İran: Yüzde 60 oranında 6,5 kilogram uranyum zenginleştirdik

Ülkenin güneyindeki Buşehr nükleer santralinde bir reaktörün önünde İran bayrağı( Arşiv-AFP)
Ülkenin güneyindeki Buşehr nükleer santralinde bir reaktörün önünde İran bayrağı( Arşiv-AFP)
TT

İran: Yüzde 60 oranında 6,5 kilogram uranyum zenginleştirdik

Ülkenin güneyindeki Buşehr nükleer santralinde bir reaktörün önünde İran bayrağı( Arşiv-AFP)
Ülkenin güneyindeki Buşehr nükleer santralinde bir reaktörün önünde İran bayrağı( Arşiv-AFP)

İran hükümeti dün, dünya güçleriyle nükleer görüşmelerde kafa karışıklığına yol açan bir hareketle şimdiye dek yüzde 60 oranında zenginleştirilen uranyum miktarının yaklaşık 6,5 kilograma ulaştığını duyurdu.
Reuters haber ajansına göre İran Hükümet Sözcüsü Ali Rebii açıklamasında, yüzde 20 oranında da 108 kilogram uranyum zenginleştirildiğini belirterek söz konusu zenginleştirme çalışmalarının İran Meclisinin öngördüğü süreden çok daha hızlı gerçekleştirildiğini kaydetti.
Geçtiğimiz Nisan ayında İran, İsrail’i büyük nükleer tesisi sabote etmekle suçlamasının ardından uranyumu yüzde 60 saflıkta zenginleştirme çalışmalarına başlayacağını açıklamıştı. Açıklama, Tahran ve Washington'ın Viyana'da İran ile dünya güçleri arasındaki 2015 nükleer anlaşmasını canlandırmanın yollarını bulmayı amaçlayan dolaylı görüşmeler yaptığı sırada geldi. Geçtiğimiz yıl İran parlamentosu, eski Başkan Donald Trump'ın 2018’de nükleer anlaşmadan çekilmesine yanıt olarak tutumunu sertleştirmesini gerektiren bir yasa çıkardı.
Trump'ın tek taraflı olarak anlaşmadan geri çekilmesi, İran'ı anlaşmanın atom bombası geliştirmeyi daha uzak hale getirmek için tasarlanan nükleer programı üzerindeki sınırlarını ihlal etmeye itti. Ancak İran nükleer silah arayışını reddediyor.
Rebii açıklamasında, “Yasaya göre... Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (IAEA)  yılda yüzde 20 saflıkta 120 kilogram zenginleştirilmiş uranyum üretmesi gerekiyor. Son rapora göre son beş ayda yüzde 20 saflıkta 108 kilogram uranyum ürettik” ifadelerini kullandı.
Sözcü ayrıca uranyum üretimiyle ilgili açıklamada bulunarak, “Kısa sürede yüzde 60 oranında 6,5 kilogram uranyum zenginleştirdik” dedi.



Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
TT

Sudan, İran’ın Kızıldeniz’de deniz üssü kurma talebini reddetti

İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)
İran, Yemen’deki Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırı düzenlemesine yardım ediyor (AFP)

Sudanlı üst düzey istihbarat yetkilisi Ahmed Hasan Muhammed, ülkesinin İran’ın Kızıldeniz kıyısında bir deniz üssü kurma talebini reddettiğini söyledi.

İran’ın bu talebi kabul edilseydi, söz konusu üs, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından birinde deniz trafiğini izlemesine olanak tanıyacaktı.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal gazetesinden aktardığına göre Muhammed konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi;

“İran, Sudan ordusuna isyancılara karşı mücadelede kullanılmak üzere silahlı insansız hava araçları (SİHA) sağladı. Tahran, üssü inşa etme izni karşılığında, Sudan’a helikopter taşıyan bir savaş gemisi de dahil olmak üzere gelişmiş silahlar teklif etti. İranlılar üssü istihbarat toplamak için kullanmak istediklerini söyledi. Oraya savaş gemileri de yerleştirmek istediler. Ancak Hartum, İran’ın bu teklifini reddetti.”

Muhammed gazeteye yaptığı açıklamada, “Sudan İran’dan SİHA satın aldı. Çünkü insan kaybını azaltmak ve uluslararası insancıl hukuka saygı göstermek için daha isabetli silahlara ihtiyacımız vardı” diye ekledi.

Kızıldeniz’deki bir deniz üssü, Yemen’deki Husilerin ticari gemilere saldırı başlatmasına yardımcı olurken, Tahran’ın dünyanın en yoğun nakliye hatlarından biri üzerindeki hakimiyetini artırmasına olanak tanıyabilir.

İran destekli Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Gazze’de savaşan İsrail ve müttefiklerini cezalandırma amacıyla gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.

sddeb
Yemen televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntüde, Husi saldırısından sonra batan bir İngiliz kargo gemisi görülüyor (EPA)

Sudan’ın, devrilen eski Devlet Başkanı Ömer El Beşir döneminde, İran ve Filistin’deki müttefiki Hamas ile yakın ilişkileri vardı.

Beşir'in 2019 darbesiyle devrilmesinin ardından, ülkenin askeri cuntasının başı olan Orgeneral Abdulfettah el Burhan, uluslararası yaptırımları sona erdirmek amacıyla ABD ile yakınlaşma başlattı.

Ayrıca İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için harekete geçti.

İran’ın deniz üssünü inşa etme talebi, bölge ülkelerinin Sudan’da 10 aydır devam eden iç savaştan faydalanarak, Ortadoğu ile Sahra Altı Afrika ülkeleri arasında stratejik bir kavşak noktası olan ülkede yer edinmeye çalıştıklarını gösteriyor.

Burhan liderliğindeki Sudan ordusu, Nisan ortasından bu yana Orgeneral Muhamed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri ile savaşıyor.

Çatışma on binlerce insanın ölümüne, milyonlarca Sudanlının yerinden edilmesine ve dünyanın en kötü insani krizlerinden birine neden oldu.

Çatışmaları takip eden bölge yetkilileri ve analistlere göre, Sudan’ın İran’dan aldığı SİHA’lar, Hızlı Destek Kuvvetleri nedeniyle ordunun uğradığı kayıpların ardından, Burhan’ın bir miktar başarı elde etmesine yardımcı oldu.

Son haftalarda hükümet, Hartum ve Omdurman’daki önemli bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirdi.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, hem Sudan ordusunu, hem de Hızlı Destek Kuvvetleri’ni savaş suçu işlemekle suçladı.

Washington ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Sudan’ın batısındaki Darfur bölgesinde cinayet, tecavüz ve etnik temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı suçlar işlemekle itham etti.

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri, Sudan ordusunu, sivillerin yerleşimleri havadan hedef almak ve Sudanlı sivilleri çaresizce ihtiyaç duydukları insani yardımdan mahrum bırakmakla eleştirdi.

BM kuruluşları ayrıca Hızlı Destek Kuvvetleri’ni, Darfur’da etnik amaçlı saldırılar da dahil olmak üzere zulüm yapmakla suçladı.

Çatışmanın tarafları olan Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri, ABD ve BM’nin suçlamalarını reddetti.

ABD Şubat ayında yaptığı açıklamada, İran’ın Sudan ordusuna silah sevkiyatıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

ABD’nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey, İran’ın Hartum’a yardım ettiğine ilişkin haberlerin ‘son derece rahatsız edici’ olduğunu söyledi.