Çin, Airbus-Boeing ateşkesinden rahatsız mı?

Ortak bir düşman, COMAC tarafından üretilen bir uçakla havacılık sektörüne girmeye hazırlanıyor.

Airbus A350-900 modeli (AFP)
Airbus A350-900 modeli (AFP)
TT

Çin, Airbus-Boeing ateşkesinden rahatsız mı?

Airbus A350-900 modeli (AFP)
Airbus A350-900 modeli (AFP)

ABD ve Avrupa'nın Boeing ve Airbus'a verilen sübvansiyonlar ile ilgili 17 yıllık bir ticaret savaşına girmesiyle Çin, Batılı ikilinin sektördeki hegemonyasına karşı koymak için kendi uçaklarını üretmek için paralar saçıyordu.
Ortak bir tehdidin ortaya çıkması ABD ve Avrupa'nın nihayet anlaşmazlıklarına son vermelerini sağladı. İki taraf karşılıklı gümrük vergileri uygulamasını askıya almak üzere beş yıllık bir ateşkes imzaladı.
ABD Başkanı Joe Biden salı günü Brüksel’e yaptığı ziyaret sırasında yaptığı açıklamada ABD ve Avrupa’nın “Çin’in bu sektörde kendi şirketlerine haksız bir avantaj sağlayan piyasa dışı uygulamaları ile mücadele etmek için birlikte çalışması gerektiğini” söyledi.

COMAC uçağı
Geçtiğimiz dört yıl boyunca Çin Ticari Uçak Şirketi (COMAC) 168 koltuklu dar gövdeli C919 uçağının test uçuşlarını gerçekleştirdi. C919 uçağı, Airbus tarafından üretilen A320 yolcu uçağı ile Boeing tarafından üretilen B737 yolcu uçağına potansiyel bir rakip olarak görülüyor.
COMAC Çin Komünist Partisi'nin kuruluşunun 100. yıldönümünün kutlanacağı bu yıl, Çin'deki hava trafiğini düzenleyen kurumlar tarafından uçuş sertifikası almayı umuyor.
Uçak, değeri 49 ila 72 milyar dolar arasında değişen bir sübvansiyon aldı. Washington’daki Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nin (CSIS) kıdemli danışmanı Scott Kennedy’e göre bu miktar Boeing ve Airbus şirketlerinin kendi hükümetlerinden aldıkları sübvansiyonlardan çok daha fazlasına tekabül ediyor.
Virginia merkezli havacılık endüstrisi ile ilgili analiz hizmeti veren Teal Group’ta havacılık alanında uzman olan Richard Ebulafiye “Asıl sorun, Çin'in Airbus ve Boeing arasındaki ihtilafı körükleyip siparişler için teknoloji transferi şartı getirerek piyasayı manipüle etmesi” ifadelerini kullandı.

Çin pazarı
Çin geçtiğimiz yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınını nispeten diğer ülkelerden çok daha önce kontrol altına aldığı için havacılık sektörü dünyadaki başka yerlere göre çok daha hızlı toparlandı.
Boeing, Çin pazarının önümüzdeki 20 yıl içinde 9 bin 360 uçağa ihtiyaç duyacağını düşünüyor. Bu da dünyadaki uçakların toplamının beşte birine tekabül ediyor.
Çin, iki kanlı kazadan sonra kullanımı 20 aylığına askıya alınan Boeing uçağının tekrar kullanılmasına henüz izin vermemiş olsa da bu, A320 ve 737 Max için büyük bir kazanç olabilir.
Çin şu anda hala Airbus ve Boeing uçaklarını kullanıyor ancak kendi filosunu geliştirme arzusunu da gizlemiyor.

ABD ve Avrupa yardımları ile uçak üretimi
Havacılık sektöründe danışmanlık hizmeti veren AIR şirketi analistlerinden Michel Merluzeau “Havacılık endüstrisi hem bir büyüme aracı hem de dış pazarlarda oldukça kapsamlı bir dış politikaya sahip olmaya izin veren diplomatik ve ticari bir araç” şeklinde konuştu.
Merluzeau Fransız haber ajansına (AFP) verdiği demeçte “Çinliler bir uçak inşa edecek teknolojik ve endüstriyel yeteneğe sahip, buna hiç şüphe yok. Çinliler oldukça hırslı ve mantıklı. Bunun zaman alacağını biliyorlar. 2025'te Airbus ve Boeing ile karşı karşıya gelmek istemiyorlar” dedi.
Kennedy, C919 yolcu uçağının ABD ve Avrupa yardımları ile üretildiğine ve 82 uçağın tedarikçilerinden sadece 14’ünün Çinli olduğuna işaret ediyor.
Uçağın kanatları ve gövdesi Çin yapımıyken, ülkedeki üreticiler şu anda uçak motorları veya elektronik ekipmanlarını üretme becerilerinden yoksun.
Ebulafiye “Sektörlerini yerel ihtiyaçlarını karşılamaya hazırlıyorlar. Düşük kaliteli ürünler olacak ancak en azından milli olacak” dedi.

Çin'de düopolden triopole
Çin yapımı uçak ABD ve Avrupa yapımı uçaklardan daha ağır olduğu için daha fazla yakıt tüketiyor. Bu yüzden de kullanımı daha maliyetli oluyor.
Ancak bu durum COMAC’ın müşteri toplamasına engel olamadı. Zira COMAC uçağı için çoğu Çin havayollarından olmak üzere 28 müşteriden 815 sipariş aldığını ifade ediyor. Bununla birlikte bu siparişlerin çok azı kesinleşmiş durumda.
Çin Doğu Havayolları, mart ayında beş uçak için kesin sipariş veren ilk şirket oldu.
Beihang Üniversitesi Havacılık Bilimi ve Mühendisliği Fakültesi’nde profesör olan Huang Jun, C919’un oyunun kurallarını değiştirmesinin mümkün olmadığını söyledi. Ancak rakiplerinden daha ucuz olabilir ve böylece Çin’de Airbus, Boeing ve COMAC’ı kapsayan bir “triopol” (bir piyasaya 3 firmanın hakim olduğu model) oluşturabilir. Huang “Sadece bu pazarda yer almayı ve belirli bir pazar payı yakalamayı umuyoruz” dedi.
Airbus İcra Kurulu Başkanı Guillaume Faury COMAC’ın “zamanla önemli bir oyuncuya dönüşeceğini” vurgulayarak “10 yılın sonunda tek koridorlu uçaklar ile ilgili olarak muhtemelen bir düopolden triopole geçeceğiz” dedi.

 


Kallas: Avrupa Birliği, Rusya'yı yargılama konusunda özel bir mahkeme kurulması için fon sağlıyor

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, 13 Ekim 2025'te Ukrayna'nın başkenti Kiev'de gerçekleşen görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. (Reuters)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, 13 Ekim 2025'te Ukrayna'nın başkenti Kiev'de gerçekleşen görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. (Reuters)
TT

Kallas: Avrupa Birliği, Rusya'yı yargılama konusunda özel bir mahkeme kurulması için fon sağlıyor

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, 13 Ekim 2025'te Ukrayna'nın başkenti Kiev'de gerçekleşen görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. (Reuters)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, 13 Ekim 2025'te Ukrayna'nın başkenti Kiev'de gerçekleşen görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. (Reuters)

Avrupa Birliği Dış Politika Şefi Kaja Kallas, dün yaptığı açıklamada, bloğun Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve diğer üst düzey Rus yetkililerin Ukrayna'ya karşı saldırganlık suçu işledikleri iddiasıyla yargılanması için özel bir mahkeme kurulması konusunda fon sağlamaya başladığını söyledi ve diğer ülkeleri de buna katılmaya çağırdı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Callas, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile birlikte Kiev'de düzenlediği basın toplantısında, "Saldırı suçları için bu özel mahkemeyi kurduk, ancak şimdi bu mahkemeye fon da sağlıyoruz" dedi. Ayrıca, diğer üye devletleri, ülkeleri ve katılımcıları, mahkemenin tam anlamıyla faaliyete geçebilmesi için mahkemeye fon sağlamaya çağırıyoruz, çünkü hesap verebilirlik olmadan adil ve kalıcı bir barış olamaz" ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın yakın zamanda savaş çözülmezse Ukrayna'ya gönderebileceğini söylediği Tomahawk füzeleriyle ilgili bir soruya yanıt olarak Kallas, füzelere kendi savunması için ihtiyaç duyup duymadığına Kiev'in karar vereceğini söyledi.

 Kallas, "Ukrayna'nın gerçekten neye ihtiyaç duyduğuna karar vermek bizim işimiz değil. Neye ihtiyaç duyduklarını belirlemek onların sorumluluğundadır" dedi.

Avrupalı ​​yetkili, "Ukrayna'nın yanındayız ve daha fazla destek sağlamaya hazırız" diyerek, "Ukrayna'nın askeri ihtiyaçlarını karşılamak için yeni destek paketleri hazırlamak üzere çalıştıklarını" belirtti.


İsrail'in seküler politikacıları, Tevrat’tan alıntılar yaparak dindar seçmenlerin oylarını kazanmaya çalışıyor

Trump dün Kudüs'teki İsrail parlamentosu Knesset’te, yanında Knesset Başkanı Amir Ohana otururken Netanyahu'nun konuşmasını dinliyor (AFP)
Trump dün Kudüs'teki İsrail parlamentosu Knesset’te, yanında Knesset Başkanı Amir Ohana otururken Netanyahu'nun konuşmasını dinliyor (AFP)
TT

İsrail'in seküler politikacıları, Tevrat’tan alıntılar yaparak dindar seçmenlerin oylarını kazanmaya çalışıyor

Trump dün Kudüs'teki İsrail parlamentosu Knesset’te, yanında Knesset Başkanı Amir Ohana otururken Netanyahu'nun konuşmasını dinliyor (AFP)
Trump dün Kudüs'teki İsrail parlamentosu Knesset’te, yanında Knesset Başkanı Amir Ohana otururken Netanyahu'nun konuşmasını dinliyor (AFP)

İsrailli üç liderin ABD Başkanı Donald Trump'ın ziyaretini memnuniyetle karşıladıkları konuşmalarda Tevrat'tan alıntılar yapmaları dikkati çekti. Zira bu üç lider de radikal sekülerler ve dinden uzak kişiler olarak biliniyor.

Başbakan Binyamin Netanyahu, Tevrat’tan ‘savaş zamanında savaş, barış zamanında barış’ pasajını alıntılarken, Knesset (İsrail Meclisi) Başkanı Amir Ohana, savaşçıların eve dönüşüne dair Tevrat’taki bir pasajı alıntıladı.

Muhalefet lideri Yair Lapid ise Talmud'dan “Bir canı öldüren, sanki bütün dünyayı öldürmüş gibidir. Bir canı kurtaran ise, sanki bütün dünyayı kurtarmış gibidir” alıntısını yaptı.

Peki, bu liderlerin sözlerinin ardındaki sır ne?

Genel olarak hepsinin siyasi ve askeri alanda artan rollerinin yanı sıra şu anda hükümet koalisyonunda belirleyici faktör olarak görülen dindar partilere yaklaşmaya çalıştıkları değerlendirmesi yapıldı. Çünkü yaklaşan seçimler için onlara ihtiyaçları var. Knesset’te Haredi dini partilerini temsil eden 18 milletvekilinin yanı sıra, aşırı sağcı bakanlar Bezalel Smotrich’in Dini Siyonizm Partisi’nden 14 ve Itamar Ben-Gvir'in liderliğindeki Otzma Yehudit Partisi’nden 18 dindar milletvekili olduğu biliniyor.

Yahudi dindarların orduda, eğitimde ve hükümet çevrelerinde artan etkisi dikkat çekerken bu kişiler, İsrail'deki Yahudi nüfusunun üçte birini oluşturuyor. İsrail'in 33 bakanlığından dokuzunu kontrol ediyorlar.

Netanyahu, Şarm eş-Şeyh zirvesine katılımını, ultra-Ortodoks partilerin, Sukot bayramı arifesinde bayramın kutsallığına bir hareket olarak gördükleri için kendisini eleştirdikleri gerekçesiyle iptal etmişti.

Ancak bahsi geçen partiler, Netanyahu’dan zirveye katılımını iptal etmesini istemediklerini, ancak barışı sağlama konusundaki ulusal görevini anladıklarını belirten bir açıklama yaptılar. Açıklamada, “Netanyahu zirveye katılımını iptal ettiği için bizi suçluyor, ancak asıl nedeni, Şarm eş-Şeyh’teki zirvenin içeriğini reddeden dindar Siyonist partilerin öfkesiyle yüzleşmeye cesaret edememesi” ifadeleri yer aldı. Uzmanlara ve analistlere göre Netanyahu, hükümetindeki aşırı sağcıların baskısı altında.


İran: Trump'ın barış çağrısı ABD'nin eylemleriyle çelişiyor

ABD Başkanı Donald Trump dün İsrail Knesset'inde konuşuyor (AP)
ABD Başkanı Donald Trump dün İsrail Knesset'inde konuşuyor (AP)
TT

İran: Trump'ın barış çağrısı ABD'nin eylemleriyle çelişiyor

ABD Başkanı Donald Trump dün İsrail Knesset'inde konuşuyor (AP)
ABD Başkanı Donald Trump dün İsrail Knesset'inde konuşuyor (AP)

İran bugün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu'da barış çağrısının ABD'nin eylemleriyle çeliştiğini ifade etti.

Trump, dün İsrail parlamentosunda yaptığı konuşmada, İran'ın "teröristleri terk etmesinin, komşularını tehdit etmeyi bırakmasının, silahlı vekillerini finanse etmeyi bırakmasının ve İsrail'in var olma hakkını tanımasının" bölgenin çıkarına olduğunu belirtmiş ve ülkesinin İran ile "barışa hazır" olduğunu vurgulamıştı.

İran Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "ABD başkanının dile getirdiği barış ve diyalog arzusu, ABD'nin İran halkına yönelik saldırgan ve suç teşkil eden eylemleriyle çelişmektedir" ifadelerini kullandı.

İsrail haziran ortasında, nükleer ve askeri tesislerin yanı sıra yerleşim alanlarını da hedef alarak İran'a karşı eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlattı ve 1000'den fazla kişinin ölümüne neden oldu. ABD'nin İran'daki önemli nükleer tesisleri bombaladığı 12 günlük savaş, Tahran ve Washington arasındaki üst düzey görüşmeleri durdurdu.

İran, füze ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarıyla karşılık vererek İsrail'de onlarca kişiyi öldürdü. 24 Haziran'da İsrail ve İran arasında ateşkes sağlandı.

Batılı ülkeler, İran'ı nükleer silah edinmeye çalışmakla suçluyor; Tahran ise nükleer programının yalnızca sivil amaçlı olduğunu savunarak bu suçlamayı reddediyor.

İran Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, “Bir taraf, siyasi müzakerelerin sürdüğü bir ülkede yerleşim bölgelerini ve nükleer tesisleri bombalayarak binlerce masum kadın ve çocuğu öldürdükten sonra nasıl barış ve dostluk çağrısında bulunabilir?” diye sordu.

Bakanlık, Trump'ın sözlerini “sorumsuz ve utanç verici” olarak nitelendirerek, ABD'yi “terörizmin en büyük üreticisi ve soykırım yapan Siyonist varlığın en büyük destekçisi” olmakla suçladı.

Dışişleri Bakanlığı, “ABD'nin başkalarını suçlayacak ahlaki otoritesi yoktur” ifadesini kullandı.