ABD’liler, Afganlara haber vermeden gece vakti Bagram'dan ayrıldı bu nedenle üs yağmalandı

Bagram üssü (AFP)
Bagram üssü (AFP)
TT

ABD’liler, Afganlara haber vermeden gece vakti Bagram'dan ayrıldı bu nedenle üs yağmalandı

Bagram üssü (AFP)
Bagram üssü (AFP)

Afgan askeri yetkililer tarafından yapılan açıklamaya göre ABD güçleri, ülkede geçirdikleri 20 yılın ardından Afganistan’daki Bagram askeri üssünün elektriğini kesip, yeni Afgan komutana haber vermeden gece saatlerinde sessizce üsten ayrıldı. Komutanın, ABD güçlerinin üsten ayrıldığını yaklaşık olaydan iki saat sonra fark ettiği bildirildi.

Bagram üssünde malzemelerle dolu devasa çadırlar (AFP)
Afgan ordusu, nadir görülen bir hareketle, 5 Temmuz Pazartesi günü ABD’nin Taliban Hareketi’ni devirmek ve 11 Eylül saldırılarından sorumlu tutulan El Kaide teröristlerini yakalamak için verdiği savaşın başlangıç noktası olan geniş sınırlara sahip üssü sergiledi.
Washington tarafından Cuma günü yapılan bir açıklamada, Afganistan’daki en büyük hava üssünün tahliyesinin ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) önümüzdeki Ağustos ayı sonuna kadar tamamlanacağını duyurduğu nihai çekilmenin bir parçası olduğu ifade edildi.

Hırsız baskını
Bagram Hava Üssü’nün yeni Komutanı General Mir Asadullah Kohistani, AP’ye yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “ABD’lilerin Bagram'dan ayrıldığına dair bazı söylentiler duyduk ve nihayet sabah saat 07.00 sularında Bagram'dan kesin olarak ayrıldıkları doğrulandı.”
Öte yandan ABD askeri sözcüsü Albay Sonny Leggett, terkedilmiş üssü teslim alan birçok Afgan askerinin şikayetleri hakkında herhangi bir yorum yapmadı. Bunun yerine geçen haftaki bir açıklamaya atıfta bulundu. Söz konusu açıklamada ABD üslerinin Afganlara devredilmesinin, ülkedeki liderlerle koordineli bir şekilde Başkan Joe Biden'in Nisan ayı ortasında Washington'un Asya ülkesinden son kuvvetlerini çekeceğini açıklamasından bu yana başladığı belirtilmişti.


Bagram Base Hastanesi'nde bir bakım odası (Reuters)
Afgan ordusu, başkent Kabil'den yaklaşık bir saatlik mesafedeki üssü ele geçirmeden önce mekan, kışlaları tek tek yağmalayan küçük bir grup hırsız tarafından işgal edildi. Afgan askeri yetkililerine göre, hırsızlar üsten çıkarılmadan önce devasa depolama çadırlarını deldiler.
Asker Abdurrauf, “Önce onların Taliban olabileceğini düşündük. ABD’liler bizi başkentten arayıp ‘Kabil Havaalanı’ndayız’ dediler” şeklinde konuştu.

Bagram üssünde Amerikalılar tarafından terk edilen sivil araçlar (AP)
Taliban'ın meydan zaferleri

Kohistani, Afgan güvenlik ve savunma güçlerinin, Taliban'ın son zamanlarda savaş alanında elde ettiği birçok zafere rağmen, yoğun bir şekilde güçlendirilmiş üssü elinde tutabildiğini vurguladı. Ayrıca üssün birçoğu Hareket üyesi olduğu bilinen yaklaşık 5 bin tutuklunun bulunduğu bir cezaevi içerdiğini ifade etti.
İsyancıların son saldırıları, çoğunluğu geçtiğimiz hafta itibariyle ülkeden ayrılan ABD ve NATO askerlerinin ülkeden çekilmesiyle eş zamanlı olarak gerçekleşti. ABD’li son askerlerin Türkiye'nin üstlenmesi muhtemel bir görevle Kabil'deki Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı'nı korumak için bir anlaşma imzalanana kadar ülkede kalması bekleniyor.
Öte yandan Afganistan’ın kuzeyindeki birçok bölge birbiri ardına Taliban’ın eline geçti. Yalnızca son iki gün içinde yüzlerce Afgan askeri, isyancılarla savaşmak yerine sınırı geçerek Tacikistan’a kaçtı.
Kohistan, yaptığı açıklamada, “Savaşta bazen bir adım ileri, birkaç adım geri atarsınız” dedi. Afgan Ordusu’nun stratejik alanlara odaklanmak için taktik değiştirdiğine dikkat çekti. Bunu nasıl başaracağını açıklamadan hükümet güçlerinin önümüzdeki günlerde bu yerleri geri alacağını vurguladı.

Bagram üssünde Amerikalılar tarafından terk edilen zırhlı askeri araçlar (AP)
3,5 milyon adet

Küçük bir şehir büyüklüğünde devasa bir askeri üs olan Bagram, sadece ABD ve NATO kuvvetleri tarafından kullanılıyordu. Uçak hangarlarının yanı sıra kışlaları ve binaları birbirine bağlamak için yollar inşa edildi. Üs, iki pist ve her biri patlamalardan duvarlarla korunan savaş uçakları için 100'den fazla stand içeriyor. 2006 yılında inşa edilen pistlerden biri 12 bin fit (3 bin 660 metre) uzunluğunda. Ayrıca tesis bünyesinde bir yolcu terminali, 50 yataklı bir hastane ve mobilya gibi malzemelerle dolu devasa çadırlar bulunmaktadır.
Kohistani, Amerikalıların geride, tümü ABD ordusu tarafından sağlanan 3.5 milyon eşya bıraktığını söyledi. Bunlar arasında on binlerce şişe su, enerji içeceği ve askeri paket yiyecekler bulunuyor. General, bahsedilen 3.5 milyon parçanın kışladaki telefon, kapı, pencere kulpu gibi küçük parçaları bile bulunduğunu söyledi.
ABD’lilerin bıraktığı büyük parçalar arasında binlerce sivil araç da bulunuyor. Bununla birlikte üste anahtarsız yüzlerce sivil ve zırhlı aracın kaldığını ifade ediliyor. Kohistani, hafif silah ve mühimmatlarını da geride bıraktıklarını belirtti.

Vakit geldi
Afgan askerleri geçtiğimiz Pazartesi günü, daha önce 100 bin ABD askerini barındıran üssün etrafını gezerken, Washington güçlerinin, sitenin çevresinde devriye gezmekle görevli yerel güçlere haber vermeden gece vakti Bagram'dan ayrılmasını sert bir şekilde eleştirdiler.
İsminin tamamını açıklamak istemeyen asker Naematullah, “Dışarıda devriye gezen Afgan askerlerine haber vermeden, o gece yaptıklarıyla 20 yıldır inşa ettikleri tüm iyi niyetini kaybettiler” dedi.
Helmand ve Kandahar illerinde Taliban kalelerinde görev yapan bir asker olan Rauf, ABD’lilerin Cuma günü sessizce ayrılmasından 20 dakika sonra elektriğin kesildiğini ve üssün karanlığa gömüldüğünü anlattı. Ani karanlığın, kuzeyden giren hırsızlara bir işaret olduğunu söyledi. Hırsızlar dış bariyerleri kırıp, binaları yağmalayarak, sabitlenmeyen her şeyi yanlarında götürdü.
ABD’lilerin ülkeden ayrılmasından üç gün sonra, Afgan askerleri hala boş su şişeleri, enerji içecekleri ve hırsızların bıraktığı teneke kutuları içeren çöp yığınlarını topluyorlardı.
Öte yandan Kohistani, ABD ve NATO'nun Afganistan'daki yaklaşık 20 yıldır sürdürdükleri varlıklarından övgüyle bahsedip Afganların kendi işlerini üstlenmelerinin zamanının geldiğini söyledi. Ayrıca “Sorunumuzu çözmek zorundayız. Ülkemizi güvence altına almalı ve kendi ellerimizle yeniden inşa etmeliyiz” ifadelerini kullandı.



Arjantinli gazeteci, Devlet Başkanı Milei'ye "hakaret" davası açacağını belirtti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Arjantinli gazeteci, Devlet Başkanı Milei'ye "hakaret" davası açacağını belirtti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail'in Buenos Aires Büyükelçisi'nin Arjantin'de kabine toplantısına katılmasını eleştiren gazeteci Jorge Lanata, kendisine "ağır" ifadeler kullandığı gerekçesiyle Devlet Başkanı Javier Milei'ye dava açacağını söyledi.

İran'ın İsrail'e hava saldırısının ardından "acil" koduyla kabinesini toplayan Milei'nin, İsrail'in Buenos Aires Büyükelçisi Eyal Sela'yı toplantıya davet etmesi ülkede tartışmalara yol açtı.

Arjantin'in ünlü gazetecilerinden Jorge Lanata, İsrailli Büyükelçi'nin kabine toplantısına davet edilmesini eleştirerek, "Milei'nin İsrail için endişelenmesini iyi buluyorum zira onun dış politikasıdır. Ancak iyi bulmadığım şey yabancı bir büyükelçinin ister İsrail'den olsun, isterse Belçika'dan olsun Arjantin'deki kabine toplantısına katılmasını doğru bulmuyorum." ifadelerini kullandı.

Milei, Lanata'nın sözlerine yanıt olarak sosyal medya hesabından, "Jorgito yalan söyleme. Büyükelçi toplantıda İsrail'in resmi duruşunu anlattı ve sonra ayrıldı. Böylece resmi toplantımız başladı." dedi.

- "Başkanla mahkemede görüşeceğiz"

Lanata, Milei'nin sözlerini mahkemeye taşıyacağını belirterek, "Bu durumu avukatımla analiz edeceğiz, eğer bir sonuca varırsak, başkana iftira ve hakaretten dava açacağım. Hakaret etmeyi kendine adet edindi. Başkan'la mahkemede görüşeceğiz." şeklinde konuştu.

Devlet Başkanlığını kazanmasından bu yana gazetecilerle sıklıkla karşı karşıya gelen Milei, Arjantin Gazetecilik Kuruluşları Derneği (ADEPA) ve Arjantin Gazetecilik Forumuna (FOPEA) yönelik "sert" ifadeler kullanmıştı.

Öte yandan İsrail'in Buenos Aires Büyükelçisi Sela, Milei'ye teşekkür ederek, "Arjantin, tarihin doğru tarafında durdu ve İran'ı açıkça kınadı." değerlendirmesinde bulundu.

Devlet Başkanlığı Sözcüsü Manuel Adorni de basına yaptığı açıklamada, İsrail devletinin egemenliğini "en güçlü" şekilde savunduklarını ve İran'ın hava saldırısını kınadıklarını bildirdi.

İsrail Büyükelçisinin kabine toplantısına 14 Nisan'da davet edilmesi ülkedeki bir kesimce "abartılı" bulunmuş ve eleştirilmişti.


İsrail Genel Kurmay Başkanı: İran'ın saldırıları Orta Doğu'da yeni iş birliği fırsatları oluşturdu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrail Genel Kurmay Başkanı: İran'ın saldırıları Orta Doğu'da yeni iş birliği fırsatları oluşturdu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, İran'ın İsrail'e yönelik düzenlediği saldırıların Orta Doğu'da yeni işbirliği fırsatlarına olanak sağladığnı belirtti.

İsrail Ordusundan yapılan açıklamaya göre, Halevi, İsrail'in güneyindeki Beerşeba'da bulunan ve İran'dan düzenlenen saldırılarda zarar gören Nefatim Hava Üssü'nde açıklamalarda bulundu.

Halevi, "İran, Irak, Yemen ve Lübnan'dan İsrail'e 350'den fazla balistik füze, seyir füzesi, insansız hava aracı ve füze fırlatıldı." dedi.

İran'ın saldırılarını durdurmak için bir koalisyonun harekete geçtiğini vurgulayan Halevi, bu şekilde saldırılara karşı konulduğunu ifade etti.

Halevi, İsrail ordusunun ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), İngiltere, Fransa ve ismini açıklamadığı "diğer ortaklarla" birlikte çalıştığını aktardı.

İran'ın İsrail'e yönelik saldırılarının engellendiğini savunan Halevi, ülkesinin uluslararası ortaklarıyla olan işbirliğine dikkati çekti.

Halevi, ülkesini destekleyen ortaklara teşekkür ederek, "İran'ın saldırıları Orta Doğu'da yeni işbirliği fırsatları oluşturdu." değerlendirmesinde bulundu.

İran'ın saldırılarına karşılık vereceklerine işaret eden Halevi, "Durum değerlendirmeleri yapıyoruz ve hazırlık seviyemizi en üst düzeyde tutuyoruz." diye konuştu.

- İran-İsrail gerilimi

İsrail, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general rütbesinde toplam 7 İranlı yetkili ölmüştü.

İran, İsrail'in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran'ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İran, 13 Nisan'da İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı.

İran bazı hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.

İsrail basını, Tel Aviv yönetiminin İran’ın hava saldırısına karşı “açık ve etkili” şekilde karşılık verme kararı aldığını iddia etmişti.


Biden ile görüşen Sudani'den ABD'ye "Gazze" ve "uluslararası hukuk" hatırlatması

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Biden ile görüşen Sudani'den ABD'ye "Gazze" ve "uluslararası hukuk" hatırlatması

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Başkanı Joe Biden ile Beyaz Saray'da görüşen Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, İsrail'in Gazze'de sivilleri hedef alan saldırılarını hatırlatarak, "Sivillere, özellikle kadın ve çocuklara yönelik her türlü saldırıyı reddediyoruz." dedi.

ABD Başkanı Biden, Irak Başbakanı Sudani'yi Beyaz Saray'da ağırlarken, iki lider ABD-Irak Stratejik Çerçeve Anlaşması kapsamındaki konuları kapsamlı şekilde ele aldı.

İkili görüşmelerinin öncesinde Oval Ofis'te basın mensuplarına açıklamalar yapan Biden ve Sudani, iki ülke arasındaki stratejik işbirliği konularını değerlendirdi.

Irak Başbakanı Sudani, Orta Doğu'da yaşananlarla ilgili olarak ABD ile her konuda aynı düşünmediklerini ve herkesin uluslararası hukuka uyması gerektiğini vurguladı.

Sudani, isim vermeden İsrail'in Gazze'de sivilleri hedef alan saldırılarına atıf yaparak, "Bölgede olanlarla ilgili fikirlerimiz ayrı olabilir ancak uluslararası insani hukuk konusunda kesinlikle hemfikiriz. Sivillere, özellikle kadın ve çocuklara yönelik her türlü saldırıyı reddediyoruz. Uluslararası normlara ve diplomatik ilişkilere uyulması çağrısında bulunuyoruz." diye konuştu.

Gazze'de binlerce sivilin öldürülmesine neden olan savaşın durmasını istediklerini vurgulayan Sudani, bu yöndeki tüm çabaları desteklediklerini dile getirdi.

- Sudani'den ikili ilişkilere vurgu

Bölgesel açıdan çok zor bir dönemden geçildiğini belirten Sudani, "Bu ziyaret ve görüşme, ikili ilişkilerimizin tarihi açısından son derece önemlidir. Irak ile ABD arasındaki ilişkiler önemli bir dönemeçte." dedi.

İki ülke arasındaki stratejik ortaklığın yarınını konuşmak üzere Beyaz Saray'a geldiğini söyleyen Sudani, "İlişkilerimizi, askeri-güvenlik temelli bir ilişkiden sistematik bir şekilde ekonomi, siyaset, çevre, eğitim ve güvenlik temelli bir işbirliğine geçirmeyi amaçlıyoruz." ifadesini kullandı.

Irak'ın özellikle ekonomik toparlanma ve altyapı yatırımlarına önem verme sürecinde olduğunu anlatan Sudani, bu noktada Stratejik Çerçeve Anlaşması kapsamında ABD ile yakın işbirliği içinde olacaklarını belirtti.

Sudani, hükümetinin söz konusu Stratejik Çerçeve Anlaşmasını hayata geçirme konusunda oldukça ciddi olduğunu vurguladı.

- Irak'taki Amerikan askerlerinin durumu

Sudani ayrıca, Irak'taki Amerikan askerlerinin durumuna ilişkin başlıkların Yüksek Askeri Komite kapsamında ele alındığını ve komiteden çıkacak sonuca uyacaklarını söyledi.

Amerikan askerlerinin durumuna ilişkin detaya girmeyen Sudani, "İki ortak arasında Ortak Güvenlik İşbirliği Diyaloğu yoluyla askeri ve güvenlik alanında sürdürülebilir bir işbirliği için temelleri atıyor olacağız." dedi.

-"ABD-Irak ilişkileri çok önemli"

ABD Başkanı Biden da Irak'ın ABD açısından bölgedeki en önemli ülkelerden biri olduğunu belirtti.

Biden, "Irak ile ABD arasındaki ortaklık hayati öneme sahip. DEAŞ'ı yenmek için son on yıldır askerlerimiz yan yana mücadele ediyor. Bu işbirliğini Stratejik Çerçeve Anlaşması'nda da görüyoruz." dedi.

İki ülke arasındaki ekonomik işbirliği başlıklarını da ele alacaklarını belirten Biden, "Ortaklığımız hem halklarımız hem Orta Doğu hem de tüm dünya için çok önemli." ifadesini kullandı.

- Irak Hükümetinden ziyarete ilişkin paylaşım

Öte yandan Irak Hükümetine ait resmi X hesabından bugün yapılan paylaşımda, Sudani'nin ABD ziyaretinde öne çıkan başlıklara yer verildi.

Paylaşımda, Irak'taki Amerikan askerleriyle ilgili durumdan DEAŞ-Karşıtı Koalisyon ile ilişkilere ve Türkiye ile Irak arasında ulaştırma alanında ilişkilerin daha ileri seviyeye taşınmasına imkan sağlayacak "Kalkınma Yolu Projesi"ne kadar birçok başlığın ele alınacağı vurgulandı.


Biden ailesi 2023'te yaklaşık 620 bin dolar kazandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Biden ailesi 2023'te yaklaşık 620 bin dolar kazandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Başkanı Joe Biden ve eşi Jill Biden'ın 2023 mali yılında yıllık brüt gelirinin 619 bin 976 dolar olduğu ve 146 bin 629 dolar federal gelir vergisi ödediği bildirildi.

ABD'de bireysel gelir vergisi beyanında bulunulması için son gün olan ve "Vergi Günü" olarak adlandırılan 15 Nisan'da Biden ailesinin vergi beyannamesi yayımlandı.

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Biden ve eşinin birlikte gelir vergisi beyanında bulunduğu ve brüt gelirlerinin 619 bin 976 dolar olduğu belirtildi.

Açıklamada, Biden ailesinin 2023 mali yılında 146 bin 629 dolar federal gelir vergisi ödediği kaydedildi.

Ayrıca Biden ve eşinin Delaware eyaletine 30 bin 908 dolar ve Virginia eyaletine 3 bin 549 dolar gelir vergisi ödediği belirtilen açıklamada, Biden ailesinin 17 farklı hayır kurumuna 20 bin 477 dolar bağışta bulunduğu aktarıldı.

Açıklamada, "Başkan Biden, Amerikan halkına karşı şeffaf olma konusundaki kararlılığını bir kez daha göstererek, görevdeyken en fazla vergi beyannamesini yayımlayan başkan oldu." ifadeleri kullanıldı.

Biden'ın selefi Eski ABD Başkanı Donald Trump, dört yıllık görev süresi boyunca vergi beyannamelerini açıklamayı reddetmişti.

- ABD'de Vergi Günü

ABD'de bireysel gelir vergisi beyannamelerinin federal hükümete sunulduğu son gün Vergi Günü olarak adlandırılıyor.

Genellikle 15 Nisan olarak belirlenen bu gün, hafta sonu veya tatil günlerine denk gelmesi halinde bir sonraki iş gününe sarkıyor.

ABD'de bu yıl 29 Ocak'ta başlayan vergi beyanında bulunma süreci 15 Nisan yerel saatle gece yarısı sona eriyor.

ABD Gelir İdaresi (IRS) tarafından yapılan açıklamada, 6 Nisan itibarıyla 100 milyondan fazla bireysel vergi beyannamesinin işleme konduğu bildirildi.

Açıklamada, vergi beyanında yılın en yoğun zamanı olan nisan ayı dolmadan on milyonlarca kişinin daha vergi beyanında bulunmasının beklendiği aktarıldı.

Yaklaşık 19 milyon vergi mükellefinin 15 Ekim'e kadar uzatma başvurusunda bulunacağının da tahmin edildiği belirtilen açıklamada, vergi beyannamesi verme sürecinin başladığı ocak ayından bu yana IRS'in nisan başına kadar 200 milyar dolardan fazla vergi iadesi yaptığı kaydedildi.


ABD Savunma Bakanı Austin, İsrail'e desteklerini yineledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD Savunma Bakanı Austin, İsrail'e desteklerini yineledi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ile yaptığı telefon görüşmesinde, ülkesinin İsrail'in savunmasına verdiği desteği sürdüreceğini belirtti.

Pentagon'dan yapılan açıklamada, Austin'in İsrailli mevkidaşı Gallant ile telefon görüşmesinde "İran'ın İsrail'e 13 Nisan Cumartesi günü düzenlediği, ABD, İsrail ve müttefik kuvvetlerin ortak savunma operasyonuyla engellediği saldırıların sonuçlarını" ele aldığı ifade edildi.

Açıklamada, Austin'in ülkesinin İsrail'in savunmasına desteğini ve "stratejik bölgesel istikrar hedefini" teyit ettiği bildirildi.

- İran-İsrail gerilimi

İsrail, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general rütbesinde toplam 7 İranlı yetkili ölmüştü.

İran, İsrail'in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran'ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İran, 13 Nisan'da İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı.

İran bazı hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.

İsrail basını, Tel Aviv yönetiminin İran’ın hava saldırısına karşı "açık ve etkili" şekilde karşılık verme kararı aldığını iddia etmişti.


İsveç'te eski Suriyeli general savaş suçları davasında yargılanıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsveç'te eski Suriyeli general savaş suçları davasında yargılanıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsveç'te, eski Suriyeli General Muhammed Hamo ülkesindeki iç savaşta işlenen suçlardaki rolü nedeniyle yargılanıyor.

Ülke basınındaki haberlere göre, başkent Stockholm'daki Bölge Mahkemesinde görülen davada, 65 yaşındaki eski general, Suriye iç savaşında Ocak-Temmuz 2012'de tuğgeneral olarak görev yaptığı dönemde "ayırt etme, tedbir ve orantılılık ilkesini ihlal eden sistematik saldırılar" içeren operasyonlara katılmakla suçlanıyor.

Hamo, suçlu bulunursa İsveç yasalarına göre, "20 ila 25 yıl" olan ömür boyu hapis cezasına çarptırılabilir.

Savcı Karolina Wieslander, mahkemede Suriye ordusuna "tavsiye ve eylem" yoluyla savaşa katkıda bulunan Hamo'nun "stratejik kararlar alma ve askeri operasyonları icra etmede" kritik konumda bulunduğunu ifade etti.

Hamo'nun avukatı Mari Kilman ise müvekkilinin "askeri bağlamda hareket ettiği ve emirlere uymak zorunda olduğu" için yaptığı yanlışlardan sorumlu tutulamayacağını belirterek, masum olduğunu savundu.

Davanın 18 gün sürmesi, son celsenin ise 21 Mayıs'ta yapılması bekleniyor.

Eski general, Temmuz 2012'de Suriye ordusuna isyan ederek, rejim karşıtı güçlere katılmıştı.

Aralarında savaşta yaralanan Fransız gazeteci ve İngiliz fotoğrafçının bulunduğu 8 kişinin, hakkında suç duyurusunda bulunduğu Hamo, Aralık 2021'de tutuklanmış ancak 2 gün sonra delil yetersizliği nedeniyle serbest bırakılmıştı.

General Muhammed Hamo, Suriye iç savaşında işlenen savaş suçlarındaki rolü nedeniyle Avrupa'da yargılanan ilk Suriyeli yetkili olacak.


İsrail devlet televizyonu: İsrail İran'a misillemeden zarar görmeyeceklerine dair bölge ülkelerine güvence verdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrail devlet televizyonu: İsrail İran'a misillemeden zarar görmeyeceklerine dair bölge ülkelerine güvence verdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail'in, İran'ın 13 Nisan'da yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle düzenlediği saldırılara verilecek misillemeden zarar görmeyecekleri konusunda bölge ülkelerine teminat verdiği iddia edildi.

İsrail devlet televizyonu KAN'a göre İsrail, İran'a yönelik muhtemel misilleme konusunda Ürdün, Mısır ve Körfez ülkelerini bilgilendirdi.

Uluslararası kamuoyunda İran saldırılarına yönelik tepkinin nasıl ve ne zaman olacağı tartışılırken, İsrail, bölgedeki Arap ülkelerine, misillemenin kendilerini tehlikeye atmayacağına dair güvence verdi.

İsrail'deki "Kanal 12" televizyonu, dün, kaynak göstermediği haberinde, Tel Aviv yönetiminin İran'ın hava saldırısına karşı verilecek yanıt konusunda karar verdiğini öne sürmüştü.

Haberde, Savaş Kabinesi'nin İran'ın saldırısına karşı "açık ve etkili" bir şekilde karşılık verme kararı aldığı belirtilirken, İsrail'in tepkisinin, İran'ın gerçekleştirdiği "büyüklükteki bir saldırının tepkisiz kalmayacağı" mesajını vermeyi amaçladığı ifade edilmişti.

İsrail'in İran'a vereceği "yanıt"ın bölgesel savaş çıkartmasını ya da İran saldırısına karşı yardımcı olan koalisyonun parçalanmasını istemediği belirtilen haberde, İsrail'in eylemlerini ABD ile koordine etme niyetinde olduğu kaydedilmişti.

- İran-İsrail gerilimi

İsrail, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general rütbesinde toplam 7 İranlı yetkili ölmüştü.

İran, İsrail'in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran'ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İran, 13 Nisan'da İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı.

İran bazı hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.

İsrail basını, Tel Aviv yönetiminin İran'ın hava saldırısına karşı "açık ve etkili" şekilde karşılık verme kararı aldığını iddia etmişti.


İran Havalimanları Şirketi: Tüm havalimanları açık

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İran Havalimanları Şirketi: Tüm havalimanları açık

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İran Havalimanları Şirketi, ülkedeki havalimanlarından tüm yönlere uçuşların açık olduğunu duyurdu.

Tesnim Haber Ajansı, İran Havalimanları Şirketi tarafından yapılan yazılı açıklamayı yayımladı.

Açıklamada, "Şu anda ülkenin havalimanlarında herhangi bir uçuş kısıtlaması bulunmuyor. İran'dan tüm yönlere seferler açık ve bu konuda bir sorun yok." ifadeleri kullanıldı.

İran'ın 13 Nisan'da İsrail'e saldırısının ardından ülkede uçuşlar bir süreliğine iptal edilmişti.

- İran-İsrail gerilimi

İsrail, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general rütbesinde toplam 7 İranlı yetkili ölmüştü.

İran, İsrail'in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran'ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İran, 13 Nisan'da İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı.

İran bazı hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.

İsrail basını, Tel Aviv yönetiminin İran'ın hava saldırısına karşı "açık ve etkili" şekilde karşılık verme kararı aldığını iddia etmişti.


İsrail Dışişleri Bakanı'ndan İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun "terör örgütü" ilan edilmesi çağrısı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrail Dışişleri Bakanı'ndan İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun "terör örgütü" ilan edilmesi çağrısı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz, İran'ın füze programına yaptırım uygulanması ve İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun "terör örgütü" ilan edilmesi çağrısında bulundu.

Dışişleri Bakanı Katz, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı paylaşımda, 32 ülkeye mektup gönderdiğini ve çok sayıda mevkidaşı ve dünyanın önde gelen isimleriyle görüştüğünü aktardı.

Katz, 32 ülkeye gönderdiği mektupta ve mevkidaşlarıyla görüşmelerinde "İran'ı engellemek ve zayıflatmak için" Tahran'ın füze programına yaptırım uygulanması ve İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun "terör örgütü" ilan edilmesi çağrısında bulunduğunu belirtti.

İsrail Dışişleri Bakanı, paylaşımında "Çok geç olmadan İran'ın derhal durdurulması gerekiyor." ifadesini kullandı.

Katz'ın bu çağrısı, İran'ın İsrail'e 13 Nisan'da yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle başlattığı saldırılarına misilleme beklentileri devam ederken geldi.

- İran-İsrail gerilimi

İsrail, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general rütbesinde toplam 7 İranlı yetkili ölmüştü.

İran, İsrail'in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. İsrail ise İran'ın saldırısına karşılık vereceğini bildirmişti.

İran, 13 Nisan'da İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı.

İran bazı hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.

İsrail basını, Tel Aviv yönetiminin İran'ın hava saldırısına karşı "açık ve etkili" şekilde karşılık verme kararı aldığını iddia etmişti.


Uganda'da bulaşıcı "kırmızı göz" hastalığına yakalananların sayısı 7 bin 500'ü geçti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Uganda'da bulaşıcı "kırmızı göz" hastalığına yakalananların sayısı 7 bin 500'ü geçti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Uganda'da son 3 haftada bulaşıcı "kırmızı göz" (konjonktivit) hastalığına yakalananların sayısının 7 bin 500'ü geçtiği bildirildi.

Uganda Sağlık Bakanlığının açıklamasında, ülke genelinde "kırmızı göz" hastalığının arttığına dikkat çekildi.

Açıklamada, son 3 haftada vaka sayısının 954'ten 7 bin 596'ya yükseldiği belirtildi.

Hapishane, okul ve sağlık merkezlerinde artış gösteren vakaların daha çok Kampala, Arua, Mbale ve Kagadi gibi bölgelerde yoğunlaştığı kaydedildi.

Sağlık uzmanları, "kırmızı göz" hastalığının fabrika, çarşı, pazar ve plazalar gibi ortamlarda ve yoğun nüfuslu şehirlerde hızla yayıldığı uyarısında bulundu.

"Kırmızı göz" hastalığına yakalananlara, siyah gözlük takmasını tavsiye eden uzmanlar, bu kişilerin yataklarını ve kullandıkları eşyaları ayırmaları gerektiğini vurguladı.