Birleşmiş Milletler: Libya makamları, insan haklarına yönelik iddia edilen tüm ihlalleri tam olarak soruşturmalı

Rıza el-Fraites (Facebook sayfasından)
Rıza el-Fraites (Facebook sayfasından)
TT

Birleşmiş Milletler: Libya makamları, insan haklarına yönelik iddia edilen tüm ihlalleri tam olarak soruşturmalı

Rıza el-Fraites (Facebook sayfasından)
Rıza el-Fraites (Facebook sayfasından)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Hüseyin Atiyye el-Katran'ın Ofisinin Müdürü Rıza el-Fraites yaklaşık on gün önce başkent Trablus'ta kaçırıldı. Birleşmiş Milletler, bugün yaptığı açıklamada Fraites’in durumu ile ilgili Libyalı makamlardan bilgi istedi.
Libya'nın başkentinde, eski rejimin on yıl önce devrilmesinin ardından ülkeyi sarsan kanunsuzluklar nedeniyle adam kaçırma olayları çok sık yaşanıyor. Fraitis, 2 Ağustos'ta başkent Trablus'ta kimliği belirsiz bir grup tarafından kaçırıldı. Bingazi'deki Kabine Ofisi çalışanları olayı kınarken, Birleşmiş Milletler, Başbakan Abdulhamid Dibeybe'den, Fraitis’in durumu hakkında bilgi almasını ve kaçırılmasına karışan kişilerden hesap sorulmasını istedi. Kimliği belirsiz bir grubun, Fraitis'i başkentteki Hüseyin Atiyye el-Katran'nin ofisinden ayrıldıktan sonra kaçırdıklarını ileri süren kabine çalışanları, bu olayın bütün kanun ve normlara aykırı olduğunu ve güvenlik ve istikrarı tesis etme, demokrasi ve özgürlükler devletini inşa etme çabalarını boşa çıkaracağını ve birlik hükümetinin attığı adımlarla çeliştiğini kaydettiler. Birleşmiş Milletler (BM) Libya Destek Misyonu (UNSMIL), Salı günü yaptığı açıklamada, Fraitis'in 2 Ağustos'ta başkent Trablus'ta kimliği belirsiz silahlı kişiler tarafından kaçırıldığını bildirdi.  Açıklamada, Libyalı yetkilinin durumu ve güvenliğiyle ilgili derin endişe duyulduğu ifade edildi. Misyonun açıklamasında ayrıca, ’Libya'da demokratik geçişin desteklenmesinde rolü olan bireylerin ve devlet kurumlarının, barış ve uzlaşma süreci ve ulusal kurumların tam birleşmesi üzerinde tehlikeli yansımaları olacak şekilde hedef alınmasından’ duyulan endişe dile getirildi. Libya birinci başbakan yardımcısı Katran, Fraitis'in durumunu öğrenmek üzere en son gelişmeleri İç Güvenlik Dairesi Başkanı ile görüştü. Diğer yandan, Barka'daki Tevacir aşireti, Fraitis'in kaçırılmasını kınadı ve olaydan Dibeybe hükümetini sorumlu tuttu.
BM misyonu tarafından yapılan açıklamada, “BM misyonu, vatandaşlara, yetkililere, gazetecilere ve sivil toplum mensuplarına yönelik bir dizi yasa dışı tutuklama, işkence ve yargısız infaz vakalarını belgeledi. Libya makamları, uluslararası insan hakları ve insancıl hukuka yönelik iddia edilen tüm ihlalleri tam olarak soruşturmalı” ifadeleri kullanıldı.
Libya Özel Temsilcisi ve Libya Destek Misyonu Başkanı Jan Kubis, kaçırma olaylarının artması ile ilgili olarak, “Libya, ülkedeki yerleşik ‘cezadan sıyrılma kültürüne’ son vermeli. Uluslararası insan hakları hukuku uyarınca, hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz, gözaltına alınamaz, işkenceyle karşı karşıya kalamaz, zorla alıkonamaz ve yargısız infaza tabi tutulamaz” dedi.
Libya Kızılayı Ecdebiye şube müdürü Mansur Ati, iki ay önce Ecdebiye (doğu) şehrinde kimliği belirsiz kişiler tarafından kaçırıldı. Birleşmiş Milletler, insan hakları grupları ve aktivistler geçtiğimiz Haziran ayında ortadan kaybolan Ati'nin durumu hakkında bilgi verilmesini talep ediyor. Şimdiye kadar hiçbir taraf bu kaçırma eylemini üstlenmedi. Libya'nın genelinde bu kaçırılma olayları tekrarlanıyor ve kayıp veya kaçırıldığı bildirilen kişilerin cesetlerine daha sonra rastlanıyor. Libya'nın batısındaki El-Cemil kentinde bazı vatandaşlar, kentte yolun kenarında bir cesede rastladı. Söz konusu kişinin iki gün önce kaçırıldığı belirlendi. Zuvare Emniyet Müdürlüğü, şahsın kimliğini tespit ederken, cesedin, geçtiğimiz Cumartesi günü kaybolduğu bildirilen Halid Abaza'ya ait olduğu tespit edildi.



Afrika Boynuzu'nda Mısır-Etiyopya gerginliği zemininde tansiyon yükseliyor

Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur geminin yükünün boşaltılmasını izliyor. (Somali Başbakanlık Ofisi - X)
Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur geminin yükünün boşaltılmasını izliyor. (Somali Başbakanlık Ofisi - X)
TT

Afrika Boynuzu'nda Mısır-Etiyopya gerginliği zemininde tansiyon yükseliyor

Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur geminin yükünün boşaltılmasını izliyor. (Somali Başbakanlık Ofisi - X)
Somali Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur geminin yükünün boşaltılmasını izliyor. (Somali Başbakanlık Ofisi - X)

Mısır ile Somali arasında geçtiğimiz ağustos ayında imzalanan savunma iş birliği protokolünün ardından Kahire ile Addis Ababa arasında gerginlik arttı. Bu süreçte Somali hükümeti, askeri sevkiyatların sınırlarından geçmesine izin veren Etiyopya'yı eleştirdi. Söz konusu eleştiriden bir gün sonra Batılı medya kuruluşları, Mısır askeri varlığında yeni bir gelişme olarak askeri teçhizat taşıyan bir Mısır gemisinin Somali'nin başkenti Mogadişu'ya geldiğini bildirdi.

Mısırlı bir strateji uzmanı Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, Somali ordusunun faaliyetlerini desteklemek ve terörist unsurlarla mücadele etmek için imzalanan savunma protokolünün ardından Somali'ye askeri sevkiyat yapılmasını normal olarak değerlendirdi. Uzman, Mısır'ın, Etiyopya'nın Kahire ile Mogadişu arasındaki iş birliği hakkında ne söylediğiyle ilgilenmediğini belirtti. Afrika konularında uzman olan başka bir araştırmacı, yeni gelişmenin, Addis Ababa ile Mısır'ın istemediği bir çatışmanın habercisi olduğu görüşünü dile getirdi.

zasdvf
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Somalili mevkidaşını geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de kabul etti. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Reuters’ın dün (Pazartesi) askeri yetkililere ve iki liman çalışanına dayandırdığı haberinde, “Bir Mısır savaş gemisi, iki ülke ve Etiyopya arasındaki gerilimi tırmandırması muhtemel bir hareketle Somali'ye uçaksavar ve topçu silahları da dâhil olmak üzere ikinci büyük silah sevkiyatını gerçekleştirdi” ifadesi yer aldı.

Somali Başbakanı Hamza Abdi Berri'nin ofisinde bir yetkili olan Nasra Beşir Ali, X platformundaki hesabında, Savunma Bakanı Abdulkadir Muhammed Nur'un geminin yükünün boşaltılmasını izlediğini gösteren bir fotoğraf yayınladı. Konuya dair Mısır'dan herhangi bir yorum gelmedi.

Mısır ve Somali arasındaki ilişkiler 1960 yılına kadar uzanıyor ve son yıllarda istikrarlı bir şekilde gelişiyor. Bu yıl Mısır ve Somali arasındaki ilişkiler, Etiyopya hükümetinin ocak ayında Somaliland bölgesi ile deniz limanı alacağı bir ön anlaşma imzalamasını reddetme konusundaki ortak tutumları zemininde arttı. O dönemde Kahire bu anlaşmayı ‘uluslararası hukukun ihlali ve Somali'nin egemenliğine saldırı’ olarak değerlendirmişti.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud, geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de bir ‘savunma iş birliği protokolü’ imzaladı. Sisi ayrıca ülkesinin Ocak 2025'ten itibaren Afrika Birliği'nin (AfB) barışı koruma güçlerine katılmaya hazır olduğunu duyurdu.

svf
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud Mogadişu'daki ofisinde (Reuters)

Ağustos ayı sonunda Somali'nin Mısır Büyükelçisi Ali Abdi Avari yaptığı basın açıklamasında, savunma iş birliği protokolünün bir parçası olarak ‘Mısır askeri teçhizatının Somali'nin başkenti Mogadişu'ya gelmeye başladığını’ duyurdu. Askeri teçhizatın gelişi, Mısır ile su anlaşmazlıkları olan Etiyopya tarafından eleştirildi.

Etiyopya Dışişleri Bakanı Taye Atske Selassie geçtiğimiz ağustos ayında düzenlediği bir basın toplantısında Mogadişu'ya ‘Etiyopya'nın çıkarlarını hedef alan taraflarla hareketlerini durdurma’ çağrısında bulunarak, ülkesinin ‘sabrının sınırları’ olduğu uyarısında bulundu.

Mısır'ın askeri sevkiyatından önce Mogadişu, komşu Etiyopya'yı, ülkenin kuzeydoğusunda bu yıl bağımsızlık talebinde bulunan Puntland bölgesine silah göndermekle suçladı. Somali Dışişleri Bakanlığı cumartesi günü yaptığı basın açıklamasında bu hareketi ‘Afrika Boynuzu'nda barışa yönelik ciddi bir tehdit’ olarak nitelendirdi ve Addis Ababa'yı bunu durdurmaya çağırdı.

Askeri uzman Tümgeneral Semir Ferec, “Mısır, ulusal güvenliğini koruyabilmesi ve terörizmle mücadele edebilmesi için Somali silahlı kuvvetlerini desteklemek, eğitmek ve silahlandırmak amacıyla Somali ile bir savunma iş birliği protokolü imzaladı. Mısır gemisinin Mogadişu'ya gelişi, yükümlülükleri ve taahhütleri olan iki ülke arasındaki iş birliği çerçevesinde gerçekleşiyor” ifadelerini kullandı.

xz
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de askeri iş birliği protokolünün imza törenine katıldı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Ferec, ‘Mısır'ın Somali'yi desteklediğini, çünkü Somali'nin güvenlik ve istikrarının Mısır için Kızıldeniz'de ulusal güvenlik meselesi olarak kabul edilen Babu'l Mendeb Boğazı’nı güvence altına aldığını’ vurguladı. Ferec, Mısır'ın Etiyopya ile çatışmadığını ya da onunla omuz omuza vermediğini ve onun ne dediğiyle ilgilenmediğini, ancak ulusal güvenliğini her zaman ve her şekilde koruyabileceğini belirtti.

Ferec'e göre Somali'de bilinen bir varlığı olan Mısır, yasalar ve tüzükler uyarınca Arap Birliği'ndeki kardeş bir devleti desteklemek için barışı koruma güçleri aracılığıyla asker ve eğitim desteği vermeye devam edecek. Ayrıca savaş etkinliğini arttırma ve terörizmi ortadan kaldırma çerçevesinde çabasını sürdürecek.

Nairobi'deki Doğu Afrika Araştırma ve Stratejik Çalışmalar Merkezi tarafından cumartesi günü yayınlanan yeni bir çalışmaya göre Mısır'ın Somali ile ilişkileri 1960 yılına kadar uzanıyor. Mısır, Mogadişu'nun bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri. Kahire yönetimi, 1991'de savaşın patlak vermesinden bu yana, özellikle barış konferansları ve müzakereleri olmak üzere, barış ve güvenliği müzakere etmek için diplomatik çabalara aktif olarak katıldı. Mısır ayrıca, AfB ve Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi (IGAD) gibi diğer bölgesel örgütlerle de sık sık iş birliği yaptı.

Kahire yönetimi, Somali federal hükümetine son yıllarda devlet kurumlarını yeniden inşa etme çabalarında (özellikle altyapı geliştirme, ticaret ve güvenlik gibi sektörlerde) destek sağladı. Kıtlık, kuraklık ve şiddet dönemlerinde Somali'ye yaptığı insani yardım desteğine ek olarak tıbbi yardım da gönderen Mısır, Somalili öğrencilere burs da sağlıyor.

Doğu Afrika Araştırma ve Stratejik Çalışmalar Merkezi Direktörü Dr. Abdullah İbrahim, Mısır-Somali ilişkilerinin gücü ışığında, ‘durumu kontrol altına almanın zor olduğuna ve Etiyopya'nın ekim ayında harekete geçebileceğine’ inanıyor.

İbrahim, askeri teçhizat taşıyan bir Mısır gemisinin gelişini doğruladı. ‘Etiyopya ve Mısır'ın doğrudan çatışmayacağını’ öne süren İbrahim, ‘Mısır'ın Etiyopya ile doğrudan bir savaşa girmesine gerek olmadığını ve çoğu komşu ülkeye düşman olan Addis Ababa'nın sahip olmadığı çeşitli seçeneklere sahip olduğunu’ belirtti.

İbrahim, bir yandan Mısır ve Somali diğer yandan Etiyopya krizleri gibi meselerin çözümünde arabuluculuğun önemine inandığını, ancak arabuluculuğun önünde, özellikle Rönesans Barajı ve Somali'deki askeri mevzi sorunlarının yer aldığını ifade etti. İbrahim'e göre bu sorunların dışında üç ülkenin farklı ulusal çıkarları da çatışıyor. İbrahim, “Kenya ve Cibuti tarafından daha önce sarf edilen çabalar, genellikle çıkmaza yol açan bu rekabet halindeki ulusal çıkarlar nedeniyle başarılı olamadı” dedi.

Bu durum, Mısır ile Somaliland bölgesi arasındaki gerginliğin tırmandığı bir döneme denk geldi. Bu, son zamanlarda yapılan açıklamalara ve alınan kararlara da yansıdı. Son olarak Mısır, vatandaşlarına güvenlik istikrarsızlığı nedeniyle ayrılıkçı Somaliland bölgesini terk etme çağrısı yaptı. Bu çağrı, bölgenin başkanı Musa Abdi'nin bölgenin ayrılmasını reddeden Mısır tutumunu eleştiren bir televizyon konuşması yapmasından bir gün sonra gerçekleşti. Bölgede resmi bir Mısır kütüphanesinin kapatılmasından günler sonra uzmanlar, anlaşmazlığı körüklemede Etiyopya'nın rolünü de göz ardı etmedi.