Suudi Arabistan siyasetinin yeni hedefi Neom projesi

Umman Sultanı ve Suudi Veliaht Prensi’nin Neom Bilgilendirme Merkezi ziyaretleri sırasında bir görüntüsü. (SPA)
Umman Sultanı ve Suudi Veliaht Prensi’nin Neom Bilgilendirme Merkezi ziyaretleri sırasında bir görüntüsü. (SPA)
TT

Suudi Arabistan siyasetinin yeni hedefi Neom projesi

Umman Sultanı ve Suudi Veliaht Prensi’nin Neom Bilgilendirme Merkezi ziyaretleri sırasında bir görüntüsü. (SPA)
Umman Sultanı ve Suudi Veliaht Prensi’nin Neom Bilgilendirme Merkezi ziyaretleri sırasında bir görüntüsü. (SPA)

Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Suudi Arabistan’a olan ilk ziyareti, gelecek vaat eden Neom şehrine ışık tuttu. Kral Selman bin Abdülaziz devlet liderlerinin siyasi toplantılarını sekteye uğratan salgının patlak vermesinden bu yana ilk kez bir lideri ağırladı.
Söz konusu ziyaret sebebiyle Neom şehrinin meydanları ve yolları Suudi Arabistan ve Umman bayraklarıyla süslendi. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, NEOM Bilgilendirme Merkezi gezi sırasında ülkenin konuğu olan Umman Sultanı Heysem bin Tarık’a eşlik etti. Veliaht Prens, Sultan’a NEOM projesi ve diğer projelere ilişkin son gelişmeler hakkında bilgi verdi.
Sultan Heysem merkeze yaptığı ziyaretin ardından, merkeze ait ziyaretçi kayıt defterine, “Krallığın hedeflediği gibi NEOM dünyada ekonomik bir konuma sahip olacak” ifadelerini kullanarak, krallığın söz konusu şehri kurma çabalarına övgüde bulundu.
Suudi Arabistan’ın dev projelerinin en önemlisi olan NEOM, krallığın büyük şehirlerinde düzenlenen siyasi olayların akışında ve haber manşetlerinde yer almaya başladı.
Riyad, Taif, Cidde ve Mekke uzun zamandır bölgenin çehresini değiştiren ve topraklarında esen siyaset rüzgarlarında derin etkiler bırakan önemli anlaşmalar ve siyasi olaylarla tanınıyor.
Neom ve diğer Suudi şehirleri, Suudi dönüşüm projesi kapsamında uzun süredir düşünülmeyen tüm imkanların kullanılması kararı bağlamında, Suudi siyasetinde bir çok önemli olayla ilişkilendirilmeye başlandı. Söz konusu projelerin, ülkenin ve bölgenin geleceğinde büyük rol oynayan turizm, yatırım ve ekonomik alanlarda olması planlanıyor.
Ula şehri, dağlar ve kumlu kayalar arasında sanatsal ve eğlence etkinliklerinin yapılmasından bu yana son üç yılda ilgi odağı haline geldi. Yıl başlarında, Körfez toplumunu canlandırmak, ortak bir ses olmak ve bölgenin zorluklarıyla mücadele durumunda bir arada kalabilmek için dünyanın aynalarla kaplı en büyük binası olan Maraya salonunun tarihi bir zirveyi kucaklamasının ardından şehir başka bir siyasi ivme kazandı.
Daha öncesinde, Suudi Arabistan’ın doğusunda petrol endüstrisinin ana merkezi olan Zahran şehri, 15 Nisan 2018’de 29. Arap Birliği Zirvesi veya Kudüs Zirvesi kapsamında birçok lideri ağırlamıştı.



Rahman'ın misafirleri, Akabe Cemresi'ne taş atıyorlar

Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)
Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Rahman'ın misafirleri, Akabe Cemresi'ne taş atıyorlar

Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)
Rahman'ın misafirleri, bu sabahı şafak vakti Mina'ya vardıklarında Cemretü'l-Akabe'ye taş atıyorlar (Fotoğraf: Beşir Salih)

Hacılar, bugün şafak vakti, Zilhicce ayının onuncu günü, sevinç ve coşku içinde, Allah'ın onlara Arafat'ta durma şerefini bahşetmesinden sonra, haccın en önemli kısmını yerine getirip, Allah'ın koruması altında “Muzdelife”de gecelediler.

Suudi Arabistan hükümeti, misafirlerin inanç dolu bir ortamda rahat ve huzur içinde ibadetlerini yerine getirebilmeleri için çeşitli alanlarda entegre ve kapsamlı bakım hizmetleri sunmaktadır.

Mina'ya vardıklarında, hacılar Peygamber Efendimiz'in sünnetine uyarak Akabe taşını attılar. Ardından bugün içinde kurbanlarını kesip başlarını kazıttılar, Kabe'yi tavaf ettiler ve Safa ile Merve arasında sa'y yaptılar.

Mina'da hacılar, hac ibadetlerini tamamlamak için birkaç gün daha kalırlar. Bu günlerde Allah'ı çok anar, hac ibadetini kendilerine bahşettiği için şükrederler ve üç taş atma ritüelini tamamlarlar. Önce küçük taş, sonra orta taş ve en son büyük taş olmak üzere her birine yedi taş atarlar.

Mina'da hacılar ibadetlerini yerine getirmeye devam ediyor, Teşrik günlerini geçiriyor, Allah’ı ​​sık sık anıyor ve Hacc'ı kendilerine bahşettiği için O'na şükrediyorlar. Daha sonra en küçüğünden başlayarak, sonra ortadaki ve en son olarak en büyüğü olmak üzere, her biri yedi çakıl taşıyla üç Cemarat'ın taşlanmasını tamamlıyorlar.

Rahman'ın misafirlerinin gelişi, Allah'ın şefkati ve hac ibadetini yerine getirenlerin gayretleri ile huzur ve sükunet içerisinde gerçekleşti ve bu durum hacıların rahat bir şekilde hareket etmesine, ibadetlerini kolaylıkla ve güvenle yerine getirmelerine vesile oldu.