Aziz Yıldırım: Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim, 30 yılımı bu kulübe verdim

Fenerbahçe internet sitesi
Fenerbahçe internet sitesi
TT

Aziz Yıldırım: Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim, 30 yılımı bu kulübe verdim

Fenerbahçe internet sitesi
Fenerbahçe internet sitesi

Fenerbahçe'de, 25-26 Haziran 2021 tarihlerinde yapılacak seçimli genel kurul öncesinde, eski başkan Aziz Yıldırım suskunluğunu bozdu. Çırağan Sarayı’nda bir basın toplantısı düzenleyen Yıldırım, "Mahalle yönetsen, bu kadar kötü yönetim olmaz. Fenerbahçe'nin geleceğini tehlikede gördüğüm için konuşacağım" dedi.
Ali Koç yönetimini topa tutan Aziz Yıldırım, şunları söyledi:
Arkadaşlarımla toplanıp konuştuk. 3 yıl boyunca açıklama yapmama kararı almıştık. Ama bizi tahrik ettiler. Bugün itibariyle bu sözümüzün tarihi doldu. Bundan sonra Fenerbahçe'ye yapılan her türlü zararı çıkıp kamuoyu ile konuşacağız.
3 yıldır yapılan bir 'enkaz' edebiyatı var. Hayır biz öyle bir tablo bırakmadık. Her şeyi açıklayacağım.
Biz başkanlığa geldiğimizde hiçbir şeyi yoktu kulübün. Biz 50 tapu kattık Fenerbahçe'ye. Bugün Fenerbahçe'nin mal varlığı borçlarından fazladır. Başkan hesap bilmiyor. Beşiktaş'ın neyi var? Bir stadı var bir tesisi. Galatasaray'ın neyi var? Yarısını devletin yaptığı bir stat. Bir de Florya. Başka da ufak tefek bir şeyler vardır.

Prenses küme düşüyordu
Bugüne kadar kulübe ne verdiler? Bir bekçi kulübesi yaptılar. Ali Koç bu kulübe neden geldiğinin farkında değil. 16 bin üye neden onu seçti hala anlamamış. Beyaz Atlı Prens olarak onu seçtiler, Pamuk Prenses'i kurtaracaktı. Prenses küme düşüyordu.
Ben şampiyonluk sözü vermedim diyor. Fenerbahçe'de başkan olan herkes bu sözü vermeye mecburdur.
Biz stadı yaptık. Kulüp imkanlarıyla ve bankadan borç alarak yaptık. 100 milyon dolara yakına mal oldu. Ülker Sports Arena, 130 milyon dolar olarak gözüküyor. Samandıra ve Dereağzı Tesisleri ve daha birçok tesis yaptık. Fenerbahçe TV, Fenerium, Topuk Yaylası, Gebze'de 220 bin metrekare arazi, ülkenin çeşitli yerlerinde arsalar. Varlıklarımızın farkında değiller. Hepsini görmeleri 15 gün sürer.

Hapis mi yattın?
Hep bir bahaneleri var. 'Enkaz aldık.
Biz 3 yılda çok sıkıntı çektik diyor. Hapis mi yattın? Pandemide bir hafta evde kaldın herhalde odur.
Pendik'e yenildik. Bizi istifaya davet ettiler. Olur ederiz dedik kongreye gittik kimse aday olmadı. 2001'de yine bıraktık şampiyon olmuştuk. Evden öyle istediler. Bıraktık, insanlar yürüyüşler yaptı geri döndük. 2006'da Denizli faciası yaşandı. FETÖ ordan başladı. Sonra ben yine geri döndüm. Bu sefer 2011, hapse girdik.
Ali Koç'un içine Aziz Yıldırım ve arkadaşları kaçmış. Bizi rakip görme. Biz Fenerbahçe'nin bir ferdiyiz.
Bizi rakip olarak görmenin tek şartı var. 20 yıl başkan olacaksın. Şampiyonluklar kazanacaksın. Stat yapacaksın. Tesisler yapacaksın. Gözümün üstünde kaşım var demeyeceksin. Hapse gireceksin.

"Herkesi kandırdı"
Aziz Yıldırım görecek diyorlar. Bana kimse bir şey gösteremez. Her gecenin sabahı olmaz. Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim. 30 yılımı bu kulübe verdim. Korkuyorsunuz. Ahlaksızlar.
Fenerbahçe'nin nereye gittiğini kimse bilmiyor. Herkesi kandırdı. 6 tane antrenör, 30 yaş üstü transfer yapmayacağız... Biz safız ya inandık.
Bu 3 Temmuz önemli bir konu. O dönem itibaren sıkıntılar yaşadık. 3 Temmuz'dan önce, 8.5.2011 tarihli genel kurul için hazırlanan kitapçıkta Fenerbahçe'nin bütçesini 250 milyon dolara bağlamışız. Bu bütçeyle işlem yapacaktık ama kısmet olmadı
2009 yılında dünyanın en çok gelir getiren kulüpler arasında 19. sıradaydık. 20 takımlık bu listeye giren ilk kulüptük. Ama 3 Temmuz... Sayın Ali Koç bu 3 Temmuz'un neresinde ben anlamadım.
Sen 2012'de yönetime girmedin. Ayrıldın gittin.
 
Independent Türkçe



Kadınların erkekleri geçmesi beklenen ekstrem sporlar açıklandı

Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
TT

Kadınların erkekleri geçmesi beklenen ekstrem sporlar açıklandı

Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)

Yeni bir araştırmaya göre kadın sporcular, erkek rakipleriyle aralarındaki performans farkını kapatıyor ve yakında ultra maraton gibi ekstrem spor etkinliklerinde onları geçebilir.

Erkekler tarihsel olarak Olimpik 100 metre müsabakaları gibi atletizm yarışlarında kadınlardan daha iyi performans gösterirken, kadınlar atıcılık ve binicilik gibi sporlarda üstünlük sağlıyor.

Atletizmde cinsiyetler arasındaki performans farkı da 20. yüzyıldan bu yana daraldı ve sonrasında bir durağanlık dönemi yaşandı.

Hakemli dergi Frontiers in Physiology'de yayımlanan yeni bir çalışma, kadın atletlerin ultra maraton ve Arktik keşif gezilerinde erkeklerle aralarındaki performans farkını hızla kapattığını ve bu alanlarda bir gün onları geçebileceklerini ortaya koyuyor.

Bilim insanlarının egzersiz veya spor performansındaki cinsiyete özgü farklılıklar hakkında bildiklerinin çoğu bugüne kadar laboratuvar temelli çalışmalardan elde edildi.

Araştırmacılar bu çalışmaların iyi kontrol edilmesine ve fizyolojik mekanizmalarla ilgili bilgiler ortaya koymasına rağmen "gerçek dünya"yla pratik bir bağlantı eksikliği taşıdığını söylüyor.

Ekstrem sporlarda gerçek dünyadaki atletik performans daha yakından gözlemlendiğinde, erkekler ve kadınlar arasındaki farkın genel olarak kapandığı ortaya çıkıyor.

Örneğin erkekler maraton dünya rekoru halihazırda 2 saat 35 saniyeyle, hayatını kaybeden Kenyalı atlet Kelvin Kiptum'a ait ve bu rekor 2023'teki Chicago Maratonu'nda kırılmıştı.

Buna karşılık, kadınlar rekoru aynı etkinlikte yine Kenyalı Ruth Chepng'etich tarafından 2 saat 9 dakika 56 saniyeyle kırılmuştu. Bu rekor, erkek atletin sadece 10 dakika kadar gerisinde.

Daha önce 2002'de koşu efsanesi Pamela Reed, Kaliforniya'daki Death Valley'de düzenlenen 218 km'lik zorlu bir yarış olan Badwater Ultra Maratonu'nu tüm erkek rakiplerini yenerek kazanmıştı.

Güç, kuvvet ve hız gibi özellikler genellikle erkeklerde daha yüksek olsa da son zamanlarda yapılan çalışmalar, bir etkinliğin mesafesi veya süresi arttıkça cinsiyetler arasındaki atletik performans farkının azaldığını gösteriyor.

Bilim insanları rüzgarı kesmek için geliştirilmiş ayakkabılar ve tavşan atletler gibi gelişmelerin yanı sıra daha iyi beslenmenin, bu türden ekstrem atletizm etkinliklerinde performans açığını kapatabileceğini söylüyor.

Ayrıca ekstrem koşullar altında kadınlar erkeklerden daha fazla metabolik verimlilik sergiliyor gibi görünüyor.

Özellikle aşırı soğuk koşullarda gerçekleştirilen etkinlikler sırasında böyle bir durum olduğu anlaşılıyor.

Son çalışmaya göre uzak bir yerde desteksiz bir şekilde yapılan 200 kilometrelik bir Arktik kış keşif gezisi olan Alaska Mountain Wilderness Ski Classic sırasında, kadınların yük taşımada harcadığı toplam enerji erkeklere kıyasla daha düşüktü.

Kadın sporcularda soğuğa bağlı vücut ısısı üretiminin, erkeklere kıyasla daha düşük bir sıcaklıkta aktive olduğunu fark eden araştırmacılar, bu olguya "Arktik kayma" adını veriyor.

Bilim insanları, bu fizyolojik sürecin soğuk stresi altındaki metabolik taleplerini azaltıyor olabileceğinden şüpheleniyor.

Son 40 yılda, 6, 72, 144 ve 240 saat süren etkinliklerde erkekler ve kadınlar arasındaki yarış süreleri arasındaki fark yaklaşık yüzde 3 oranında azaldı.

Erkekler ve kadınlar benzer sayılarda yarıştığında fark daha da azalıyor ancak elit erkek sporculara kıyasla bu tür ultra etkinliklere daha az sayıda elit kadın sporcu katılıyor.

Bilim insanları, dünyanın en uzun ve en soğuk ultra maratonu olan Yukon Arktik Ultra (YAU) gibi zorlu ekstrem spor etkinliklerine katılanlardan alınan plazma, serum, dışkı, saç, kas ve yağ dokusu örneklerini analiz eden daha ileri çalışmalar yapmayı umuyor.

Araştırmacılar şöyle diyor: 

Ekstrem ortamlarda gerçekleştirilen dayanıklılık etkinliklerinden elde edilen veriler, kadınların fiziksel ve besinsel stres altında metabolik olarak daha fazla olmasa da eşit derecede dirençli olabileceğini gösteriyor.

Independent Türkçe