Koronavirüs varyantlarındaki spike proteininin mutasyonlarına yönelik detaylar ortaya çıktı

Bir araştırma ekibi, koronavirüsün spike proteininde birden fazla mutasyon tespit etti. (AFP)
Bir araştırma ekibi, koronavirüsün spike proteininde birden fazla mutasyon tespit etti. (AFP)
TT

Koronavirüs varyantlarındaki spike proteininin mutasyonlarına yönelik detaylar ortaya çıktı

Bir araştırma ekibi, koronavirüsün spike proteininde birden fazla mutasyon tespit etti. (AFP)
Bir araştırma ekibi, koronavirüsün spike proteininde birden fazla mutasyon tespit etti. (AFP)

Duke Üniversitesi liderliğindeki bir araştırma ekibi, yapısal biyoloji verilerini ve hesaplamaları birleştirerek, Kovid-19 hastalığına neden olan SARS-CoV-2 virüsünün en önemli proteini olan spike proteinin geçirdiği çoklu mutasyonların birbirinden bağımsız olarak nasıl daha bulaşıcı ve potansiyel olarak antikorlara karşı dirençli varyantlar oluşturduğunu ortaya çıkardı. Söz konusu varyantlardan biri, spike proteini üzerindeki mutasyonlar ile insanlardan vizonlara sonra da tekrar insanlara bulaşma yeteneği kazandı. Diğer varyantlar ise -ilk kez İngiltere’de gözlemlenen Alfa, Güney Afrika’da gözlemlenen Beta ve Brezilya’da gözlemlenen Gama varyantları dahil olmak üzere- insan topluluklarında hızla yayılma ve bazı antikorlara karşı direnç gösterme yeteneklerini artıran spike mutasyonları geliştirdi. Araştırmacıların çalışması 29 Haziran’da Science dergisinde yayınlandı.
Duke İnsan Aşısı Enstitüsü’nün Yapısal Biyoloji Bölümü Direktörü Priyamvada Acharya, “Virüsün yüzeyindeki spike proteini, virüsün konak hücrelere girmesine yardımcı oluyor. Spike proteinindeki mutasyonlar virüsün bulaşabilirliğini ve ne kadar hızda ne kadar uzağa ulaşacağını belirliyor. Virüsün spike proteinindeki bazı farklılıklar dünya genelinde farklı zamanlarda ve farklı yerlerde meydana geliyor ancak benzer sonuçlara neden oluyorlar. Bu nedenle salgınla mücadele etmeye çalışırken bu spike proteinlerinin mutasyonlarının mekaniğini anlamak çok önemli.”
Acharya ve meslektaşları (Çalışmanın ilk yazarı Sophie Gobeil ve ortak yazar Rory Henderson) çalışma sırasında virüsün spike proteinindeki mutasyonları tanımlamak için yapısal modeller geliştirdiler. Kriyojenik elektron mikroskobu (kriyo-EM), atomik düzeyde görüntüleme sağlarken, bağlanma analizi (Binding assays) olarak bilinen analizleri de ekibin virüsün konakçı hücrelerdeki işlevini gösteren bir simülasyonunu oluşturmasına yardımcı oldu.
Henderson araştırma ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Spike proteininin iskeleti oluşturarak, spikeların nasıl hareket ettiğini ve bu hareketin mutasyonlarla nasıl değiştiğini görebiliriz. Proteinin farklı varyantlardaki yapıları aynı şekilde gerçekleşmez ancak aynı işi yapar. Güney Afrika ve Brezilya’da ortaya çıkmış olan varyantlar tek bir mekanizma kullanırken, İngiltere varyantı ve vizonlardaki varyant başka bir mekanizma kullanıyor.”
Tüm varyantlarda, özellikle ACE2 reseptörü ile konak hücreye bağlanma yeteneğinin arttığı gözlemlendi. Mutasyonlar ayrıca antikorlara karşı daha az duyarlı olan virüsler yarattı. Spike proteinlerinde mutasyon birikmeye devam etmesi durumunda mevcut aşıların verimliliğini azaltabileceğine yönelik endişelerin artmasına neden oluyor. Sophie Gobeil araştırmanın virüsün karmaşıklığına dikkat çektiğini belirtti ve “Virüsün daha bulaşıcı ve daha baskın olmak için bu kadar çeşitli yollar bulması şaşırtıcı” ifadelerini kullandı.



Bir ustadan diğerine: Baba'da beni oynatmadığın için teşekkürler

Robert De Niro, 2017'de CNN'e verdiği röportajda Baba 2'de genç mafya babası Vito Corleone rolüne "bilimsel bir deney" gibi yaklaştığını söylemişti (Paramount Pictures)
Robert De Niro, 2017'de CNN'e verdiği röportajda Baba 2'de genç mafya babası Vito Corleone rolüne "bilimsel bir deney" gibi yaklaştığını söylemişti (Paramount Pictures)
TT

Bir ustadan diğerine: Baba'da beni oynatmadığın için teşekkürler

Robert De Niro, 2017'de CNN'e verdiği röportajda Baba 2'de genç mafya babası Vito Corleone rolüne "bilimsel bir deney" gibi yaklaştığını söylemişti (Paramount Pictures)
Robert De Niro, 2017'de CNN'e verdiği röportajda Baba 2'de genç mafya babası Vito Corleone rolüne "bilimsel bir deney" gibi yaklaştığını söylemişti (Paramount Pictures)

Robert De Niro, Francis Ford Coppola'nın başyapıtı Baba'da (The Godfather) rol alamasa da serinin devam filmindeki rolü, onun için "reddedemeyeceği bir teklif"ti. 

Geçen hafta sonu Los Angeles'taki Dolby Theatre'da düzenlenen törende, 86 yaşındaki efsanevi yönetmen Coppola'ya verilen AFI Yaşam Boyu Başarı Ödülü sırasında De Niro ve Al Pacino, usta sinemacıyla birlikte geçirdikleri yılları ve sinema tarihine damga vuran film serisini andı.

81 yaşındaki De Niro, sahnede yaptığı konuşmada, "Francis, beni Baba'da oynatmadığın için teşekkür ederim" dedi ve ekledi: 

Hayatım boyunca yer almadığım en iyi işti. Bu sayede Baba 2'de (The Godfather Part II) yer alabildim. Francis, sen kariyerimi değiştirdin, hayatımı değiştirdin. Hepimiz bu akşam burada senin sayende varız. Seni seviyoruz.

Kariyer inşa eden performanslar

Pacino'nun yıldızı, 1972'de Mario Puzo'nun romanından uyarlanan Baba'daki Michael Corleone performansıyla parlamıştı. 1974 tarihli devam filmindeyse De Niro, Vito Corleone'nin gençliğine hayat vermişti. Bu rol De Niro'ya kariyerinin ilk En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar'ını kazandırmıştı.

85 yaşındaki Pacino ise Coppola için yaptığı duygusal teşekkür konuşmasına, yönetmenin kendi sözleriyle başladı. "Gençken yaptığınız ve sizi işten atmaya sebep olan şeyler, yıllar sonra size Yaşam Boyu Başarı Ödülü kazandırıyor" diyerek salondan alkış aldı.

"Bana benden çok inandığın için teşekkürler"

Pacino, esprili bir dille, "Baba'dan hiçbirimiz kovulmadık ama bazılarımız epey yaklaştı" dedi ve ekledi: 

Ben en yakınıydım. Francis hepimiz için mücadele etti. Hep filmi ve vizyonunu savundu. Ki bu, onu da kovdurabilirdi. Hep bir tehdit vardı. Ama o yılmadı, biz de buradayız. Francis, bana benden daha çok inandığın için sonsuz teşekkürler. Baba ailesinin bir parçası olmak benim için sonsuz bir onur.

"Bugüne dek yapılmış en iyi Amerikan filmi"

Gecede sinema dünyasının önemli isimleri Steven Spielberg, George Lucas, Spike Lee gibi yönetmenlerin yanı sıra Coppola'yla çalışmış Adam Driver, Morgan Freeman, Elle Fanning ve Diane Lane de usta yönetmeni onurlandırdı. Spielberg, Baba'yı "bugüne dek yapılmış en iyi Amerikan filmi" ilan etti.

AFI Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Amerikan sinemasında bir kariyere verilen en yüksek onur olarak kabul ediliyor. Daha önce bu ödül Nicole Kidman, Julie Andrews, Denzel Washington, George Clooney, Diane Keaton ve John Williams gibi isimlere verilmişti.

5 kez Oscar kazanan Coppola'nın diğer önemli işleri arasında Kıyamet (Apocalypse Now), Siyam Balığı (Rumble Fish), Konuşma (The Conversation), Sokaktakiler (The Outsiders) ve Dracula (Bram Stoker's Dracula) bulunuyor.

Independent Türkçe, Deadline, ABC News