Avengers: Endgame hayranları yeni teoriyi tartışıyor: "Yaşlı Steve, Skrull mı?"

Marvel evreninde Steve Rogers'ın kaderinin ne olacağı büyük bir merak konusu (Marvel)
Marvel evreninde Steve Rogers'ın kaderinin ne olacağı büyük bir merak konusu (Marvel)
TT

Avengers: Endgame hayranları yeni teoriyi tartışıyor: "Yaşlı Steve, Skrull mı?"

Marvel evreninde Steve Rogers'ın kaderinin ne olacağı büyük bir merak konusu (Marvel)
Marvel evreninde Steve Rogers'ın kaderinin ne olacağı büyük bir merak konusu (Marvel)

Marvel Sinematik Evreni'nin en sevilen karakterlerinden Steve Rogers'ın Avengers: Endgame'deki sonu birçok soruyu gündeme getirmiş ve pek çok teoriyi tartışmaya açmıştı.
Marvel'ın 2019'da gişe rekorları kıran filminin sonunda Steve Rogers yaşlanmış biçimde Kaptan Amerika kalkanını Sam Wilson'a devretmişti. 
We Got This Covered'ın haberine göre Marvel hayranları arasında gündeme gelen yeni bir teorideyse Steve'in aslında bir Skrull olduğu ileri sürüldü. Teori esasen karakterin Peggy Carter'la geçmişte yaşama tercihine dayanıyor. 
Steve Rogers geçmişte kalmayı ve günlerinin geri kalanını Peggy Carter'la birlikte yaşamayı seçmişti. Teoriye göre bu tercih yeni bir zaman çizelgesi oluşturmayı gerektiriyordu ancak Rogers'ın eski zaman çizelgesinde yaşlı bir adam olarak geri dönmesi mümkün görünmüyordu.
Bu bağlamda söz konusu durum Steve ancak Hulk ve Tony Stark'ın yaptığı zaman makinesi aracılığıyla şimdiki zamanına dönmüş olsaydı mümkün olabilirdi, ama durum böyle değildi.
Teori, Endgame'in sonundaki tutarsızlığın Sam Wilson'ı Kaptan Amerika kalkanını almaya teşvik eden iyi niyetli bir Skrull'la ya da kendi çıkarları için çalışan kötü niyetli bir Skrull'la açıklanabileceğini öne sürüyor.
Skrull'ın kötü niyetli olması durumu John Walker'ın etrafında Dark Avengers'ı kurma fikrini öngörüyor. Falcon and the Winter Soldier'da Sam Wilson kalkanın temsil ettiği güç nedeniyle bunalmış ve kalkandan vazgeçmişti. Sonrasında kalkanın John Walker'a geçtiği görülmüştü. 
Şekil değiştirebilen Skrull'ların Nick Fury ve Kaptan Amerika'yla yakınen çalıştığı Marvel evreninde zaten biliniyor. 
Yaşlı Steve Rogers kılığına girmiş bir Skrull ise iki şekilde gerçekleşmiş olabilir: Ya Fury, Carol Denvers ya da başka biri onlardan bunu yapmasını istedi ya da aklında işgal planı olan bir Skrull harekete geçti. 
Böylesi bir kurgu Disney+'ta yayımlanacak Secret Invasion dizisinin de üstünde şekilleneceği temeli oluşturuyor olabilir.
Her ne kadar Marvel başkanı Kevin Feige ve karakteri canlandıran Chris Evans, Rogers'ın dönmeyeceğine işaret etse de süper kahraman evreninin hayranlarını yepyeni sürprizler bekliyor olabilir. 
Secret Invasion'ın 2022'de yayımlanması bekleniyor. 
 
Independent Türkçe, We Got This Covered, Screet Rant

 


Oscarlı yönetmenden Yaratık itirafı: Doğru kişi değildim

1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
TT

Oscarlı yönetmenden Yaratık itirafı: Doğru kişi değildim

1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)

28 Gün Sonra (28 Days Later) serisini başlatmasından yaklaşık 5 yıl önce Danny Boyle, sinema tarihinin en büyük bilimkurgu serilerinden birinde yer alma şansını geri çevirmişti.

Şu sıralar yeni filmi 28 Yıl Sonra'yı (28 Years Later) tanıtan yönetmen, Hollywood Reporter'a verdiği röportajda, 1997 yapımı Yaratık: Diriliş'in (Alien: Resurrection) yönetmenliğini CGI kullanımının fazlalığı nedeniyle reddettiğini söyledi.

Boyle, Mezarını Derin Kaz (Shallow Grave) ve Trainspotting'le yakaladığı çıkışın ardından filmin yapımcıları tarafından ilk tercih olarak belirlenmişti. Ancak filmi sonunda Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet yönetti.

"Sigourney Weaver ve Winona Ryder'la tanıştım" diyen Boyle, teklifin ciddiyetini şöyle anlattı: 

Muhteşem insanlardı. Ama bu, CGI'la gelen geçiş dönemiydi. Yani sinemada dijital efektlerin ağırlık kazandığı o ilk zamanlar. Ve ben bununla baş edemedim.

Ridley Scott'ın Yaratık (Alien) evrenine büyük hayranlık duyduğunu belirten Boyle, şunları ekledi:

Yaratık'ın fikrini gerçekten çok seviyordum. Bu yüzden çok tutkuluydum. Ama sonra nadiren yaşadığım bir netlik anı geldi ve dedim ki 'Bu iş için doğru kişi sen değilsin.' Onun yerine gidip Olağanüstü Bir Hayat'ı (A Life Less Ordinary) çektim.

Boyle, ilerleyen yıllarda CGI'la daha fazla iç içe çalıştı. Özellikle 2007’deki Gün Işığı (Sunshine) ve 2010'da Oscar'dan sonraki projesi 127 Saat (127 Hours) bu anlamda öne çıkıyor. Milyoner'le (Slumdog Millionaire) En İyi Film Oscar'ını kazanmasının ardından gelen bu yapım, yönetmene göre riskli ama önemli bir işti.

"Oscar sonrası biraz kibirli oluyorsunuz" diyen Boyle, bu durumu iyiye kullandıklarını söylüyor: 

Çünkü 127 Saat gibi bir film normal şartlarda yapılmazdı. Ama senarist Simon Beaufoy'la aklımızda çok net bir fikir vardı. Dar, odaklı bir yöntem: Asla o kanyondan çıkmayacaktık. Ya da çıkarsak bile sadece halüsinasyonlarla. Ve James Franco bu filmde harikaydı.

Filmin en çok konuşulan sahnesi, Franco’nun canlandırdığı karakterin kendi kolunu kesme anıydı. Boyle bu sahne hakkında şunları söylüyor:

Teknik olarak çok iyi çekilmişti, protez kullanımı açısından mükemmeldi. Ama o an kameranın Franco'ya odaklandığı ana bakarsanız, sadece oyunculuğunu görürsünüz. Oyunculuğu çok güçlüydü. Pek çok kişinin baygınlık geçirdiği vakalar yaşandı.

Independent Türkçe, IndieWire, Hollywood Reporter