Rusya'nın yılan hikayesine dönen Nauka modülü, Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatıldı

Nauka, Rusça "bilim" anlamına geliyor (Rusya Federal Uzay Ajansı)
Nauka, Rusça "bilim" anlamına geliyor (Rusya Federal Uzay Ajansı)
TT

Rusya'nın yılan hikayesine dönen Nauka modülü, Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatıldı

Nauka, Rusça "bilim" anlamına geliyor (Rusya Federal Uzay Ajansı)
Nauka, Rusça "bilim" anlamına geliyor (Rusya Federal Uzay Ajansı)

Rusya'nın şimdiye kadar inşa ettiği en büyük uzay laboratuvarı, 14 yıllık gecikmenin ardından Uluslararası Uzay İstasyonu'na (UUİ) doğru yola çıktı.
Nauka adıyla da bilinen Multipurpose Laboratory Module (Çok Amaçlı Laboratuvar Modülü), 21 Temmuz'da Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü'nden fırlatıldı.

Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) yetkilileri, modülün uçuşunun tamamen otonom olduğunu ve UUİ'ye otomatik olarak kenetleneceğini bildirdi.
Nauka'nın 8 günlük uçuşun ardından 29 Temmuz'da UUİ'ye kenetlenmesi bekleniyor.
Yapımına 1995'te başlanan Nauka'nın inşasında bazı ertelenmeler yaşanmıştı. Roscosmos, modülün 2007'de fırlatılmasını hedeflese de meydana gelen teknik sorunlar buna izin vermemişti.
Uzmanlar, 2013'te modülün yakıt sisteminde bulaşma (kontaminasyon) tespit edince, Nauka'nın fırlatılma süreci bir kez daha uzamıştı. Laboratuvarın diğer sistemleri de yıllar içinde modernizasyondan veya onarımdan geçmişti.
Nauka 22 ton ağırlığında, 13 metre uzunluğunda ve 4,3 metre çapında büyük bir laboratuvar. Modülün içinde laboratuvardan başka yedek yatak, tuvalet, oksijen rejenerasyon (yenileme) sistemi ve idrarı suya dönüştürmeye yarayan araç gereç var.
Modül, Fransa merkezli havacılık şirketi Airbus'ın, Avrupa Uzay Ajansı (European Space Agency - ESA) için inşa ettiği European Robotic Arm'ı da (ERA - Avrupa Robot Kolu) UUİ'ye ulaştıracak.
ESA, 5 metre uzunluğundaki ERA'in, UUİ'nin dışında serbestçe hareket edebileceğini kaydetti.
Öte yandan Nauka'nın UUİ'ye bağlanması için Pirs adlı başka bir modülün fedakarlık yapması gerekiyor. Yine Rusların inşa ettiği yaklaşık 20 yıllık Pirs, kenetlenme noktası ve hava kilidi olarak hizmet veriyordu.
Uzmanlar 23 Temmuz'da uzay boşluğuna bırakılacak Pirs'in, Dünya'nın atmosferine girerken bir bölümünün yanacağını, geriye kalan parçalarının yaklaşık 4 saat sonra Pasifik Okyanusu'na düşeceğini söyledi.
Independent Türkçe, Space.com, Phys.org, UPI



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news