Ahvaz’daki protestolar İran’ın tüm bölgelerine yayılıyor

Uluslararası toplum İran’da yaşanan şiddeti kınarken Hamaney yetkilileri sorunu çözmemekle suçladı.

Ahvaz’daki protestolar İran’ın tüm bölgelerine yayılıyor
TT

Ahvaz’daki protestolar İran’ın tüm bölgelerine yayılıyor

Ahvaz’daki protestolar İran’ın tüm bölgelerine yayılıyor

İran’da su kıtlığı nedeniyle başlayan protestolar hız kazandı. Bir polis yetkilisi, protestoların petrol zengini bir bölge olan güneybatıdaki Ahvaz şehrine komşu bir bölgeye sıçradığını ve 1 gencin öldüğünü, 7 kişinin de yaralandığını açıkladı. Loristan eyaletindeki Aligudarz’daki eylemciler, protestoların yedinci gecesinde, geçen perşembe geç saatlerde Ahvaz’daki protestolara desteklerini ifade etmek için bir miting düzenlediler.
Video görüntüleri iki gencin vurulduğunu gösterirken, Aligudarz bölgesinden alınan diğer görüntülerde de eylemcilerin Hamaney karşıtı sloganlar attığı görüldü. Yarı resmi Fars haber ajansının aktardığına göre bir polis yetkilisi, Aligudarz’daki kargaşa ve silahlı çatışmanın ardından çok sayıda kişinin tutuklandığını bildirdi.
Önceki protestolarda en az bir polis memuru ve 3 genç yaşamını yitirirken yetkililer ölümlerden ‘fitnecileri’ sorumlu tuttu. Ancak sosyal medyadaki aktivistler, eylemcilerin Ahvaz’da güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğünü savundu.
Uluslararası Af Örgütü, 23 Temmuz’da bir hafta süren gösteriler sırasında en az 8 kişinin öldüğünü duyurdu. Örgüt, video kayıtlarının gerçek olduğunu belirterek güvenlik güçlerinin otomatik silahlar, tabancalar ve göz yaşartıcı gaz bombaları kullandığını vurguladı. Ayrıca Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet de 23 Temmuz’da, İranlı yetkililerin protestoları şiddet kullanarak bastırmaktansa ülkenin güneybatısındaki su sorununu çözmesinin daha iyi olduğunu söyledi. Bachelet, İran hükümetini ‘kaos durumu’ karşısında ihmalkâr davranmakla suçladı. “İnsanlara ateş açmak ve onları tutuklamak, yalnızca öfke ve umutsuzluğu artıracaktır” diyen BM yetkilisi, yaralıların tutuklanacaklarından kokmaları dolayısıyla hastaneye gitmediğine dikkat çekti.
İnternet yönetiminin izleyen ‘NetBlocks’ kuruluşu, protestoları kontrol etmek amacıyla bölgelerde internet hizmetlerinin kesildiğini ve aynı şekilde cep telefonu kullanıcılarının da sorunlar yaşadığını bildirdi.
İran’ın güneybatısındaki Ahvaz’daki on şehirde, sekizinci gece de üst üste su kıtlığına karşı protestolar patlak verdi. ‘Iran International’ sitesinin 23 Temmuz’daki haberine göre İranlı yetkililer, protestoların düzenlendiği bölgelere binlerce güvenlik gücü ve özel birlik gönderdi. Haberlere göre göz yaşartıcı gaz kullanıldı ve protestoculara ateş açıldı. Aynı şekilde Loristan eyaletinde de protestoların patlak verdiği ve Devrim Muhafızları’nın onlarca eylemciyi tutukladığı belirtildi.
Diğer yandan Dini Lider Ali Hamaney, Ahvaz sakinlerinde ‘İran’ın düşmanlarına bahane sağlamama’ çağrısı yaptı. Hamaney vatandaşlardan ‘İran’ın düşmanlarına karşı dikkatli olmalarını’ istedi. Dini Lider açıklamasında “Halk, düşmanın vatana- devrime ve halkın çıkarlarına karşı her küçük sebepten faydalanmak istediğini bilmelidir” ifadelerini kullandı.
‘Irib News’ internet sitesi, Aligudarz sokaklarında patlak veren eylemlerin saatlerce sürdüğünü aktardı. Sitenin haberine göre 20 yaşlarındaki bir genç öldü, iki kişi de yaralandı. İran medya organları, protestoların başlamasından bu yana ilk kez Huzistan dışında da can kayıplarının yaşandığını bildirdi.
Televizyon kanalları da halkın, ülkenin güneyinde yer alan Loristan’ın yakınındaki Huzistan’da su sorunu nedeniyle sokaklara döküldüğünü duyurdu.
Kanallar daha sonra, güvenlik güçlerinin müdahalesinin ardından durumun normale döndüğünü bildirirken Loristan’da güvenlik güçleri ve eylemciler arasında çatışma yaşanıp yaşanmadığı hakkında ise bilgi vermedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch), yetkililerin protestoculara karşı aşırı güç kullandığının altını çizdi. İran hükümetine ‘ölümler hakkında şeffaf soruşturma yürütme’ çağrısı yaptı. New York merkezli kuruluş ayrıca internet kesintisi yaşandığı yönündeki haberlere dikkat çekti.
Körfez’e uzanan Huzistan, İran’ın en önemli petrol üretim bölgesi ve en zengin 31 eyaletinden biri. Aynı zamanda İran’da Arap nüfusun yaşadığı birkaç bölge arasında. Bölge sakinleri, daha önce yetkililer tarafından dışlanmaktan şikâyet etmişti. Huzistan 2019 yılında, ülkenin diğer bölgelerini de etkileyen hükümet karşıtı protestolara sahne olmuştu. İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani, 23 Temmuz’da Twitter üzerinden yaptığı açıklamada ayrımcılık hissinin, kuraklık ve su kıtlığından daha acı verici olduğunu vurguladı. Huzistan’dan bir yetkili de yerel halkın ‘bölgedeki petrol şirketlerinden ve büyük sanayiden faydalanmamasından’ duyduğu üzüntüyü dile getirdi.



UAEA: Çernobil Nükleer Santrali’nin koruyucu kalkanı hasar gördü

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
TT

UAEA: Çernobil Nükleer Santrali’nin koruyucu kalkanı hasar gördü

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)

Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) dün yaptığı açıklamada, 1986’daki Çernobil felaketinin ardından radyoaktif maddelerin sızmasını önlemek için inşa edilen Çernobil nükleer santralindeki koruyucu kalkanın artık temel güvenlik işlevini yerine getiremediğini bildirdi. Ajans, bu hasarın bir insansız hava aracı (İHA) saldırısı nedeniyle oluştuğunu ve Ukrayna’nın, sorumluluğun Rusya’da olduğunu öne sürdüğünü belirtti.

UAEA, geçen hafta tamamlanan çelik izolasyon yapısının denetiminde, şubat ayında meydana gelen İHA saldırısının, Ukrayna’daki Rusya kaynaklı çatışmanın başlamasından üç yıl sonra yapıyı olumsuz etkilediğini ortaya koyduğunu duyurdu.

UAEA Genel Direktörü Rafael Grossi yaptığı açıklamada, “Denetim heyeti, koruma yapısının temel güvenlik işlevlerini, özellikle de radyoaktif maddeyi izole etme kapasitesini kaybettiğini doğruladı. Ancak yapının taşıyıcı sistemleri veya izleme cihazlarında kalıcı bir hasar bulunmadığı sonucuna varıldı” dedi.

Grossi, onarımların yapıldığını, ancak uzun vadeli nükleer güvenliği sağlamak ve daha fazla bozulmayı önlemek için kapsamlı bir restorasyonun gerekli olduğunu vurguladı.

BM, 14 Şubat’ta yayımladığı açıklamada, Ukrayna yetkililerinin, yüksek patlayıcı başlığa sahip bir İHA’nın tesise saldırdığını, yangına yol açtığını ve 1986 felaketinde hasar alan 4 numaralı reaktörü çevreleyen koruyucu kaplamaya zarar verdiğini bildirdiğini aktarmıştı.

Ukrayna yetkilileri, İHA’nın Rusya’ya ait olduğunu belirtirken, Moskova saldırıyı reddetti.

BM, şubat ayında yaptığı açıklamada, radyasyon seviyelerinin normal ve stabil olduğunu, herhangi bir sızıntı rapor edilmediğini bildirdi.

1986’daki Çernobil patlaması, radyasyonun Avrupa’nın dört bir yanına yayılmasına yol açmış ve Sovyet yetkililerini olaya müdahale etmek için büyük sayıda insan ve ekipman seferber etmeye zorlamıştı. Santraldeki son çalışan reaktör ise 2000 yılında kapatılmıştı.

Şarku'l Avsat'ın aldığı bilgiye göre Rusya, Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgalinin ilk haftalarında santrali ve çevresini bir aydan fazla süreyle işgal etmiş; kuvvetleri başlangıçta başkent Kiev’e ilerlemeye çalışmıştı.

UAEA, Ukrayna ile Rusya arasında yaklaşık dört yıldır süren savaşın elektrik trafo merkezlerine verdiği hasarı ülke çapında araştırırken, aynı zamanda bu incelemeyi de gerçekleştirdi.


Avrupa, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme "acelesi" konusunda endişeli

Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
TT

Avrupa, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme "acelesi" konusunda endişeli

Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında gerçekleşen hassas bir telefon görüşmesinin içeriği ortaya çıktı. Bu görüşme, Avrupa'nın Moskova ile barış müzakerelerini yönetme konusundaki yeni Amerikan yaklaşımına ilişkin endişelerinin boyutunu gözler önüne seriyor.

Alman Der Spiegel gazetesinin protokol dışı olarak yayınladığı görüşmeye göre, özellikle Steve Wittkoff ve Jared Kushner'in müttefiklerle önceden koordinasyon sağlamadan Moskova'ya yaptığı ziyaretin ardından ABD'nin gözle görülür ivmesi, Rusya'nın gelecekteki boşlukları istismar etmesini önlemek için herhangi bir sağlam güvenlik taahhüdü oluşturulmadan Ukrayna'yı belirsiz tavizler vermeye itebilecek "aceleci bir anlaşma" korkularını güçlendirdi.

Mertz, Washington'un "oyunları" ve "Washington'un Kiev'e ihanet etme olasılığı" konusunda uyarıda bulunurken, Macron, Kiev'in gerçek bir caydırıcılık sistemi üzerinde anlaşmaya varmadan önce sınır anlaşmalarını kabul etmesi için dolaylı baskıya maruz kalabileceği ihtimaline işaret etti.


Ukrayna savaşı, Çernobil’i uyandırdı: “Radyasyon engellenemiyor”

Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
TT

Ukrayna savaşı, Çernobil’i uyandırdı: “Radyasyon engellenemiyor”

Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)

Ukrayna savaşında zarar gören Çernobil Nükleer Santrali'nin koruyucu kalkanı artık radyasyon sızıntısını engelleyemiyor.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'ndan (UAEA) dün yapılan açıklamada, geçen hafta yürütülen incelemeler sonucu çelik kalkanda ciddi hasar meydana geldiğinin tespit edildiği belirtildi. 

UAEA Direktörü Rafael Grossi, yapının radyasyon sızıntısını engelleme dahil "birincil güvenlik işlevlerini" kaybettiğini duyurdu. 

Grossi, koruyucu kalkanda bazı onarım çalışmalarının yapıldığını ancak "uzun vadeli nükleer güvenliğin sağlanması için kapsamlı restorasyon gerektiğini" söyledi. 

UAEA, Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktörünü koruyan güvenlik kalkanına drone isabet ettiğini şubatta açıklamıştı. Bunun koruyucu metal kapsülün çatısında yangına neden olduğu aktarılmıştı. Yangının söndürülmesi neredeyse iki hafta sürmüştü.

1986'daki nükleer facianın yaşandığı 4. reaktörden geriye kalan radyoaktif atıkların korunması için 2019'da inşa edilen kalkan yaklaşık 1,5 milyar dolara mal olmuştu.

Saldırının ardından Ukrayna ve Rusya birbirini suçlamıştı. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, saldırıyı "Kiev rejimi tarafından önceden planlanmış bir provokasyon" diye nitelemişti. Ukrayna ise iddiaları reddederek saldırının Rus ordusuna ait insansız hava araçlarıyla (İHA) düzenlendiğini söylemişti.

Rus birlikleri, Şubat 2022'de başlayan savaşın ilk haftalarında, Ukrayna'nın kontrolündeki Pripyat'ta yer alan Çernobil santralini ele geçirmişti. Bir aydan uzun süren çatışmaların ardından Ukrayna askerleri bölgenin kontrolünü geri almıştı. 

Independent Türkçe, Guardian, Reuters