Yeni İsrail hükümeti Kudüs'te yapılacak tartışmalı yürüyüşe izin verdi

Yerleşimciler, İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'nın avlusunu bastı. (Arşiv- Wafa)
Yerleşimciler, İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'nın avlusunu bastı. (Arşiv- Wafa)
TT

Yeni İsrail hükümeti Kudüs'te yapılacak tartışmalı yürüyüşe izin verdi

Yerleşimciler, İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'nın avlusunu bastı. (Arşiv- Wafa)
Yerleşimciler, İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'nın avlusunu bastı. (Arşiv- Wafa)

Yeni İsrail hükümeti dün (Pazartesi), aşırı sağcı Yahudi grupların bugün (Salı) Doğu Kudüs'te düzenlemeyi planladıkları tartışmalı yürüyüşe onay verdi. Fransız haber ajansı AFP’ye göre bu kararın ardından ülkede şiddet olaylarının yeniden yaşanması endişesi hâkim oldu.
Binyamin Netanyahu başkanlığındaki önceki hükümet, Hamas Hareketi’nin yürüyüşün yapılması durumunda yeni bir çatışma tehdidine rağmen, geçen Perşembe günü yapılması planlanan yürüyüşü Salı gününe ertelemişti.
Yair Lapid ile iş birliği içinde olan sağcı ve milliyetçi Naftali Bennett başkanlığındaki yeni İsrail hükümeti, 12 yıldır İsrail devletini yöneten Netanyahu dönemine son veren bir koalisyonun ardından kuruldu. 
Yeni İsrail İç Güvenlik Bakanı Omer Bar Lev, dün yaptığı açıklamada yürüyüşün belirlenen tarihte yapılmasını onayladı. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, "Polis hazır ve bir arada yaşamanın hassas dokusunu korumak için elimizden gelen her şeyi yapacağız" ifadesi yer aldı.
Yeni hükümetin kurulmasının ardından yürüyüşü düzenleyenler yürüyüşün iptal edilmesinden endişe ettiler. Ancak İç Güvenlik Bakanı yürüyüşün belirlenen tarihte yapılması kararını gerekçelendirirken, “Gösteri hakkı demokraside herkese garanti edilen bir haktır” değerlendirmesinde bulundu.
Sağcı partiler tarafından daveti yapılan gösterinin rotası, yaklaşık iki aydır protesto gösterilerine sahne olan Doğu Kudüs'ü kapsıyor.
Arap karşıtı aşırı sağcı Yahudi Gücü (​Otzma Yehudit) Partisi liderlerinden Milletvekili Itamar Ben Gvir yürüyüşün düzenlenmesine öncülük ediyor.
İsrail'in 1967'de Doğu Kudüs’ü işgal ve ilhak ederek başkent ilan etmesini kutlamak için “Bayrak Yürüyüşü” olarak bilinen yürüyüşe binlerce kişi katılıyor. Etkinlikler kapsamında Yahudiler, İsrail bayraklarıyla Şam Kapısı'na gelerek Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bayrak yürüyüşü gerçekleştiriyor. Yürüyüş sırasında Müslümanların ağırlıkta olduğu bölgelerden geçilmesi Filistinlilerin öfkesine neden oluyor.
Yürüyüşün rotası, organizatörler ve İsrail polisi arasında Filistinlilerle çatışmalardan kaçınma çerçevesinde yapılan müzakerelerin ardından belirlendi.
İlk olarak 10 Mayıs'ta yapılması planlanan yürüyüş, geçen ay İsrail yerleşimlerine karşı Hamas ile İsrail arasında 11 günlük bir savaşı ateşleyen öfkeli gösterilere tanık olan Doğu Kudüs'teki durum nedeniyle iptal edildi.
Hamas Hareketi geçen hafta yaptığı açıklamada, yerleşimcilerin yürüyüşü düzenleyerek Doğu Kudüs ve Mescid-i Aksa"ya yaklaşmaları durumunda karşılık verileceği konusunda uyarıda bulundu.



Hamas: Açlık ve soykırım savaşı sürerken müzakerelerin anlamı yok

Filistinliler Han Yunus'taki halka açık bir mutfakta yiyecek almaya çalışıyor (AP)
Filistinliler Han Yunus'taki halka açık bir mutfakta yiyecek almaya çalışıyor (AP)
TT

Hamas: Açlık ve soykırım savaşı sürerken müzakerelerin anlamı yok

Filistinliler Han Yunus'taki halka açık bir mutfakta yiyecek almaya çalışıyor (AP)
Filistinliler Han Yunus'taki halka açık bir mutfakta yiyecek almaya çalışıyor (AP)

Hamas'ın üst düzey yöneticilerinden biri, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki "açlık savaşı" göz önüne alındığında herhangi bir ateşkes müzakeresinin "anlamsız" olduğunu belirterek, uluslararası toplumu İsrail hükümetine "açlık suçunu" durdurması için baskı yapmaya çağırdı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Hamas Siyasi Büro Üyesi Basim Naim yaptığı açıklamada, "İsrail işgalcileriyle dolaylı müzakerelerin bir anlamı yok ve İsrail işgalinin Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı sürdürdüğü açlık ve imha savaşı göz önüne alındığında, yeni ateşkes önerileriyle uğraşmanın da bir anlamı yok" dedi. Naim, "Uluslararası toplumun, Gazze'deki açlık, susuzluk ve öldürme suçunu durdurması için Netanyahu hükümetine baskı yapması gerekiyor" ifadesini kullandı.

İsrail'in 18 Mart'ta Gazze Şeridi'nde yüzlerce Filistinliyi öldüren ani hava saldırılarıyla Hamas'la ateşkesi sona erdirdiğini belirtmekte fayda var. İsrail o tarihten bu yana Gazze'ye yardım girişini yasakladı, fırınlarda un, yakıt, hastanelerde ise yaraları tedavi etmek için kullanılan ilaç ve malzemeler tükeniyor.

Bu gelişme, İsrail askeri sözcüsünün pazartesi günü Gazze Şeridi sınırında yaptığı açıklamada, "ordunun son dönemdeki başarılarına ve Hamas üzerindeki baskılara rağmen" hareketin esir takası anlaşmasını kabul etmeye "isteksiz" kaldığını duyurmasının ardından geldi.

Sözcü Evi Devrin, "Organize bir planımız var" dedi. (Saldırının) yeni ve yoğun bir aşamasına, Gideon'un Vagonları Operasyonu'na doğru ilerliyoruz" diyerek şöyle devam etti: "Operasyonun amacı tutuklularımızı geri getirmek ve Hamas rejimini devirmek." The Times of Israel'e göre, "Bu iki amaç birbirine bağlı" dedi.