ederek, bölgeyi Yahudileştirmeye çalışma girişiminin ardından Arapça ve İngilizce olarak ‘Arapların Hakları ve İsrail’in İddiaları Arasında Kudüs” başlıklı bir kampanya başlattı.
Kudüs’ün ‘Araplığını’ teyit eden tarihe dayanan belge ve açıklamalar, Ezher’in Facebook, Twitter, Instagram ve YouTube sayfalarından paylaşılıyor.
Ezher’in konuya ilişkin açıklamasında, “Burak Duvarı, Mescid-i Aksa’nın ayrılmaz bir parçasıdır ve Harem-üş Şerif’in batı duvarının güney kısmında yer alır. Burak Duvarı’na bu ismin verilme nedeni, Peygamber (s.a.v.) Miraç gecesinde bindiği Burak’ı bu duvara bağlamasıdır” denildi.
Açıklamada, Ağlama Duvarı ibaresinin bir yalan olduğuna değinilerek, 1917’de Yahudilere Filistin’de ulusal bir yurt kurmak için Balfour Deklarasyonu’nun yayınlanmasından sonra tanıtılmaya başlandığının altı çizildi.
Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi;
“Tarih, coğrafya, uluslararası hukuk ve normlar, İslam ve Arapların hakları, burasının isminin Ağlama Duvarı olmasını reddediyor. Ancak hukukun üstünlüğünü, yasal ve tarihi hakları umursayan işgalci, Filistinliler, Araplar ve İslamiyetin hak ve kutsallıklarını gasp etmeye devam ediyor.”
Ezher Şeyhi Ahmed et-Tayyib, bir süre önce dünya liderlerini, haklarını, topraklarını ve kutsallıklarını geri almak için Filistin halkını meşru ve haklı davalarında desteklemeye çağırdı.
Ezher Kurumu, Kudüs’ün sadece işgal edilmiş bir toprak değil, Müslüman ve Hıristiyanların kutsal mabedi olduğunu da vurguladı.



Netanyahu: Diplomatik nedenlerden ötürü Gazze Şeridi'nde kıtlığı önlemeliyiz

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir yardım kuruluşunun aşevinden yiyecek almak için bekleyen Filistinliler (AP)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir yardım kuruluşunun aşevinden yiyecek almak için bekleyen Filistinliler (AP)
TT

Netanyahu: Diplomatik nedenlerden ötürü Gazze Şeridi'nde kıtlığı önlemeliyiz

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir yardım kuruluşunun aşevinden yiyecek almak için bekleyen Filistinliler (AP)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir yardım kuruluşunun aşevinden yiyecek almak için bekleyen Filistinliler (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in ‘diplomatik nedenlerden’ ötürü Gazze Şeridi'nde kıtlığı önlemesi gerektiğini söyledi. Bu açıklama, mart ayından bu yana her türlü yardımın girişini engelledikten sonra, Gazze Şeridi'ne ‘temel miktarda’ gıda girişine izin verileceğini açıklamasının bir gün sonrasında geldi.

Telegram kanalında yayınladığı bir videoda “Gazze Şeridi'ndeki nüfusun kıtlığa doğru kaymasına hem pratik hem de diplomatik nedenlerle izin vermemeliyiz” diyen Netanyahu, İsrail'in destekçilerinin bile ‘kitlesel açlık sahnelerine’ tahammül edemeyeceğini belirtti.

Netanyahu ayrıca, güçlerinin Gazze Şeridi'nde tam kontrolü sağlayacağını ve ‘Hamas'ın yardımları yağmalamasını engelleyeceğini’ vurguladı. Netanyahu, hükümetinin aşırı sağcı üyelerinden gelen eleştirilere cevaben, “Gazze Şeridi içinde yoğun bir mücadele veriyoruz ve ilerleme kaydediyoruz. Gazze Şeridi'nin tamamının kontrolünü ele geçireceğiz” dedi.

Netanyahu, “Hamas'ı yenmenin bir parçası, muazzam askeri baskının yanı sıra, temelde tüm Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele geçirmektir. Savaş ve zafer planı budur” ifadelerini kullandı.

İsrail Başbakanı Gazze Şeridi'ne yardım girişine izin verilmesinin ‘kırmızı çizgiye yaklaşılması’ ve uluslararası eleştirilerden kaçınılmasının ardından gerçekleştiğini belirtti.

Netanyahu, “Hızla kırmızı çizgiye yaklaşıyorduk. Kontrolü kaybedebileceğimiz ve her şeyin çökebileceği bir durumdu” şeklinde konuştu.

Netanyahu'nun ofisinden dün yapılan açıklamada, ‘İsrail'in Gazze Şeridi'nde açlık krizinin daha da kötüleşmemesi için gerekli miktarda gıdanın bölgeye girişine izin vereceği’ belirtildi. Netanyahu, bir miktar yardımın girişine izin verilmesinin İsrail'in yeni askeri operasyonunu genişletmesine olanak sağlayacağını söyledi.

İsrail, 2 Mart'tan itibaren insani yardım girişine tamamen yasak getirerek, tüm gıda, ilaç ve diğer malzemelerin Gazze Şeridi'ne girmesini engelledi ve Hamas'a yeni ateşkes şartlarını kabul etmesi için baskı yaptı. İsrail 18 Mart’ta saldırılarını yeniden başlatarak iki aylık ateşkesi bozdu.