UNICEF Tigray’daki kıtlık ve 30 bin çocuğun ölüm tehlikesi altında olduğu konusunda uyarıda bulundu

Dünyadaki birçok lider Etiyopya bölgesinde meydana gelebilecek büyük bir felaket konusunda uyarıda bulundu. (AP)
Dünyadaki birçok lider Etiyopya bölgesinde meydana gelebilecek büyük bir felaket konusunda uyarıda bulundu. (AP)
TT

UNICEF Tigray’daki kıtlık ve 30 bin çocuğun ölüm tehlikesi altında olduğu konusunda uyarıda bulundu

Dünyadaki birçok lider Etiyopya bölgesinde meydana gelebilecek büyük bir felaket konusunda uyarıda bulundu. (AP)
Dünyadaki birçok lider Etiyopya bölgesinde meydana gelebilecek büyük bir felaket konusunda uyarıda bulundu. (AP)

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) dün (Cuma), Tigray’da kıtlık çeken on binlerce çocuğun ölüm riski altında olduğu konusunda uyarıda bulundu. Krizle başa çıkma noktasında diğer kuruluşlarla birlikte çalıştığına dikkati çeken örgüt, bölgenin büyük bir bölümüne ulaşım sağlanamadığını kaydetti.
Dünya Gıda Programı’nın (WFP) Acil Durum Koordinatörü Tommy Thompson, yardımların ulaşması noktasındaki siyasi irade eksikliğini kınadı. AFP’nin haberine göre, Cenevre’deki görüşmeye Etiyopya’dan video konferans yoluyla katılan sözcü şu ifadeleri kullandı: “Tigray’da WFP yardımının gerekli olduğu düşünülen bölgenin dörtte birine ulaşmamız imkansız.”
Sözcü sözlerinin devamında, “İnsanların öldüğünü bildiğimiz bu bölgelerin büyük bir kısmına kimse ulaşamadı” dedi. Birçok dünya lideri bölgede büyük bir felaket olacağı konusunda uyarıda bulundu. ABD ve Avrupa Birliği (AB) Perşembe günü Tigray’daki kıtlıkla mücadelede uluslararası çabaları güçlendirmek için ortak bir çağrı yayınladı. Uluslararası örgütün konuya ilişkin açıklamaları, BM’nin Tigay’da yaklaşık 350 bin kişinin açlıkla mücadele ettiği açıklamalarından bir gün sonra geldi. BM ayrıca 2 milyon kişinin daha söz konusu zor koşullarla karşı karşıya kalmak üzere olduğuna işaret etti.
UNICEF’in Cenevre’deki sözcüsü James Elder, “İnsani yardım ekiplerinin erişiminin sağlanamaması sonucu, ulaşılması zor olan bu bölgelerde ciddi şekilde yetersiz beslenen tahmini 30 bin çocuk yüksek ölüm riski altında. Dünya bunun olmasına izin veremez” dedi.
BM İnsani Yardım Koordinatörü Mark Lowcock, “Şu anda hala Tigray’da kıtlık var” dedi. Ayrıca direktör, “Konuştuğunuz her uzman bölgedeki durumun daha da kötüye gideceğini söylüyor” diyerek uyarıda bulundu. Lowcock yeni verilerin, söz konusu bölgede kıtlık koşullarında yaşayan olarak sınıflandırılan insan sayısının, benzer koşullarda, 2011’de çeyrek milyon Somalilinin ölmesinden bu yana dünyanın her hangi bir yerinde olan sayıdan daha fazla olduğunu gösterdiğini söyledi.
BM, Tigray bölgesindeki 5 milyondan fazla insanın yüzde 90’ından fazlasının acil gıda yardımına ihtiyaç duyduğunu belirtti. Söz konusu krize cevap verme noktasında 200 milyon dolardan fazla bir meblağ toplanılması konusunda acil yardım çağrısı yayınladı.
2019 Nobel Barış Ödülü sahibi Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, eski iktidar partisi Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) liderlerini tutuklamak ve silahsızlandırmak için Kasım ayında kuzey bölgesine askeri harekat kararı almıştı. Söz konusu kararın TPLF’nin ordu kamplarına yönelik gerçekleştirdiği saldırılara yanıt olarak alındığı bildirildi.
Operasyonun kısa sürede sonlanması beklenirken 6 aydan uzun bir süre sonra bölgede cinsel şiddet dahil olmak üzere vahşet raporlarıyla birlikte savaşın hala devam ettiği bildirildi. Uluslararası yardım kuruluşları Etiyopya güçlerinin komşu Eritre’den gelenlerin bölgeye ulaşmalarını engelledikleri konusunda defalarca şikayette bulundu.
WFP Acil Durum Direktörü, insani yardım çalışanlarının eriştikleri alanlardaki tehlike derecesine işaret ederek, bölgedeki yardım operasyonlarının sağlanması ve düşmanlıkların durdurulması noktasında daha fazla finansmana acil ihtiyaç olduğunu belirtti.
Direktör, “Şuana kadar bölgede dokuz yardım çalışanı öldürüldü” diyerek yardım çalışanlarının kontrol noktalarında düşmanca faaliyetlere maruz kaldığını söyledi. Ayrıca, “Sürekli kendimizi koruma sorunlarıyla mücadele ederken buluyoruz” ifadelerini kullandı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ihtiyaç sahiplerine ulaşamamamın oldukça kötü etkilere neden olduğunu vurguladı.
WHO Sözcüsü Margeret Harris gazetecilere verdiği demeçte, “Ekiplerimiz hazır durumda. Gıda, sağlık ve her türlü hizmeti sağlayabilecek mobil kliniklerimiz var” dedi. Sözcü bunların yalnızca üçte ikisinin faaliyette olduğunu da sözlerine ekledi. Ayrıca durumu bir halk sağlığı krizi olarak değerlendiren tarafların ekipleri geri dönmeye zorladığına işaret etti.



Trump'ın Grönland Büyükelçisi: Washington Danimarka adasını işgal etmeyecek

Louisiana Valisi Jeff Landry, Beyaz Saray'da konuşma yaparken ABD Başkanı Donald Trump arka planda dinliyor (Arşiv- EPA)
Louisiana Valisi Jeff Landry, Beyaz Saray'da konuşma yaparken ABD Başkanı Donald Trump arka planda dinliyor (Arşiv- EPA)
TT

Trump'ın Grönland Büyükelçisi: Washington Danimarka adasını işgal etmeyecek

Louisiana Valisi Jeff Landry, Beyaz Saray'da konuşma yaparken ABD Başkanı Donald Trump arka planda dinliyor (Arşiv- EPA)
Louisiana Valisi Jeff Landry, Beyaz Saray'da konuşma yaparken ABD Başkanı Donald Trump arka planda dinliyor (Arşiv- EPA)

ABD Başkanı Donald Trump tarafından Grönland'a atanan özel temsilci, dün yaptığı açıklamada, Cumhuriyetçi yönetimin stratejik öneme sahip bu bölge için en iyi yol haritası konusunda yarı özerk Danimarka adasının sakinleriyle diyalog başlatmayı hedeflediğini söyledi.

Louisiana Valisi Jeff Landry, bu hafta göreve başlamasından bu yana yaptığı ilk kapsamlı açıklamasında, Trump yönetiminin "kimseyi işgal etmeye çalışmak için oraya gitmediğini" ve "kimsenin ülkesini ele geçirmeye çalışmadığını" söyledi. Valinin yorumları, ABD'nin adayı "ABD ulusal güvenliği gerekçesiyle" kontrol etmesi gerektiğini defalarca dile getiren ve mineral bakımından zengin, stratejik konumdaki Arktik adasını ele geçirmek için askeri güç kullanmayı da dışlamayan Trump'ın bazı görüşleriyle çelişiyor gibi görünüyordu.

Landry, Fox News'un "The Will Can Show" programına verdiği röportajda, "Bence görüşmelerimizi Grönland'daki gerçek insanlarla, Grönlandlıların kendileriyle yapmalıyız" dedi. "Onlar ne istiyor? Hangi fırsatlardan mahrum kaldılar? Ve neden gerçekten hak ettikleri korumayı almadılar?" Trump'ın Landry'yi Grönland elçisi olarak ataması, Danimarka ve Avrupa'da endişeleri yeniden alevlendirdi.

Danimarka Dışişleri Bakanı yerel medyaya yaptığı açıklamada, ABD Büyükelçisini bakanlığına çağıracağını söyledi.


Washington, Sudan'daki çatışmanın her iki tarafını da kendi girişimini kabul etmeye çağırıyor

Sudan'ın geçici Başbakanı Kamil Idris, New York'taki Birleşmiş Milletler binasında gazetecilere açıklama yapıyor (BM fotoğrafları)
Sudan'ın geçici Başbakanı Kamil Idris, New York'taki Birleşmiş Milletler binasında gazetecilere açıklama yapıyor (BM fotoğrafları)
TT

Washington, Sudan'daki çatışmanın her iki tarafını da kendi girişimini kabul etmeye çağırıyor

Sudan'ın geçici Başbakanı Kamil Idris, New York'taki Birleşmiş Milletler binasında gazetecilere açıklama yapıyor (BM fotoğrafları)
Sudan'ın geçici Başbakanı Kamil Idris, New York'taki Birleşmiş Milletler binasında gazetecilere açıklama yapıyor (BM fotoğrafları)

Amerika Birleşik Devletleri, Sudan'daki çatışmanın her iki tarafını da önerdiği insani ateşkesi derhal kabul etmeye çağırdı ve insani acıların devam etmesi nedeniyle ateşkesin acil bir öncelik olduğunu belirtti.

ABD Temsilciler Meclisi Başkan Yardımcısı Jeffrey Bartos, pazartesi akşamı BM Güvenlik Konseyi üyelerine yaptığı açıklamada, Trump yönetiminin ileriye dönük bir yol olarak insani ateşkes teklif ettiğini belirterek, "Her iki savaşan tarafı da bu planı derhal ve ön koşulsuz olarak kabul etmeye çağırıyoruz" dedi. Bartos ayrıca, "Darfur ve Kordofan bölgesindeki korkunç şiddeti ve hem Sudan Silahlı Kuvvetleri hem de Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından işlenen vahşetleri şiddetle kınıyoruz; sorumlular mutlaka hesap vermelidir" ifadelerini kullandı.

ABD'nin tutumu, Sudan geçiş hükümetinin başkanı Kamil İdris'in 1000 gündür süren savaşı sona erdirmeyi amaçlayan kapsamlı bir barış girişimini BM Güvenlik Konseyi'ne sunmasıyla eş zamanlı olarak geliyor. İdris, Sudan'ın "varoluşsal bir krizle" karşı karşıya olduğunu belirterek, uluslararası gözetim altında bir ateşkes, HDK’nin kontrol ettikleri bölgelerden çekilmesi ve silahsızlandırılması çağrısında bulundu ve BM'nin benzeri görülmemiş insani acılara ilişkin uyarılarını yineledi.


Moskova'da Rus generalin öldürüldüğü yere yakın bir bölgede meydana gelen "olayda" iki polis memuru yaralandı

56 yaşındaki General Fanil Sarfarov'un pazartesi günü Moskova'nın bir yerleşim bölgesinde öldürüldüğü otomobil (Reuters)
56 yaşındaki General Fanil Sarfarov'un pazartesi günü Moskova'nın bir yerleşim bölgesinde öldürüldüğü otomobil (Reuters)
TT

Moskova'da Rus generalin öldürüldüğü yere yakın bir bölgede meydana gelen "olayda" iki polis memuru yaralandı

56 yaşındaki General Fanil Sarfarov'un pazartesi günü Moskova'nın bir yerleşim bölgesinde öldürüldüğü otomobil (Reuters)
56 yaşındaki General Fanil Sarfarov'un pazartesi günü Moskova'nın bir yerleşim bölgesinde öldürüldüğü otomobil (Reuters)

Yetkililerin açıklamasına göre, dün gece geç saatlerde Moskova'da, pazartesi günü bir Rus generalin öldürüldüğü yere yakın bir "olay"da iki polis memuru yaralandı; medya ise bir patlama olduğunu bildirdi.

Soruşturma Komitesi Telegram üzerinden "Güney Moskova'da iki trafik polisinin yaralanmasıyla sonuçlanan bir olay" yaşandığını bildirdi. Aynı kaynak, komitenin binaları incelediğini ve güvenlik kamerası kayıtlarını gözden geçirdiğini belirtti.

Rus televizyonunun yayınladığı görüntülere göre bölgede yoğun bir güvenlik kordonu oluşturuldu. Görgü tanıklarına dayanan televizyon, bugün yerel saatle 01:30 civarında (Salı günü GMT 22:30) bir patlama meydana geldiğini bildirdi. Olay, Rus Genelkurmay Başkanlığı Operasyonel Eğitim Dairesi Başkanı General Fanil Sarfarov'un pazartesi günü aracının altına yerleştirilen el yapımı patlayıcıyla öldürüldüğü sokağın yakınındaki bir sokakta meydana geldi.

Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı saldırıdan beri hem Rus topraklarında hem de Ukrayna'nın işgal altındaki bölgesinde meydana gelen patlamalarda çok sayıda Rus general, yerel yetkili ve saldırıyı destekleyen kamu figürü öldürüldü. Kiev bu saldırıların bazılarının sorumluluğunu üstlendi.