ABD-Rusya ilişkilerindeki tartışmalı dosyalar halen beklemede

Biden, Putin ile gerçekleştirdiği zirvenin ardından, Cenevre'den ayrılmadan gazetecilere açıklamalarda bulundu. (Reuters)
Biden, Putin ile gerçekleştirdiği zirvenin ardından, Cenevre'den ayrılmadan gazetecilere açıklamalarda bulundu. (Reuters)
TT

ABD-Rusya ilişkilerindeki tartışmalı dosyalar halen beklemede

Biden, Putin ile gerçekleştirdiği zirvenin ardından, Cenevre'den ayrılmadan gazetecilere açıklamalarda bulundu. (Reuters)
Biden, Putin ile gerçekleştirdiği zirvenin ardından, Cenevre'den ayrılmadan gazetecilere açıklamalarda bulundu. (Reuters)

Cenevre Gölü kıyısındaki Parc de La Grange malikanesini saran yoğun sessizlik, Vladimir Putin ve Joe Biden’ın gazetecilerle özel olarak konuşmaları sonrasında, başkentlerine geri dönmeden önce dört saat süren ABD-Rusya zirvesinin neden olduğu yoğun gerilimi örtemedi. Aralarındaki anlaşmazlıklar ne derece büyük olursa olsun bir anlaşmaya ya da en azından “soğuk savaş” yerine “soğuk barışa” varmaktan başka çare olmadığını iki taraf da çok iyi biliyor.
Zirvenin ardından gazetecilere konuşan Biden, dış politikanın kişisel ilişkilerin bir uzantısı olduğunu söylemişti. Ancak Rus lider Putin ile olan kişisel ilişkisinin, son yıllarda Washington ile Moskova arasında derinleşen güvensizliği aşmanın bir yolu olmadığı açık. Biden, kitaplarından birinde, 2011'de Putin başbakan, kendisi de Barack Obama'nın yardımcısı olduğu ilk görüşmelerinde iki tarafın stratejik füzeleri sınırlama yönünde bir anlaşmaya varmada başarısız olduğunu anlatıyor. Yazılanlara göre Putin misafirini lüks ofisine “bir göz atmaya” davet etmiş, etrafını inceleyen Biden ise “Kapitalizmin yapabilecekleri inanılmaz değil mi?” ifadelerini kullanmış. Sonrasında ise “Sayın Başbakan, gözlerinizin içine baktığımda bir ruhunuz olmadığını düşünüyorum” demişti. Putin’in cevabı ise “Birbirimizi anlıyoruz” olmuştu.
Hiç şüphesiz bu buluşma; uçsuz bucaksız doğal kaynakları elinin altında tutan, dünyanın ikinci nükleer gücüne sahip bir ülkede çar gibi hüküm süren, kendi kendini yetiştirmiş bir Sovyet casus ile kariyerinde zirveye doğru basamakları tırmanan kıdemli bir politikacı arasındaki ilişkinin derinliğine kazınmış bir iz olarak kalacak.
ABD siyasi kurumunun özeti olan Biden, yalnızca sekiz yıl boyunca sadece Başkan Yardımcısı olarak değil, aynı zamanda özellikle Kongre'deki Dış İlişkiler Komitesi Başkanı olarak da geniş bir deneyimle Beyaz Saray'a geldi. Ancak bu uzun deneyim kendisini, bir gazetecinin sorusuna Putin’in katil olduğuna inandığını söyleyerek verdiği yanıttaki kurnazlığından alıkoymadı. Diğer yandan beş ABD başkanına şahit olan, 21 yıldır başbakan ve devlet başkanlığını yürüten Putin ise 2036 yılına kadar iktidarda kalmasına imkan sağlayacak yönde anayasanın değiştirilmesi ardından muhtemelen daha fazla ABD Başkanı ile karşı karşıya gelecek. Konuşmalarında genellikle Tolstoy’a veya önde gelen Rus romancılara atıfta bulunan Putin, düzenlediği bir basın toplantısında söz konusu olayı hatırlamadığını söylemişti. “Siyasette korku, saygıdan daha iyidir” ifadelerini kullanan Putin, zirvenin ardından ABD’li mevkidaşını övmekten çekinmemiş, “Ağırbaşlı, tecrübeli ve aileye değer veren bir kişilik. Bu onun ahlaki değerlerinin seviyesinin bir kanıtı. Aynı dili konuşuyoruz. İlişkilerimiz daima pragmatik” ifadelerini kullanmıştı.
ABD tarafı, rakiplerinin zayıf yönlerini kullanmak için casusluk becerilerine başvurmasıyla tanınan Putin tarafının sunacaklarına temkinli yaklaşarak basın toplantısının gizli yapılmasını talep etmişti. Putin, örneğin bir keresinde, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile gerçekleştirdiği toplantıya büyük siyah bir köpek getirerek Merkel’in köpek fobisinden yararlanmış, kendisini o şekilde izlemekten zevk almıştı.
Biden çarşamba günü Washington yolunda uçağa binmeden önce gazetecilere verdiği demeçte “Zeki, zor ve sporda söylendiği gibi değer hak eden bir rakip” ifadelerini kullandı. Rusya Devlet Başkanı da zirve sonucunun olumlu olduğunu, iki taraf arasında bu seviyede devam etmemesi gereken gerginliğin hafifletilmesine katkıda bulunduğunu söyledi. Ancak iki ezeli rakip arasında yeniden kurulan güvenin seviyesinin artmasının önündeki tartışmalı dosyalar açık halde bekliyor. Washington için ana konu, Moskova'nın Pekin'den ne derece uzak olduğu. Rusya ise öncelikli olarak küresel eksende üçüncü bir kutup olarak tanınmak istiyor.



Taliban’dan Pakistan’a fetvalı güvence

Afganistan'da Perşembe günü Celalabad'da düzenlenen mezuniyet töreninde polis memurları (EPA)
Afganistan'da Perşembe günü Celalabad'da düzenlenen mezuniyet töreninde polis memurları (EPA)
TT

Taliban’dan Pakistan’a fetvalı güvence

Afganistan'da Perşembe günü Celalabad'da düzenlenen mezuniyet töreninde polis memurları (EPA)
Afganistan'da Perşembe günü Celalabad'da düzenlenen mezuniyet töreninde polis memurları (EPA)

Afganistan’daki Taliban yönetimi, iki ülke arasında günler önce yeniden alevlenen sınır çatışmalarının ardından, Pakistan’a yönelik dolaylı güvence mesajlarını yoğunlaştırdı. Kabil, kırılgan ateşkesi koruma çabalarının sürdüğü bir dönemde hem dinî hem de siyasi bir dizi taahhüdü arka arkaya açıkladı.

Başbakan Ahund ve üst düzey isimlerin katıldığı, binden fazla din adamını bir araya getiren toplantıda yayımlanan fetva, Afgan topraklarının hiçbir ülkeye karşı kullanılmayacağını ilan etti. Siyasi–fiqhî bildiri, sınır ötesi çatışmalara müdahil olanlara karşı yaptırım uygulanacağını vurguladı.

Bildirinin ardından Dışişleri Bakanı Emirhan Muttaki, hükümetin fetvadaki taahhütlere “tam bağlılık” göstereceğini açıkladı. Açıklama, Pakistan içini hedef alan ve sorumluluğu başta Pakistan Talibanı (TTP) olmak üzere çeşitli gruplara atfedilen saldırıların ardından yükselen gerilimi yatıştırma girişimi olarak değerlendirildi.

Sınırdaki son saldırıda, salı günü Afganistan sınırına yakın Kurram bölgesindeki bir güvenlik noktasının hedef alınması sonucu 6 Pakistan askeri hayatını kaybetmişti. İslamabad, saldırıların Afgan topraklarını kullanan silahlı gruplarca planlandığını savunurken, Kabil bu iddiaları reddediyor ve TTP ile operasyonel bağları olmadığını öne sürüyor.

dfgt
3 Aralık 2025'te Afganistan sınırında düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden Pakistanlı güvenlik görevlileri için düzenlenen cenaze töreninden bir kare (AFP)

Din adamları kurultayının sonunda yayımlanan bildiride, Afgan hükümetinin ülke topraklarının hiçbir devlete karşı kullanılmaması taahhüdünü “şer’î bir sorumluluk” olarak üstlendiği belirtildi. Açıklamada, bu taahhüdü ihlal edenlerin asi sayılacağı ve gerekli işlemlerin uygulanacağı ifade edildi.

Bildiride, ülke egemenliğini savunmanın dinî bir görev olduğu vurgulanırken, aynı zamanda “Afgan topraklarının başka herhangi bir devlete zarar vermek için kullanılmasının caiz olmadığı” yeniden teyit edildi. Ayrıca Afgan vatandaşlarının sınır ötesindeki askerî faaliyetlere katılmak üzere ülke dışına gitmesinin yasak olduğu, bunu yapanların “muhalif ve asi” kabul edileceği kaydedildi.

Toplantıda Başbakan Ahund’un yanı sıra Yüksek Mahkeme Başkanı, İyiliği Emretme ve Kötülükten Sakındırma Bakanı, Yükseköğrenim Bakanı ve diğer üst düzey isimlerin bulunması, Taliban yönetiminin Pakistan’a hem dinî hem de siyasi nitelikte çift katmanlı güvence sunma çabasının işareti olarak değerlendirildi. Kabil yönetimi, özellikle sınır aşan silahlı gruplar konusunda artan uluslararası baskıyla karşı karşıya.

hyju
Afganlar, 6 Aralık 2025'te Pakistan güçleriyle sınır çatışmalarında öldürülen bir adam için yas tutuyor (AFP)

Dışişleri Bakanı Muttaki, devlet medyasına yaptığı açıklamada, ülke genelindeki din alimlerinin “İslami düzenin korunmasına yönelik birleşik fetvalarını” yenilediklerini belirterek, Afganistan’ın hiçbir ülkeye zarar verecek bir faaliyete izin vermeyeceğini yineledi. Muttaki, “Bu, alimlerin tavsiyesidir ve tüm Müslümanlar için yerine getirilmesi gereken bir görevdir” dedi.

Muttaki, fetvayı ihlal ederek sınır ötesi faaliyetlerde bulunanlara karşı Afgan yönetiminin gerekli adımları atma hakkına sahip olduğunu vurguladı. Bu ifade, TTP’ye katılan Afgan unsurlara yönelik üstü kapalı bir mesaj olarak değerlendirildi.

Açıklamasının sonunda “birlik ve fitneden uzak durma” çağrısı yapan Muttaki, Afgan halkının tarih boyunca din alimlerinin fetvalarına uyduğunu ve bugün de bu çizginin sürdürüleceğini belirtti.

Gözlemcilere göre fetva, siyasi bildiri ve resmî açıklamaların tamamı, son haftalarda tırmanan saldırılar nedeniyle artan Pakistan tepkisini yatıştırmaya ve Kabil’in güvenlik taahhütlerine bağlılık gösterdiğini ispatlamaya yönelik koordineli bir çabanın parçası niteliğinde. Geçen cuma yaşanan ve 4 kişinin ölümüne yol açan sınır çatışması, iki ülke arasındaki gerilimi yeniden tırmandırmıştı.


Beyaz Saray, Trump'ın sağ elindeki bandajı "çok sayıda el sıkışması" ile gerekçelendiriyor

Trump, morluğa makyaj yapıyor (Arşiv- Reuters)
Trump, morluğa makyaj yapıyor (Arşiv- Reuters)
TT

Beyaz Saray, Trump'ın sağ elindeki bandajı "çok sayıda el sıkışması" ile gerekçelendiriyor

Trump, morluğa makyaj yapıyor (Arşiv- Reuters)
Trump, morluğa makyaj yapıyor (Arşiv- Reuters)

Beyaz Saray dün, ABD başkanının günlerdir sağ elinde taşıdığı bandajı, yaptığı sayısız tokalaşmaya işaret ederek bir kez daha haklı çıkarmaya çalıştı.

Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt dün, "Bununla ilgili size zaten bir açıklama yaptık" dedi. Leavitt'in açıklaması, son zamanlarda ortaya çıkan bandajlarla ilgili bir soruya yanıt olarak geldi. "Başkan sürekli insanlarla el sıkışıyor," diyen Leavitt, birkaç ay önce başkan şişmiş sağ eliyle görüldüğünde yapılan açıklamayı yineledi.

Leavitt ayrıca, "Kalp damar hastalığına karşı önleyici tedavi olarak her gün aspirin de alıyor" diyerek, "bu da gördüğünüz morluklara katkıda bulunmuş olabilir." Beyaz Saray, örneğin pazar günü Washington'daki bir etkinlik sırasında 79 yaşındaki Trump'ın taktığı bandajlar görülmeden önce de bu açıklamayı yapmıştı.

ABD'nin en yaşlı seçilmiş başkanı olan Trump için sağlık hassas bir konu. Demokrat selefi Joe Biden'ı bunama hastalığından muzdarip olmakla ve bu nedenle yönetmeye uygun olmamakla suçladı.

Trump, salı akşamı Truth Social’deki hesabından yaptığı öfkeli paylaşımda, sağlığıyla ilgili medya haberlerini "kışkırtıcı ve muhtemelen vatana ihanet" olarak nitelendirdi.

Trump'ın sağlığı, bir dizi etkinlikte uyanık kalmakta zorlandığı görülmesinin yanı sıra, ekim ayında ek tıbbi testlerin bir parçası olarak MR çektirmesiyle de mercek altına alındı.


Hegseth ve Japon mevkidaşı: Çin'in eylemleri bölgesel barışa hizmet etmiyor

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Reuters)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Reuters)
TT

Hegseth ve Japon mevkidaşı: Çin'in eylemleri bölgesel barışa hizmet etmiyor

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Reuters)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (Reuters)

Tokyo bugün yaptığı açıklamada, Japonya Savunma Bakanı Shinjiro Koizumi ve Amerikalı mevkidaşı Pete Higseth'in bölgedeki güvenlik konusunu görüşmek üzere yaptıkları telefon görüşmesinde, Çin'in son eylemlerinin "bölgesel barışın sağlanmasına yardımcı olmadığı" konusunda mutabık kaldıklarını duyurdu.

Japonya Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, iki bakanın "6 Aralık'ta Çin askeri savaş uçakları tarafından Japonya Öz Savunma Kuvvetleri uçaklarının hedef alındığı radar kilitleme olayı da dahil olmak üzere, Hint-Pasifik bölgesindeki kötüleşen ciddi güvenlik durumu hakkında samimi görüş alışverişinde bulunduğunu" belirtti.

Açıklamada, Başbakan Sanae Takaichi'nin geçen ay Tayvan hakkındaki açıklamalarının ardından Japonya ve Çin arasında yaşanan anlaşmazlık ortamında, iki bakanın "Çin'in eylemlerinin bölgesel barış ve istikrara katkıda bulunmadığı gerekçesiyle, bölgesel gerilimleri tırmandırabilecek her türlü eylemden ciddi endişe duyduklarını" ifade ettikleri belirtildi.