ABD'nin yaptırım listesindeki bir Cumhurbaşkanı: İbrahim Reisi

Oy merkezlerinin kapanması ve ekonomik zorluklara karşı duyulan öfke boykot çağrısının ciddiye alındığını gösteriyor.

Tartışmalı seçimde kazanan Reisi oldu (Ala Rüstem)
Tartışmalı seçimde kazanan Reisi oldu (Ala Rüstem)
TT

ABD'nin yaptırım listesindeki bir Cumhurbaşkanı: İbrahim Reisi

Tartışmalı seçimde kazanan Reisi oldu (Ala Rüstem)
Tartışmalı seçimde kazanan Reisi oldu (Ala Rüstem)

İran devlet televizyonu 19 Haziran Cumartesi günü, ülkedeki cumhurbaşkanlığı seçimlerini muhafazakâr aday İbrahim Reisi’nin kazandığını duyurdu. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanma hakkı bulunan yaklaşık 59 milyon İranlı’nın 28 milyondan fazlasının sandık başına gittiği bilgisi paylaşıldı.
Reisi, cumartesi günü ilan edilen resmi ön sonuçlara göre oyların yüzde 62’sini kazandı.
Seçim Kurulu Başkanı Cemal Orf düzenlediği basın toplantısında 60 yaşındaki Reisi’nin 28,6 milyon oyun yaklaşık 17,8 milyonuna ulaştığını belirtti. Daha önce yapılan çağrılarda 59,3 milyondan fazla İranlıdan sandık başına giderek oy vermesi istenmişti.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani kısa bir süre önce yaptığı açıklamada ülkenin yeni cumhurbaşkanının ilk turda seçildiğini söyledi. Diğer yandan muhafazakâr İbrahim Reisi, resmi sonuçlar açıklanmadan önce üç rakibi tarafından tebrik edildi.
Sandıklar, sürenin uzatılması sonrasında cumartesi sabahı kapandı.
Ruhani, televizyon aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Halkı tercihinden dolayı tebrik ediyorum. Resmi düzeydeki tebriklerimi sonraya bırakıyorum. Ancak oyları kimin aldığı gayet açık” dedi.
2013 yılından bu yana görevde olan Ruhani, seçilmiş cumhurbaşkanının adını zikretmedi ancak dört adaydan üçünün ilettiği tebrikler sonucu gözler önüne serdi.
Sosyal medya organlarındaki paylaşımlarda ve İran medyasının aktardığı haberlerde de reformist Abdunnasır Hammeti’nin yanı sıra muhafazakârlar Muhsin Rızai ve Amir Hüseyin Kadi Zade Haşimi’nin seçimleri kazanma olasılığı en yüksek isim olan Reisi’yi tebrik ettiği aktarıldı.
Seçimlerde, Anayasa Koruma Konseyi tarafından başvuruları onaylanan yedi adaydan dördü yarışıyordu. Konsey, adaylık başvurusunda bulunan önde gelen isimleri kabul etmemesi nedeniyle eleştirilere maruz kalmış ve bu durumun seçimlere katılım üzerindeki olumsuz etki yaratacağına dair endişeler dile getirilmişti.
Konsey, eski Şura Konseyi Başkanı Ali Laricani, Cumhurbaşkanı Yardımcısı İshak Cihangiri ve 2005- 2013 yıllarında cumhurbaşkanlığını üstlenen Mahmud Ahmedinejad’ın başvurularını kabul etmemişti.
Ahmedinejad, 18 Haziran’da yaptığı açıklamada “Ben kendi adıma bu günaha ortak olmaya hazır değilim. Daha önce de katılımıma izin verilmediği takdirde kimseyi desteklemeyeceğimi söylemiştim. Bu benim kişisel hakkımdır” dedi.
Reisi’nin önde gelen rakibi ve eski Merkez Bankası Başkanı Abdunnasır Hemati de herhangi bir radikal muhafazakâr adayın zaferinin daha fazla yaptırıma yol açacağını savundu.

Muhafazakâr akımın hakimiyeti
Muhafazakarların hâkim olduğu Anayasa Koruma Konseyi, uygunluk araştırmasında yasaya bağlılığını dile getirirken başta Reisi’nin en ciddi rakibi olması beklenen Laricani ve diğer önemli isimlerin reddedilmesi, seçimlerin sonucunun çoktan belirlendiği izlenimi verdi.
Reisi’nin galibiyeti, geçen yıl Şura Konseyi (parlamento) seçimlerinde elde ettiği zaferin ardından muhafazakâr akımın yönetim organlarının eklemlerindeki hakimiyetini güçlendirecek.
Üst düzey yetkililer, yükselen fiyatlar, işsizlik ve para biriminin değer kaybetmesi de dahil olmak üzere artan ekonomik ve toplumsal baskılarla nasıl başa çıkılacağına dair yaygın çevrelerce bir referandum olarak görülen seçime büyük bir katılım çağrısında bulundular.
Devlet medya organlarında yer alan habere göre Reisi, oyunu kullandıktan sonra şu açıklamada bulundu:
“Siyasi görüşü ne olursa olsun herkesi oy kullanmaya çağırıyorum. Halkımızın zayıflığa ilişkin şikayetleri gerçektir. Ancak katılmama sebepleri buysa bu bir hatadır.”
Reisi, 2017 seçimlerinde oyların yüzde 38’ini kazandı ve başta yargı olmak üzere on yıllar boyunca çeşitli görevlerde bulundu. İran medya organları, adından Dini Lider Ali Hamaney’in olası halefi olarak bahsediyor.

Oy merkezleri kapatıldı
Resmi IRNA haber ajansına göre bugün sabah saatlerinde, yaklaşık 19 saatlik oylamanın ardından seçim merkezleri kapatıldı.
Ajans, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Seçim Komitesi Sözcüsü’nden alıntı yaptığı haberinde, oy kullanma süresinin iki saat uzatıldıktan sonra merkezlerde bulunanların oy kullanmasına izin verildiği, kapıların sabah saat 2 civarlarında kapatıldığını belirtti.
Devlet televizyonu, birçok şehirde sandık başında uzun kuyrukların oluştuğunu aktarırken yarı resmi Fars haber ajansı muhabirinin aktardığına göre ise 22 milyon seçmen (yüzde 37) 19.30’da (15.00 GMT) andık başına gitti.
İçişleri Bakanlığı ise katılım oranının henüz teyit edilmediğini bildirdi.
Hamaney 18 Haziran’da yaptığı çağrıyla seçimlere güçlü katılım çağrısında bulundu. Başkent Tahran’da oyunu kullanan Dini Lider, “Her oy önemlidir. Gelin, katılın ve başkanınızı seçin. Bu, ülkenizin geleceği için önemlidir” ifadesini kullandı.
Reisi, anayasaya göre üçüncü bir dört yıllık dönem için yarışamayan, pragmatist olarak nitelenen Hasan Ruhani’nin yerini almak için güvenlik şahinlerinin desteğine sahip. Cumhurbaşkanı, hükümetin günlük işlerini denetleyerek Dini Lider’e rapor veriyor.
Devrim Muhafızları tarafından desteklenen ve Hamaney’in yakın müttefiki olan Reisi, onlarca yıl önce siyasi mahkumların infazına karıştığı iddiasıyla ABD yaptırımları altında bulunuyor.

“Rejime olan inancımı kaybettim”
Tahran yakınlarındaki Kerec şehrinde kuaför olarak çalışan  52 yaşındaki Meryem, Reuters’e ‘rejime olan güvenini kaybettiği’ için oy kullanmayacağını söyledi.
“Geçmişte ne zaman oy kullandıysam, yaşam standardımın iyileşmesini diledim” diyen Meryem ancak ülkenin en yüksek sorumlusunun işleri düzeltemezken istifa etme cesaretini göstermediğini görünce umudunu kaybettiğini vurguladı.
31 yaşındaki Muhammed de İran’ın güneyindeki küçük bir köyde bulunan bir oy merkezinde, kendisine hangi adayı tercih edeceği sorusuna şu yanıtı verdi:
“Açıkçası herhangi birini diğerinden daha iyi görmüyorum. Ama parlamentodaki temsilcimiz, her şeyin düzelmesi için Reisi lehine oy vermemiz gerektiğini söylüyor.”

Boş sandıklar
Yezd şehrinden 58 yaşındaki Farzana “Oyum İslam Cumhuriyeti’e büyük bir ‘hayır’dır” dedi. Farzana, devlet televizyonunda yayınlanan görüntülerin aksine “Burada sandıklar neredeyse boş” iadesini kullandı.
Mühendis olan 40 yaşındaki Muhammed ise ‘sonuçlar önceden bilindiği için’ oy kullanmayacağını söyledi.
İran’da oy kullanma hakkına sahip olanların sayısı 59 milyonun üzerinde. 1979 yılında gerçekleşen İslam Devrimi’nden bu yana öldürülen muhaliflerin akrabaları da dahil olmak üzere yüzlerce İranlı, seçimlerin boykot edilmesi çağrısında bulunsa da dini kurumların sadık destekçilerinin Reisi’ye oy vermesi bekleniyordu.
Reisi’nin zaferi, Washington’ın Batı ile yakınlaşmayı baltalayan bir hareketle ‘nükleer anlaşmadan çekilme ve yaptırımları yeniden uygulama’ kararıyla zayıflamış olan Ruhani gibi pragmatik politikacıların yıldızının söndüğünü teyit eder nitelikte.

Haklarından mahrum bırakıldılar
ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir Sözcü, birçok adayın başvurusunu reddeden Anayasa Koruma Konseyi’ne atıfla, “İranlılar, özgür ve adil bir seçim sürecinde liderlerini seçme hakkından mahrum bırakıldı” dedi.
Reuters’a göre isminin verilmesini istemeyen Sözcü açıklamasında şunları söyledi:
“İran’la politikamız, iktidarda kim olursa olsun ABD çıkarlarını ilerletmektir. Sonuç ne olursa olsun müttefiklerimizle ve ortaklarımızla ortak bir uyum (nükleer anlaşma) konusunda görüşmelere devam edeceğiz.”

Yaptırımlar
Yaptırımların yeniden uygulanması petrol ihracatını, 2018’deki günlük 2,8 milyon varile kıyasla 2020’nin bir kısmında tahmini 200 bin varile düşürdü. Ancak oran o günden bu yana artıyor. İran riyali ise 2018’den bu yana değerinin yüzde 70’ini kaybetti.
Yüzde 39’luk enflasyon ve yüzde 11’lik işsizlik nedeniyle baskı altında olan dini otoritenin 2017 yılından bu yana yoksulluk ve siyasi kısıtlamalara karşı bir dizi protestoyla zarar gören meşruiyetini güçlendirmek için seçimlere yüksek katılıma ihtiyacı var.
Resmi kamuoyu anketleri katılım oranının yüzde 44’ü geçemeyeceğini gösteriyor. Bu oran, yüzde 73,3’lük bir katılımın kaydedildiği önceki seçimlerden çok daha düşük.
Ülkenin nükleer ve dış politika başlıklarında son sözü Cumhurbaşkanı değil Hamaney söylüyor. Bu nedenle Reisi’nin zaferi, İran’ın nükleer anlaşmayı yeniden canlandırma ve kendisini sert petrol ve mali yaptırımların ağırlığından kurtarma girişimini rayından çıkarmayacak.

Ekonomik zorluk
Analistler, Reisi’nin ‘zalimlikle suçlanan radikal muhafazakâr bir hakim olarak’ sicilinin, özellikle de ABD Başkanı Joe Biden’ın dünya genelinde insan haklarına odaklanması çerçevesinde Washington ve liberal İranlıları alarma geçirebileceği görüşündeler.
Hamaney 2019 yılında orta rütbeli bir din adamı olan Reisi’yi Yargı Erki başkanı olarak atadı.
ABD, göreve gelmesinden birkaç ay sonra Reisi’ye 1980’lerde siyasi mahkumların infazı ve 2009’da kargaşanın bastırılması da dahil olmak üzere insan hakları ihlalleri nedeniyle kendisine yaptırımlar uyguladı. İnsan hakları gruplarına göre bu olaylarda Reisi de önemli bir rol oynadı.
Reisi yaptığı açıklamalarda, söz konusu olaylarda rolü olduğunu kabul etmedi. İran da toplu infazlarda bulunduğu iddialarını defalarca yalanladı.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.