Fas’tan Libya’da düzenlenecek seçimlere destek

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (sağda) perşembe akşamı Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ile ortak basın toplantısı düzenledi. (Fas Dışişleri Bakanlığı)
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (sağda) perşembe akşamı Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ile ortak basın toplantısı düzenledi. (Fas Dışişleri Bakanlığı)
TT

Fas’tan Libya’da düzenlenecek seçimlere destek

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (sağda) perşembe akşamı Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ile ortak basın toplantısı düzenledi. (Fas Dışişleri Bakanlığı)
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita (sağda) perşembe akşamı Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ile ortak basın toplantısı düzenledi. (Fas Dışişleri Bakanlığı)

Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita dün akşam Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih ile gerçekleştirdiği görüşmede, Fas'ın Libya'da seçimlerin düzenlenmesinin ‘bir sonraki aşamadaki ana hedef olduğuna’ inandığını söyledi. Burita, seçimlere en iyi koşullarda hazırlanmak ve Libyalıların özgürce oy kullanmalarını sağlamak için tüm Libya kurumlarının sürece dahil olması gerektiğini vurguladı.
Libya Temsilciler Meclisi Başkanı ile görüşme nedeninin parlamentonun ‘Libya seçimlerine hazırlanmada kilit bir kurum’ olmasından kaynaklandığını vurgulayan Burita’nın gündeminde 24 Aralık'ta Libya'da yapılacak yasama ve başkanlık seçimleri vardı. Burita, Salih ile düzenlediği ortak basın toplantısında “Libya'nın önünde meşruiyeti teşkil etmek ve Libyalıların kendilerini temsil edecek kurumlarla desteklenmesini sağlayacak oldukça belirleyici bir aşama var” dedi.
Burita, Fas’ın Berlin'de düzenlenecek İkinci Libya Konferansı’na katılmaması konusunda da açıklamalarda bulundu. Fas’ın Berlin’deki ilk konferansa çağrılmadığını hatırlatan Burita bu yaklaşımın yanlış olduğunu vurguladı. “Fas neden Berlin’deki ilk konferansa çağrılmadı? Peki, ne değişti de bugün çağrılıyor?” sorularını yöneltti.
Fas ile Almanya arasındaki son krize atıfta bulunan Burita sözlerini şöyle sürdürdü:
“Amaç Fas'ın konferanslara katılıp katılmaması değil, Libyalılara yardım etmektir. Libya diplomatik bir pasta değil, bir halkın çektiği acılardır. Fotoğraflardan ve söylemlerden de ibaret değildir. Libya konulu konferanslara katılıp katılmamamız, toplantıya ev sahipliği yapan ülke ile ilişkilerimizin doğasına bağlıdır.”
Fas’ın bu tür konferanslar öncesinde de Kral 6. Muhammed’in talimatlarıyla Libya krizinin çözümünde yer aldığını vurgulayan Burita, “Arap kimlikli Fas’ın kardeş ülkesi sayılan Libya'nın birlik ve istikrarının Fas'ı da ilgilendirdiğini” söyledi.
Ziyaretinin Libya krizi çözümünde önemli bir rol oynayan Fas ile sürekli iletişim çerçevesinde gerçekleştiğini belirten Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih de “Fas, Libya krizini çözmek için hazır” dedi.
Söz konusu seçimlerin uluslararası toplumun ve Arap Birliği’nin gözetimi altında, zamanında yapılması gerektiğini vurgulayan Salih açıklamasını şöyle sürdürdü:
 “Libya halkının kurumları seçmesi gerektiği yönünde ısrarcıyız. Seçim Komisyonu Başkanı’ndan seçmenleri kaydetmeye başlamasını istedik. Yani komisyonun seçimlere yönelik hazırlığına destek veriyoruz. Diğer yandan Fas'ın da seçimlerde Libya halkını destekleyeceğine güveniyoruz. Başkanın Temsilciler Meclisi ve Devlet Konseyi tarafından değil, tüm Libyalılar için meşruiyete sahip olması için Libya halkı tarafından seçilmesini destekliyoruz.”



ABD Savunma Bakanı: DEAŞ’la mücadele için askerlerimizi Suriye'de bulundurmaya devam etmeliyiz

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
TT

ABD Savunma Bakanı: DEAŞ’la mücadele için askerlerimizi Suriye'de bulundurmaya devam etmeliyiz

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin yaptığı açıklamada, Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden sonra DEAŞ’ın yeniden büyük bir tehdit oluşturmasını önlemek için ABD'nin Suriye'de asker bulundurmaya devam etmesi gerektiğini söyledi.

Austin, görevden ayrılmadan önceki Associated Press'e (AP) dün verdiği röportajında, özellikle on binlerce eski DEAŞ üyesinin ve aile üyelerinin kaldığı gözaltı kamplarının güvenliğini sağlamak için ABD askerlerine halen ihtiyaç olduğunu vurguladı. Tahminlere göre söz konusu kamplarda 8 bin ile 10 bin arasında DEAŞ üyesi bulunuyor ve bunların en az 2 bini ‘çok tehlikeli’ olarak değerlendiriliyor.

Yaklaşık 50 ortak ülkeyle Ukrayna'ya askeri yardım konusunu görüşmek üzere gittiği Almanya'daki Ramstein Hava Üssü'nde konuşan Austin, “Suriye’nin korumasız bırakılması halinde DEAŞ savaşçılarının yeniden ortaya çıkacağını düşünüyorum” dedi. ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump, 2018 yılında ilk başkanlık döneminde Suriye'deki tüm askerleri geri çekme girişiminde bulunmuş, bu durum dönemin Savunma Bakanı Jim Mattis'in istifasına yol açmıştı. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) geçtiğimiz aralık ayı başlarında Esed'e karşı Şam’a doğru ilerlerken Trump sosyal medya hesabından, ABD ordusunun çatışmalardan uzak durması gerektiğini belirten bir paylaşımda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın  edindiği bilgiye göre ABD'nin DEAŞ’la mücadele misyonu kapsamında Suriye'de yaklaşık 2 bin askeri bulunuyor. Bu rakam yetkililerin yıllardır 900 olduğunu söylediği asker sayısından önemli bir artış anlamına geliyor. ABD askerleri 2015 yılında DEAŞ’ın Suriye'nin büyük bir bölümünü işgal etmesinin ardından buraya konuşlandırılmıştı. ABD askerlerinin Suriye’de devam eden varlığı, 8 Aralık'ta Esed rejiminin yıldırım saldırıyla devrilmesi ve ailesinin onlarca yıllık iktidarına son verilmesinin ardından sorgulanmaya başlandı.