Kraliyet uzmanı: Kraliçe, Harry'nin akıl sağlığı için kapıları tamamen kapatmayacak

Prens Harry yaptığı şubatta yaptığı açıklamalarla Kraliçe Elizabeth'in aşı mesajını gölgede bıraktığı gerekçesiyle eleştirilmişti (AFP)
Prens Harry yaptığı şubatta yaptığı açıklamalarla Kraliçe Elizabeth'in aşı mesajını gölgede bıraktığı gerekçesiyle eleştirilmişti (AFP)
TT

Kraliyet uzmanı: Kraliçe, Harry'nin akıl sağlığı için kapıları tamamen kapatmayacak

Prens Harry yaptığı şubatta yaptığı açıklamalarla Kraliçe Elizabeth'in aşı mesajını gölgede bıraktığı gerekçesiyle eleştirilmişti (AFP)
Prens Harry yaptığı şubatta yaptığı açıklamalarla Kraliçe Elizabeth'in aşı mesajını gölgede bıraktığı gerekçesiyle eleştirilmişti (AFP)

Kraliyet uzmanı Angela Levin, Kraliçe Elizabeth'in torunu Prens Harry'den vazgeçmeye hazır olmadığını söyledi.
Levin, Twitter'da yaptığı paylaşımda Sussex Dükü ve Kraliyet ailesi arasındaki gergin ilişkiye dair konuştu. 
Page Six'in haberine göre Levin, Kraliyet ailesinin Prens Harry'nin zihinsel durumuyla ilgili epey endişeli olduğunu belirtti. Uzman bu durumun kendisini Kraliyet ailesinin kapıları Prens Harry'e tamamen kapatmayacağını düşünmeye sevk ettiğini söyledi. 
Levin, Prens Harry ve eşi Meghan Markle'ın aileye dönmesinin artık çok geç olup olmadığını soran kullanıcıya cevaben yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
"Bence Harry'nin Londra'daki ailesi onun akıl sağlığı için çok endişe duyuyor. Harry'nin yüzüne Kraliyet kapısının çarpmasının yıkıcı sonuçları olabileceğini düşünüyorlar."

Levin'in Kraliyet ailesine dair düşünceleri Kraliçe Elizabeth'in tahta geçişinin 70. yılı için yapılacak kutlamaya Prens Harry'nin de davet edileceğinin ortaya çıkmasının ardından geldi. 
Cambridge Düşesi Kate Middleton'ın dayısı Gary Goldsmith de gerginliğini büyümemesi için düşesin Prens William ve Prens Harry arasında uzlaştırıcı bir rol oynadığını açıklamıştı.
Prens Harry geçen ay verdiği bir röportajda annesi Prenses Diana'nın ölümünden sonra yaşadığı travmanın kendisini alkole ve uyuşturucuya sürüklediğini açıklamıştı. 
Apple TV'de yayımlanan "The Me You Can't See" programında konuşan Sussex Dükü şu ifadeleri kullanmıştı:
"İçimden alkol almak, uyuşturucu kullanmak geliyordu ve hissettiklerimi azaltacak şeyler yapmak istiyordum."
Independent Türkçe, Page Six, The Guardian



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe