Müstakbel Hareketi Genel Başkanı Saad Hariri Şarku’l Avsat’a konuştu: Lübnan’da yeni hükümeti kuracağım

Hariri : Macron’un girişimine bağlıyız. Tüm seçenekler masada.

Avn ve Hariri, geçen Mart ayında Baabda Sarayı’nda bir araya geldi (AP)
Avn ve Hariri, geçen Mart ayında Baabda Sarayı’nda bir araya geldi (AP)
TT

Müstakbel Hareketi Genel Başkanı Saad Hariri Şarku’l Avsat’a konuştu: Lübnan’da yeni hükümeti kuracağım

Avn ve Hariri, geçen Mart ayında Baabda Sarayı’nda bir araya geldi (AP)
Avn ve Hariri, geçen Mart ayında Baabda Sarayı’nda bir araya geldi (AP)

Lübnan’da hükümeti kurmakla görevli yetkili Müstakbel Hareketi Genel Başkanı Saad Hariri Şarku’l Avsat’a konuştu. Hariri, “yeni hükümet için tüm seçeneklerin masada olduğunu” söyledi. Hariri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un önerdiği kurtarma girişiminin ruhuyla devam eden sürece ve Meclis Başkanı’nın girişime bağlı olduğunu vurguladı.
Lübnan (Sünni) Müftüsü Şeyh Abdullatif Deryan başkanlığındaki İslam Şeriat Konseyi toplantısına katılan Hariri, Berri ile olan ilişkilerini ‘bütünlük içerisinde’ olarak nitelendirirken, “Saad Hariri, Nebih Berri demektir, Nebih Berri de Saad Hariri demek. Sorun, hükümetin kurulmasına engel koyanlardadır” dedi. Müftü Deryan ve Yüksek İslam Şeriat Konseyi üyeleri, Hariri’ye desteklerini dile getirirken, Hariri’nin istifa düşüncesini de kabul etmediklerini ifade ettiler.
Öte yandan Hariri, Berri ile olan ilişkisine değinirken, “Hükümeti kurmakla görevlendirildiğim ilk andan bu yana yanımda duran tek kişidir. Beni hiç yalnız bırakmadı ve kendisinden aleyhimde hiçbir harf veya kelime duymadım” dedi.
Saad Hariri, Berri ile temaslarının devam edeceğini ve yakın zamanda kendisiyle bir araya geleceğini söyledi. Ayrıca konsey üyelerinden aktarılana göre Hariri, görevini üstlenmesinin hemen ardından bağımsızlar ve partizan olmayan uzmanlar arasında 18 bakandan oluşan bir hükümet önerisini sunduğunu ve 24 bakana ilişkin engellerin üstesinden gelmek üzere uzlaşı sağladığını belirtti. Hariri ayrıca, Cibran Basil’e atıf yaparak, daha fazla engel koyma girişiminde bulunanların olduğunu ifade etti.
Aynı şekilde hükümetin 24 saatten daha kısa bir sürede kurulabileceğini söyleyen Hariri, “Basil’in şartlarına yanıt verme kararı almamız halinde, bu gerçekleşmeyecek. Çünkü hükümet devre dışı bırakılacak ve Lübnan’ı krizlerden kurmakta yetersiz kalacak. Eski hükümetlerin bir kopyası olacak ve Lübnan’ın finansal ve ekonomik yardımı elde etmek için zorunlu bir koridor olan uluslararası toplumla ilişkilerini düzeltemeyecek” ifadelerini kullandı.
Konsey üyelerine göre Hariri, ülkeyi tehdit eden ve onu kuşatan tehlikeleri de açıklarken, “Macron’un kurtarma girişiminde önerdiği yol haritasını harekete geçiren önemli bir hükümetle ülkeyi kurtarmak için kişisel hesaplara girmekte ısrar ederlerse, nereye ulaşılır?” diye sordu.
Saad Hariri ayrıca, ülkenin kötüye gittiğini ifade etti. Hükümetin kurulmasını engelleyenlerin, bu çöküşün sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğini belirten Hariri, “Bu nedenle herhangi bir gecikme bize daha fazla hasar getirecek ve ülkeye pahalıya mal olacak” ifadelerini kullandı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre ise meclis başkanının siyasi asistanı Milletvekili Hasan Halil ve Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın Siyasi İşler Yardımcısı Hüseyin Halil’in (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) Genel Başkanı Cibran Basil ile görüşmesine dair bir tarih belli değil. Bunun sebebi ise Cumhurbaşkanının siyasi varisinin (yani Basil) önerilerini yeniden düzenlemeye yönelmesinden kaynaklanıyor. 
Laik Emel ve İslamcı Hizbullah’tan oluşan Şii ittifakına yakın kaynaklar, son el-Biyada (Basil’in ikametgahı) görüşmesinde hiçbir ilerleme kaydedilmediğini ve olumlu atmosfere dair sızıntıların var olan koşulları yansıtmadığını hatırlattı.
Basil’in, topun Hariri’nin sahasında olduğunu söyleyerek öne çıkmaya çalıştığına dikkati çeken kaynaklar, iki Halil’e de hükümete katılmayacağını söylediğini aktardı.
Kaynaklara göre söz konusu milletvekilleri Basil’e ‘Hükümete katılımı reddederken, Avn’ın payının 8 bakan olduğu konusunda nasıl ısrar edebiliyorsun?’ sorusunu yönetti. Bu ısrarın, Hariri tarafından kabul edilmediği biliniyor.  
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre iki Halil, Hariri’nin ‘yetkilerinden taviz vermeyi ve isimlendirmeyi Avn’a bırakmayı’ reddettiği gerekçesiyle Hristiyan Bakanları aday gösterme önerisinde Basil’e müdahale etmedi. Bu bağlamda Basil’le görüşmesi de fayda vermezken, Basil’in şartlarından vazgeçeceğine dair de bir işaret ortaya koymadı.



İsrail, Gazze Şeridi'ndeki milis deneyimini genişletiyor

Filistinliler dün Gazze şehrinin es-Sabra mahallesinde İsrail saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor. (EPA)
Filistinliler dün Gazze şehrinin es-Sabra mahallesinde İsrail saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor. (EPA)
TT

İsrail, Gazze Şeridi'ndeki milis deneyimini genişletiyor

Filistinliler dün Gazze şehrinin es-Sabra mahallesinde İsrail saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor. (EPA)
Filistinliler dün Gazze şehrinin es-Sabra mahallesinde İsrail saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor. (EPA)

İsrail, Gazze Şeridi'ndeki silahlı milis deneyimini genişletmek ve daha geniş alanları kontrol altına alarak bu milisleri Hamas ve Filistin Yönetimi'ne alternatif bir hükümet haline getirmek istiyor.

İsrail'in Refah'ta bir Bedevi milisin silahlandırıldığını bildirmesinin ardından İsrail Kanal 12 televizyonu dün resmi bir güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde, ordunun Refah'taki ‘pilot planın başarısını’ teyit ettikten sonra bu denemeyi Gazze Şeridi'ndeki diğer bölgeleri de kapsayacak şekilde genişletmeyi düşündüğünü belirtti. Kaynak bunu ‘sadece bir başlangıç’ olarak tanımladı.

İsrailli yetkililer kısa bir süre önce hükümetlerinin Gazze Şeridi'nde kaos yaratmak ve Hamas'a karşı koymak amacıyla çetelere silah desteği verdiğini doğrulamış, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da silahlandırma sürecini bizzat teyit ederek bunun ‘güvenlik makamlarının tavsiyesi üzerine’ yapıldığını söylemişti. Netanyahu, “Bunda yanlış olan ne? Bu iyi bir şey, çünkü askerlerimizin hayatını kurtarıyor” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan İsrail ordusu dün Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde yeni tahliye emirleri yayınladı. Filistin medyası saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının 66'ya yükseldiğini duyurdu.

İsrail ordusu, Gazze şehrinin kuzeybatısındaki Abdurrahman mahallesi ile Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki en-Nahda mahallesi sakinlerine derhal güneye gitmeleri talimatı verdi.