Lübnan: Şii Emel ve Hristiyan ÖYH arasında gerginlik

Hizbullah destekçileri (AFP)
Hizbullah destekçileri (AFP)
TT

Lübnan: Şii Emel ve Hristiyan ÖYH arasında gerginlik

Hizbullah destekçileri (AFP)
Hizbullah destekçileri (AFP)

Lübnan’da (Şii) Emel Hareketi ile (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) arasındaki anlaşmazlıklar yeni hükümetin kurulma sürecini sekteye uğratıyor.
Lübnan Cuma günü ÖYH ile Emel arasında yaşanan en şiddetli suçlamalara sahne oldu. Bu tartışmalar, ÖYH kurucusu Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Emel lideri Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri'yi karşılıklı olarak yolsuzlukla suçlama noktasına kadar ulaştı.
Biri 8 Mart Bloku’ndan olan ve hükümet kurma çabalarına eşlik eden iki kaynak, Emel ile ÖYH arasındaki gerilimin hükümet kurma çabalarını engellemek anlamına gelmediğini vurguladı. “Hizbullah'ın ÖYH ile üzerinde çalıştığı iletişim kurma çabaları ve aynı şekilde Nebih Berri'nin Başbakan Saad el-Hariri ile yaptığı çalışmalar devam ediyor ve ilgili son görüşmeler Cuma öğleden sonra yapıldı.”
Söz konusu anlaşmazlık, sükuneti sağlama ve yeniden temas çabalarını tehdit etti. Hizbullah'a yakın bir kaynak, temasların devam ettiğini ve bunların sözlü tartışmalar sonucu durdurulmayacağını, ancak cumhurbaşkanlığı ile Başbakan Saad Hariri ekibi arasındaki karşılıklı koşulların hala aynı olduğunu, bunun da hükümet dosyasının yerinde saydığı anlamına geldiğine dikkat çekti. 
ÖYH Siyasi Komitesi, Başbakan Hariri’yi gösterilen çabalara yanıt vermeye ve Lübnan'a döndükten sonra acilen mali ve ekonomik olarak devam eden bozulmaya son verebilecek bir hükümet kurma çağrısında bulundu. Komite, hem ÖYH Genel Başkanı Cibran Basil'in hem de Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın tutumlarını hükümetin doğuşunu kolaylaştıracak her olumlu adımı atmaya hazır olduklarını teyit etmek için yeterli gördüğünü ifade etti.
ÖYH Merkez Medya Komitesi dün yaptığı açıklamada, "Seyyid Hasan Nasrallah'ın hükümet kurma çabalarında başarılı olması için yer açmak ve ÖYH'nin bir an önce hükümetin kurulma arzusu çerçevesinde, ÖYH destekçilerinden Emel Hareketi ile herhangi bir medya çatışmasını durdurmalarını istiyor” ifadelerini kullandı.
Hizbullah'ın sağlamaya çalıştığı sükunet bir haftadan fazla sürmedi. Emel Hareketi’nden Milletvekili Ali Hureys'in Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ı yolsuzlukla suçlamasının ardından tartışmalar patlak verdi. Bu olay, Güçlü Lübnan Bloğu Üyesi Milletvekili Sezar Ebi Halil’in Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, ABD’nin Lübnan'da yolsuzlukla mücadele konusunda ciddiyse, Saad Hariri, Nebih Berri ve Velid Canbolat gibi yozlaşmış rejimin temel direklerini desteklemeyi durdurmayı ve bağlantılarını kesmesi gerektiğini belirttikten sonra yaşandı.
Hureys, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Özgür Yurtsever Hareketi'nin yolsuzluktan bahsetmesi çok uzun zaman önce oldu. Herhangi bir Lübnanlının önünde yolsuzluk denilince akla Enerji Bakanlığı'ndaki mevcut anlaşmalar geliyor. Yolsuzlukla mücadele, yozlaşmış Mişel Avn ile başlamalı” ifadelerini kullandı.
Meclis’teki Kalkınma ve Kurtuluş Bloku’nun (Emel hareketinin milletvekillerini de içeriyor) bir üyesi olan Milletvekili Muhammed Nasrallah Şii ortağı Emel hakkında şu ifadeleri kullandı: "Emel Hareketi çatışma veya fitne yaşanmasını değil, göze göz ve dişe diş istiyor. Haysiyetine laf etme noktasına ulaşan suçlamalara asla müsamaha gösterilemez. ÖYH’den bir milletvekilinin açıklamaları cevap verilmesini gerektiriyordu ve gereken cevap da geldi” dedi.
Nasrallah, Şarku'l Avsat ile verdiği röportajda, “Emel Hareketi ile ÖYH arasındaki sözlü çatışmanın Berri'nin girişimiyle hiçbir ilgisi olmadığını belirterek, “Hareketlilik ve girişim devam ediyor. Berri’nin bizzat kendisi Lübnan’da barışçıl bir düzenin sağlanması için çözüm bulmaya çalıştı. Ülkedeki grupların çoğunluğu tarafından bu girişimin dışarıdan ve içeriden onay olan tek girişim olduğuna dair hiçbir kanıt yok” dedi.
 ÖYH Milletvekili Selim Avn, Hureys'in açıklamasından sonra Hureys’i Cumhurbaşkanı ve ÖYH’ye yönelik gizli sırları en iyi anlatan kişi olarak değerlendirdi. ÖYH’den Milletvekili George Atallah da sözlü tartışmalara dahil olarak Twitter üzerinden Berri'yi yolsuzlukla suçladı.
Söz konusu tartışma, milletvekillerinin açıklamaları ve Twitter paylaşımlarından bildirilerin yayınlanması boyutuna taşındı. ÖYH’nin Bint Cubeyl Adli Otoritesi bir bildiri yayınlayarak “Hureys'in Cumhurbaşkanı'na yönelik kötü niyetli saldırısının bu isimle halkın bir temsilcisinin varlığını göstermiş olması açısından belki de bir avantaj olduğunu” belirtti.
Emel Hareketi'nin Ruveysat Cüdeyde Şubesi, ÖYH’nin açıklamalarına Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın General iken Lübnan'ın işgali döneminde İsrailli bir subayla el sıkıştığını hatırlatarak yanıt verdi. Açıklamada, “Kim 1559 sayılı uğursuz BM Kararı’nı reddetmiyorsa, ulusal egemenliğin öncülüğünü de talep etme hakkına sahip değildir. Lübnanlılara merhamet edin ve artık susun. Çünkü tarihi ve evi camdan olan şereflilere taş atmaz" ifadesi yer aldı.
Emel Hareketi, ÖYH’nin açıklamasının ardından destekçilerine ÖYH ile her türlü medya tartışmasını durdurmaları çağrısında bulunarak, "Önemli kişileri ve liderleri hedef alan açıklama ve tweet'lere yanıt verecek konumdaydık" şeklinde bir açıklama yaptı.



Amerika: Hükümetin kapanması nedeniyle uçuş iptalleri artıyor

United Airlines uçakları Houston'daki George Bush Kıtalararası Havalimanı'nın apronunda park halinde (AFP)
United Airlines uçakları Houston'daki George Bush Kıtalararası Havalimanı'nın apronunda park halinde (AFP)
TT

Amerika: Hükümetin kapanması nedeniyle uçuş iptalleri artıyor

United Airlines uçakları Houston'daki George Bush Kıtalararası Havalimanı'nın apronunda park halinde (AFP)
United Airlines uçakları Houston'daki George Bush Kıtalararası Havalimanı'nın apronunda park halinde (AFP)

ABD havayolları, hükümetin kapanması nedeniyle bugünden itibaren ülkenin en yoğun havalimanlarındaki hava trafiğini azaltma yönündeki Federal Havacılık İdaresi'nin emrine yanıt olarak dün ülke genelinde uçuşları iptal etmeye başladı.

Bugün en yoğun 40 havalimanından bazılarında planlanan yüzlerce uçuş iptal edildi ve iptal sayısı dün öğleden sonradan itibaren artmaya devam etti.

Resim Dün New Jersey'deki Newark Liberty Uluslararası Havalimanı'nda aprondaki uçaklar (AFP)

Uçuş takip sitesi FlightAware'e göre, bugün planlanan en az 445 uçuş iptal edildi; bu sayı, dün iptal edilen sayının dört katından fazla.

Federal Havacılık İdaresi (FAA), havayollarına 20'den fazla eyaletteki en yoğun 40 havalimanında uçuş programlarında yüzde 10'luk bir azaltma yapmalarını emretti.

Uçuş kesintileri birçok küçük havalimanındaki hizmetleri de etkileyecek ve bazı yolcular seyahat planlarını değiştirmeye veya iptal etmeye başladı bile.

Havayolları, hangi uçuşların azaltılacağını belirlemek için çalışmalarını hızlandırırken, hafta sonu ve daha sonrası yolcular arasında, uçuşlarının planlanan saatte yapılıp yapılmayacağının onayı konusunda endişeli bir beklenti hakim.


İsveç'in Göteborg Havalimanı'nda drone görülmesinin ardından uçuşlar bir süre askıya alındı

Göteborg'daki Landvetter Havalimanı'nın, drone görülmesi nedeniyle geçici olarak kapatılan girişinde bir polis arabası (EPA)
Göteborg'daki Landvetter Havalimanı'nın, drone görülmesi nedeniyle geçici olarak kapatılan girişinde bir polis arabası (EPA)
TT

İsveç'in Göteborg Havalimanı'nda drone görülmesinin ardından uçuşlar bir süre askıya alındı

Göteborg'daki Landvetter Havalimanı'nın, drone görülmesi nedeniyle geçici olarak kapatılan girişinde bir polis arabası (EPA)
Göteborg'daki Landvetter Havalimanı'nın, drone görülmesi nedeniyle geçici olarak kapatılan girişinde bir polis arabası (EPA)

İsveç'in Göteborg kentindeki Landvetter Havalimanı'nda dün bir drone tespit edilmesinin ardından uçuşlar birkaç saatliğine durduruldu.

Yerel basında, havalimanı işletmecisi Swedavia'nın, polisin olayın sona erdiğini ve hava trafiğinin yeniden başladığını açıkladığı bildirildi.

Swedavia tarafından verilen bilgiye göre, Münih ve Frankfurt'tan gelen iki uçuş yönlendirilmek zorunda kaldı.

Aftonbladet gazetesi, uçakların yaklaşık 230 kilometre güneydeki Kopenhag'a yönlendirildiğini bildirdi.

Göteborg'dan Münih ve Frankfurt'a kalkan uçuşlar da iptal edildi. Bu olay, son haftalarda Avrupa havalimanlarında görülen ve birçoğu Rusya'nın sorumlu tutulduğu bir dizi drone olayının sonuncusu.


UNIFIL: İsrail'in Güney Lübnan'a yönelik saldırıları 1701 Sayılı Karar'ın "açık ihlali"dir

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)
TT

UNIFIL: İsrail'in Güney Lübnan'a yönelik saldırıları 1701 Sayılı Karar'ın "açık ihlali"dir

Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)
Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) (AFP)

Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL), dün yaptığı açıklamada, İsrail'in güney Lübnan'daki bölgeleri hedef alan hava saldırılarının BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nın "açık ihlali" olduğunu ve siyasi ve diplomatik çözüme doğru ilerlemeyi baltaladığını belirtti.

UNIFIL açıklamasında, İsrail saldırılarının Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nin Litani Nehri'nin güneyinde izinsiz silah ve altyapıyı ele geçirmek için operasyonlar yürüttüğü sırada gerçekleştiğini belirterek, "özellikle bu kadar yıkıcı ölçekteki herhangi bir askeri eylemin sivillerin güvenliğini tehdit ettiğini, siyasi ve diplomatik çözüme doğru ilerlemeyi baltaladığını" ifade etti.

İsrail, Hizbullah'a ait askeri tesisleri hedef aldığını iddia ederek bölge sakinlerine tahliye uyarısı yayınladıktan sonra Sur, Taybe ve Ayta el-Cebel'e hava saldırıları düzenledi. İsrail daha sonra iki bölge için daha tahliye uyarısı yayınladı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail'in güney Lübnan'daki Sur kasabasını hedef alan hava saldırılarında bir kişinin öldüğünü, sekiz kişinin de yaralandığını duyurdu.

UNIFIL, Lübnan ordusunun elindeki silahlar hariç olmak üzere güney Lübnan'ın silahsızlandırılmasını ve güneye yaklaşık 15 bin askerin konuşlandırılmasını öngören 1701 sayılı Karar'ın uygulanmasında hem Lübnan hem de İsrail'e verdiği desteği sürdürdü. UNIFIL, Lübnan ordusuyla birlikte "istikrarı yeniden sağlamak" için sahada çalıştığını da ifade etti.

BM barış gücü, İsrail'i "bu saldırılara ve 1701 sayılı Karar'ın tüm ihlallerine derhal son vermeye" çağırdı. Ayrıca, Lübnanlı tarafları "durumu daha da alevlendirebilecek herhangi bir tepkiden kaçınmaya" çağırarak, her iki tarafın da "zor kazanılmış ilerlemeyi baltalamaktan kaçınmak için" BM kararına ve bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına uyması gerektiğini vurguladı.