Mali'de köylere yönelik düzenlenen terör saldırılarında ölü sayısı 51’e yükseldi

Fotoğraf (AFP_Arşiv)
Fotoğraf (AFP_Arşiv)
TT

Mali'de köylere yönelik düzenlenen terör saldırılarında ölü sayısı 51’e yükseldi

Fotoğraf (AFP_Arşiv)
Fotoğraf (AFP_Arşiv)

Mali'deki yetkililer, terör saldırıları nedeniyle ülkenin kuzeyinde, Nijer sınırına yakın üç komşu küçük köyde elliden fazla sivilin yaşamını yitirdiğini duyurdu.
Bu bölge, Büyük Sahra'da DEAŞ'a bağlılık sözü veren DEAŞ savaşçılarının faaliyet gösterdiği alandır. Mali'ye komşu Burkina Faso'da 12 asker pusuya düşürülerek öldürüldü. Bu saldırı Pazar günü gerçekleşen bir başka saldırı ile eş zamanlı geldi. Mali polisi yaptığı açıklamada, kuzey Mali'nin en büyük bölgesi olan, Nijer ve Burkina Faso ile sınır komşusu olan Gao bölgesinde yer alan Karo, Otagona ve Dautegift köylerine eşzamanlı düzenlenen saldırılarda 51 sivilin öldürüldüğünü söyledi. Bu köyler Sahel bölgesindeki en tehlikeli sınır bölgelerini oluşturuyor. Polis, köy evlerinin yağmalandığını, ateşe verildiğini ve hayvanların çalındığını açıklarken, bir güvenlik yetkilisi, teröristlerin köylere girip herkesi öldürdüğünü söyledi. Söz konusu yetkili, Karo köyünde 20 sivilin öldürüldüğünü, Watagona köyünde 14 sivilin öldürüldüğünü ve Dautigift köyünde ise belirsiz sayıda kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Yetkili, saldırının ayrıntılarına ilişkin olarak, "Saldırganlar motosikletlerle gelerek köylüleri şaşırttılar. Mali ordusunun ve Fransız kuvvetlerinin o sırada harekete geçmesi için herhangi bir temas kurulmasından endişe ederek telekomünikasyon şirketlerinin tesislerini hedef aldılar. Bu yöntem, DEAŞ savaşçılarının saldırılarına benzer. Ama aynı zamanda orta Mali'de yıllardır süregelen etnik savaşta köyler arasındaki hesaplaşmaya da benziyor. Bu arada Mali ordusu, zor durumda olan köylere özel bir birlik gönderdi, ancak bu birliğin pusuya düşeceğinden korkuluyor. Özellikle de önceki gün (Pazar) Burkina Faso ordusunun bir başka devriyesinin Mali sınırında pusuya düşürülmesi ve bu pusuda en az 12 askerin öldürülmesinden beri bu korku hakim" dedi.
Burkina Faso İletişim Bakanı, “Ülkenin kuzeybatısındaki Boucle du Mouhoun bölgesinde askerler ve İzleme ve Müdahale için Hızlı Eylem Grubu pusuya düşürüldü. İlk bilançoya göre, 12 asker öldürüldü, 8 asker yaralandı, 7 asker ise kayıp” dedi.
Bakan daha sonra, uyluk yaralanması olan, ancak durumu stabil olan bir asker de dahil olmak üzere kayıp askerlerin bulunduğunu açıkladı. Burkina Faso Devlet Başkanı Roch Marc Christian Kabore, ordunun uğradığı kayıplara rağmen terörle mücadeleye devam etme sözü verdi. Devlet Başkanı Twitter'da yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Ülkemizdeki karanlık ve acımasız güçlerin bize dayattığı savaşı amansızca sürdüreceğiz. Tueni'de şehit düşen askerlerimizi selamlıyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz.”
AFP’nin aktardığına göre, bir güvenlik kaynağı, “Saldırı, ekipman kaybına neden oldu. Araçlar imha edildi ve teröristler araçlara ve silahlara el koydu. Pusu, Boucle du Mouhoun bölgesinde aktif olan ve silahlı kuvvetler tarafından (Cumartesi) etkisiz hale getirilen iki aşırılık yanlısı liderin öldürülmesine misilleme olarak geliyor" dedi. Hükümet, iki liderin Kosi bölgesinde özel bir askeri birlik ile çıkan karşılıklı çatışma sırasında öldürüldüğünü açıklamıştı. Afrika Sahel'de El-Kaide ve DEAŞ bağlantılı savaşçıların saldırıları arttı, ancak bu saldırılar Mali, Nijer ve Burkina Faso arasındaki sınır üçgeninde yoğunlaştı; son yıllarda gerçekleştirilen bu saldırılar sonucunda binlerce ölüm kaydedildi ve milyonlarca insan yerinden edildi. Bu durum karşısında Fransa bölgede beş binden fazla asker konuşlandırırken, beş Sahel ülkesi (Moritanya, Nijer, Mali, Çad ve Burkina Faso) terörizme karşı koymak için 5 bin kişilik ortak bir askeri güç oluşturdu. Ancak Fransa son zamanlarda Nijer, Mali ve Burkina Faso arasındaki tehlikeli sınır üçgenine odaklanmak ve DEAŞ'a karşı koymak için yeni bir planın parçası olarak bu sayıyı azaltmaya ve bazı askeri üsleri kapatmaya karar verdi.



Rapor: İsrail'in askeri tedbirleri Hamas'ın 6 rehineyi öldürmesinde etkili oldu

Gazze'deki İsrailli rehinelerin resimleriyle dolu bir duvarın önünde yürüyen iki kişi (AFP)
Gazze'deki İsrailli rehinelerin resimleriyle dolu bir duvarın önünde yürüyen iki kişi (AFP)
TT

Rapor: İsrail'in askeri tedbirleri Hamas'ın 6 rehineyi öldürmesinde etkili oldu

Gazze'deki İsrailli rehinelerin resimleriyle dolu bir duvarın önünde yürüyen iki kişi (AFP)
Gazze'deki İsrailli rehinelerin resimleriyle dolu bir duvarın önünde yürüyen iki kişi (AFP)

Dün yayınlanan bir askeri soruşturma, İsrail ordusunun faaliyetlerinin Hamas militanlarının ağustos ayında Gazze'de 6 rehineyi öldürme kararı üzerinde "etkisi" olduğunu ortaya çıkardı.

Eylül ayında aralarında Amerikalı-İsrailli Hirsch Goldberg-Polin'in de bulunduğu altı İsrailli rehinenin cesedinin bulunması İsrail'i derinden sarsmış ve yarım milyon kişinin hükümetin Hamas ile bir rehine anlaşması yapması talebiyle sokak protestoları düzenlemesine yol açmıştı.

Sağlık Bakanlığı'nın tahminlerine göre, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas öncülüğünde İsrail'e düzenlenen saldırı sırasında Filistinli militanlar tarafından kaçırılan altı rehine, İsrail güçleri onları bulmadan 48 ila 72 saat önce vuruldu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığı habere göre soruşturma, rehinelerin kendilerini kaçıranlar tarafından öldürüldüğü ve İsrail ordusunun bölgedeki faaliyetlerinin “kademeli ve temkinli olmasına rağmen, militanların cinayetleri gerçekleştirme kararı üzerinde o sırada bir etkisi olduğu” sonucuna vardı.

Soruşturma, ordunun altı rehinenin bölgede bulunduğuna dair önceden bir istihbarata sahip olmadığını da ortaya koydu.

Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu dün yaptığı açıklamada, “Bu gece yayınlanan soruşturma, tüm rehinelerin geri dönüşünün ancak bir anlaşma ile mümkün olacağını bir kez daha kanıtlıyor” ifadeleri kullanıldı.

Gazze'de Hamas'ın elinde bulunan 100 rehinenin serbest bırakılması için İsrail ve Hamas arasındaki görüşmeler devam ediyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada, Gazze konusunda bir hafta süren önemli görüşmelerin ardından, İsrailli bir müzakere ekibinin rehine anlaşmasıyla ilgili “iç istişarelerde” bulunmak için dün akşam Katar'dan İsrail'e dönmeyi planladığı bildirildi.