İran Cumhurbaşkanı Ruhani, cumhurbaşkanı adaylarını eleştirdi

İran, 18 Haziran'da cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanıyor; Reisi’nin şansı yüksek

Muhafazakar aday ve Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi dün Tahran Üniversitesi'nde konuşma yaptı (Mehr)
Muhafazakar aday ve Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi dün Tahran Üniversitesi'nde konuşma yaptı (Mehr)
TT

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, cumhurbaşkanı adaylarını eleştirdi

Muhafazakar aday ve Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi dün Tahran Üniversitesi'nde konuşma yaptı (Mehr)
Muhafazakar aday ve Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi dün Tahran Üniversitesi'nde konuşma yaptı (Mehr)

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, alay ve öfkeyle karışık bir tonla, yerini alacak adayların televizyondaki tartışmalarını eleştirdi. ‘Yalan, bozulma, kötü ahlak ve insanlarla alay edilmesini’ kınayan Ruhani, rejimin seçim sürecinde ‘adaletsizliğe’ maruz kaldığını vurguladı. ABD'yi yaptırımların kaldırılması için ‘daha iyi ve daha güçlü sinyaller’ göndermeye çağıran Cumhurbaşkanlığı adayı Abdunnasır Himmeti ise seçimleri kazandığı taktirde ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmeye hazır olduğunu ifade etti.
Dün haftalık bakanlar toplantısında yöneltilen eleştirilere karşı hükümetini savunan Ruhani, önde gelen eleştirmeni olan muhafazakar aday ve Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi’yi üstü kapalı bir şekilde hedef aldı. “Seçimler; yargı, yasama ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi (DMTK) dahil olmak üzere tüm organların sorunsuz olduğunu, sorunları bu seçimlerde çözülecek tek yönün hükümet olduğunu açıkça ortaya koydu” ifadelerini kullanan Ruhani, ahlaklı bir şekilde çalışmanın seçimlerden daha önemli olduğunu kaydetti. “Bu seçimler, en kötüsü rejime karşı olan mağduriyetlere ve kabalıklara tanık oldu” açıklamalarında bulunan Ruhani, aynı zamanda rejim lideri “Rehber” Ali Hamaney'in geçtiğimiz Cuma günü yaptığı konuşmanın bir bölümünü aktardı.
İranlılar, yeni cumhurbaşkanlarını seçmek için 18 Haziran'da sandık başına gidecek. AFP’nin haberine göre rekor oranda katılımın kaydedilmeyeceğinden korkulurken muhafazakarların iktidar organlarının eklemleri üzerindeki elini güçlendireceği bekleniyor.
2017 yılındaki seçimlerde yüzde 38 oranında oy alan 60 yaşındaki Reisi’nin, benzer bir adayın yokluğunda kazanma olasılığı yüksek. Seçimlere yüksek katılımın olmayacağı, bunun da muhafazakar hareketin elini kuvvetlendireceği bekleniyor. En son oylamada (2020 Yasama Seçimi), katılımın yüzde 57’lik bir oranda eksik kaldığı kaydedilmişti.
Bu durum, hükümetin benzin fiyatlarını yüzde 300'e yükseltme konusundaki ani kararı ardından Aralık 2017 ve Kasım 2019 protestoları ve birçok greve sebebiyet veren, kötüleşen hayat şartlarından duyulan memnuniyetsizliğin ardından geldi. Ilımlı reformist akıma bağlı medya ise Anayasayı Koruyucular Konseyi’ni (AKK) binlerce adayı seçimlerden uzak tutmakla suçluyor.
Dün Tahran Üniversitesi öğrencilerine konuştuğu sırada benzin fiyatlarındaki artış kararını üç kez protesto ettiğini söyleyen Reisi, fiyat artışının beş yıllık bir süre içinde uygulanacak olan bir Parlamento Yasası ile tutarlı olduğunu vurguladı. ISNA haber ajansının aktardığına göre Reisi, benzini artırma kaynaklarının üretimi artırmaya harcanacağını, ancak hükümetin bunu doğrudan halka ödetmek istediğini, üç ayrı makam tarafından onaylanan bu kararın Hamaney tarafından da desteklendiğini söyledi.
Reisi’nin bu açıklamaları, Ruhani’nin cumhurbaşkanlığı adaylarına insanları manipüle etmeme, onlarla alay etmeme uyarıları ardından geldi. İranlıları ‘gerçekleri açıklığa kavuşturmak’ için sandık başına çağıran Ruhani, “İnsanlara yalan söylememeli, hileli istatistikler sunmamalıyız. Devlete hakaret; tüm yetkililere, uzmanlara ve çalışanlara hakarettir” vurgusunda bulundu.
Üyelerinin yarısını Hamaney’in seçtiği AKK tarafından onaylanan adaylarla defalarca kez alay eden Ruhani, şöyle ekledi:
“Bugünlerde daha iyi şeyler duyuyoruz; herkes nükleer anlaşmayı savunuyor. Sekiz yılda büyük bir gelişme yaşandı; kimse interneti engelleme taraftarı olduğunu söyleyemez. Çok garip. Artık karşıma çıkan yok, şunun ya da bunun engelleneceği dosya türleri yok, herkes internet kapsamını genişletmek istiyor! Kadınlar iyi günlerini yaşıyor. Gençlere ve kadınlara dikkat çekiliyor. Milliyetler iyi durumda. Şiiler ve Sünniler bir arada kardeşçe. Bu günlerde her şey yolunda.”
Adaylar Cumartesi ve Salı günü düzenlenen tartışmalarda, servet ve iş dağılımında ayrımcılığın kaldırılması, başta Sünniler olmak üzere bazı kesimlerin yaşadığı illerin isimlendirilmesi, ana dilde eğitim alma özgürlüğünü engelleyen 15. anayasa maddesinin etkinleştirilmesi, kadınların içerisinde bulunduğu şartların iyileştirilmesi gibi çeşitli vaatlerde bulundu.
Tartışmalarda kötüleşen iç koşullar, yaygın yolsuzluk, idari ve ekonomik açıklara ilişkin kaydedilen karşılıklı suçlamalara değinen Ruhani, “42 yılın kanunların çiğnenmesi, yolsuzluk yapılması, halkın çıkarları için çalışılmaması ile geçtiği doğruysa neden devrim yaptık?! Bugünlerde geçmişin ve bugünün gerçekliğinin çarpıtıldığına tanık oluyoruz. İnsanlara gerçekleri yanlış bir şekilde aktarırsak, rejimin aslı konusunda şüpheler patlak verecektir” dedi.
Diğer yandan Ruhani’nin müttefiki, eski Merkez Bankası Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Abdunnasır Himmeti ise AP’ye verdiği demeçte, Washington'un nükleer anlaşmaya dönmesinin, Tahran ile Washington arasındaki artan gerilimler ortasında ‘herhangi bir potansiyel ilişki için gerekli’ olduğunu vurguladı.
Yedi adaydan biri olan 64 yaşındaki Himmeti, “Henüz Biden Bey’in ciddi bir adım attığını görmedik sanırım. Çekildikleri (nükleer anlaşmaya) geri dönmeleri gerekiyor. Süreci görürsek ve daha fazla güven inşa edilirse bunun hakkında konuşabiliriz” ifadelerine başvurdu.
İranlıların ABD'den görmeyi umdukları sinyalin Washington'un nükleer anlaşmaya dönüşü olduğunu söyleyen Himmeti, “ABD’liler olumlu sinyaller gönderdi, ancak bu sinyaller yeterince güçlü değildi. Verilecek daha güçlü sinyaller, ne derece iyimser veya kötümser olduğumuzu etkileyecektir” açıklamalarında bulundu.
İran'ın yaptırımları hafifletmek için balistik füze programı gibi alanlarda daha fazla kısıtlamayı kabul edip etmeyeceğine ilişkin soruya yanıt veren Himmeti, Tahran'ın böyle bir teklifi reddedeceğini vurgulayarak “İran'ın nükleer taahhütleri, anlaşma çerçevesinde olmalı... Aksi takdirde ne Dini Lider ne de cumhurbaşkanı bunu kabul etmeyecektir” dedi.
Kamuoyu anketleri ve analistler, Himmeti’nin Ali Hamaney’in favori adayı olduğuna inanılan İbrahim Reisi’nin ardında yarışta geride kaldığına işaret ediyor.
Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Mahmud Vaizi ise televizyondaki tartışmaların asıl amacının ‘hükümeti vurmak’ olduğunu söyledi.
Tahran'daki seçim kampanyaları gürültüsüz bir şekilde devam ediyor. Reisi dışındaki adayların fotoğraf ve sloganları başkentte neredeyse görülmüyor. AFP’nin haberine göre Kovid-19 ile ilgili önleyici tedbirler halka açık toplantılar düzenleme olasılığını büyük ölçüde sınırlandırırken yaklaşan seçimlerin öncekilerden daha az coşku yaratacağına dair genel bir izlenim var.
Yürütme yetkisini elinde tutan cumhurbaşkanı, hükümeti de kurarken kamu politikalarında son söz ise “Rehber” Ali Hamaney’e ait.
Floransa'daki Avrupa Üniversitesi Enstitüsü uzmanı Clement Therme, İranlı liderlerin bu ay yapılacak seçimin ‘rejimi’ daha ‘tutarlı’ bir hale getirmeye yardımcı olacağını umduklarını aktardı. Aynı zamanda artan yoksulluk karşısında, 2020'de parlamento kontrolünü ele geçiren muhafazakarların, Reisi’nin zaferi için zemin hazırladıklarına işaret etti.
Reisi’nin zaferi haricindeki bir senaryoya inanmadığını söyleyen Therme, zirâ kamuoyu yoklamalarının seçmenlerin en fazla yüzde 40'ının oy kullanma niyetinde olduğunu gösterdiğine değindi.



Trump, Kuzey Kore'yi "nükleer güç" olarak görüyor ve lideriyle görüşmek istediğini dile getiriyor

ABD Başkanı Donald Trump, Malezya'ya gitmek üzere Beyaz Saray'ın Güney Çimleri'nde Marine One uçağına binmeden önce basın mensuplarına konuşuyor (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump, Malezya'ya gitmek üzere Beyaz Saray'ın Güney Çimleri'nde Marine One uçağına binmeden önce basın mensuplarına konuşuyor (DPA)
TT

Trump, Kuzey Kore'yi "nükleer güç" olarak görüyor ve lideriyle görüşmek istediğini dile getiriyor

ABD Başkanı Donald Trump, Malezya'ya gitmek üzere Beyaz Saray'ın Güney Çimleri'nde Marine One uçağına binmeden önce basın mensuplarına konuşuyor (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump, Malezya'ya gitmek üzere Beyaz Saray'ın Güney Çimleri'nde Marine One uçağına binmeden önce basın mensuplarına konuşuyor (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump, bugün Air Force One uçağıyla Asya'ya giderken, Kuzey Kore'nin "bir nevi nükleer güç" olduğunu söyledi. Fransız Haber Ajansı’na (AFP) göre Trump, Kuzey Kore'nin Washington ile diyalog için bir ön koşul olarak nükleer güç olarak tanınması talebine açık olup olmadığı sorulduğunda, "Bence bir nevi nükleer güçler... Çok sayıda nükleer silahları olduğunu söyleyebilirim" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump, Asya'ya gitmek üzere Air Force One uçağına bindi (Reuters)ABD Başkanı Donald Trump, Asya'ya gitmek üzere Air Force One uçağına bindi (Reuters)

ABD Başkanı Trump, Asya turu kapsamında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yapacağı görüşmede Tayvan konusunun da ele alınacak konular arasında olacağını doğruladı.

Trump ayrıca, Hong Kong'da tutuklu bulunan medya patronu Jimmy Lai'nin serbest bırakılması gerektiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre ABD Başkanı, iktidara döndükten sonraki ilk Asya seyahatinin başlangıcında Güney Kore'ye gitmek üzere Washington'dan ayrılmadan önce, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un ile görüşme isteğini dile getirdi.

Beyaz Saray'da gazetecilere Kim ile görüşme olasılığı sorulduğunda Trump, "Çok isterim," dedi. "Oraya gideceğimizi biliyor," diye ekledi ve en son 2019'da görüştüğü Kuzey Kore lideriyle "iyi anlaştığını" ifade etti.


Maduro: ABD yeni bir savaş "icat ediyor"

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Maduro: ABD yeni bir savaş "icat ediyor"

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, ABD'yi, Washington'un Karayipler'e bir uçak gemisi konuşlandırarak askeri varlığını artırmasıyla aynı zamana denk gelen yeni bir savaş "icat etmekle" suçladı.

Maduro dün devlet medyasına yaptığı açıklamada, "Yeni ve ebedi bir savaş icat ediyorlar. Bir daha asla savaşa girmeyeceklerine söz verdiler ve şimdi de bizim engelleyeceğimiz bir savaş icat ediyorlar" ifadelerini kullandı.

Pentagon, dün Latin Amerika'daki uyuşturucu kaçakçılığı örgütleriyle mücadele etmek için USS Gerald R. Ford uçak gemisi grubunun Karayipler'e konuşlandırılacağını duyurdu. Bu durum, ABD'nin savaş korkularını artıran askeri yığınağını güçlendirdi.

ABD Başkanı Donald Trump, geçen eylül ayında Karayipler'de "narko-teröristleri" hedef aldığını söylediği bir askeri harekât başlattı. Bu harekât kapsamında 10 F-35 savaş uçağı ve 8 ABD Donanma gemisi konuşlandırıldı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre en az 10 tekneyi hedef alan ABD hava saldırılarında şimdiye kadar 40'tan fazla kişi hayatını kaybetti. Hükümetleri ve aileleri, bunların çoğunun sivil ve balıkçı olduğunu belirtiyor.

Washington ayrıca perşembe günü Venezuela açıklarında Trinidad ve Tobago ile ortak askeri tatbikat duyurdu.

Trinidad ve Tobago hükümeti tarafından yapılan açıklamaya göre ABD savaş gemisi USS Gravely'nin 26-30 Ekim tarihleri ​​arasında Venezuela kıyılarına ulaşması planlanıyor. ABD Deniz Piyadeleri'nin 22. Deniz Piyade Seferi Birimi ise aynı dönemde Trinidad ve Tobago Savunma Kuvvetleri ile ortak tatbikatlar yürütüyor.


Trump, Venezuela'daki kokain tesislerini hedef almayı değerlendiriyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)
TT

Trump, Venezuela'daki kokain tesislerini hedef almayı değerlendiriyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Savunma Bakanı Pete Hegseth Beyaz Saray'da (AP)

CNN, dün üç ABD'li yetkiliye dayandırdığı haberinde, ABD Başkanı Donald Trump'ın Venezuela'daki kokain üretim tesislerini ve ülke içindeki uyuşturucu kaçakçılığı rotalarını hedef alma planlarını değerlendirdiğini, ancak henüz harekete geçip geçmeme konusunda karar vermediğini bildirdi.

Pentagon sözcüsü Sean Parnell, dün yaptığı açıklamada, Savunma Bakanı Pete Hegseth'in USS Gerald R. Ford uçak gemisinin, saldırı grubunun ve hava filosunun ABD Güney Komutanlığı bölgesine konuşlandırılması emrini verdiğini belirtti.

Pentagon sözcüsü, X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, bu önlemin Trump'ın ulusötesi suç örgütlerini çökertmek ve uyuşturucuyla bağlantılı terörizmle mücadele etmek yönündeki direktiflerini desteklediğini ifade etti.

Sözcü, "Güney Komutanlığı bölgesindeki askeri varlığımızı artırmak, vatanın güvenliğini tehdit eden aktörleri ve faaliyetleri tespit etme ve bunlara müdahale etme yeteneğimizi artıracaktır" ifadesini kullandı.

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth dün yaptığı açıklamada, Venezuelalı bir çete tarafından işletilen ve uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığından şüphelenilen bir tekneye düzenlenen ABD hava saldırısında Karayip Denizi'nde altı kişinin öldüğünü belirtti.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Hegseth, X platformunda yaptığı açıklamada, "Uluslararası sularda gerçekleştirilen saldırı sırasında teknede altı erkek uyuşturucu kaçakçısı vardı ve bu ilk gece saldırısıydı. Altı teröristin tamamı öldürüldü" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump, uyuşturucu kaçakçılarına yönelik saldırılar için Kongre'den izin almayı düşünmediğini söyledi.