Thanos'un yaratıcısı: Sonsuzluk Savaşı'nın Adalet Birliği kadar kötü olmasından endişelendim

Thanos en son Avengers: Endgame'de görülmüştü. (IMDb)
Thanos en son Avengers: Endgame'de görülmüştü. (IMDb)
TT

Thanos'un yaratıcısı: Sonsuzluk Savaşı'nın Adalet Birliği kadar kötü olmasından endişelendim

Thanos en son Avengers: Endgame'de görülmüştü. (IMDb)
Thanos en son Avengers: Endgame'de görülmüştü. (IMDb)

Marvel Sinematik Evreni'nin en meşhur kötülerinden Thanos'un yaratıcısı Jim Starlin, Avengers: Sonsuzluk Savaşı'nın (Avengers: Infinity War) vizyona girmesinden önce filmin çok kötü olabileceğinden endişelendiğini açıkladı. 
We Got This Covered'ın haberine göre Starlin, filmin yönetmenleri Joe ve Anthony Russo'nun süreyi kısaltmak için 30 dakikalık bir kesiti çıkardığını öğrendikten sonra Sonsuzluk Savaşı'nın, Joss Whedon'ın yönettiği Justice League: Adalet Birliği (Justice League) kadar kötü olabileceğinden korktuğunu söyledi. 
Starlin şu ifadeleri kullandı:
"Küçük bir çekim için sete gitmiştim ve filmin iki senaristi Markus ve McFreely'yle ve biraz da Joe Russo'yla konuştum. Sonsuzluk Savaşı'ndan çıkarmaları gereken yarım saatlik bir bölüm vardı ve bu Thanos'un arka planı olacaktı."
Starlin, Avengers'ın olmadığı kısmın esasen epey havalı olduğunu düşündüğünü söyledi:
"Görünüşe göre Avengers olmadan yarım saat geçecekti. Ben de, 'Bu epey havalı' diye düşündüm. Sonra bir uçaktaydım ve Adalet Birliği'ni izledim. Filmin sonunda kamerayı Steppenwolf'a çevirdiler ve yapacağını yaptı. Neticede bu kötü bir filmdi."
"Sonsuzluk Savaşı vizyona girmeden yaklaşık bir ay önce Russo, Thanos'un yarım saatini kesmek zorunda oldukları söyledi. Tek düşünebildiğim, 'Aman Tanrım bu Adalet Birliği'ne dönüşecek' fikriydi."

Ancak nihayetinde Starlin'in endişesi boşa çıkmış ve Sonsuzluk Savaşı hem gişede önemli bir başarı elde etmiş hem de Marvel hayranlarının beğenisini toplamıştı. 
Independent Türkçe, We Got This Covered, The Direct



Guatemala'daki "kan mağarası"nda vahşi Maya ritüelinin izleri ortaya çıktı

Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)
Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)
TT

Guatemala'daki "kan mağarası"nda vahşi Maya ritüelinin izleri ortaya çıktı

Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)
Yucatán Yarımadası'ndaki bir mağarada Mayalara ait çanak çömlek bulundu (Medina-Elizalde/Eurekalert)

Arkeologlar Guatemala'daki bir mağarada, yağmur tanrısını yatıştırmak için insanların kurban edildiği vahşi bir Maya ritüelinden kalan parçalanmış kafataslarını ortaya çıkardı.

Cueva de Sangre ya da "kan mağarası" ilk kez 1990'larda Petén'deki arkeolojik kazı alanında yapılan bir araştırma sırasında keşfedilmişti.

Travmatik yaralanma izleri taşıyan kemikler zemine dağılmış halde bulunsa da yakın zamana kadar iyice incelenmemişlerdi.

Araştırmacılar, Maya halkının yaklaşık iki bin yıl önce mağarayı insan kurban etme ritüelleri için kullandığını gösteren kanıtlar sundu.

Aralarında Kaliforniya Eyalet Üniversitesi'nden Michele Bleuze'in de bulunduğu araştırmacılar, kemiklerin ritüel amaçlı parçalara ayrıldığına dair izler buldu.

Örneğin bir kafatası parçasının bir tarafında balta gibi bir aletle vurulduğunu gösteren bir iz var. Bir bebeğin kalça kemiğindeki benzer bir iz de muhtemelen ölüm anına yakın vakitte meydana gelmiş.

Araştırmacılar kemiklerin gömülmeyip yere saçılmış olmasının ve bazılarının tuhaf bir şekilde dizilmesinin, ritüelde kullanıldıklarına işaret ettiğini söylüyor.

Dahası arkeologlar, mağarada obsidyen bıçaklar ve kırmızı aşıboyası gibi ritüellerde kullanıldığı bilinen şeyler buldu.

Mağara alanı toplamda "yetişkin ve çocuklara ait 100'den fazla insan kemiği parçası" içeriyordu.

Araştırmacılar şöyle yazıyor:

Amerikan Yerlileri kozmolojisinde kutsal, canlı Dünya'nın önemi nedeniyle, insan kalıntılarının yeraltı boşluklarında biriktirilmesi Mezoamerika'da özel bir kültürel öneme sahipti.

Kemiklerdeki yaraların vahşi doğasını ve mağaradaki yüksek yoğunluğunu göz önüne alan araştırmacılar, Cueva de Sangre'nin yaklaşık MÖ 400 ila MS 250'de Mayaların ritüel amaçlı insan kurban etme alanı olduğu sonucuna vardı.

Bilim insanları "Mevcut iskelet unsurlarının türleri, travma, kemiklerin dizilişi ve kemiklerdeki değişiklikler, mağaradaki kalıntıların kurban niteliği taşıdığını güçlü bir şekilde destekliyor" diye yazıyor.

Mağaraya, bir su birikintisine açılan bir geçide inen küçük bir açıklıktan ulaşılabiliyor. Antik Mayalar için mağara muhtemelen sadece marttan mayısa kadar süren kurak mevsimde açıktı, sonrasında yağmurlar mağarayı erişilemez hale getirmiş olmalı.

Araştırmacılar, insan kurban edilen vahşi ritüellerin muhtemelen Maya yağmur tanrısı Chaac'ı yatıştırmak için yapıldığını ancak bu tür uygulamaların doğasını daha iyi anlamak için kemiklerin DNA analizinin yapılması gibi daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.

Gelecekteki araştırmaların, İspanyolların fethinden önce Orta Amerika'daki yaşama da daha fazla ışık tutabileceğini belirtiyorlar.

Independent Türkçe